Ormana Köyü, Antalya’nın İbradı ilçesine bağlı bir Toros köyü. Harç veya çimento kullanmadan, özgün bir yapı tekniği ile ağaç ve taş kullanılarak yapılmış Düğmeli Evleriyle biliniyor. Ahşap süslemeciliğin mükemmel işçiliğini gösteren düğmeli evlerin her biri 300-400 yıllık geçmişe sahip. Ormana 2005’ten bu yana kentsel sit alan korumasında ve 38 düğmeli ev de sivil mimarlık örneği olarak taşınmaz kültür varlığı olarak tescil edilip koruma altına alınmış. Köy, 2013’te ise Çekül Vakfının Tarihi Kentler Birliği Üyeliği kabul görmüş.

Köyün dağları çam, meşe, ardıç ve sedir ağaçlarıyla kaplı. Oksijen oranı yüksek, havası temiz. Düğmeli evleri dışında endemik bitkileri, bahar döneminde kuzu göbeği mantarı, yöreye özgün meşhur çavuş üzümü ile biliniyor. Her sene düzenlenen geleneksel üzüm festivali yapılıyor ve bir ‘Üzüm Güzeli’ seçiliyor. Artoros Sanat Çalıştayı ise her yıl Eylül ayında düzenleniyor. Bu festivale yurt dışından da birçok sanatçı katılıyor ve sokakları bir sanat galerisine dönüştürüyor.

Ormana

Ormana Köyü, İbradı, Antalya

Ormana, doğdukları yeri unutamayanların beldesi. Köyün girişine ‘Doğdukları Yeri Unutmayanların Memleketi’ diye bir tabela koymuşlar. Ormanalılar her yıl köye gidip orda orada 1 ay kalıyor. Köylerine çok bağlı Ormanalılar kurdukları vakıflar ve derneklerle köyün kalkınması için oldukça emek sarf etmişler.

Beldede bulunan camilerin, okulun, sağlık ocağının, türbenin, mezarlık duvarlarının yapım ya da onarım işlerinin tamamı gurbetteki Ormanalılar tarafından gerçekleştirilmiş.

Malta

Serbia

Ormanalıların ticaret için İstanbul’a gitmeleri 450-500 yıl öncesine uzuyor. İstanbul’da kuruyemiş piyasasına giren Ormanalılar çok başarılı olarak ticarette çok kazanmış ve kazançlarını köye gönderip köyü kalkındırmışlar. Bugün Türkiye’ye yayılmış Ormanalıların sayısının 10 binden fazla olduğu bunun ancak yüzde onunun köyde yaşadığı, gerisinin İstanbul, Antalya, İzmir ve diğer şehirlere dağıldığı söyleniyor.

1974’te Ormana’daki ev sayısının 450, nüfusunun ise 800 kadar olduğu biliniyor. 2009’da 768 kişi yaşıyormuş. Altmışlı yıllarda köyün adı ‘Ardıçpınarı’ olarak değiştirilmişse de Ormanalıların girişimiyle adı tekrar Ormana’ya dönmüş.

Ormana ve çevresinde gezilip görülecek çok sayıda doğal ve tarihi zenginlikler var. Ormana’da 3 gece kalmadan çevrenin güzelliğine doyamadan dönmüş olursunuz. Köy merkezi küçük, yürüyerek sokaklara daldığınızda birbirinden güzel Düğmeli Evleri görüyorsunuz. Bağarası yollarında yürümek çok keyifli.

Ormana’nın Hisara bakan ucundaki yüksek noktaya Sınat Tepesi deniyor. Horasan’dan İbradı’ya gelen alim Zelili Ali Dede’nin türbesi bu tepede. Baharda daha gür akan Leylembit Şelalesi ve vadisi de oldukça yakında.

Çatalpınar Çeşmesi, Ormana Köy merkezinde yer alan Roma devrinden kalma bir çeşme. Çeşmenin duvarında Helence taşa işlenmiş, Erymna Kent yöneticisine Kraldan gönderilen bir takdirname duvar yazısı var. Onas Seyir Terasının da şahane bir manzarası var.

Ormana İlkokulunun üst katında dokuma tezgâhları var. Mesai bitimi sonrası kadınlar gelip dokuma tezgahında çalışıyorlar, ek kazanç elde ediyorlar. Bölge kadınları orada hem eğitim alıyor hem de dokuma tezgahlarında ipek ve pamuklu kumaş dokuyorlar. Kurulan pazarlarda bu alışmaları sergiliyorlar. Biz de turist gruplarını götürerek ürünlerin satışına ortam hazırlıyoruz.

Ormana Köyü Gezilecek yerler

1. Düğmeli Evler

ormana nerede
Düğmeli EvlerDüğmeli Evler
Düğmeli Evler

Antalya’nın Akseki ve İbradı ilçeleri ve köylerinde görülen, tamamen ağaç ve taş kullanılarak harç veya çimento kullanmadan yapılmış yöreye özgün mimari yapılara Düğmeli Evler deniyor. Düğmeli evlerin en güzelleri ise Ormana Köyünde. Evlerin dış ve iç duvarlarında, dışarıdan görünen ahşap kısımlar düğme gibi göründüğünden düğmeli evler denmiş.

Evlerde kullanılan ahşapta Toros Dağlarının yüksek kesimlerinde yetişen Sedir ağacı kullanılıyor. Evler depreme ve yüzlerce yıl çürümeye dayanıklı. Ormana Köyü’nde bazılarının restore edildiği, bazılarının yıkılmaya yüz tuttuğu bazılarında ise hala yaşamın olduğu 300’den fazla tarihi ev yer alıyor.

Doğayla uyumlu Düğmeli evler, hatıl ve piştuvan denilen sıklıkla sedir ağacından yapılmış tahtalarla duvar şekillendirilip arasına yörede toplanan taşlar dolduruluyor. Duvarlar dışarıdan sıvanmıyor. Evin iç duvarlarına ise temelden çıkarılmış ve içine saman karıştırılmış çamurla sıvanıyor.

2. Erymna Antik Kenti

ormana köyü

Ormana’nın hemen yakınında yer alan ve Hisar denilen tepe üzerinde Erymna Antik Kenti kalıntıları yer alıyor. Erymna, Antik dönemde merkezi Kotenna olan küçük bir birliğin üyesi. Hristiyanlık döneminde piskoposluk merkezi olmuş. Tarihte kendi parasını basmamış bağımsız bir devlet. Antik kentten geriye yekpare sütunlar, iyon başlıkları, tiyatro veya başka bir yapıya ait olduğu düşünülen oturma kaideleri kalmış.

Erymna adının Anadolu’nun en eski kabilelerinden olan Luvi dilinde Avrumna yani ‘sunak halkı, sunak yöresi’ olabileceği düşünülüyor. Erymna kaynaklarda yine Orumna olarak da geçtiğinden daha sonraki dönemlerde adı Ormana’ya dönüşmüş. Köyü adı da buradan geliyor.

3. Eynif Ovası

ormana eynif

Eynif Ovası, 90.000 dönümlük alana sahip. Ormana Köyü yaylası Eynif, köyün kuzeybatısında, 10 km uzaklıkta yer alıyor. Antik Dönemde Side’den başlayıp Seleukeia, Etenna ve Erymne üzerinden Eynif Ovasına bağlanan bir kervan yolu burası. Selçuklu Döneminde Konya’dan Alanya’ya uzayan ve İç Anadolu’yu Akdeniz’e bağlayan yol Eynif Ovası’ndan geçiyordu. Antalya Yörükleri, ilkbahar ve sonbaharda yaylalara çıkarken ve inerken uzun süre burada konaklıyor.

Tol Han, Eynif Ovasında görülecek tarihi kalıntılardan biri. Doğu ve Batısı Toros Dağları ile çevrili Eynif Ovasına nazır bir yamaçta kurulu. Eynif Ovası’nın güneyindeki düzlükte yer alan Tol Han, Beyşehir-Derebucak-İbradı araç yoluna da oldukça yakın. Selçuklu Döneminden kalan hanın duvarları 1955’lere kadar ayakta kalabilmiş.

Yılkı Atları, Eynif Ovası’nda yakalayabileceğiniz en güzel görüntülerinden birini veriyor. Yanlarına yaklaşmak güç olsa da yüzlerce vahşi atı bir arada görmek ilginç. Her yıl Eynif Ovası’nda Atçılık Federasyonu tarafından Rahvan At Yarışları düzenleniyor. Yarışlar temsili Selçuklu kervanı geçişiyle başlıyor. Denk gelirseniz kaçırmayın.

