Laos Gezi Rehberi

Laos, Güneydoğu Asya’da dünyadan izole edilmiş, çoğunlukla dağlık ve denize kıyısı olmayan bir ülke. Kendi dillerinde ‘Bin Filin Ülkesi’ anlamına gelen Laos, Asya’da görmeyi çok arzuladığım yerlerden biriydi. Kapı komşusu Tayland gibi henüz turist akınına uğrayıp şımarmış bir ülke değil. Bu doğrusu bana daha da çekici geldi. Modern dünyanın ve modernleşmenin getirdiği şehir yaşamından uzakta kentler daha çok büyük bir kasaba görünümünde.

Coğrafyasının güzelliği, yol boyunca gördüğüm ormanlar, telefonun çekmediği, elektriğin dahi olmadığı köyleri, pazar yerleri, sakin ve huzurlu görünen güler yüzlü insanlarının sıcaklığıyla pek sevdiğim bir yer oldu. Güney Asya gezimde gördüğüm ülkeler arasında en az bozulmuş olan ülkeydi. Birçok yönden, Laos’a gitmek zamanda geçmişe seyahat etmek gibi.

Laos, kapılarını dış dünyaya açalı çok olmadı. İkibinli yılların başında dahi ülkeye gitmek çok sıkıntılı bir süreçti. Yollar çok kötüydü, ulusal Lao Havacılık uçmayı beceremediği konusunda alay konusuydu ve turistik bölgeler dışında genellikle sıcak su, elektrik neredeyse yoktu.

Kısacası gerçek bir hayatta kalma macerasıydı. gezdiğim bazı yerler hala öyle. Oldukça ağır bir şekilde 1 ay gezebildiğim ülke el değmemiş doğası ve yozlaşmamış kültürüyle kendine münhasır bir ülke. Maceracı gezginler ya da zor yolculuğu dert etmeyenler için muhteşem bir yer.

Laos’u gezmek hiç de kolay değil, ancak etnik kökenleri ile bilinen gelişmekte olan bir ülkeyi keşfetme macerasının en güzel parçası da bu zaten. Laos’u gezmek için konfor alanının biraz dışına çıkmak gerekiyor. 28 gün boyunca ülkenin özellikle kuzey coğrafyasında gezdim. Zorlayıcı olsa da bir zamanlar Asya’nın nasıl bir yer olduğunu anlamak keyifliydi (2012).

Laos Gezi Rehberi 🇱🇦

Laos, Güney Asya’nın en fakir ülkesi. Başlangıçta 14. yüzyılda Mouang Song olarak bilinen Laos günümüzdeki ismini Fransız sömürgesine girdikten sonra aldı. Ülke 60 yıl Fransız sömürgesi olarak kaldıktan sonra 1953’te bağımsızlığına kavuşuyor.

1964-73 yılları arasında ABD’nin yürüttüğü Gizli Savaş’ta, Laos savaşa dâhil bile değilken ülkenin üzerine 2 milyon ton bomba bırakılıyor. Dünyanın en çok bombalanan ülkesi savaşta olmadığı halde, savaşan ülkelerin kurbanı olmuş. Dünyada geride kalmış birkaç komünist ülkeden birisi.

1975 yılında monarşiyi devirerek kontrolü ele alan komünist güçler, 1990 yıllarına kadar ülkeyi dış dünyadan izole tutmayı başarmış. Geçici reformalar yapılmasına rağmen halk çok fakir ve uluslararası dış yardımlara muhtaç durumda. Laosluların beşte biri hâlâ yoksulluk sınırının altında yaşıyor.

Yaklaşık 7,5 milyonluk nüfusa sahip Laos, üniter komünist tek parti ile yönetiliyor. Ülke uzun süre dışa kapalı olarak yönetildiği için kendi içinde kapalı kalmış, unutulmuş bir ülke. Şimdiyse aralanan kapılarla keşfedilmeyi bekliyor.

Çin ve Vietnam gibi diğer komünist devletler tarafından destekleniyor. Japonya da yardım yapan ülkeler arasında bulunuyor. Çin, Laos’a kadar uzanan bir hızlı tren projesine yatırım yapıyor. 2005 yılından bu yana daha liberal politikalar izlemeye başlayan hükümet 2011 yılında borsayı açmış.

Ülke topraklarının dörtte üçünden fazlası dağlarla kaplı olan bu ülkede yerleşimler çoğunlukla Mekong Nehri ve şehir ile kasabaları birbirine bağlayan yarısı bozuk yollar etrafına kurulmuş. Ülkenin çok büyük bir bölümü el değmemiş ormanlardan oluşuyor.

Toplam arazinin %5’de yapılan tarımla halkın %80’i geçimini sağlıyor. Başta pirinç olmak üzere, sebze, meyve, pamuk ve baharat üretimi dışında ‘Altın Üçgen’ olarak adlandırılan bölge eroin ve afyon yetiştirmesiyle de dünya literatürüne girmiş.

Yaklaşık 49 etnik grubun bulunduğu çok etnikli bir ülke. Laos halkını %55 Lao, %11 Khmer, %8 Hmonglar oluşturuyor. %26’sı ise diğer küçük etnik gruplar oluşturuyor. Halkın %60 Budist iken %40’ı eski animist inançlara (Doğada insan ruhuna az çok benzer ruhlar bulunduğu inanan) sahip.

Para Birimi Lao KIP. Ülke telefon kodu 856. Turistik yerlerde hemen herkes İngilizce konuşabiliyor. Çoğu yerde internet oldukça yavaş ve pahalı. Başkent Vientiane 700 bin nüfusa sahip. Ülkede tahta kurularıyla ünlü, otel seçiminde dikkatli olmak gerekiyor. Sinek ve böcek koruyucu spreyleri yanınızdan ayırmayın.

LAOS NEREDE
📍 Laos, Güney Asya’da yer alıyor. Çin, Tayland, Myanmar, Kamboçya ve Vietnam arasındaki denize kıyısı olmayan bir ülke. Laos, 16 eyalete sahip. Başkenti Vientiane olan Lao Demokratik Halk Cumhuriyeti (LPDR), Çinhindi yarımadasının kalbinde yer alan Güneydoğu Asya’nın (Southeast Asia) tek kara ülkesi.

LAOS’A NE ZAMAN GİDİLİR
🌤 Laos’a gitmek için en uygun zaman Kasım ile Nisan ayı arasındaki dönem. Ayrıca hava koşullarının olumlu olduğu Ağustos ayı da uygun bir ay. Mayıs ile ekim arası ise yağışlı muson sezonu. Vientiane’de ortalama sıcaklık Ocak’ta 22 °C iken Nisan’da 29 °C arasında oluyor. Kuzey bölgelerde Kasım ve Şubat arası hava soğuduğundan özellikle yüksek dağlık bölgelerde geceleri dondurucu soğuklar olabiliyor.

Şubat ortasından itibaren sıcaklıklar yavaş yavaş yükselişe geçiyor. Nisan ayında ise 38 °C üstünde olabiliyor. Yağış ve aşırı sıcağa maruz kalmamak isterseniz Kasım’dan Şubat’a kadar Güney Laos’u ziyaret etmek için en iyi zaman. Kuzeydeki dağlarda sıcaklıklar Mayıs’tan Temmuz’a kadar hâlâ kabul edilebilir sıcaklıkta oluyor.

LAOS’A NASIL GİDİLİR
✈️ Vientiane’nin merkezine yaklaşık 3 km uzaklıkta bulunan Wattay Uluslararası Havalimanı, şu anda Laos’un ana ve en büyük havalimanı. Hem uluslararası hem de iç hat uçuşlarına hizmet veren ülkenin en yoğun diğer bir havalimanı da Luang Prabang Uluslararası Havalimanı. İkisinden birine Asya’nın pek çok diğer başkentlerinden uçabilirsiniz.

Lao Airlines ve AirAsia en uygun uçak bileti bulabileceğiniz havayolu firmaları. İç hat uçuşları, Luang Prabang, Luang Namtha, Muang Xay, Pakse, Phonsavan ve Savannakhet’in iki ana taşıyıcısı olan ulusal marka ve Laos Skyway olan Lao Airlines ile gerçekleştiriliyor.

🚌 Başkent Vientiane ile Tayland’ın Nong Khai, Udon Thani ve Khon Kaen gibi bazı eyaletleri arasında günlük otobüs seferleri yapılıyor. Ben Bangkok’tan Nong Khai’ye oradan da Lao-Tayland Dostluk Köprüsü I üzerinden Laos’a geçtim. Otobüs yolculukları ucuz olabilir ama yorucu. İmkanınız varsa biletinizi erkenden alıp uçakla gidin.

Laos Gezilecek Yerler 📌

Laos turum toplamda 26 gün sürdü. Bunun tamamını neredeyse Kuzey Laos bölgesinde geçirdim. Bangkok, Vientiane, Vang Vieng, Luang Prabang, Pakbeng, Oudom Xai, Luang Nam Tha, Udomxai, Nong Khiaw, Luang Prabang, Phonsavan, Vientiane ve Bangkok rotasını izledim.

Laos seyahat severler için ekonomik bir ülke sayılabilir. Ülkede yeme içme ve konaklama ucuz. Ulaşımda turist otobüsleri yerine halk otobüsleri kullanırsanız çok daha ucuza gezebilmek mümkün oluyor. Ancak otobüsler çok eski olduğundan yolculuklar da çok yorucu ve yıpratıcıydı İyi sabır gerekiyor yani.

Toplamda 26 gün süren Laos turu tüm harcamalarımın ortalaması 29 TL (Mart 2012) tuttu. Ortalama günlük 130,000-200,000 Baht (30-40TL) ile konaklama, ulaşım ve yeme içme masrafı karşıladım. Oldukça düşük bütçe ile seyahat ettiğimi hatırlatayım.

Çoğunlukla guest house denilen yerleri tercih ettim. Gittiğim bir çok şehirde konaklamaya verdiğim ücret 10-20 TL arasındaydı. Çoğu yerde sabit fiyatlar uygulanıyor. Küçük pazarlıklar yapmak mümkün olsa da halk fakir ve fiyatlar makul olduğundan pek de pazarlık yapma gereği duymadım.

1. Vientiane

Vientiane, Tayland’a komşu Mekong Nehri kenarında kurulmuş 750 bin nüfuslu küçük bir şehir. Başkent Vientiane adeta huzurlu bir nehir kasabası gibi hissettiriyor. 1893-1953 arasında Fransız yönetimi altında kaldığı yılların etkilerini şehrin her yanında çok yoğun bir şekilde görmek mümkün.

Asya’nın diğer başkentlerindeki gibi gökdelenlere rastlayacağınız bir başkent değil Vientiane. En yüksek binası 15 katlı yüksekliğiyle Mekong Nehri yakınına kurulmuş bir otel. Yeni açılan şık restoranları ve kafeleriyle Güneydoğu Asya’nın en silik başkenti görüntüsünü yavaş yavaş geride bırakıyor.

Pha That Luang (Büyük Stupa Lao), yaldızlı stupasıyla ülkenin ulusal sembolü. Tapınak, 16. yüzyılda daha eski bir Khmer tapınağının kalıntıları üzerine inşa edilmiş. 1828’de bir Siyam istilası ile yok olsa da sonraları 1931’de Fransızlar tarafından yeniden inşa edilmiş.

‘Sandal ağacı şehri’ olarak da bilinen Stupa Pha That Luang’ın içerisinde Buda’nın kişisel eşyaları olduğu söyleniyor. Stupa’nın kat kat terasları var ve her seviye Budist aydınlanmanın farklı bir aşamasını temsil ediyor. En düşük seviye maddi dünyayı temsil ederken en üst seviye, hiçlik dünyasını temsil ediyor

Stupa, pazartesi günü ziyaretçilere kapalı. Pha That Luang görmeye geldiğiniz zaman, iki komşu tapınak olan Wat That Luang Neua ve Wat That Luang Tai‘yı da görebilirsiniz. Kımer Hindu tapınağı kalıntıları üzerine inşa edilen Wat Si Muang de bir başka popüler yer.

Vientiane’de yaşayan en eski Budist tapınak olan Wat Sisaket, belki de anlatacak en çok hikayeye sahip olan yer. Tapınak, çeşitli boyut ve zamanlardan 6.840 Buda figürü ile dolu bir iç kutsal alana sahip. Patuxai ise Fransızlara karşı bağımsızlık mücadelesini anmak adına 1960’lı yıllarda yapılmış bir anıt ve çok ironik bir şekilde Fransız Arc de Triomphe’a benziyor.

Buddha Parkı (Xieng Khuan) çevresindeki heykeller, parkın daha az Budist tapınağı ve daha çok bir manastır gibi hissettiriyor. Cooperative Orthotic and Protez Enterprise (COPE), Vietnam Savaşı sırasında Amerikan askerleri tarafından bırakılan ve halen patlamamış olan bombaların tehlikesine ve trajedisini öne çıkartıyor.

Mekong Nehri kıyısı, günbatımı için gidilebilecek en muhteşem yerlerden biri. Mekong Nehrinin yanında yer alan 14 hektarlık yeşil alan, koşucular, kano severler ve tai-chi gruplarına ev sahipliği yapıyor. Eğer ipek almak istiyorsanız başkent Vientiane bunun için oldukça uygun.

Başkent Vientiane’deki Travel Information Center, ziyaret edilerek ücretsiz ülke haritaları ve broşürleri alınabilir. Bu turizm ofisinde ülkede ziyaret edebileceğiniz yerler hakkında bilgiler veren dev haritalar ve fotoğraflar yer alıyor. Vientiane’de bulunan Sangha College (Wat Onteu)’da ayda bir düzenlenen Budist rahiplerle sohbet etkinliğine katılınabilir.

2. Luang Prabang

Luang Prabang, Güneydoğu Asya’nın en etkileyici şehirlerinden biri. Laos Krallığına başkentlik yapmış tarihi şehir, Mekong ve Nam Khan nehirlerinin birleştiği yerde kurulmuş. Sokakları ekmek ve kahve kokan bu şehir, Güney Asya ülkelerine ziyaret planlayanların listesinde hemen her zaman da ilk sıralarda yer alıyor.

UNESCO Dünya Mirası Listesinde yer alan eski kraliyet başkenti, Budist tapınakları ve manastırları ile ünlü Komünist rejimin geldiği 1975’e kadar, Laos’un kraliyet başkentiydi. Bir zamanlar Fransız sömürgesi olan Luang Prabang, yüzyıllar boyunca ülkenin kültürel, ruhani ve politik merkezi olmuş.

Luang Prabang’ın ana kısmı, Nam Khan ile Mekong nehirleri arasındaki bir yarımada üzerinde yer alıyor. Ana caddeleri altın çatılı tapınaklar, ahşap evler ve çökmüş Fransız şehir binaları ile dolu. Şafak vakti, çeşitli manastırdaki keşişler sokaklarda dolaşarak pirinç sadakaları topluyor.

Fransız koloniyal mimarisine sahip iki katlı binaların arasında, sade mimarisi olmasına rağmen etkileyici iç dekorasyona ve süslemelere sahip tapınakları bir arada görebilmek mümkün. Kent, yetmişe yakın tapınak ve bu tapınaklarda yaşayan 2 binden fazla Budist rahiplerine ev sahipliği yapıyor. Tapınakların verdiği mistik hava, şehrin her köşesinde hissediliyor.

Luang Prabang’a gelenlerin görmesi gereken yerlerden biri de Phou Si Tepesi. Tüm şehri ve çevreyi panoramik görebilmek imkânına sahip bu tepeye uzanıp giden merdivenleri aşmak gerekiyor. Zirvede Kral Anourathurath tarafından 1804 yılında yaptırılmış Pra Tat Çomsi tapınağı bulunuyor. Gün batımına yakın çıkılacak Puşhi tepesi, şanslıysanız gözlerinizin önüne göresel bi şölen sunabilir.

Mekong ve Nam Khan nehirleri tarafından oluşturulan yarımadanın kuzey ucu yakınında bulunan Wat Xieng Thong, Luang Prabang’ın en görkemli tapınağı. Kral Setthathirath tarafından 1560 yılında inşa edildi ve Kraliyet döneminin hepsinde Kraliyete hizmet etti. Wat Xieng Thong’da tapınağın inşasından kalma nadir bulunan yatan bir Budha heykeli görebilirsiniz. Her tarafı birbirinden etkileyici çizimler, kabartmalar ve heykellerle dolu kaçırılmaması gereken bir yer. Göz kamaştırıcı bir güzelliğe sahip.

Luang Prabang’ın 30 km güneyinde yer alan Kuang Si Şelalesi gerçek bir doğa harikası. Ormanın derinliklerinden, yemyeşil ağaçların arasından kıvrılarak gelip kireçtaşı kayalarının üzerinden süzülerek akıp giden göz kamaştırıcı güzellikte bir şelale.

Luang Prabang gece pazarı, hem yeme içme hem alışveriş için şahane bir yer. Burada her türlü hediyelik eşya, kıyafet ve takı bulmak mümkün. Luang Prabang sokaklarında, şehirde yaşam geceleri de devam ediyor, her yer hareketli ve cıvıl cıvıl.

Luang Prabang’da bulunan içerisinde irili ufaklı binlerce Buddha heykelciklerinin bulunduğu Pak Ou Mağarası ziyaret edilebilir. Pak Ou Mağaraları Mekong nehri üzerinde Luang Prabang’ın kuzeyinde bulunuyor ve yol veya nehir teknesi ile ve ya turlarla ulaşılabiliyor. Mağaralar minyatür Buda heykelleri ile meşhur ve çoğu hasar görmüş olsa da yüzlerce Budist figürler duvardaki raflarda yerlerini almış durumda.

Luang Prabang’da bisiklet kiralayıp şehri kolayca dolaşmak mümkün. Akşam kurulan gece marketi Asya’nın en güzel marketlerinden biri. El sanatları ürünlerinden, ev yapımı içerisinde yılan, akrep olan viskilere, hediyelik eşyalardan, zengin yemek ve meyve seçeneklerine rastlamak mümkün.

3. Mekong Nehri ve Pakbeng

Mekong Nehri, Güneydoğu Asya’nın en büyük nehri ve yaklaşık 4.350 km uzunluğunda. Laos aslında Mekong Nehrinin en büyük payına sahip. Az sayıda iyi yol ve dağlık araziye sahip olması sebebiyle nehir Laos’un başlıca ulaşım aracı.

Mekong’un üst bölgesi bu nehirde yapılabilecek en güzel yolculuğun olduğu yer olarak kabul ediliyor. Kuzey Tayland sınırındaki Huay Xai’den Luang Prabang’a veya tam tersi bir tekne turu bu nehrin tadını çıkartabileceğiniz en güzel yollardan biri.

4350 km uzunluğuyla dünyanın on ikinci uzun nehri olan Mekong Nehri üzerinde yolculuk yapmak turistlerin en çok ilgi gösterdiği aktivitelerden biri. Luang Prabang’dan Pakbeng’e Mekong üzerinden ulaşmak mümkün.

Yemyeşil ağaçlar, nehir boyunca uzanan kıyı şeridinin çekiciliği izlenmeye değer bir manzara sunuyor. Nehir geçtiği yerlere hayat veriyor. Yol boyunca nehirde yüzen çocuklar, nehirde altın arayan aileler, balıkçı tekneleri, çamaşır yıkayan ve banyo yapan Laoslular geziye renk katıyor.

4. Vang Vieng

Vang Vieng, Vientiane’ye arabayla dört saat mesafede olan bir turistik şehir. Başkentin kuzeyinde, yaklaşık 4 saatlik bir otobüs yolculuğu ile Laos’un merkezinde bulunan nehir kıyısında bir kasabası. Uzayıp giden pirinç tarlaları ve kalker kayalıklarla çevrelenmiş, sakince akan Nam Song Nehrinin başında kurulu.

Vang Vieng, rahat atmosferin yanı sıra tepelerde yürüyüş ve mağaraları keşfetmekten hoşlanan sırt çantalı gezginler arasında da oldukça popüler. Hmong da dahil olmak üzere bir çok etnik köyleri civarda bulabilirsiniz. Ana cadde misafir evleri, barlar, restoranlar, internet kafeleri, tur acenteleri ve turistlerle dolu.

Bölgenin en ilgi çekici yeri Vang Vieng’i çevreleyen muhteşem tepeleri. Kireçtaşı dağları kaya tırmanıcıları ile popülerken, pek çok keşfedilmemiş tünel ve mağaraları da meraklıları için adeta bir cennet. Vang Vieng’de tubing, nehirde kayaking, mağara ve geleneksel Khamu köyleri ziyaret edilebilir.

Vang Vieng deyince akla, adına tubing denilen ve bildiğiniz kamyon şambreli üzerinde oturup, elinizde içkiniz saatlerce sakin sakin akan Song Nehrinde süzülerek, nehri çevreleyen yerel hayatı yakından izleme aktivitesi geliyor. Nam Song Nehri’nde bulunduğu için, kayak ve tüp de dahil olmak üzere pek çok turistik etkinlik nehrin hemen her köşesinde yapılabilir.

5. Luang Namtha

Luang Namtha, kuzeybatı Laos’taki en büyük şehir. Burası, sırt çantalı gezginler için çok popüler bir hedef çünkü çoğu Çin’den Laos’a yürüyüş yapan gezginler burada duruyor. Etnik tepe kabilelerini ziyaret etmek ve tepelere yürüyüşe başlamak için iyi bir yer.

Nam Ha National Park’ın bakir ormanlarında eko trekkinglere katılmak isteyenler için kaçırılmayacak bir fırsat. Bu trekkinglerde tamamen doğadan toplanan şeylerin bambu içerisinde nasıl pişirildiğine şahid olup tatmak mümkün. Modern dünyadan uzak ormanlar içerisinde yer alan Laos kabile köylerinde homestay kalınarak lokal hayat yakından keşfedilebilir.

Bir dağ bisikleti veya motosiklet kiralamak yakınlardaki köylere ve şelalelere gitmek için en iyi yol. Bir günlük gezintiden sonra ziyaretçiler bitkisel sauna ile günü sonlandırabiliyorlar. Thai masajına benzer yanıyla dikkat çekse de kendine özgü dokunuşları olan Laos masajı denenmeli.

Gece pazarları, çok çeşitli yerel yemekleri ucuza deneyimleme imkanı sunuyor. Fransız kültürünün etkilediği Laos’ta harika bauget ekmeği arasında sandviçlerin tadılmalı.

6. Nong Khiaw

Nong Khiaw (Nong Kiau), birçok yürüyüş, dağ tırmanışı ve bisiklet olanakları sebebiyle Luang Prabang Eyaletindeki en popüler bir turizm merkezlerinden biri. Vietnam sınırına yakın Nong Khiaw, ilginç kayalıklardan oluşan dağları, nehrindeki küçük adaları ve tekne turları ile ünlü bir yer.

Burada görülecek en güzel yerlerden biri de Nam Ou Nehri üzerindeki Çin yapımı köprü. Köprü Nong Kiau’nun iki bölümünü birbirine bağlıyor ve nehir ile dağların müthiş manzaralarını görmek için iyi bir yer. Bu sisler içerisindeki sakin kasabada trekking yapıp manzaranın tadını çıkarmak mümkün.

Nong Kiau sade bir kasaba olmasından dolayı ziyaretçilerin gerçekten lüks konaklama yerler beklememesi gerekiyor. Mağara keşfi sevenler kasabadan yaklaşık bir mil uzaklıkta bulunan Pha Tok Mağaralarına gidebilirler. Yine nehirde yolculuk yapılabilir.

7. Phonsavan

Phonsavan, 1970’lerin sonlarında, II. Indochina Savaşında yok olan eski tarihi başkent Muang Khoun‘un yerine kurulmuş. Xieng Khouang eyaletinin başkenti olan kent yıl boyunca serin olan iklimiyle güzel ve serin bir havaya sahip. Luang Prabang’dan 10 saat süren bir otobüs yolculuğuyla Phonsavan’a ulaşmıştım.

“Cennet tepeleri” anlamına gelen Phonsavan, ABD’nin Eski Batı havasını Laos karakteristikleriyle yaşamak için iyi güzel bir yer. Sığır yetiştiriciliği şehrin ana gelir kaynaklarından biri olduğu için, yerli kabilelerden Hmongların yani “kovboylar” ın menekşe ve kahverengi kovboy şapkalarını giymesi çok sık görülen bir olay.

Phonsavan’ın ana caddesinde şöyle bir dolaştığınızda, dekorasyonlarında savaş malzemelerinin kullanıldığı ilginç kafeler görebiliyorsunuz. Kafelerin duvarlarına serpiştirilmiş bombalar, mayınlar, girişte kapı önlerinde insan boyunu geçen füzeler ve savaş fotoğrafları ile dolu.

Nong Khiaw’dan güneyinden Phonsavan’a kadar olan bölge bir zamanlar Vietnamlı gerillaların sığınağıydı. Buradan geçirilen silahlar güneye ulaştırılıp Amerika’yla yürütülen savaşta kullanılıyordu.

Phonsavan tatil geçirmek için gidilebilecek güzel bir kasaba değil, ancak kırsal alana dağılmış ahşap evlerden oluşan köyler, etrafta otlayan inekler ve çam ormanları ile güzel bir doğaya sahip.

Phonsavan şehrindeki Plain of Jars, benim buraya gelmem sebep olan şeydi. Taştan yapılmış küplerin bazılarının büyüklüğü 3.25 metreyi bulan yüzlerce dev kavanoz plato çevresine yayılmış. Taş kavanozlar, bir veya bir kaç yüzyıla kadar uzanan tarihlerde farklılık gösteriyorlar.

Birkaç kilometre kare alana dağılmış devasa kavanozların ne sebeple yapıldığı hala gizemini koruyor. Kavanoz Alanı araştırması, taş kavanozlarının tarih öncesi mezar uygulamaları ile ilişkili olduğunu ileri sürülüyor.

Plain of Jars (Kavanozlar Düzlüğü), kökeni bilinmeyen büyük taş kavanozların çevreye dağılmış olduğu Phonsavan kasabası boyunca uzanan geniş bir alana verilen isim. Küplerin yüksekliği ve çapı 1 ile 3 metre arasında değişiyor ve hepsi taş.

Taş kavanozlar, dışa oyulmuş bir insan kabartması olan tek bir kavanoz hariç, çok sadece ve üzerlerinde işleme yok. Phonsavan’ın 30 km güneydoğusuna kurulu ve II. Indochina Savaşında yok edilen eski başkent Muang Khoun görülmesi gereken yerlerden. Şehir, yılbaşında boğa dövüşlerine ev sahipliği yapıyor.

8. Vieng Xai

Vieng Xai mağaraları, Vietnam Savaşı sırasında gizli bir şehir olarak kullanılan geniş bir mağaralar ağından oluşuyor. Burası, Vientiane merkezli kralcı güçlerle savaşan ve ABD ordusu tarafından bombalanan Komünist orduya ev sahipliği yapıyordu.

Mağaralarda bir hastane, askeri barakalar, fırınlar, dükkanlar ve hatta bir tiyatro bile bulunan yaklaşık 23.000 kişi yaşıyordu. Lao hükümeti mağaraları Vietnam’daki Củ Chi tünellerine benzer bir turizm bölgesi olarak tanıtmayı umuyor.

9. Si Phan Don

Si Phan Don (4 bin ada anlamına gelir), Güney Laos’taki Mekong Nehri’nin doğal bir bölümü karşısındaki çok güzel bir adalar grubu. Mekong nehri Khone şelalelerinin yaklaşık 10 km’lik uzunluğunda bir alanda aşırı derecede etkili olması ve suyu coşturması sebebiyle nehir trafiğine açılamıyor.

Şelalelerin aşağısındaki Mekong’da nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan Irrawaddy Yunuslarına sahip. Turistlere hitap eden üç ana ada ise Don Det, Don Khon ve Done Kong’dur. Kalınabilecek evlerin çoğu, basit, aile tarafından işletilen bungalovlardan oluşuyor. Bisikletler ve kayaklar da burada kiralanabilir.

10. Wat Phu

Wat Phu, Champasak eyaletindeki Phu Kao beldesinin eteklerinde yer alan yıkılmış bir Khmer tapınağı. Buradaki Hindu tapınakları 11-13. yüzyıllara dayanıyor. Bir zamanlar Kamboçya’daki Angkor merkezli Khmer imparatorluğunun bir parçasıydı.

Wat Phu, Kamboçya’daki anıtsal Angkor dönemi yerleşimleriyle karşılaştırıldığında daha küçük, ancak esrarengiz timsah taşı ve alanın çoğunu sarmış olan uzun ağaçlar, Wat Phu’ya mistik bir atmosfer katıyor. Günümüzde hala Budistler tarafından tapınak olarak kullanılıyor.

11. Tham Kong Lo

Kong Lo Cave olarak da bilinen Tham Kong Lo, Phu Hin Bun Ulusal Parkı’ndaki bir kireçtaşı mağara. Phu Hin Bun Nehri üzerinde bulunan mağara, Güneydoğu Asya’nın jeolojik harikası olarak tanımlanıyor.

Karst mağarası 6,5 km’den uzun ve 91 metre yüksekliğinde. Yerlilerin kutsal olduğuna inandıkları zümrüt renkli bir havuza sahip ve Hintli bir tanrı olan Indra’nın cilt rengini yansıtıyor.

12. Bokeo Doğal Koruma Alanı

Bokeo Doğal Koruma Alanı, daha önce nesli tükenmiş olduğu düşünülen ama 1997’de yeniden keşfedilen, muhteşem siyah tüylü şebek nüfusunu korumak için kuruldu. Eko turizm koruma projesi olan Gibbon Experience’de kalmadan bu ziyareti bitirmeyin.

Misafiriler ağaç evlerinde kalıyor ve şebekleri aramaya orman içinde kurulan zipline parkurlarıyla başlıyorsunuz. Şebekler dışında fil, ayı, kaplan ve yabani manda görme şansınız yüksek. 500 ila 1500 metre yükseklik arasında değişen dağlarda kuş gözlemciliği de yapabilirsiniz.

Day 594: Laos:26 Vientiane, 18 Mart 2012