Fethiye, şehrin karmaşasından bıkıp kendini doğanın ve denizin koynuna bırakmak isteyenler için, en güzel adreslerden birisi. Türkiye’nin tam anlamıyla cennet bir köşesi olan Fethiye hem denizi hem kumsalları hem de doğası ile insanı kendisine bağımlı kılan bir yer. Bu yüzünü size gösterdiği güzellikler, bunun dışında nereye baksanız sizi kendisine hayran bırakan koyları, plajları, adaları ve doğası var.
Tekrar tekrar kendisine gelmeniz için çokça sebep sunan Fethiye, turizmde bir dünya markası olacak kadar değerli ve özel. Yurt içinde tatil için adres soranlara, tatil kavramıyla adı en güzel örtüşen Fethiye’yi tavsiye ediyorum. Dileyene Kabak Koyu, dileyene Kelebekler Vadisi, isteyene Ölüdeniz veya Faralya. Hangisine giderseniz gidin insanı mutlu edebilen, çeşitlilik sunan keyifli bir tatil vadediyor Fethiye.
Fethiye, Muğla’ya bağlı en güzel ilçelerden birisi. Benim için ise dünyanın en müstesna yerlerinden, tam da yaşanacak yer. Ülkemizin en güzel denizi Ölüdeniz’den Türkiye‘nin ilk uzun mesafeli yürüyüş yolu Likya Yoluna, dünyada koruma altına alınması gereken 100 dağdan biri olan Babadağ ve onun eteklerinde muhteşem Kelebekler Vadisine kadar pek çok güzelliğe sahip.
Fethiye, turistik sezondaki aşırı kalabalığa rağmen benim en sevdiğim yörelerimizden biri. Sadece yaz döneminde değil her sezon gidilebilir. Fethiye’nin mavi bayraklı plajlarını, masmavi sularını ne kadar övsem azdır. Nereye baksanız sizi kendisine hayran bırakan koyları, plajları, adaları ve doğası var.
Şehrin gürültü patırtısından, stresinden biraz uzaklaşıp, deniz kenarında şahane bir inziva isteyenler için ise çok sayıda alternatif var bu coğrafyada. Yerleşim noktalarının ve turistik yerlerinin çeşitliliği ve karakter farklılığı açısından ülkemizin en benzersiz ilçesi. Likya Yolu rotasındaki köylerde 1 gece kalsanız ruhunuz arınır.
Fethiye Gezi Rehberi
- Fethiye Gezi Rehberi
-
Fethiye Gezilecek Yerler 📌
- 1. Fethiye Çarşısı
- 2. Fethiye Yarımada
- 3. Çalış
- 4. Gemile Adası
- 5. Kayaköy
- 6. Hisarönü ve Ovacık
- 7. Ölüdeniz
- 8. Kelebekler Vadisi ve Faralya
- 9. Kabak Koyu
- 10. Babadağ ve Fethiye Yamaç Paraşütü
- 11. Saklıkent Milli Parkı
- 12. Likya Yolu
- 13. Göcek
- 14. Fethiye Köyleri
- 15. Pınara, Patara, Xanthos ve Letoon Antik Kentleri
Fethiye, kurulduğu ilk günden günümüze kadar yerleşimin kesintisiz sürdürüldüğü Telmessos Antik Kenti üzerine kurulu. Adını mitolojide adı geçen tanrılardan Apollon’nun oğlu Şair Telmessos’tan almış. Karia ve Likya arasında önemli bir ticaret merkezi olmuş. Tarihteki adı Anastasipolis daha sonra Meğri’ye dönüşmüş.
Farklı dönemlerde bağımsız yaşamış, birliklere katılmış ve istilalara uğramış. Önceleri Grek kent devletleri arasında oluşturulan Attika-Delos Deniz Birliğine katılmış. MÖ 4. yüzyılda Likya Kralı Limyralı Perikles tarafından Likya Birliğine geçmiş. Anadolu’yu, Ege’yi Akdeniz’e, Rodos ve Girit adaları üzerinden Mısır ve batı Avrupa kıyılarına bağlayan deniz yollarının birleştiği önemli bir ticaret kenti olmuş.
Birkaç deprem geçirip toparlanmış, ancak 1856 yılında vuran 8,2 büyüklüğündeki şiddetli deprem kenti yerle bir etmiş, tüm erken dönem kalıntıları denize dökülmüş. Kalıntılarından çok azı günümüze kadar ulaşabilmiş. Osmanlının ilk pilotlarından, 3 Mart 1914’te Şam yakınlarında uçağının düşmesi ile Türk havacılık tarihinin ilk havacı şehidi olan Fethi Bey’in anısına 1934’te Fethiye ismini almış.
Günümüzde, Fethiye kent merkezinin kurulu olduğu yamacın zirvesinde görülen kale ise 15. yüzyılda Ceneviz ve Rodos şövalyelerinden kalma. Amyntas Kaya Mezarları, yamaçlara oyulmuş kaya mezarları arasında en önemlisi. Kapağın her iki yanı ise kişinin yaşamından sahnelerin canlandırıldığı savaşları resmeden fresklerle bezenmiş.
FETHİYE OTEL TAVSİYELERİM
Fethiye’de konaklama olarak seçeceğiniz bölgeler beklentinize göre değişebilir. Hareketli gece hayatı olsun istiyorsanız Hisarönü veya Ölüdeniz’de kalın. Bakir bir yerde kalayım istiyorsanız Faralya, Kabak Koyu en güzeli. Çadırda kalayım derseniz Kelebekler Vadisi uygun olabilir. Bulunduğum yerden başka yere pek gitmem diyorsanız da Çalış Bölgesi en güzeli.
✅ Yonca Lodge Hotel: Fethiye’ye 15 km uzaklıktaki Yanıklar Köyü’nde yer alan Yonca Lodge, 14 odalı bir küçük otel. Meyve ağaçlarıyla bezeli bahçesinde ördek ve tavukların özgürce dolaştığı otelin Akdeniz maviliğinin tadını çıkarabileceğiniz çok hoş bir kumsalı da var. Kumsalın bitiminde ise hem kahvaltı hem de öğle ve akşam yemeklerinde kullanabileceğiniz restoran bulunuyor.
✅ Oyster Residences: Bütçesi uygun olanlar için şahane bir seçenek. Babadağ’dan havalanan yamaç paraşütleri otelin önündeki piste iniyor. Gün boyu rengarenk paraşütleri izleyebileceğiniz otelin oda ve bahçe dekorasyonu muhteşem. Otelin hemen önünde plajın olması da büyük avantaj. Otelin yanı başındaki restoran, kafe de otel müşterisi olsun olmasın herkesi ağırlıyor.
✅ Pastoral Vadi: Pastoral Vadi Ekolojik Yaşam Çiftliği, Yanıklar Köyünde çam ormanlarıyla çevrili bir vadinin ortasında 42 dönümlük bir arazide yer alıyor. Kargı Çayının kıyısındaki işletmede ekolojik yöntemlerle meyve ve sebze yetiştiriliyor. Doğal ortamındaki hayvanlar, tamamen organik yemlerle besleniyor.
Fethiye Gezilecek Yerler 📌
Fethiye denince akla ilk gelen yer Ölüdeniz, ilçenin en gözde merkezi, ancak Fethiye Ölüdeniz’den ibaret değil tabi. Fethiye’yi merkez alarak 100 km gittiğinizde o kadar çok görülmesi gereken yerler karşınıza çıkıyor ki tümünü görmek için en az 2 hafta ayırmanız gerekir. Her yerinin kendine münhasır karakteri var.
Sahil kasabaları, köyleri, koyları başlı başına bir tatil rotası. Fethiye’ye defalarca gitseniz dahi yine yeniden gitmenize sebep bir şeyleri hep var. Önce Fethiye nasıl bir yer bilgi vereyim biraz.
➤ Fethiye Merkez, aynı adı taşıyan körfezin kenarına kurulu. Eski çarşı bölümü Anadolu kasabası karakterini koruyor,. Önünde ise Fethiye Yat Limanı yer alıyor. İlk Fethiye ziyaretimi 1995’te yaptığımda merkezdeki öğretmen evinde kalmıştım. Burada konaklarsanız sıkılmazsınız, çarşı, pazar hareketli. Son zamanlarda açılan çok iyi mekanlar Kordon boyunca uzanıyor.
➤ Çalış, Fethiye Körfezini saran pek çok otel, restoran ve hediyelik eşya dükkanına ev sahip bir tatil merkezi. Denizi nefis, mekanlar iyi, fiyatlar makul. En sıcak yaz günlerinde bile denizden gelen esintiyle günün her saati ferah. Çalış, gece ise bir hayli hareketli. Kalabalık tatilci ortamı seviyorsanız burası size göre. Ama sakin köşeleri olduğunu da söyleyeyim.
➤ Hisarönü, Fethiye Merkez ile Ölüdeniz arasında kalan, şehrin orta seviyede otellerine ev sahipliği yapan, gece hayatı ile öne çıkan bölge. Konumu dolayısı ile her yere yakın, ulaşım yollarının kesişim noktasında. Aracınız varsa uygun bir konaklama yeri. İngiliz turistlerin ağırlıklı olduğu bölgede çok sayıda apart, otel ve villa var. Fethiye gece hayatı denince akla gelen yer yine burası.
➤ Ovacık ise Hisarönü ile yan yana, yamaca bağlı noktada, daha serin esintiye ve temiz havaya sahip bölge. Hisarönü’nün kalabalık ve gürültülü mekanlarından biraz daha uzakta, sakin ve nezih bir ortam sunuyor. Çevresini saran ormanlık alan ve biraz da seviyesinin yüksekliğinden dolayı havası gayet güzel.
➤ Kayaköy, ilk gittiğim yıllarda hayalet köydü, şöyle bir bakıp ayrılmıştım. Geçen 20 yılda serpildi, güzelleşti ve şehirden kaçan entellektüellerin yerleştiği bir sanat köyü olma yolunda hızla ilerliyor. Çok ilginç mekanlar, sanat kampları, atölyeler ve kafeler var. Entellektüel ortam sizi çekiyorsa burada kalın.
➤ Ölüdeniz, ülkemizin en iyi bilinen yerlerinden biri olsa gerek. Yalnız fark ettiğim bir şey Ölüdeniz denince çoğu insan Ölüdeniz Milli Parkı’nı anımsıyor, onun yanı başındaki mahallenin adı da Ölüdeniz. Bana tatil rotası soranlara çoğunlukla burayı öneriyorum. Önünde nefis bir plaj, her keseye uygun oteller ve mekanlarla dört dörtlük bir tatil rotası.
➤ Faralya, Kelebekler Vadisini geçtikten sonra gelen bir köy yerleşimi. Son yıllarda burada çok şahane butik oteller açıldı, her birinin manzarası büyüleyici. Bazılarında sırf gidip kalmak, dünyadan izole olmak için dahi gidilir. Çok salaş, köylülerin işlettiği küçük pansiyonları da var. 1 defa George House Faralya’da, 2 defa da Mango&Mandarin Hotel’de kaldım.
➤ Kabak, özellikle beyaz yaka, entellektüel gençlik son birkaç yıldır radarına aldığı kendine münhasır bir vadi. Ağaç evleri, bungalovları, vadinin şahane dokusu ve tabi ki hoş plajı ve deniziyle bu ilgiyi hak ediyor. Son yıllar muhteşem güzellikte, insanı görünce hayrete düşürecek kalitede oteller açıldı burada. Bazılarının fiyatları dudak uçuklatacak cinsten.
FETHİYE NE YAPILIR
Tabi ki mutlaka yamaç paraşütü ile Babadağ’dan atlanır. Gitmeden yamaç paraşütü rezervasyonunuzu yapın. DEEP BLUE yamaç paraşütünde en iyi markalardan biri. Hatta en güzel Fethiye aktivitelerini kapsayan aktivite paketi satın alın. Ölüdeniz’den 12 Adalar tekne turuna çıkın. Kayaköy’ün sokaklarında daha gün doğmadan dolaşın.
Gün batımında Likya yolunda Ölüdeniz’i seyredin. Ölüdeniz Lagününde yüzün. Faralya’da Kelebekler Vadisine tepeden bakarak günü bitirin.
Kabak Koyunda tembel bir gün geçirin. Arabaya atlayıp Patara, Xanthos ve Letoon Antik kentleri gezin. Saklıkent Kanyonunda ter atıp, Tlos Antik Kentini görün. Fethiye köylerinde bir gün geçirin, Kadyanda Antik Kentine çıkın.
Yanıklar Köyündeki Sığla Ormanının mis gibi kokusunu ciğerlerinize çekin. Fethiye Jeep Safari turuna katılın, tam gün süren etkinlikte Saklıkent, Tlos Antik Kenti, Yakapark ve Gizlikent Şelalesine gidip, su savaşları ve çamur banyosu yapın. Fethiye Yarımadayı turlayın, beğenilen herhangi bir koyda demir atın Çalış Plajında gün batırın.
Hisarönünde cıvıl cıvıl gece klüplerinde kurtlarınız dökün. Göcek’te tembel bir gün geçirip akşamında balık yiyin.
❍ Fethiye Merkezde Gezilecek Yerler blog yazım merkezdeki önemli yerleri listeliyor.
❍ Fethiye Çevresinde Gezilecek Yerler arabası olup da bölgeye geniş vakit ayıranlar için
❍ Göcek Gezilecek Yerler blog yazımda ise Fethiye’nin nefis mahallesi Göcek hakkında bilgiler paylaştım
❍ Fethiye-Kaş Arası Gezilecek Yerler blog yazım Akdeniz coğrafyasını araba ile gezenler için bir rehber.
1. Fethiye Çarşısı
Fethiye Merkez, çoğunlukla coğrafyanın şahane güzelliklerinin gölgesinde kalıp ihmal ediliyor. Fethiye’nin eski yerleşim yeri günümüzde Paspatur Çarşısı olarak biliniyor. Tarihi dokusu ve ambiyansı nefis. Her ziyaretimde daha da güzelleştiğini görüyorum. Çeşit çeşit mağazaların, şık hediye dükkanları, barlar ve cafelerin olduğu hoş bir bölge.
Restore edilmiş ahşap cumbalı şirin evlerin yer aldığı Paspatur Çarşısında, Osmanlı döneminden günümüze dek gelen tarihi yapılar yer alıyor. 18. yüzyıla ait Eski Cami ve bugün hala hizmet veren Fethiye Hamamı çarşının içinde kalıyor. Şemsiyeli Sokak da çok hoş. Akşam saatlerinde Balık Pazarında nefis ve hesaplı bir deniz ürünleri ziyafeti çekebilirsiniz.
Fethiye kent merkezi aynı adı taşıyan fethiye Körfezi üzerinde kurulmuş. Antik çağda kahinler kenti olarak ünlenen ve bugün Fethiye’nin sırtını yasladığı dağın yamaçlarından körfeze kadar uzanan alanda Telmessos kenti yer alıyordu. Günümüzde getriye sadece Fethiye Antik Tiyatro ve Fethiye Kral Mezarları kalmış. MÖ 4. yüzyıl Likya dönemine ait kaya oyma mezarları mutlaka görün.
Fethiye Müzesi, pek gösterişli ve iyi tasarlanmış olmasa da Fethiye gezilecek yerler listenize ekleyebilirsiniz. Paspatur çarşısından yürüyerek 10 dakika uzaklıkta. Gün batımı saatlerinde Kordon’da uzun bir yürüyüş yapılabilir. Çalış Plajı, Fethiye merkezde denize girmek isterseniz gitmeniz gereken bir yer. Burası aslında başlı başına bir tatil merkezi.
Casa Margot Hotel, Karagözler olarak anılan bölgede şahane deniz manzarasına sahip bir konumda yer alıyor. Fethiye Marinası manzaralı suiti, balayı çiftleri eminim bayılır. Otelin Citrus Restaurantı, Akdeniz lezzetleri ile akşam yemekleri ve kahvaltı için şahaneydi.
2. Fethiye Yarımada
Fethiye Yarımada, kentin merkezinin en iyi otelleri ve lüks sitelerin yer aldığı, Fethiye limanının batı yönünü çevreleyen Karagözler semtinden başlayıp körfeze doğru uzayan, mavi ve yeşilin birbirine geçtiği enfes bir yarımada. Kent merkezine sadece 6 kilometre uzaklıkta yer alsa da gözlerden hep kaçıyor bence.
Türkiye’de böylesi olağanüstü bir yarımadanın yanı başında kurulmuş çok az kent vardır. Ölüdeniz, Kelebekler Vadisi ve Kabak’a turistler gider, Fethiyeliler ise bu yarımada da takılır. Mavi, turkuaz ve zümrüt rengini bir arada görebileceğiniz, çam ormanlarıyla dip dibe dünyada kaç yer vardır acaba? İster araçla gezin ister bisikletle.
Araçla veya bisikletle gezerseniz, her bir virajda fotoğraf çekmek için durmak garanti! Öyle bir-iki koy değil, her adım başı irili ufaklı, saklı veya göz önünde, tesisli veya beach clublı onlarcası inci gibi serpilmiş her yana. Yarımada üzerinde yer alan koyların en güzelleri Boncuklu, Aksazlar, Samanlık, Kuleli, Akvaryum ve Turunç Pınarı koyları.
Yarımadada iki de büyük tatil köyü var. Kamp kurmak ve doğa ile iç içe zaman geçirmek için de şahane. Yaz dönemi Fethiye merkezden kalan minibüsler tüm koyu dolaşan ring seferleri yapıyor. Fethiye Yarımadası, Fethiye gezilecek yerler listenizde bu yarımada muhakkak olmalı.
3. Çalış
Çalış, Fethiye’nin başlıbaşına her şeyiyle turizme hazır bir tatil bölgesi. Fethiye Körfezinde yer alan, kilometrelerce uzunluktaki geniş ve kumlu plajın arkasında ise pek çok otel, yazlık, restoran ve hediyelik eşya dükkanını sıralanıyor. Kumsalı öyle süper değil ama en bunaltıcı yaz günlerinde bile denizden gelen serin bir yaz esintisi ile insanı ferahlatan bir yer.
Tuvalet, duş, kabin, şemsiye ve şezlongların da bulunduğu plajda, ücretsiz plaj olanakları ve sahil boyu kafe ve restoranlar yer alıyor. Çalış’ın sahili biraz taşlık olduğundan, varsa deniz ayakkabınızı yanınıza alabilirsiniz. Sabahları sakin ve dingin olan Çalış Plajı, öğleden sonraları oldukça dalgalı. Yazın su sporları olanakları da çok fazla.
Akşam üzeri plaj boyunca yapılan yürüyüş keyifli oluyor. Fethiye körfezi üzerinde batan güneş, gökyüzünü kırmızının her tonuna boyuyor. Plaj boyunca uzanan mekanlar gece de bir hayli hareketli. Sahile inen insan seslerine karışan canlı müzik ve renkli atmosfer, yaz gecelerinin enerjisini yükseltiyor. Çalış’a Fethiye merkezinden minibüslerle 10 dakikada ulaşabilir.
Plajın tam karşısında ise Şövalye Adası bulunuyor. Ada, ismini 15. yüzyılda bölgeyi us yapmış Rodos Şövalyelerinden almış bir ada. Fethiye Limandan adaya giden deniz dolmuşları saat 10.00 ile 19.00 saatleri arasında düzenli olarak seferler düzenliyor.
4. Gemile Adası
Gemile Adası (St. Nicholas Adası), Ölüdeniz Koyundan sonra bölgedeki en büyük ve en güzel ikinci koy. Gemile Adasının karşısında bulunan Gemiler Koyu ve Gemiler Vadisi ile birlikte ülkemizdeki önemli doğal sit alanlarından biri. Ada tarihte, Hristiyanların hac için Kudüs’e giderken Anadolu’da uğradıkları yerlerden biri olmuş.
Bugün ören yeri olarak ziyaret edilebilen adada, Bizans dönemine ait 11 kilise, çok sayıda şapel, ev, depo, mezar ve sarnıç yer alıyor. Gemile Adasına, Ölüdeniz kasabasından ya da Gemiler Koyundan teknelerle ulaşılabiliyor. Fethiye günübirlik tekne turlarının uğradığı bu yeri de mutlaka Kayaköy tarafındaki tepeden izleyin.
Kayaköy tarafından indiğinizde karşınızda şahane bir manzara sizi bekliyor. Kayaköy’den bisiklet kiralayıp bu tepeye gidebilirsiniz. Gemile Adası haftanın 7 günü ziyarete açık. Giriş ücreti 25 TL. Müze Kart geçerli.
Akvaryum Koyu, Gemile Adası yakınlarında enfesi bir koy. Ölüdeniz’den kiraladığım özel bir tekne ile buraya gittim. Büyük teknelerin giremediği civardaki birçok koyu gezerken gitmiştim. Ana kara üzerinde yer alan bir koy ve denizi şaşırtıcı derecede güzeldi. Koyda bir restoran var, ancak fiyatları oldukça yüksekti. Fethiye’deki 17 dalış noktasından biri.
5. Kayaköy
Kayaköy, eski adıyla Levissi, 1923’e kadar 10 bine yakın kişinin yaşadığı eski bir Rum köyü. Fethiye’den Hisarönü’ne çıkınca soldaki yol Ölüdeniz’e iniyor, sağdaki yol ise çam ormanları arasından geçip Kayaköy’e gidiyor. Karmilassos Antik Kenti üzerine kurulan köy, bir tepenin yamacında kurulmuş.
Karaköy, çevresindeki beş Türk köyünün halkı ile bütünleşen, dostluk, kardeşlik, barış kavramları üzerinde yükselmiş bir bölge. 1922’deki nüfus mübadelesiyle Batı Trakya’daki Türklerin yerleştiği Karaköy’de evler, diğerinin güneşini kesmeyecek şekilde inşa edilmiş. Kayaköy, mübadele ile terk edildikten sonra uzun yıllar boş kaldı.
Çam, nar ve incir ağaçları arasında uzanan dar sokakları, üst üste evleri, kiliseleri, şapelleri ve olağanüstü manzarasıyla Kayaköy şimdilerde yeniden canlanıyor. Zamanla butik otelleri, atölyeleri, mekanlarıyla ülkemizin öne çıkan yerlerinden biri olacağı kesin. Çok güzel ve ilgi çekici yerler açıldı.
Kayaköy Sanat Kampı, yoga, atölye çalışmaları, düzenledikleri geziler ve kamp alanıyla sanatseverlerin ilgisini çekebilecek özel bir yer. Kayaköy’de ekşi mayalı ekmek yapan Senit Kahvaltı Evi, butik bir kahvaltı mekanı olarak enfes. Sakin sakin kahvaltı yapabileceğiniz, sıcak ve samimi ortamı var.
6. Hisarönü ve Ovacık
Hisarönü, Fethiye-Ölüdeniz kara yolu üzerinde, çam ormanları içinde yer alıyor. Geçmişteki Fethiye gezilerimde hep bu bölgede kalırdım. Hisarönü’nün sürekli esen ve rutubetsiz havası, astım ve kalp hastalarına iyi geliyor. Özellikle son yıllarda artan ilgiyle Fethiye’nin önemli cazibe yerlerinden biri haline geldi. Ölüdeniz, Ovacık ve Belcekız gibi yerlere yakın, gece hayatıyla capcanlı.
Sokaklar boyunca yüzlerce bar, kafe, restoran, giysi ve hediyelik eşya satan dükkanlar uzanıyor. Hava kararınca Fethiye’nin pek çok yerinden eğlence severler Hisarönü’ne akıyor. Son yıllardaki bu değişim Fethiye’nin en önemli eksiğini giderdi. Genelde İngiliz turistlere hitap eden aktivite ve eğlenceler sizin de ilginizi çekebilir. Geceleri Hisarönü oldukça hareketli.
Gece 12’den sonra ise bazı mekanlarda yer bulmak bile imkansızlaşıyor. Gece hayatına düşkünseniz adresiniz burası. Hisarönü’nün komşusu Ovacık ise son yıllarda gelişim rüzgarına kapılan yerlerden. Hisarönü’nün kalabalığına yakın olup da içinde olmak istemeyenler burayı tercih ediyor. Konaklama için her iki bölge de gayet güzel.
7. Ölüdeniz
Ölüdeniz, Fethiye’nin deniz kenarında yer alan bir mahallesi. Yerli ya da yabancı pek çok turist için Fethiye demek Ölüdeniz demek. İlk ziyaret ettiğim yıllarda küçücük bir kasabaydı, şimdilerde her yönüyle gelişmiş, her ihtiyaca yanıt veren bir tatil beldesine dönüşmüş. Tatil noktası olarak, dünyanın en güzel yerlerinden biri olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.
Fethiye’nin dört dörtlük bir tatil noktası. İster denizinde keyif yapın, ister çam ağaçları arasında sırtınızı sıcak kumlara serip mavi gökyüzünü seyre dalın, ister Likya Yoluna çıkıp şahane gün batımında gökyüzü mavisinin kızıla dönüşümüne şahit olun… İsteyen güneşlenir, isteyen su sporlarının tadını çıkarır.
Sahil boyunca uzanan sokakta şahane davetkâr mekanlar var. Kafeler, restoranlar, butik oteller, barlar, yamaş paraşütü ve diğer aktif spor hizmeti sunan acenteler… Hediyelik eşya ve deniz malzemeleri satan dükkanlar, alışveriş yapabileceğiniz mağazalar tatilcilerin tüm ihtiyaçlarını karşılayor.
Hiçbir şey yapmasanız dahi Ölüdeniz Lagününün yanı başında olduğunuzu bilmek bile insana hoş hissettiriyor. Ne de olsa Avrupa’nın en iyi 10 plajından biri. Fethiye merkeze uzaklığı yarım saat kadar. Aracınız yoksa Fethiye merkezden kalkan dolmuşlarla da buraya gelebiliyorsunuz.
Belcekız Plajı (Belceğiz Plajı), Kumburnu’nun birbirinden ayırdığı Ölüdeniz’in bir parçası. Nefis kumlu ve az çakıllı, sığ plajın suyu tertemiz. Uzun kumsalları ve turkuaz rengi deniziyle Ölüdeniz’in en gözde tatil merkezi burası. Belcekız Plajı, aynı zamanda Ölüdeniz turlarında çeşitli koylara geziler yapan teknelerin kalkış noktası. Yamaç paraşütlerinin iniş pisti de bu plaj.
Kasabada her bütçeye uygun otel ve pansiyon var. Çok odalı, yıldızlı otellerden, nefis butik otellere veya şirin pansiyon veya apartlara kadar çok seçenek var. Ölüdeniz Lagününe, sahilden yürüyerek 10 dakikada gidebiliyorsunuz. Ölüdeniz Lagünü ile Kıdrak Plajını kapsayan alan, bugün SİT bölgesi ve özel çevre koruma alanı.
Ölüdeniz Milli Parkı, tartışmasız dünyanın en güzel plajlarından biri. Lagünü, antik dünyanın ‘Tanrı’nın Dünyaya Bağışladığı Cennet!’ olarak tanımladığı bir doğa harikası. Yılın on ayı ılık ve durgun suyu ile doğal lagün görünümündeki Ölüdeniz’in suyu, dipten fışkıran kaynaklar ve gel-git sayesinde yıl boyunca temiz kalıyor.
Ölüdeniz Tabiat Parkı yaz döneminde (1 Nisan – 1 Ekim) 07.00-20.00 saatleri arasında açık. Ölüdeniz giriş ücreti yetişkinler için 8TL, öğrenciler için ise 4TL. Tarım ve Orman Bakanlığı yönetiminde olduğundan Müze Kart geçerli değil. Otomobil 24TL, minibüs 72TL, otobüs 216TL otopark ücreti ödeyerek tabiat parkına girebiliyor. Şezlong ücreti ise 20TL.
8. Kelebekler Vadisi ve Faralya
Kelebekler Vadisi, Akdeniz Bölgesinin endemik bitkileriyle ünlü dağı Babadağ’ın eteklerini süsleyen ülkemizin en güzel 10 doğal güzelliğinden biri. Doğal güzellikleri nedeniyle 1995’te birinci derecede doğal sit alanı ilan edilmiş vadi, ülkemizdeki doğa ve kamp turizminin en önemli adreslerinden biri.
Adını içinde barındırdığı seksenden fazla kelebek türünden alıyor. Ancak gidince her yerde uçuşan kelebekler beklemeyin, sezonda vadinin derin noktasındaki nehir ve şelaleler civarında görülebiliyor. Denize girmek, kamp yapmak için ideal. Ölüdeniz’den kalkan teknelerle gidilebiliyor, karadan araçla ulaşım imkanı yok.
Likya Yolu Karaöz rotasına sapan tabelanın olduğu yerden, yani tepeden Kelebekler Vadisinin şahane manzarasını izleyebilirsiniz. Faralya tarafından biraz zorlu bir patikadan vadiye iniliyordu, sanırım riskli olduğundan kapatıldı. Fethiye ve Ölüdeniz’den kalkan teknelerle Kelebekler Vadisine gidebilirsiniz.
Faralya, Fethiye’nin diğer tüm bölgeleri gibi yıldızı parlayan diğer bir bölgesi. sevgilinizle veya kendinizle baş başa kalmaya gidebileceğiniz bir sığınak gibi. Kelebekler Vadisinden hemen sonra geliyor. Müthiş Akdeniz manzarasına sahip, yamaçlara kurulu dağınık köy evler, süper lüks villa ve butik otellerin yer aldığı şahane bir yer.
Faralya’da ilk 2003’te ziyaret etmiştim. Çok küçük kendi halinde bir bölgeydi. Oldukça salaş, yerel halkın işlettiği George House’un vadiye bakan bir kulübesinde kalmıştım. Tadı damağımda kalmıştı. Faralya’nın yamacında Kelebekler Vadisine inen yamaç yolundan vadiye gidip geliyordum, şimdi sanırım dik patika kapalı.
Sadece Faralya’nın değil Türkiye’nin en özel butik otellerinden Mango&Mandarin Hotel‘de 2 defa kaldım. Balayı oteli olarak not edebilirsiniz.
9. Kabak Koyu
Kabak Koyu, son yıllarda gençlerin popüler tatil noktalarından biri oldu. Yeşil ve mavinin her tonuyla karşı karşıya kalacağınız Kabak Koyu, üç tarafı dağlarla çevrili, kanyon biçimindeki derin bir vadi ve bu vadinin denize açılan çakıllı kumsalından oluşuyor. Kabak Vadisi buzul çağından etkilenmediği için yapısını korumuş, 1987’ye dek de ayak basılmamış.
Gençlerin gözdesi koy, bozulmamış doğası, betondan uzak dokusu ile kamp yapmak ve tembellik için birebir. Fethiye Ölüdeniz’e yaklaşık 17 km uzaklıktaki koyun, yaklaşık 200 metrelik enfes bir plajı var. Geçmişte Kelebekler Vadisini mekan bellemiş kitle son yıllarda buraya sığınmaya başladı.
Daha çok eğlenmeyi seven gençlerin tercih ettiği Kabak koyunda çok sayıda otel, cafe ve restoran var. Görünce dudak ısırtan cinsten butik otellerde sezonda yer bulmak imkansız gibi.
Kabak Koyundan, son yıllarda yeni yeni keşfedilmeye başlanan Alınca Köyüne giden Likya Yolunu yürüyebilirsiniz. Patika yürüyüş için biraz zorlu olabilir ama yürüyüşçülerin en sevdiği rotalardan biri. Kabak Koyuna, Fethiye veya Ölüdeniz’den kalkan Faralya dolmuşlarıyla veya yakın koylardan tekne kiralayarak ulaşım mümkün.
10. Babadağ ve Fethiye Yamaç Paraşütü
Babadağ, Ölüdeniz yolu üzerinde yer alıyor. Muhteşem Ölüdeniz semalarında kuş gibi süzülüp, mavinin 50 tonunu keşfe çıkmak isteyenlerin gitmek zorunda olduğunuz dağ bir başka güzel. Yamaç paraşütü yapmak için çıktığım dağda yol kenarlarından kar vardı, oysa Belcekız plajında insanlar denize giriyordu.
Antik dönemlerin Kragos adıyla anılan Babadağ, Ölüdeniz kumsalının hemen arkasından 2 bin metreye yükseliyor. Torosların en batıdaki uzantısı olan dağ, dünyanın korunması gerekli 100 dağından biri. Yaşlı sedir ve kızılçam ormanlarıyla kaplı dağ, zengin kelebek popülasyonlarının yaşadığı vadilere sahip. Doğa tutkunları için eşsiz bir hazine.
Fethiye yamaç paraşütü, hayatınızda en az bir defa yapmanız gereken bir aktivite. Gereksiz bir şekilde bazılarımız korkup çekiniyor ama endişeleri bir kenara bırakıp ölmeden önce yapılacaklar listenize ekleyin. Çekinecek bir şey yok, sadece ilk atlarken adrenalin yükseliyor, sonrasında enfes Ölüdeniz ve Akdeniz manzarasını görünce her şeyi unutup anın keyfini çıkarmaya başlıyorsunuz.
Biraz cesur olup, bu güzelliklerden kendinizi mahrum bırakmayın.Türkiye’de yamaç paraşütünün ilk yapıldığı yer olan Babadağ’ın atlayış pisti, Avrupa’nın en çok ilgi gören pistlerinden. Fethiye yamaç paraşütü, her gün 08.00 – 18.00 saatleri arasında yapılıyor.
Babadağ, sadece yamaç paraşütü yapmak için değil enfes manzarasını ve göz kamaştıran gün batımını görmek için de çıkılır. Skywalk Fethiye Teleferik ile Babadağ’a çıkıp Ölüdeniz’in mavisini izleme fırsatınız var.
11. Saklıkent Milli Parkı
Saklıkent Milli Parkı, Fethiye’ye 50 km mesafede, Muğla-Antalya il sınırında bulunan Karaçay Deresi kenarında yer alıyor. Saklıkent, uzunluğu 18 km, yüksekliği yer yer 600 metreyi bulan muhteşem bir kanyon içine gizlenmiş eşsiz bir doğa harikası. Dimdik sarp kayalıkları, çınar ağaçları, pırıl pırıl akan coşkulu kaynak suları ile doğa tutkunları için dağcılık, yürüyüş, yüzme olanakları sunuyor.
Tlos Antik Kenti, Saklıkent’e çok yakın, aynı rotaya alınabilir. Fethiye’ye 45 km uzaklıkta yer alan ve MÖ 2000’lerden önceye dek uzanan tarihiyle Likya bölgesinin en eski antik kenti. Likya Federe Birliğinin 6 büyük kentinden biri ve birliğin spor merkezi olan Tlos, uçan kanatlı atı Pegasus ile ünlenen Mitolojik kahraman Bellaforonte’nin yaşadığı kent olarak biliniyor.
Likya’nın en güzel ev tipi mezarları ile süslenen Tlos’ta, kent akropolünün doğal kayası üzerinde oluşturulan mezarlık ve Bellaforonte’ye adanan kral mezarları bulunuyor. Fethiye gezilecek yerler listenizde mutlaka yer almalı.
12. Likya Yolu
Likya Yolu, Fethiye’den başlayarak Antalya’ya kadar uzanan ve tarihte Likya olarak adlandırılan Teke Yarımadasındaki patikalardan bir kısmının işaretlenip haritalanması ile oluşturulmuş yürüyüş rotası. 1999’da doğa yürüyüşçüsü ve yazar Kate Clow tarafından işaretlenen Likya Yolu, 509 km uzunluğu ile dünyanın en iyi 10 uzun mesafe yürüyüş rotasından biri.
Likya, Anadolu’nun tarihi ve doğal zenginlikleri yönünden en ilginç bölgelerinden biri. Eski Devirlerde ‘Işık Ülkesi’ olarak adlandırılan bölgede antik kentler, doğa ile iç içe adeta. Likya Yolunun birinci bölümünde Faralya, Dodurga Köyü, Sdyma, Pınara, Letoon, Ksanthos antik kentleri ve incecik kumlarıyla eski bir liman kenti olan Patara yer alıyor.
Likya Yolu turu için en uygun zamanlar ilkbaharda Nisan’ın son haftaları ile Mayıs’ın ilk haftası ile sonbaharda Eylül’ün son haftası ile Ekim’in ilk haftaları. Yaz dönemi çok sıcak olduğunda kısa parkurları yürüyebilirsiniz. Fethiye Likya Yolu turları konusunda uzman rehberlere ve firmalara sahip.
İkinci bölümde ise Antiphellos, Apollonia, Simena, Myra, Limyra, Rhodiapolis, Gagai, Melanippe, Gelidonia, Edrassa, Olympos, Chimaera ve Phaselis bulunuyor. Kısa parkurların 4-5 saat, uzun parkurların 8-10 saat sürebiliyor. Likya antik kentleri, yolun en büyük cazibelerinden biri.
Cennet Koyu, Likya Yolu güzergahında yer alan ve gerçekten de adına yakışır, ıssız, bakir, yeşilin ve mavinin buluştuğu cennet gibi bir koy. Kabak Koyu veya Kelebekler Vadisinden kalkan teknelerle gidiliyor. İncecik kumlu bir kumsala sahip. Koyun arkası ise alabildiğine çam ormanı. Koya özel kiraladığım tekneyle gitmiştim.
Herhangi bir tesis yok, bakir, enfes bir koy. Cennet Koyuna, Kabak Koyundan Likya Yolu patikasını izleyerek yaklaşık iki saatte gidilebiliyor. Koyun yukarıdan görünen enfes manzarasını görmek için ise Ölüdeniz’den Kelebekler Vadisine giderken, vadiye varmadan solda ‘Alınca’ yoluna sapmanız gerekiyor.
13. Göcek
Göcek, Fethiye Körfezi kıyısında, doyum olmaz masmavi deniz ve yemyeşil orman dokusunun harmanlandığı nadide bir kasabamız. Kendi halinde küçük bir balıkçı kasabası iken Turgut Özal sayesinde yıllar önce adını duyurmaya başlamıştı. Sonrasında yat turizminin Akdeniz’deki en güzel yerlerinden biri olup çıkıverdi.
Bodrum, Alaçatı gibi popüler turistik kasabaların aksine tüketim kültürünün daha az uğradığı, benzer bir tatilci kitlesinin yıllardır düzenli olarak gidip geldiği bir tatil merkezi. Ekonomisi yat, tekne ve marina işletmesine dayanıyor. Ne de olsa dünyanın en güzel koy ve büklerine sahip. Dünyanın en zengin listelerindeki insanların devasa yatlarını görmeye alışık halkı.
İlk ziyaretimi 1999’da yapmıştım buraya, sadece birkaç sokaktan oluşuyordu, şimdiyse inanılmaz lüks üst segment otel zincirlerinin bazılarına ev sahipliği yapıyor. Çarşısı çok şirin, her dükkana girip çıkmayı seviyorum burada.
Göcek tekne turları ile Fethiye Körfezindeki birbirinden enfes adalar ziyaret ediliyor. Yassıca Adaları, Tersane Adası, Kleopatra Koyu, Bedri Rahmi Koyu ve Domuz Adası bunlardan bazıları.
14. Fethiye Köyleri
Fethiye Köyleri en az Fethiye kadar güzel ve çekici. Son yıllarda bu köyler, şehirden kaçıp da denize ve toprağa yakın olmak isteyenlerle doldu. Bir zamanları para etmez toprakları şimdi altın kıymetinde. Güzel yanı yıkılmaya yüz tutmuş eski nezih evler tekrar restore edilerek hayata döndü. Gençlerin kaçmasıyla sessizleşen köyler yeni kanla canlanmaya başladı.
✅ Yanıklar Köyü, her yıl neredeyse en az bir defa ziyaret ettiğim bir köy. Fethiye’den Göcek’e doğru yöneldiğinizde 10 dakika ötede, solda kalıyor. Köyün sahil kısmındaki plaj gayet güzel. Kalabalıktan uzakta tatil yapmak isteyenler için ideal Yanıklar Köyü. Çok sayıda irili ufaklı otel, pansiyon ve kamp alanları sıralanıyor.
En sevdiğim yer doğa dostu politikalarıyla misafir kabul eden Yonca Lodge. Oldukça huzurlu, romantik bir aile işletmesi. Yörede göreceğiniz Sığla ormanı endemik Günlük Ağaçlarında oluşuyor. Bisikletle gezmek ve yürüyüş yapmak için nefis. Kayık kiralayıp çevredeki adalara ve koylara gidebiliyorsunuz. Yine burada konaklayıp Fethiye gezilecek yerler rotanızı buna göre oluşturabilirsiniz.
✅ Yeşilüzümlü Köyü, bir 10-15 yıl önce adını sadece mantarıyla duyurabilen yerken şimdi tüm ev ve arsa fiyatlarının fırladığı, entelektüellerin gelip yerleşmeye başladığı bir köy oldu. İsmini köy ve çevresinde yüzyıllardır yetiştirilen üzüm bağlarından alıyor. Havası serin, toprağı verimli. Sakin Şehir Ağı (Cittaslow) adayı. Köyün yerlisi kadınlar geleneksel dokuma sanatıyla da ilgileniyor.
Fiyatı oldukça yüksek olan kuzugöbeği mantarı için bir festivali dahi var. Önceki yıl katılmıştım, oldukça ilgi var. Protein açısından zengin, kolesterole iyi gelen trüf mantarı, kilosu 150-200TL’den başlıyor. Ayrıca köy çevresinde birçok endemik bitki türü ile zengin bir yaban hayatı var. Orkide yönünden ülkemizin en zengin bölgelerden. Konaklama için Dikencik Evleri tavsiyem.
Köyün yamaçlarına doğru uzayan yol, Likya Birliğine son giren şehirlerden Kadyanda Antik Kenti‘ne gidiyor. Antik dönemde atletizm ve spor alanında öne çıkan şehirlerden biri olmuş. Antik kentin çok az kalıntısı geriye kalmış ama sırf zirveye çıkıp bulutların üzerinden vadiye bakmak enfes bir duygu. Fethiye’nin farklı zenginliklerini keşfetmek için köylerini de ziyaret edin.
✅ Alınca Köyü, Kelebekler Vadisine varmadan sola sapan, oldukça dar virajlı ve zorlu bir karayolundan gidiliyor. Likya Yolu üzerinde, deniz seviyesinden yaklaşık 800 metre yükseklikte her yere hakim bir konumda bir dağ köyü. Hemen altında muhteşem kristal berraklığına sahip Cennet koyu ve yanında da İnceburun uzanıyor.
Bakmaya doyamayacağınız birkaç burunun hepsine birden Yediburunlar deniyor. Tepeden bakınca her birinin manzarası inanılmaz. Alınca’da macerasever doğa tutkunlarının uğradığı Catcy adında bir kafe var. Burada kamp yapabilirsiniz, isterseniz köy evlerinde de kalabilirsiniz.
Likya Yolu patikası veya araç yoluyla Boğaziçi köyü ve sonrasında ise Kaş sınırlarında kalan Sidyma Antik Kenti ziyaret edilebilir. Dolmuş veya toplu taşıma ile ulaşım yok. Alınca’ya Kabak’ta 3-4 saate patikayı takip ederek ulaşılabiliyor. Alınca Köyü ile Xanthos, Letoon ve Patara antik kentlerini bir günlük gezi rotasına sığdırmıştım.
15. Pınara, Patara, Xanthos ve Letoon Antik Kentleri
Pınara Antik Kenti, Akdağ’ın eteklerinde Fethiye’ye 55 km mesafede, Fethiye-Kaş karayolunun ise 5 km batısında yer alıyor. Adını Likya dilinde yuvarlak anlamına gelen ‘Pinale’ veya ‘Pinara’ kelimelerinden alan antik bir yerleşim. Likya Birliği Meclisinde üç oy hakkına sahip altı kentten biri olan Pınara Antik Kenti, Likya’nın en büyük kentlerinden.
Bölgedeki ilk güzellik yarışmasının yapıldığı kent olarak bilinen ve tanrıça Afrodit’e adanan ilginç mimari özellikteki tapınağı ile önem kazanan Pınara, güvercin yuvası biçiminde hazırlanmış yüzlerce halk tipi mezarıyla benzersiz bir antik kent.
Xanthos, Fethiye‘ye 46 km uzaklıktaki Kınık köyünde, Eşen Çayı kenarındaki ovaya hakim iki tepe üzerine kurulu. Türkiye’nin UNESCO Listesi’ne giren en eski tarihi değerlerinden. Likya Birliğinin idari merkezi olan şehir, Kalkan ve Kaş’a yarım saat, Fethiye’ye ise 50 dakika uzaklıkta. Likya birliğinin dini merkezi ise Letoon şehriydi.
Letoon, Fethiye’ye 55 km uzaklıkta, Fethiye-Kaş karayolunun 65. kilometresinde Kumluova Köyü yakınında yer alıyor. Şair Ovidius’un anlattığı bir öyküye göre kent, Zeus’tan hamile kalan Leto’nun adına kurulmuş. Tanrıça Leto, Tanrıça Artemis ve Tanrıça Apollon’a adanmış 3 tapınağı ile ünlü.
Patara Antik Kenti, Kalkan-Fethiye karayolu üzerinde, Kalkan‘a 14 km uzaklıkta bulunuyor. Likya bölgesindeki en eski yerleşim yerlerinden biri olan Patara, dönemin en büyük ve en işlek limanıymış. Önemini hiçbir devirde yitirmeyen şehir, Tanrı Apollon’un kışlık kehanet merkezi ve Likya Birliği’nin üç oy hakkına sahip merkezlerinden biri.
Bizans döneminde de Aziz Nicholas‘ın doğum yeri olarak ünlenen Patara’da pek çok antik kalıntı yer alıyor. Patara Antik Kenti, arkeolojik ve tarihsel değerlerinin yanında, soyları azalmakta olan Caretta Carettaların milyonlarca yıldır yumurtalarını bırakıp, yavruladıkları ender sahillerden biri olması ile, ayrı bir öneme sahip.
Türkiye’nin tam anlamıyla cennet bir köşesi olan Fethiye, hem denizi, hem kumsalları, hem doğası ile insanı kendisine bağımlı kılan bir yer. Şehrin karmaşasından bıkıp kendini doğanın ve denizin koynuna bırakmak istiyorsanız rotanıza Fethiye ve coğrafyasını dahil edin. Baştan söyleyeyim bağımlısı olacağınız kesin.
Dünyanın en güzel gökyüzü manzarasını izlemeye davet ediyoruz sizleri 🙂
Fethiye’de yamaç paraşütü ve diğer aktiviler için sizleri bekliyoruz.
Çok güzel yerler inş gitmek bir gün gitmek bizede nasip olur.
Fethiye gerçekten çok güzel bir yer. İlerleyen zamanlarda yaşayacağım yerler arasında ilk sırada yer alıyor.
Fethiye, her ne kadar Muğla iline bağlı bir ilçe olsa da, gerek Muğla merkeze olan uzaklığı, gerekse stratejik konumu nedeniyle kendi başına bir ilmiş gibi genişlemiş ve günümüzde pek çok şehir merkezinden çok daha büyük hale gelmiştir. Onun için Fethiye’yi iyi tanımak ve her noktasını gezmek gerekiyor ve bu nedenle Fethiye gezisi için minimum bir hafta gereklidir diye düşünüyorum.
Ülkemizin en harika güzelliklerinden biri Fethiye tatil için alternatif aramaya gerek bile yok.
Amintas Kaya Mezarlarının oradaki restuarantın eşsiz manzarasında etinizi balığınızı yanınızda götürüp pişirtip yiyebiliyorsunuz.
FETHİYE’YE GELDİĞİNİZDE MUTLAKA “YOLDA OLMAK” EKİBİNİ YAMAÇ PARAŞÜTÜ YAPMAYA BEKLİYORUZ. BU YAZILARINIZ FETHİYE’Yİ ÇOK GÜZEL TANITIYOR, TEŞEKKÜRLER.
Fethiye’ye gelip de yamaç paraşütü yapmadan dönmeyin.
Fethiye’yi çok seviyorum. Yaşamak istediğim yerlerden.
Fethiye’ye geldiğinizde sizleri FLY Fethiye Yamaç Paraşütü’ne tandem yamaç paraşütü uçuşu yapmak için bekliyorum.
Fethiye’ye tatile gelecekler için çok iyi bilgilendirme olmuş gerçekten gideceğimiz bölgeye gelmeden neler yapmamız gerektiği konusunda bu gibi yazılara ihtiyacımız var bizde bu yaz Fethiye’ye tatile gideceğiz bir site üzerinden villa kiraladık. birebirvilla sitesinden kiraladık bakalım nasıl bir tatil bizi bekliyor.
Süper bir yazı olmuş elinize sağlık. Villa kiralama hizmeti olarak Fethiye bölgesinde Tatil Villacısı var.
Fethiye ye yolu düşenler için kapsamlı bir yazı olmuş. Dolu dolu bir hafta geçirerek ancak gezilir bu kadar güzellik bence. tebrik eder sağlıklı gezmeler dilerim.
Kuleli, Boncuklu ve Tabiat parkı ile Kıdrak koyları ve Tlos antik kentini de görmeden Fethiye’den gecilmez 🙂
Gemiler Koyu manzarası muhteşem ötesidir.