İkinci gün:

4. Altınbeşik Mağarası

altın beşik mağarası
altınbeşik mağarası

Altınbeşik Mağarası, Türkiye’nin en büyük, dünyanın üçüncü büyük yer altı gölüne sahip Altınbeşik Mağarası Ormana Köyü’ne sadece 7-8 kilometre uzaklıkta. Ülkemizin ilk ve tek mağara milli parkı statüsündeki Altınbeşik Mağarası iki kattan oluşuyor.

İlk kat gölet şeklinde, botlarla bu alanı ve travertenleri, sarkıt ve dikitleri görebiliyorsunuz. İkinci kat ise 44 metre yüksekliğindeki mağara oluşumlarının ardından başlayıp kilometrelerce uzayıp giden bir pasajdan oluşuyor ve sadece mağara uzmanlarınca ziyaret edilebiliyor.

İlkbaharda Altınbeşik Milli Park girişinden seyir terasına kadar yürüyün. Sağ tarafta muhteşem bir manzara var. Bu yolda giderken manzaranız yolda geçeceğiniz Ürünlü Köyü’nün tarihi düğmeli evleri olacak. Kalabalık tur guruplarıyla çakışmamak için sabah erkenden gitmekte fayda var.

5. Ürünlü Köyü

ürünülü köyü

Ürünlü Köyü, tarihi dokusunu kısmen koruyabilmiş nadir köylerden biri. Altınbeşik Mağarası Milli Parkı sınırlarında, Altınbeşik Mağarasından 4km uzaklıkta yer alıyor. Sadece Ürünlü’de görebileceğiniz, Gülsüm Hanım’ın 4 katlı düğmeli evini görün. Ayrıca eski demirci dükkânı olan düğmeli evi ziyaret edin. Köyün meydanında kahvede oturun.

Ormana’ya dönün dinlenin, yemek yiyin.

6. Akseki

ormanada görülecek yerler
Akseki Etnografya Müzesi

Akseki gerek doğal gerekse coğrafi, jeolojik ve biyo çeşitlilik açısından çok zengin bir ilçe. Altıneşik Milli Parkı’nın büyük bir bölümü, ayrıca Üzümdere ve Gidengelmez yaban hayatı geliştirme sahaları yer alıyor. Antalya’nın en yeşil ilçesi Akseki’nin dörtte üçü ormanlarla kaplı. Düğmeli evler Akseki’de de görülebiliyor.

Akseki Etnografya Müzesi, kentsel sit alanı içerisinde yer alan Akseki’nin geleneksel konaklarından Elagöz Konağının restore edilerek, yöreden toplanan eski eşyalarla geleneksel hayat çok zengin şekilde gözler önüne serilmiş. Eşyaların birçoğunu Aksekililer bağışlamış. Yöresel yaşamı biçimini ve sanat zevkini en ince ayrıntısıyla öğrenebileceğiniz ödüllü, enfes bir müze.

Sarıhacılar Köyü, yörede vaktiniz varsa gezilecek yerlerden biri. Vakti olanlar Sarıhacılar’dan Akseki’ye Osmanlı yolunda yürüyebilir. Konya tarafına gidiyorsanız Tınaztepe Mağarası’nı da ziyaret edebilirsiniz.

7. Üzümdere Milli Parkı

üzümdere milli parkı

Isparta Yazılı Kanyon tadında bir yer. Üzümdere Köyü’nü geçtikten sonraki bölümü Üzümdere Irmağı suyun çıktığı suyun gözünü görün. Kayadan su fışkırıyor. Irmağa bakan çok sayıda seyir tepesi var, mola verip fotoğraf çektirin.

8. Cevizli Köyü

ormana çevresinde görülecek yerler

Akseki’ye bağlı şirin bir köy. Metin Sözen Sokağı görülmesi gereken restore edilmiş nefis evlerden oluşuyor. Ayrıca tepede Kagrai Antik Kenti kalıntıları yer alıyor. Oraya çıkıp köyü yukarıdan izleyin.

9. Değirmenli Köyü

Bahar döneminde dağ keçileri evin bahçelerine kadar iniyor. Şanslıysanız görebilirsiniz. Manavgat Şelalesini besleyen suyun gözelerinden biri de bu köyden çıkıyor. Yakınlarda yer alan Tarzan Alabalık Tesislerinde mola verilebilir. Zilan köyü üzerinden İbradı ilçesine geçin. Yol bozuk ama manzarasına değer.

