Mersin, Akdeniz Bölgesinin en gözde tatil yerlerinden. Muhteşem doğal güzellikleriyle dünyada eşi benzeri az bulunan bir yerleşim yeri. Şanslı bir coğrafyada ne ararsanız var; yüzlerce km uzayıp giden kıyı şeridi, hemen arkasında uzayan ormanlarla kaplı Toros dağları, üzerinden güneşin eksilmediği verimli topraklar, binlerce yıllık kültürlerin izlerini taşıyan antik kalıntılar, zengin mutfak kültürü ve dahası.

Kilikya’yı oluşturan, Anamur’dan Silifke’ye, Kilikya’nın Efes’i olan Uzuncaburç’tan Kanlıdivane’ye, Mersin’den Tarsus’a kadar uzayan bu coğrafya dinlerin ve kültürlerin buluştuğu bakir, henüz değeri yeteri kadar anlaşılmamış şahane bir şehir. Zengin tarihi, enfes doğası, güzel iklimi, verimli toprakları, çalışkan ve yeniliğe açık sıcakkanlı insanları ile görmeye değer bir şehir.

Mersin

Mersin gezilecek yerleri ile beni oldukça şaşırttı. Güney sahil şeridinde, mütevazı tatil yerlerinden biriymiş gibi görünen Mersin, medeniyetlerin buluştuğu, çok sayıda tarihi ve kültürel varlığıyla önemli bir turistik merkez. Mersin, adeta tarihi mirasın üzerine kurulmuş. Ne yana baksanız geçmiş uygarlıklarının görkemli antik kentleriyle her an her yerde karşılaşıyorsunuz.

Bir çoğumuz bunlardan habersiziz maalesef. Listede görmeniz gereken en önemli yerlere yer verdim. Önce Mersin merkezde gezilecek yerleri sıraladım, vaktiniz varsa mutlaka ilçelerini de gezmeye vakit ayırın.

Malta

Mersin Gezi Rehberi

Mersin, Tarihi Kilikya Bölgesinde, Güney Anadolunun en özel ve en değerli kentlerinden biri. MÖ 6 bin 300’lere uzanan tarihiyle dünyanın en eski yerleşimlerine ev sahipliği yapan, çok şanslı bir coğrafyada yer alan Mersin, sahip olduğu bu zenginliklere rağmen turizmde hak ettiği ilginin karşılığını alamıyor.

Antik çağdaki ismi Kilikya olarak bilinen bölgede, sulak ve verimli topraklarda kurulu olan Mersin’de en eski insan yerleşimi Yeni Taş Çağına dek uzanıyor. Gözlükule ve Yumuktepe höyüklerinde yapılan kazılarda elde edilen buluntuların en eskisi MÖ 6 bin 300’lü yıllara en yenisi ise Selçuklu dönemine uzanıyor.

Mersin’in yakın dönemde tarih sahnesinde yer alması ise 19. yüzyılın ortalarına rastlıyor. Bu dönemde henüz köy olan Mersin, göçmen Türkmen aşiretlerine ev sahipliği yapmış ve ismini de bu aşiretten almış. Amerika iç savaşı sırasında dünyadaki pamuk kıtlığına katkıda bulunmak amacıyla Çukurova’da artan pamuk üretimi ve 1866 yılında Mersin’in demiryolu ağına bağlanmasıyla şehrin kaderi değişmiş.

Çukurova’nın tarım ürünlerinin ihraç edildiği en önemli limana ev sahipliği yapan şehrin hızla gelişmesinde en büyük pay sahibi ise Hristiyan Levantenler. Levantenlerin şehirdeki izlerini Latin İtalyan Katolik Kilisesi ve Arap Ortodoks Kilisesi’nde görmek mümkün.

Mersin’in Akdeniz, Mezitli, Yenişehir, Toroslar, Anamur, Aydıncık, Bozyazı, Silifke, Tarsus, Çamlıyayla, Erdemli, Gülnar ve Mut olmak üzere 13 ilçesi bulunuyor. Mersin’in nüfusu 1 milyon 840 bin, yüzölçümü 15 bin 620 km², telefon kodu +324, plaka kodu ise 33.

Türkiye’nin en büyük yat limanına ve tertemiz bakir koylarına sahip, verimli toprakları, farklı kültürlerin kaynaştığı sımsıcak insanları ve çok kültürlü mutfağıyla ziyaretçilerini büyüleyen Mersin, Hristiyanlar için Hac rotası olan Tarsus’u, kayıp zamanların beşiği Yumuktepe’si, dünyanın en güzel 13. koyu seçilen Tisan Koyu, lezzeti dillere destan olmuş tantunisi, cezeryesi ve kerebiçiyle sayısız alternatife sahip.

Bakın turizm duayeni Ali Murat Merzeci kendisi ile yaptığım röportajda Mersin’i ne de güzel özetlemişti:

“Mersin’e deniz için gelinir, Mersin’e dağlarda yürümek için gelinir. Mersin’de yörük kültürünü görmek için gelinir. Antik bilgileri tazelemek için gelinir. Dinlerin harman olduğu coğrafyayı görmek için gelinir. Bilali Habeş Mescidinin hemen altında Hristiyanlığı şekillendiren Aziz Pavlus’un yürüdüğü yolu görmek için gelinir. Halife Memun’un mezarından Kleopatra’nın yürüdüğü caddeyi görmek için gelinir.

Mersin’de tarih var. Hitit, Yunan, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı mimari eserleriyle dolu… Kutsal Roma İmparatoru Frederick Barbarossa’nın yürüdüğü coğrafyadan, Aslan Yürekli Richard’ın kuşattığı Antakya’ya gitmek için gelinir. Kutsal Kudüs’ün izlerini görmek için Kız Kalesine, Kız Kalesinin karşısındaki Şövalye Kalesine gelinir.

Alahan Manastırından Uzuncaburç düzlüğüne günübirlik yürüyüş yapmak için gelinir. 400 Bizans köyünün içinde yüzlerce parkur için, o parkurlarda yürümek için gelinir. Mersin’e yemek için gelinir. Tantunisinden, mahalli lezzetlerinden, Arap mutfağı, Türk mutfağı, Girit mutfağı, Yörük mutfağı, Ermeni mutfağı, Rum mutfağı… Her şey var.

Akdeniz’in zeytinyağlı lezzetlerinden tutun doğunun acılı mezelerine kadar her mutfağın özelliklerini taşıyan lezzetleri var. İklimi için gelinir. Akdeniz iklimi, Mersin’de üşümezsiniz. Üşüyen biri Mersin’e gelsin, Mersin’de üşümez. Mersin’e bitki için gelinir. Endemik bitkiler… Bütün Toroslar bitki zenginidir. Türkiye’nin bitki faunasının çok güzel örneklerini görmek mümkün.”

MERSİN NEREDE
📍 Mersin, doğuda Adana, batıda Antalya, kuzeyde Konya, Karaman ve Niğde, güneyinde ise Akdeniz ile çevrili. Yüzölçümü 15 bin 853 kilometrekare olan şehrin topraklarının %49.5’i ormanlardan oluşuyor. Türkiye’nin güneyinde, Akdeniz kıyısında 321 km boyunca uzanan Mersin’in kuzeyi orta Toros Dağları ile çevrili. Tarsus ve Mersin’in bir bölümü bereketli Çukurova’nın devamı niteliğinde, geniş düzlüklerden oluşuyor.

MERSİN’E NASIL GİDİLİR
Mersin, Türkiye‘nin dört bir yanından ulaşım bağlantısına sahip bir kent. Şehre hava yolu, kara yolu ve demir yolu ile ulaşılabiliyor.
✈️ Mersin şehir merkezine en yakın havalimanı Adana Şakirpaşa Havalimanı. Şehre 66 km uzaklıktaki havalimanı Mersin’in dış dünyaya açılan hava bağlantısını sağlıyor. Havalimanından her yarım saatte bir hareket eden HAVAŞ ile Mersin’e geçilebilirsiniz.

Ayrıca Adana Garından trenle ve otogardan otobüsle de 1 saat gibi bir sürede Mersin’e gitmek mümkün. Adana’dan Mersin’e giden HAVAŞ servisleri Adana Havalimanından sonra sırasıyla Tarsus, Çevreyolu, Mersin Forum AVM Önü, Saya Park güzergahını izliyor. Adana-Mersin ulaşımı ise yaklaşık 2 saat sürüyor.

🚘 Mersin, İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerine E-5 ve E-24 karayolları ile bağlı. Adana-Mersin arası 85 km. Adana’dan Mersin’e arabayla gitmek için iki alternatif var. Şakirpaşa Havalimanından çıkarak E90 numaralı yol ve devamında da Adana Erdemli yolunu izlemeniz gerekiyor. Bu yol yaklaşık 84 km sürüyor. Mersin’e giden 60 km uzunluğundaki D400 daha iyi seçenek. Bu güzergahta ücretli geçişler var.

İstanbul’a 946 km mesafede olan Mersin’e İstanbul-Ankara Otoyolunu kullanarak Aksaray, Pozantı, Tarsus güzergahı takip edilerek özel araçla 10 saatte varılıyor. Ankara-Mersin arasındaki mesafe ise 498 km (5 saat 25 dakika). İzmir’den Mersin’e özel araçla gitmek için Uşak, Afyonkarahisar, Konya, Ereğli, Pozantı, Tarsus rotası takip ediliyor. İzmir-Mersin arasındaki mesafe 909 km (10 saat 35 dakika).

🚌 Türkiye’nin dört bir yanından Mersin’e şehirlerarası otobüs seferleri yapılıyor. Mersin Otogarı şehir merkezinde bulunuyor. Mersin’den en sık otobüs seferi ise komşu şehir Adana’ya. Otobüsle Mersin-Adana 1 saat sürüyor.

🚆 Mersin, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde sefer yapan bölgesel trenlerin ana hareket merkezi. Mersin’den hareket eden bölgesel trenler ile Yenice, Adana, Ceyhan, Toprakkale, Erzin, Dörtyol, İskenderun, Fevzipaşa ve Islahiye’ye gidilebiliyor.

MERSİN’DE NEREDE KALINIR
Eğer Mersin merkezde konaklayacaksanız otel tavsiyem Sultaşa Otel ve HostaPark Otel. Eğer zincir otellerde kalmak istiyorsanız Divan Mersin ve Mersin HiltonSA daha önce kaldığım şehrin en iyi otelleri. Silifke’de konaklamayı düşünenler için, deniz kenarında yer alan bölgenin en iyi otellerinden Altınorfoz Otel en uygun seçim olabilir.

Yine Anamur’daki Ünlüselek Otel de konakladığım yerlerden biriydi. Mersin ve çevresinde kalabileceğimiz otel ve pansiyonlar bulmak için, ülkemizin köklü rezervasyon girişimlerinden touristica.com.tr sitesinin Mersin otelleri sayfasını ziyaret edebilirsiniz.

Mersin Gezilecek Yerler 📌

Mersin hakkıyla bilinmeyen bir Akdeniz şehri. Son 5 yılda 3 defa gittim ve tüm coğrafyayı boydan boya gezdim. Her gittiğimde şehre tekrar hayran kaldım, inanılmaz zengin bir coğrafya hem de her açıdan. Akdeniz boyunca 321 km sahil şeridine sahip olan Mersin, sonu gelmeyen tertemiz kumsalları, mis kokulu portakal ve limon bahçeleri, antik kentleri ve doğal güzellikleri ile önemli bir turizm merkezi.

Taşucu, Susanoğlu, Kızkalesi, Anamur ve Ören plajları şehrin gözde plajlarından. Tarih boyunca birçok medeniyetin buluştuğu bir coğrafyada yer alan Mersin’de Soli Pompeipolis, Kanlıdivane, Kızkalesi, Uzuncaburç, Mamure Kalesi ve Anemurium Antik Kenti ziyaret edilecek yerlerden.

Kent merkezindeki Latin İtalyan-Katolik Kilisesi, Mersin Müzesi, Atatürk Evi ve Müzesi, Kent Tarihi Müzesi, Mersin Deniz Müzesi, Cumhuriyet Meydanı, Mersin Marina Mersin gezilecek yerler listenizde olmalı. Ayrıca St. Paul Kilisesi, Aya Tekla Kilisesi ve Eshab-ı Keyf Mağarası da inanç turizmi için büyük önem taşıyor.

Mersin’i hakkıyla gezebilmek için önce biraz coğrafyasını anlamak gerekiyor. Akdeniz kıyı boyunca Antalya’ya kadar uzayan şahane bölgeleri var. Özetle:

MERSİN MERKEZ: Marina, Mersin Müzesi, Atatürk Evi Müzesi, Kent Tarihi Müzesi, Mersin Deniz Müzesi, Soli Antik Kenti, Yumuktepe.
TARSUS: Tarsus Müzesi, Kırkkaşık Bedesteni, Nusrat Mayın Gemisi, St. Paul Kilisesi, St. Paul Kuyusu, Kleopatra Kapısı, Justiniaus Köprüsü, Tarsus Şelalesi ve Roma Mezarları, Roma Antik Yolu, Yedi Uyurlar Mağarası, Gözlükule, Donuktaş, Roma Hamamı, Gülek Kalesi.
ERDEMLİ: Elaiussa – Sebaste, Tiyatro, Agora, Büyük Hamam, Tapınak, Nekrapol Alanı, Kızkalesi, Liman, Sur Kalıntıları, Kiliseler, Adamkayalar, Kanlıdivane, Helenistik Kule.
SİLİFKE: Silifke Müzesi, Etnografya Müzesi, Roma Tapınağı, Cambazlı Kilisesi, Aya Thekla Kilisesi, Taşucu Amfora Müzesi, Boğsak, Liman Kalesi, Tisan Koyu, Uzuncaburç, Narlıkuyu, Cennet-Cehennem Çökükleri.
ANAMUR: Anamur Müzesi, Mamure Kalesi, Anamurium, Titiopolis, Köşekbükü Mağarası.
AYDINCIK: Aynalıgöl Mağarası, Anıt Mezar (Dört Ayak)
BOZYAZI: Nagidos Antik Kenti
MUT: Alahan Manastırı, Yerköprü Şelalesi, Al Oda Kilisesi, Adrassus.

1. Mersin Marina ve Balıkçı Barınağı

Mersin Marina, Türkiye’nin Doğu Akdeniz çanağındaki en büyük marinası olma özelliğine sahip. 2011’den bu yana hizmet veren marinanın 500 kara, 500 denizde olmak üzere toplam bin yat bağlama kapasitesi bulunuyor. Marina, aynı zamanda Mersin’in önemli buluşma merkezlerinden biri.

Restoran, SPA, bar, yat kulübü ve spor merkezi gibi birçok sosyal olanağın bulunduğu Mersin Marina’da, yat sahiplerinin ihtiyaç duyacağı tüm alanlar düşünülmüş. Adnan Menderes Bulvarı üzerinde yer alan marina, soluk almak ya da yemek yemek isteyenler için de bir cazibe merkezi. Haftanın 7 günü 10.00-23.00 saatleri arası açık.

Mersin Balıkçı Barınağı ise şehir merkezinde sahil boyunca uzayan Atatürk Parkının batısında yer alıyor. Dışarıdan bakıldığında salaş ve karmaşık görünse de tekneleri ve denizi seviyorsanız sahilde yürüyüş yaparken barınağa da uğrayabilirsiniz. Barınağın sahil bandı kısmında kıyıya bağlı olan tekne restoranlarda deniz ürünleri ve balık ekmek de satılıyor.

2. Mersin Müzeleri

Mersin Arkeoloji Müzesi, Mersin’in zengin tarihi geçmişine tanık olabileceğiniz bir müze. 1978’de Eski Halkevi binasının küçük bir bölümünde kurulan müze son yenilemenin ardından 2001’de açılmış. Neolitik Dönemden Cumhuriyet dönemine kadar çok sayıda arkeolojik buluntunun sergilendiği müzenin bir bölümü de etnografik eserlere ayrılmış.

Mersin Deniz Müzesi, Türk deniz savaş tarihini aktaran 500’den fazla obje ve 800 kitaplık kütüphanesi ile Mersin’in önemli müzelerinden. Ana sergi salonunda deniz savaşları tarihi konusunda kronolojik bilgi verilen müzede farklı dönemlere ait gemi modelleri, sancak, arma, askeri kıyafetler, kesici, delici ve ateşli silahlar ile yağlı boya tablolar sergileniyor. Pazartesi hariç her gün açık.

Atatürk Evi Müzesi, Mersin şehir merkezinin en işlek noktalarından olan Atatürk Caddesi üzerinde yer alıyor. Atatürk Evi Müzesinin bulunduğu bina, 1897’de dönemin Almanya Konsolosu için yaptırılmış. 1925’te kenti ziyaret eden Atatürk ve eşi Latife Hanım’ın 11 gün kaldığı bina, 1992’de müze olarak ziyarete açılmış. Müzede Anıtkabir Müzesinden getirilen 22 parça eşya ve etnografik objeler sergileniyor.

3. Latin İtalyan Katolik Kilisesi

mersin italya kilisesi

Latin İtalyan Katolik Kilisesi, 1853’te Sultan Abdülmecid tarafından verilen fermanla 1898’de inşa edilmiş. Çukurova, Lübnan ve Suriye’de Fransiskan-Kapusien rahiplerin sorumlusu Plegheli (İtalya) P. Francesco’nun bölgedeki Katoliklerin dini ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla yapılmasını talep ettiği kilisenin dış cephesinde kesme kireç taşı malzeme kullanılmış.



Kuzey kısmında uzun süre Fransız konsolosluğu yer alan kilisenin oldukça hoş bir bahçesi var. Kilise, telefonla randevu alınarak özel izinle ziyaret edilebiliyor. Tel: +90 (324) 231 32 27

4. Soli Pompeiopolis Antik Kenti

Soli Pompeiopolis Antik Kenti, Mersin’in 14 km güneybatısında, MÖ 7. yüzyılda Rodoslu koloniciler tarafından kurulmuş. Kent, ismini güneşten alıyor. Mersin’in Mezitli ilçesi yakınında bulunan Neolitik, Helenistik ve Roma dönemleri gibi birçok medeniyetin izlerini taşıyan antik kente harap halinden dolayı Viranşehir de deniliyor.

Kazıların devam ettiği ve bulunan eserlerin Mersin Müzesi’nde sergilendiği Pompeipolis kentinde günümüzden 3 bin yıl öncesine dayanan yüzlerce muhteşem eser bulunmuş. Antik kent, kazı çalışmaları nedeniyle ziyarete kapalı.

5. Yumuktepe Höyüğü

mersin yumuktepe

Yumuktepe Höyüğü, dünyada tarımın ilk yapıldığı yerler arasında adı geçen ve tarihi geçmişi MÖ 7 bin yıllarına uzanan, Mersin’in en eski yerleşim yeri. Neolitik dönemde çiftçilerin kurduğu kent, insanoğlunun tarımsal üretim modellerini gözlemlemek için de oldukça önemli.

Tarih boyunca bölgedeki diğer kentlerle sıkı bir ilişki içerisinde olan şehir, dünyada tarımın ilk yapıldığı yerler arasında gösteriliyor. Höyükten çıkarılan eserler Mersin Müzesinde sergileniyor. Höyükte etkileyici bir şey yok, ancak arkeolojik olarak çok değerli.

6. Gülek Kalesi, Tarsus

gülek kalesi

Gülek Kalesi, Mersin’in Tarsus ilçesinde deniz seviyesinden bin 650 metre yükseklikte yer alıyor. Ufak fotoğraf hileleriyle uçurumun kenarında duruyormuş hissi yaşatan kale, sosyal medyada paylaşılan çok sayıda fotoğrafın ardından, son yıllarda ziyaretçi akınının yaşandığı bir yere dönüştü.

Tarihi geçmişi MÖ 2 binli yıllara uzanan kale, Torosların damı olarak da adlandırılan, Tarsus’un Gülek Mahallesine 8 km uzaklıkta. Akdeniz’i İç Anadolu’ya bağlayan Gülek Boğazına hakim bir noktada yer alan kale, uçurumun kenarında bir kayada oturulup aşağıdaki otoyolun izlendiği görüntüsü ile meşhur. Kale, haftanın 7 günü zaman sınırlaması olmadan ücretsiz ziyaret edilebiliyor.

7. Kisecik Kanyonu

kisecik kanyonu

Kisecik Kanyonu, Mersin Çamlıyayla ilçesinde yer alan ve bölge halkı tarafından ‘saklı cennet’ olarak adlandırılan doğa harikası. Kendisiyle aynı ismi taşıyan Kisecik Köyü sınırlarında bulunan kanyona, dik yamaçlar arasındaki zorlu bir yol aşılarak ulaşılıyor. Yeşil doğası ve Toros Dağlarının eşsiz manzaralarına ev sahipliği yapan kanyonun içerisindeki serin sularda yüzmek ve sal gezisi yapmak mümkün.

8. Tarsus

Tarsus, Mersin’in inanç turizmiyle ön plana çıkan ilçesi. Tarsus, özellikle Hristiyanlar için çok sayıda kutsal mekana ev sahipliği yapıyor. Tarih boyunca Anadolu’da medeniyetlerin kaynaştığı bir coğrafya olarak bilinen Tarsus ismi, Hristiyanlık tarihinde de sıkça geçiyor.

Kilikya coğrafyasının merkezi olan bu topraklarda kurulan Tarsus Müzesi‘nde arkeolojik ve etnografik 7 bini aşkın eser ziyaretçiler tarafından görülebiliyor. Tarsus Müzesi, haftanın 7 günü 08.30-17.00 saatleri arasında ücretsiz ziyaret edilebilir.



Nusrat Mayın Gemisi Kültür Parkı, Çanakkale Savaşının kaderini değiştiren ve kendisine ‘dünyanın en ünlü mayın gemisi’ unvanını kazandıran Nusrat Mayın gemisinin orijinalinin yer aldığı bir park müze. Mersin Limanından Tarsus’a üç parçaya ayrılarak tır ile getirilen gemi, aslına sadık kalınarak bulunduğu parkta birleştirilerek ziyarete açılmış.

Kleopatra Kapısı, Mısır Kraliçesi Kleopatra’nın denizden gemilerle gelip Tarsus’a girdiği yer olarak kabul ediliyor. Antik dünyanın en önemli liman kentleri arasında yer alan ve bölgedeki devletlerle ticari ilişkileri olan Tarsus’un, bu özelliğini en güzel temsil eden eser bu. Mısır Kraliçesi Kleopatra’nın bu kapıdan Tarsus’a girerek, Romalı General Antonius ile görüşmeye gittiği söylenir.

9. St. Paul Kuyusu, Tarsus

St. Paul Kuyusu, İncil’de geçen, Hristiyanlığın en önemli figürlerinden St. Paul’un, Tarsus’ta bulunan kilisesinin bahçesinde yer alıyor. Aziz Paul’un doğum yeri olarak bilinen ve kendisine adanan bu tarihi yer, geçmişte Kudüs’e hacca giden Hristiyanların duraklama yerlerinden biriydi.

Yılın her dönemi suyu eksilmeyen St. Paul Kuyusunun derinliği 38, çapı ise 1.15 metre kadar. St. Paul Kuyusu, 08.00-17.00 saatleri arasında, haftanın 7 günü ziyarete açık. St. Paul Kuyusu giriş ücreti 40 TL. Müze Kart geçerli.

Tarihi Tarsus Evleri, St. Paul Kuyusunun yanı başındaki sokakları süslüyor. Medeniyetlerin buluştuğu önemli bir kavşakta bulunan Tarsus’ta yerleşik düzene ait tek düze bir kültür bulunmasa da Tarihi Tarsus Evleri, ilçenin yakın tarihi ile ilgili izler yansıtıyor.

Cumhuriyet Dönemi mimarisini yansıtan bu evler, kerpiç, taş ve ahşap yapılarıyla dikkat çekiyor. 300’e yakını tescillenen tarihi ev restore edilip turizme kazandırılırsa, Tarsus’un turizmdeki iddiasını güçlendireceği kesin. Tarsus’un eski evlerinin süslediği sokaklarda ufak bir gezintiye çıkmayı unutmayın.

10. St. Paul Kilisesi, Tarsus

st paul kilisesi tarsus

St. Paul Kilisesi (St. Paul Anıt Müzesi), Hristiyanlığın yayılmasında önemli rol oynayan, Aziz Paul’un adını taşıyor. İncil’de Tarsuslu olduğu iki kez yinelenen St. Paul adına yaptırılan kilisenin kesin yapılış tarihi bilinmiyor. 18. yüzyılın sonlarına doğru inşa edildiği düşünülen kilise, Hristiyanlığın önemli hac merkezlerinden biri.

Kesme taşlardan yapılan kilisenin gri renkli granit sütunları, antik çağın izlerini taşıyor. Freskleriyle hayranlık uyandıran kilise, Tarsus’ta inanç turizminin merkezi olarak kabul ediliyor. St. Paul Anıt Müzesi, 08.00-17.00, haftanın 7 günü ziyarete açık. Giriş ücreti 40 TL. Müze Kart geçerli.

11. Tarsus Ulu Camii ve Kırk Kaşık Bedesteni

Tarsus Ulu Camii, 1579’da Ramazanoğlu beyi Piri Mehmet Paşa’nın oğlu İbrahim Bey tarafından yaptırılmış. Kentin en eski ve geçmişte merkezi olan bölgesinde bulunan cami, etrafındaki türbe, imaret ve 1895’de eklenen saat kulesi ile büyük bir külliye görünümünü koruyor. Cami-i Kebir ya da Cami-i Nur diye adlandırılan caminin bitişiğindeki türbede Hz. Şit, Hz. Lokman Hekim ve Halife Me’mun’un mezar odaları bulunuyor.

Kırk Kaşık Bedesteni, Tarsus’taki ticari hayatın en hareketli izlerine tanık olabileceğiniz nokta. Ulu Camii’nin yanında, cami ile aynı tarihi geçmişe sahip bedesten, Ramazanoğulları Beyliğinden Piri Paşanın oğlu İbrahim Bey tarafından 1579’de yaptırılmış. Bir dönem imaret ve medrese olarak kullanılan bedesten, cumhuriyetle birlikte kapalı çarşıya dönüşmüş. Tarsus’daki hediyelik eşya alışverişinizi burada yapabilirsiniz.



Şahmeran Hamamı da Kırk Kaşık Bedestenine oldukça yakın. Tarsus’ta Romalılardan kalma bir temel üzerine Ramazanoğulları tarafından yaptırılan Şahmeran Hamamı, restore edildikten sonra tekrar hizmete sunulmuş. Türk hamamı kimliğini yansıtan bu yapıda, yılanların şahı olarak bilinen insan başlı, yılan gövdeli efsanevi Şahmeran’ın öldürüldüğü dile getiriliyor.

12. Tarsus Şelalesi

tarsus şelalesi

Tarsus Şelalesi, Tarsus’un kuzeyinde Berdan Çayı üzerinde bulunuyor. Bölgede yaşayanların nefes aldığı yerlerden olan Tarsus Şelalesinin çevresinde mesire alanları, restoran ve kafe bulunuyor. Roma döneminde mezarlık olarak kullanılan bölgede, sular çekildiğinde tahrip olmuş mezar yapıları görülebiliyor.

Tarsus gezilecek yerler arasında bulunan şelale, sadece Tarsusluların değil çevre illerden vatandaşların da özellikle hafta sonları ilçede ziyaret ettiği yerlerden.

13. Ashab-ı Kehf Mağarası, Tarsus

Tarsus Ashab-ı Kehf Mağarası

Ashab-ı Kehf Mağarası, Yedi Uyurlar Mağarası olarak da biliniyor. Hristiyanlıkta ve İslam dininde söz edilen, Yedi Uyurlar inanışına atfedilen mağaralarından biri olan Eshab-ı Kehf Mağarası, Tarsus’a 12 km uzaklıkta. Bugün çok sayıda ziyaretçinin ilgi gösterdiği Yedi Uyurlar Mağarasına 6 basamakla iniliyor.

Benclus Dağının eteklerinde, eğimi az olan bir vadide yer alan mağara, kutsal bir ziyaret yeri özelliği taşıyor. Kuran’da Kehf Suresinde de ismi geçen bu yerin inanç turizmi açısından değeri büyük. Ashab-ı Keyf Mağarası ziyaretleri, haftanın 7 günü 08.30-17.30 saatleri arası. Ashab-ı Keyf Mağarasına giriş ücreti alınmıyor.

Taşkuyu Mağarası, Tarsus’un 10 km kuzeybatısında, Taşkuyu Köyünde yer alıyor. Yol yapımı sırasında tesadüfen keşfedilen mağara 2015 yılında turizme kazandırıldı. Deniz seviyesinden 214 metre yükseklikte yer alan mağaranın içerisinde sıcaklık, yılın her dönemi 20-24 derece arasında kalıyor.

Birbirini bağlayan galerilerin yer aldığı mağarada, sarkıt, dikit, sütun, duvar, örtü ve perde damla taşlar, aykırı oluşumlar ve mağara incilerinin etkileyici örnekleri yer alıyor. Mağara, haftanın 7 günü 09.00-17.00 saatleri arasında, ücretsiz ziyaret edilebiliyor.

14. Silifke

mersin silifke
Tekir Ambarı Sarnıcı ve Silifke Kalesi

Silifke, Mersin’in batısında, Mersin-Antalya Karayolu üzerinde, tertemiz denizi, kum plajları, Türkiye’yi Kıbrıs’a bağlayan Taşucu Limanı, arkeolojik ve kültürel değerleri ile doğu Akdeniz’in en güzel tatil beldelerinden biri. Ülkemizin en zengin antik mirasa sahip ilçelerinden. Mersin sınırları içerisinde yer alan 20’den fazla antik kentin yarıdan fazlasına ev sahipliği yapıyor.

Silifke, 105 km’lik sahil şeridiyle Akdeniz Bölgesinin en güzel sahilleri ve kirlenmemiş denizine sahip. Ne yana baksanız ya Klikya’dan ya da Roma’dan kalmış antik kentler, kilise kalıntıları, kale ve mağaralar karşınıza çıkıyor. Üzerine bir de enfes kıyıları ve plajları var, başlıbaşına bir tatil rotası olur.

Helenistik veya erken Roma dönemine ait olduğu düşünülen Silifke Kalesi ve kalenin eteğinde yer alan Tekirambarı Su Sarnıcı, Silifke merkezde yer alan Jüpiter Tapınağı, Silifke’nin merkezinde Göksu Nehri’nin üzerinde yer alan ve Roma uygarlığı yapılarından biri olan Taşköprü Silifke‘de mutlaka görülmesi gereken yerler.

Mersin’in en önemli ve en iyi korunmuş tarihi kalıntısı olan Uzuncaburç, Silifke merkezin 30 km kuzeyinde yer alıyor. Olba Krallığının ibadet yeri antik kent, son restorasyonla birlikte çok ilgi çekici bir yere dönüştü. Anadolu’da eşi olmayan Adam Kayalar ise Silifke’ye yolu düşen herkesin meşakkatli olan yolunu göze alıp gitmesi gereken şahane kaya oymalara sahip.

Kilikya Afrodisiası olarak bilinen Tisan Koyu, caretta carettaların üreme bölgesi olan Boğsak Adası Silifke’de yaz aylarında tatilcilerin akın ettiği yerlerden. Silifke-Narlıkuyu yakınlarında yer alan ve doğal yollarla oluşmuş, çok derin mağaralar olan Cennet ve Cehennem Mağaraları, Dilek Mağarası olarak da bilinen Astım Mağarası, Silifke’de görülmesi gereken yerler arasında.

Ayrıca 4. yüzyıl Roma dönemine ait olan ve Narlıkuyu Koyu’nun deniz kıyısında yer alan Poimenios Hamamı ve Üç Güzeller Mozaiği, Taşucu yolu üzerinde yer alan ve Meryemlik olarak da adlandırılan Aya Tekla Kilisesi, Uzuncaburç’un 4 km doğusunda yer alan Olba Antik Kenti de görülmeli.

Mersin ve çevresinde zengin kültürel ve tarihi potansiyeli ile keşfedilecek pek çok saklı hazineye sahip olan Silifke, lezzetli yemekleri ve hoş restoran ve kafeleriyle her anında keyif alacağınız bir yer.

15. Narlıkuyu, Silifke

Narlıkuyu

Narlıkuyu, bakmaya doyamayacağız, yeşile çalan turkuaz renginde bir koyun etrafında sıra sıra dizili balıkçı lokantalarının olduğu küçücük bir yerleşim yeri. Cennet Obruğunun en dibinde sesi duyulan yeraltı nehri burada tuzlu Akdeniz ile buluşuyor. Ziyaret eden herkesin koyda yüzmesi, restoranlardan birinde mutlaka kaya koruğu mezesi ve balık yemesi şart.

Orta çağda Porto Calamie olarak adlandırılan köyde görmeniz gereken bir yer de Narlıkuyu Mozaik Müzesi. Limana gelen denizcilerin şehre girmeden önce temizlenmesi için yapılan Poimenios’un Hamamı ve zeminindeki meşhur Üç Güzeller Mozaiği görülmeden buradan ayrılmamak gerek. Giderken köy meydanındaki tezgahlardan bir şeyler alabilirsiniz.

16. Tisan Koyu, Silifke

mersin tisan

Tisan Koyu, dağların ardında, Akdeniz’in saklı cenneti sanki. Uzun virajlı bir yoldan ulaşılıyor, daha koya varmadan uzaktan manzarasını görmek için dahi gidilir. Maviyle yeşilin buluştuğu muhteşem bir koy. Ancak yöre sakinleri daha çok yazlıkçılardan oluştuğundan dışarıdan gelenleri pek kabul etmiyorlar.

Geçmişi MÖ 7. yüzyıla kadar uzayan Aphrodisias Antik Kentine dair görülecek çok az kalıntı var. Koyun kenarında, denizden 7 metre yükseklikte, MÖ 7. yüzyılda yapılıp, MS 4. yüzyılda kiliseye çevrilmiş bir tapınak yer alıyor. Tabanında yer alan muhteşem mozaikler günümüze kadar sağlam ulaşmış ancak güneşten tahrip olmamaları için üzeri kumla örtülmüş.

Tisan Plajı, nefis. Mersin bölgesinin en temiz, cam gibi berrak ve dalgasız plajlarından. Sitede konaklayanlardan değilseniz şezlong, şemsiye ve duştan faydalanamıyorsunuz. Günlüğü 500 TL civarında olan apart tarzındaki dairelerden birini kiralayabilirsiniz.

Tisan Koyunun hemen karşısında da Tisan Adası yer alıyor. Bölgedeki tekne turlarının uğrak noktalarından olan ada Dana Adası olarak da biliniyor. Adada yer alan Antik Pithyussa Kenti, Fransalı tüccarların ticaret yeri olarak kullandıkları bir liman kentiymiş. Adada kilise kalıntıları, mezar ve lahitler yer alıyor.



17. Cennet-Cehennem Obrukları, Narlıkuyu

Cennet Cehennem Obrukları, Silifke’ye bağlı Narlıkuyu yakınlarında yer alıyor. Bu doğa harikası obruklar, yer altı sularının uzun yıllar boyunca kireç tabakasını eriterek içerisindeki suyun boşalması ile oluşmuş. Doğal yollarla oluşan ve oldukça derin oyuklardan meydana gelen mağaralar, Mersin’in en çok ziyaret edilen adreslerinden.

Cennet Obruğu, 135 metre derinliğe sahip. Kireçtaşı katmanları içinde karstik süreçler sonucunda oluşan, dik kapalı bir karstik mağara sistemi içerisindeki bir galerinin tavanının çökmesi ile gelişmiş. Bir yeraltı akarsuyu sistemi olan Cennet Obruğuna ulaşmak için 450 basamak inmek gerekiyor. Mağaranın girişinde eski bir kilise yer alıyor.

Cehennem Obruğu ise 110 metre derinliğe sahip, bir yeraltı mağara sistemi. Yağmur sularının kireçtaşı ile kaplı tavanını aşındırıp, çökmesi süreci sonucunda oluşan, fakat dar ve dik olmasından dolayı tabanına inmenin mümkün olmadığı Cehennem Obruğunun manzarası bile hayli ürkütücü.

Mağaralar aynı zamanda birçok efsane ve mitolojik öyküye de ilham kaynağı olmuş. Cennet Cehennem Örenyeri 08.15-19.00 arasında, haftanın 7 günü ziyarete açık. Cennet Cehennem Örenyeri giriş ücreti 150 TL. Aynı biletle Astım Mağarasını da ücretsiz ziyaret edebilirsiniz. Müze Kart geçerli.

18. Astım Mağarası, Narlıkuyu

Astım Mağarası

Astım Mağarası, Silifke’de Cennet-Cehennem Obruklarının 300 metre güneybatısında bulunuyor. Astım Mağarası, bölgenin coğrafi yapısını en iyi yansıtan yerlerden. İçine demir bir merdivenle inilen mağara, 200 metre uzunluğundaki galerilerden oluşuyor. Üçüncü jeolojik döneme ait izlerin gözlemlenebildiği mağaradaki havanın, astım hastalarına iyi geldiği söyleniyor.

Mağaranın içerisine helezonik demir bir merdivenle iniliyor. Birbiriyle bağlantılı, uzunluğu 200 metreyi bulan galerilere sahip olan mağaranın dev sarkıt ve dikitleri göz kamaştırıcı. Mağarada nem oranı yazın %85’e, kış aylarında ise %95’e kadar çıkıyor. Mağaranın ısısı ise yaz-kış 15 dereceyi geçmiyor.

Mağara çevresindeki ağaç ve çalılara dileklerini bağlayan ziyaretçiler nedeniyle bu mağaraya Dilek Mağarası da deniyor. Astım Mağarası 08.15-19.00 arası, haftanın 7 günü ziyarete açık. Astım Mağarası giriş ücreti 150 TL. Aynı bilet ile Cennet Cehennem Örenyerini ziyaret edebilirsiniz.

19. Aya Tekla Kilisesi, Silifke

Aya Tekla Kilisesi, Silifke ilçe merkezine 4 km mesafede yer alan, erken Hristiyanlık dönemine ait dini bir merkez. Hristiyanlığın en önemli figürlerinden olan St. Paul’un öğretilerinden etkilenip bölgeye gelen Aya Tekla’ya adanmış. Hristiyanlığın ilk ve tek kadın şehidi olan Aya Tekla’nın saklandığı mağaranın MS 6. yüzyılda kiliseye dönüştürülmesiyle oluşmuş.

Yaşadığı dönemde hastalara şifa dağıttığı da bilindiği için kısa sürede ünlenen Aya Tekla Kilisesi, bugün bölgenin önemli çekim merkezlerinden. Aya Tekla Örenyerinde, 6. yüzyılda İmparator Zenon tarafından Aya Tekla’ya ithafen yaptırılan kilise ile hamam, sarnıç, mezarlık ve şehir suru kalıntıları bulunuyor. Aya Tekla Kilisesi 08.15-16.45 arası, haftanın 7 günü ziyarete açık ve ücretsiz ziyaret edilebiliyor.

20. Uzuncaburç ve Olba Antik Kenti, Silifke

Uzuncaburç, Mersin’in en önemli ve en iyi korunmuş tarihi kalıntılarına ev sahipliği yapıyor. Silifke’nin 30 km kuzeyindeki Uzuncaburç Mahallesinde bulunan antik kent, Helenistik çağda Uzuncaburç’un 4 km doğusunda yer alan Olba Krallığının ibadet yeriydi. MS 72’de Olba’dan ayrılarak özerk bir şehre dönüşen Uzuncaburç’u mutlaka görün!



Zeus Tapınağı, burç ve piramit çatılı anıt mezar yapıları Helenistik Çağ izleri taşırken, sütunlu cadde, tiyatro, tören kapısı, antik çeşme, Şans Tapınağı ve Zafer Kapısı Roma döneminden kalma yapılardan. Uzuncaburç, 08.15-16.40 arası, haftanın 7 günü ziyarete açık. Uzuncaburç giriş ücreti 40 TL. Müze Kart geçerli.

Olba Antik Kenti ise Uzuncaburç’un 4 km doğusunda yer alan ve Helenistik dönemde Olba Krallığının merkezi ve önemli bir ticaret şehri. Olba Antik Kentinde görülecek başlıca yerler arasında, Su Kemeri, Anıtsal Çeşme Yapısı, Tiyatro, Nekropol Alanı, Tapınak Mezar, Manastır ve Katedral bulunuyor.

Şehrin savunması için yapılan surlar ve gündelik yaşamı anlamak için büyük fırsat sunan tiyatronun bir kısmı da ayakta. Kazılarda ortaya çıkarılan antik tiyatro, kentin en önemli anıtı olarak kabul ediliyor.

21. Adamkayalar, Erdemli

mersin adamkayalar

Adamkayalar, Şeytan Deresi Kanyonunun sarp yamaçlarında MÖ 1. ile 2. yüzyıllar arasında yapıldığı tahmin edilen büyük boyutlardaki insan kabartmalarından oluşuyor. Mersin’in Erdemli ilçesi Şeytan Deresi Vadisinde MÖ 1. ve MS 2. yüzyıllar arasında yapıldığı tahmin edilen, ülkemizin en özgün yapılarından biri.

Adamkayalar, 11 erkek, 4 kadın, 2 çocuk, bir dağ keçisi ve bir Roma Kartalı kabartmasından oluşuyor. Kızkalesi beldesine 7 km mesafede bulunan bu yapı topluluğu yalnız Anadolu değil, dünyadaki birkaç nadir örnekten biri. O dönemin ileri gelenleri ya da önemli komutanlarının, ailelerine ve çocuklarına olan minnet duygusunu göstermek için yaptırdıkları düşünülüyor.

Anadolu’da eşine zor rastlanan bir anlayışla kayalara oyulan kabartmaların anma törenleri için yapıldığı ve yaklaşık 250 yılda tamamlandığı tahmin ediliyor. Birbirleriyle bağlantılı anlatımı olan ve yan yana çok figürlü kabartmalar Kızkalesi’nden Silifke’nin Hüseyinler Köyüne giden asfalt yolun 5. km’sinde yer alıyor.

22. Cambazlı Kilisesi, Silifke

cambazlı kilisesi silifke

Cambazlı Kilisesi, Silifke’de yer alan çok sayıda kutsal mekanın en dikkat çekici olanlarından biri bana göre. Adamkayalar’dan sonra Hüseyinler Köyünü geçerek ulaşılıyor. Bölgede Geç Hellenistik, Roma ve Bizans Dönemlerine ait kalıntılar yer alıyor. Roma Dönemi mezar anıtları ve Erken Bizans Dönemine ait MS 5. yüzyılın ikinci yarısında inşa edilen Cambazlı Kilisesi, oldukça iyi bir taş işçiliğine sahip.

Avlusunda bir sarnıcı da bulunan ören yeri içerisinde anıt mezarların yanı sıra çok sayıda kabartmalı ve yazıtlı kaya mezarı yer alıyor. İki parça halinde birbirine paralel ilerleyen sur duvarları da görebileceğiniz kalıntılardan. Cambazlı Köyünün yakınlarından ilk geçişimde kilisenin neredeyse tamamı yıkılmış durumdaydı.

Harap durumdaki kilisenin ayakta kalan taş duvarları, onun geçmişteki görkeminin nasıl olduğu konusunda fikir verebiliyordu. Son ziyaretimde baştan sonra restore edilmiş. Sanki kiliseyi yeniden yapmışlar gibiydi. İlk gördüğüm andaki halinden eser yoktu. Kuzey cephesi tamamen kapalı olan kilise apsisinin tüm duvarları hala görülebiliyor.

23. Kanlıdivane, Erdemli

mersin kanlıdivane

Kanlıdivane, Erdemli ilçesi sınırlarında, Mersin merkeze 50 km uzaklıkta. Kanlıdivane’nin Olba Krallığının sınırlarındaki dini bir merkez olduğu yönünde iddialar olsa da tarım kenti izleri de keşfedilmiş. MÖ 2 ile MS 7. yüzyıllar arasında kesintisiz yerleşimin olduğu kentte, en heyecan verici keşif zeytin işleme atölyelerinin bulunmasıyla yaşanmış.

Antik liman ile bağlantısı nedeniyle önemli bir ticaret merkezi olduğu da bilinen Kanlıdivane Antik Kentinde sur kalıntıları da görülebiliyor. Kanlıdivane Örenyeri ziyaret saatleri yaz dönemi 09.00-19.00 arası, haftanın 7 günü ziyarete açık. Kanlıdivane giriş ücreti 40 TL. Müze Kart geçerli.

24. Kızkalesi, Erdemli

Mersin Gezilecek Yerler

Kızkalesi, Erdemli’nin en çok tanınan yerlerinden. Mersin’e 60, Erdemli’ye ise 23 km uzaklıkta bulunuyor. Denize 200 metre mesafede, balıkçı motorlarıyla ulaşılabilen Kız Kalesi, günümüze kadar korunmayı başaran görkemli surları ile Mersin kıyı şeridinin sembol yapısı.

Farklı söylencelerde ismi geçen Kızkalesi ile ilgili en sık anlatılan hikayede, baktırdığı falda kızını yılanın sokacağını öğrenen kral, denizin ortasına kale yaptırarak hizmetçileriyle beraber güzel kızını bu kaleye kapatır. Kızın canı birgün altın sarısı rengindeki ‘Tarsus Beyazı’ üzümü ister.

Saraydan gönderilen üzüm sepeti içinden çıkan bir yılan kızı sokar ve öldürür. Kızkalesi, haftanın her günü 08.30-17.00 arası ziyarete açık. Kızkalesi giriş ücreti 50 TL. Müze Kart geçerli.

Sunturas Şelalesi, Mersin kent merkezine 35 km uzaklıkta, Toroslar ilçesi sınırlarında bulunuyor. Santa İras ismiyle de bilinen şelale, yılın her dönemi nemli havasıyla Karadeniz hissi yaşatıyor. İsmini Tarsuslu St. Paul’un öğrencilerinden St. Tarasis’ten alan şelale, yaz aylarında sıcak havadan bunalanların kaçış noktası. Şelalenin çevresinde çok sayıda alabalık lokantası var.

25. Aynalıgöl Mağarası, Aydıncık

gilindire mağarası

Aynalıgöl Mağarası, Mersin’in Aydıncık ilçesinde yer alan inanılmaz ilginç ve benzersiz bir mağara. Ülkemizde gördüğüm en güzel mağaralar listesinde şimdilik burayı ilk sıraya koyuyorum. Türkiye’de son dönemde keşfedilen en önemli doğa harikalarından biri. Bir çoban tarafından 1999’da tesadüfen bulunan mağaraya deniz seviyesinden 50 metre yukarıda bulunan ağızdan giriliyor.

Aydıncık’a 10 km mesafedeki Gemi Durağı yakınlarındaki mağara içerisinde 555 metre boyunca ilerlemek mümkün. İç yapıda genişlik 100, tavan yüksekliği ise 18 m’ye kadar ulaşıyor. İçerisinde yarısı tatlı, yarısı tuzlu bir gölü de barındıran mağara, sarkıt ve dikitleriyle hayranlık uyandırıyor. Aydıncık konaklama önerim Ulu Resort Hotel.

26. Yerköprü Şelalesi, Mut

yerköprü şelalesi

Yerköprü Şelalesi, Mersin’in Mut ilçesine 35 km uzaklıkta, tabiat anıtı olarak tescillenen bir doğa harikası. Göksu Nehrini besleyen Ermenek Çayının uzun yıllar boyunca toprakta yarattığı aşındırma sonucu oluşan ve 30 metre yükseklikten dökülen şelale, 300 metre uzunluk ve 15 metre derinlikteki turkuaz renkli gölüyle büyüleyici!

Bozulmamış sarkıtları ve zengin bitki örtüsüyle şelale, son yıllarda giderek popülerleşiyor. Yerköprü Şelalesi ziyaret saatleri haftanın 7 günü 09.00-18.00. Yerköprü Şelalesi giriş ücreti yetişkin 12TL, öğrenci 6TL. Müze Kart geçerli değil.

27. Alahan Manastırı, Mut

Alahan Manastırı

Alahan Manastırı, Hristiyanlığın hac yolu üzerinde yer alan Mersin’in Mut ilçesi yakınlarında, Göksu Vadisine hakim dik bir yamaçta yer alıyor. Hz.İsa’nın havarilerinden St. Paul ve yine Tarsus’ta yaşamış Hıristiyan öncülerinden Barnabas’ın Hristiyanlığı yaymak için yaptıkları geziler sırasında sırasında konakladıkları her yerde anılarına mabetler yapılmış. Alahan Manastırı bu tapınaklardan biri.

MS 440-442 yılları arasında inşa edildiği düşünülen yapı, biri yıkılmış iki kilise, kayalara oyulmuş keşiş odaları, vaftizhane ve suyu bir kaynak tarafından sağlanan hamam yapısını barındırıyor. Ayasofya’ya benzer mimarisi ve süslemeleri nedeniyle ‘Mersin’in Ayasofyası’ olarak da bilinen Alahan Manastırı, Hristiyanların Kudüs’e giderken geçtikler hac yolunda yer alıyor.

UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesinde yer alan Alahan’ın 17. yüzyılda Evliya Çelebi tarafından da ziyaret edilmiş. Çelebi seyahatnamesinde, manastırı ‘Ustasının elinden yeni çıkmış gibi duruyor’ sözleriyle tanımlamış. Harap durumdaki Alahan Manastırı 08.30-17.00 arasında haftanın 7 günü ziyarete açık. Alahan Manastırı girişi için ücreti alınmıyor.

28. Mamure Kalesi, Anamur

Mamure Kalesi, Mersin’in Anamur ilçesinde Akdeniz kıyısında yer alıyor. Tüm heybetiyle ayakta duran ve Anamur’un 6 km doğusundaki bu muhteşem yapı, Roma, Bizans, Selçuklu, Karamanoğulları ve Osmanlı üslubundan izler taşıyor. Türkiye’nin en büyük kalelerinden biri olan Mamure Kalesi, görüntü olarak Alanya Kalesine benzetiliyor.

Mamure’de çift katlı olan kale duvarları içerisinde birbiri ile bağlantı kuran galeriler dikkat çekiyor. Mamure Kalesi ziyaret saatleri yaz dönemi 08.00-17.00 arası, pazartesileri hariç her gün açık. Mamure Kalesi giriş ücreti 40 TL. Müze Kart geçerli.

29. Anemurium Antik Kenti, Anamur

Anemurium Anamur

Anemurium Antik Kenti, Mersin‘in Anamur ilçesine bağlı Ören’de bulunuyor. Anemurium Antik Kenti, Anadolu’nun güneyindeki en uç noktada bulunan Anamur Burnu’nun, doğuya bakan yamaçlarında kurulu. Benim gibi ilkbaharda ziyaret ederseniz, bir yanda Akdeniz, bir yanda tarihi dokuyla örtülmüş bu yemyeşil antik kenti beğeneceğinize eminim.

Rüzgarlı yer anlamına gelen ve MS 1. yüzyılda ilk kez surların yapıldığı antik kent, kısa bir süre Kommagene Kralı IV. Antiochos (MS 38-72) egemenliğine de girmiş. Kentte Luviler, Arzavalar, Klikyalılar, Selefkozlar, Hititler, Asurlular, Persler, Romalılar, Bizanslılar ve Araplar uzun süre egemenliklerini sürdürmüş.

Yukarı ve aşağı kent olmak üzere iki bölüme ayrılan antik kentin en önemli yapıları kent surları, 3 hamam, tiyatro, odeon ve palestra yapısı. Geniş bir alana yayılan tarihi kalıntıları gezdikten sonra, Akdeniz’in serin sularında yüzebilirsiniz. Anemurium Antik Kenti 09.00-17.00 arası, haftanın 7 günü ziyarete açık. Anemurium Antik Kenti giriş ücreti 40 TL. Müze Kart geçerli.


Mersin’de gezilecek yerler listesini 30 maddeyle sınırlamak çok mümkün değil. Bu listeyi fırsat buldukça daha da uzatacağım. Mersin gezilecek ve görülecek yerler listesine eklenmesi gereken yerleri, sizler de aşağıdaki yorum kısmına yazın lütfen.

94 Yorumlar

  1. Yapraklı Koy Taşucu ve Kız Kalesini atlamışsınız sanki. Mersin gerçekten cennet değerlendirilmesi gereken bir şehir tek kötü yanı toplu taşıma seçenekleri çok kötü tramvay ve metro yok bilginize

Yanıt yaz

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz