Sadece Türkiye’nin değil dünyanın da tatil merkezlerinden biri olan, her yıl binlerce turisti ağırlayan, hem doğası hem tarihiyle dikkat çeken Antalya’nın güzelliğini tarif etmek için Bergama Kralı II. Attalos’un sözlerini aktarmak yeterli olabilir. Yaygın bir inanışa göre, iki bin yıl kadar önce Bergama Kralı II. Attalos; gözde akıncılarını “Bana bir yeryüzü cenneti bulun” diye gönderir. Onlar da günlerce, aylarca gezip “cennet” olmaya en çok yakışan yer olarak Antalya’yı bulmuşlar.
Türkiye’nin en kalabalık beşinci şehri olan Antalya’nın hem yaşamak için hem de turizm için tercih ediliyor olması elbette boşuna değil. Şehir; mavi ve yeşilin görsel şölenini yaşatmanın yanı sıra antik kentleri, şelaleri, müzeleri, mağaraları, plajları ile oldukça cezbedici.
Akdeniz’in berrak deniziyle buluşan Antalya’da hem şehir hayatına yakın hem de deniz, kum, güneş keyfi sürmek, çevresini saran antik kentleri gezmek, hareketli şehir yaşamına karışmak ve renkli gece hayatı için güneyin sıcak şehri oldukça davetkar. Lara, Kemer, Belek, Side, Manavgat, Kalkan, Kaş, Kumluca, Finike ve Kekova gibi pek çok önemli tatil beldesinin bağlı olduğu Antalya’nın her köşesi görülmeye ve keşfedilmeye değer. Türk turizminin göz bebeği olarak her yıl yerli yabancı milyonlarca turist ağırlayan Antalya, Belek, Kemer, Alanya, Side, Tekirova, Kaş ve Kalkan gibi ilçelerde büyük 5 yıldızlı ve konforlu yüzlerce otel ve turistik tesis barındırıyor.