10. İbradı

ormana gezilecek yerler
ibradi arap astı ağacı
İbradı Arap Astı Ağacı

Osmanlı’da yetiştirdiği aydınlarla ün kazanmış İbradı, tarihsel, kültürel ve doğal çok çeşitli zenginliğe sahip bir ilçe. Çirkin apartmanların arasına serpilmiş enfes Kadı Konakları ve Düğmeli evlere sahip. Ancak birçoğu restorasyon gerektiriyor.

İlçenin silueti pek de çekici değil ama Kadı konakları, kadı mezarı, Arap Astı Anıt Kestane Ağacı ve düğmeli evler görmeye değer. Ayrıca Muammer Aksoy Kültür Merkezi ve Abdurrahman Kadı Paşa Mezarı ziyaret edilebilir.

Ormana Köyünde nerede kalınır

Ormana Aktive
Ormana Aktive Doğan Mansion
ormana köyü ormana active
Ormana Active Restoran

Ormana köyü, geçim sıkıntısı nedeniyle büyük şehirlere çok fazla göç vermiş ancak Ormanalılar köylerini unutmamış. Köyünü unutamayanlardan biri de Özgüven ailesi. Daha önce İstanbul’da yaşayan aile, tarihi düğmeli evleri restorasyon ve koruma projesi ile turizme kazandırmak ve köyde yaşayanlar için de iş fırsatı yaratma hedefi ile köylerine geri dönerek Ormana Active Projesini hayata geçirmişler.

Ormana Active bünyesinde butik otel olarak hizmet veren üç düğmeli konak ve doğayla barışık iki restoran bulunuyor. Ormana’da doğallığı korunmuş, mimari dokusuna dokunmadan aslına uygun olarak restore edilmiş, sedir ağacının kokusunun etrafa yayıldığı düğmeli evlerde uyuyorsunuz.

Yirmiden fazla yöresel ürünlerin sunulduğu muhteşem köy kahvaltısı, kışın soba başında, yazın bahçede yapılıyor. Taş fırında odun ateşiyle pişirilen pideleri ise enfes. Düğmeli evlerde gecelik konaklama kahvaltı dahil kişi başı 150 TL. Burası tüm yıl hizmet veriyor. İletişim ☎️ 0 242 692 30 30

Ormana Köyü nasıl gidilir

Ormana, İbradı’ya 3 km, Akseki ilçesine 30 km, Manavgat’a 60 km, Antalya’ya ise 165 km uzaklıkta yer alıyor. İstanbul’dan en kolay ulaşım Beyşehir üzerinden. Güneyden ise Manavgat üzerinden ulaşılıyor. Antalya şehir merkezinden çıktığınızda, Toros Dağlarının ormanlı manzarasına nazır, 2,5 saatlik yolculuktan sonra Ormana Köyü’ne varıyorsunuz. Antalya Havalimanından ise 2 saat sürüyor.

Antalya otogardan Ormana’ya her gün minibüsler seferleri var. Minibüsler yol üzerindeki köylere de uğradığı için yolculuk 4-5 saati bulabiliyor. Dağ yolundan giderseniz Oymapınar Barajının harika manzarasıyla karşılaşıyorsunuz.

Serbia

7 Yorumlar

  1. Tarihi sapıtmak, saçmalamaktır. Düğmeli evler Ormana’ya değil bütün bir Akseki alanına aittir. 700 yıl önce bölgede yaşayıp müslümanlaşan Ermeni vatandaşlar icat etmiştir. Ormana isminin etimolojisi avrumma’da değil erimna’dan gelmektedir, ermenicedir. ayrıca üç de yahudi kökenli (1492 sefarad yahudileri) köyü mevcuttur. ancak akseki’nin tarihi luvilerler başlar, birkaç köy dışında türk göçü olmamıştır.” aksekililer hiçbir yeden gelmemiş, hiçbir yere gitmemişlerdir, anadolunun kadim halkıdır.; (ekrem akurgal, milli kütüphane).

    • Yazdıklarımı doğru okursanız doğru eleştirebilirdiniz:

      “Erymna adının Anadolu’nun en eski kabilelerinden olan Luvi dilinde Avrumna yani ‘sunak halkı, sunak yöresi’ olabileceği düşünülüyor. Erymna kaynaklarda yine Orumna olarak da geçtiğinden daha sonraki dönemlerde adı Ormana’ya dönüşmüş. Köyü adı da buradan geliyor.”

Yanıt yaz

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz