Selanik Gezi Rehberi

Selanik, Yunanistan‘ın en büyük ikinci şehri ve ülkenin kuzeyinde, Orta Makedonya bölgesinde yer alıyor. Canlı sahil caddesi, meydanları, müzeleri, parklarıyla gözde bir ziyaret noktası olan Selanik Yunanistan’da gördüğüm ilk şehir oldu.

Selanik, Yunanistan’ın ünlü roman yazarı Despina Pandazis’in deyimiyle, İstanbul’un kızı, İzmir’in ise kız kardeşi. Selanik, deniz kokan sokakları, genciyle, yaşlısıyla, çocuklu aileleri ve sevgililerle cıvıl cıvıldı. Selanik Üniversitesi de şehri sürekli dinamik ve canlı tutuyor. Binlerce yıllık tarihi olan şehir zaten böyle olmalı.

Bu kalabalık nüfusu ile şehir capcanlı ama bu insanı bunaltan bir kalabalık değil. Selanik önemli bir öğrenci şehri olduğundan bu sokaklarında gezilince hissediliyor. Okul döneminde bu daha belirgin hissediliyor, diğer dönemlerde, yani yazın, şehir daha sakin.

İlk kez görmüş olmanıza rağmen, hayli tanıdık gelen kentte, İzmir’in Kordun’unda yürüyor, İstanbul balık pazarında alışveriş yapıyor gibi hissetmeniz olası. Boğaz’da balık yiyor ve rakı içiyor gibi, müzik çalınca sanki Nevizade’de arkadaşlarınızla oturuyor gibi, dahası bizim gibi, biz gibi bir duygu uyandırıyor İzmir.

Selanik Gezi Rehberi

Selanik, MÖ 315’de Makedonya Kralı Kassandros tarafından kurulmuş. İsmini Makedonya Kralı Philip’in kızı Thessaloniki’den alan, tarihin en eski şehirlerinden biri.

Kral Philip Makedonya’daki iktidarını tüm Yunanistan’a genişletmiş. Daha sonra oğlu Büyük İskender, krallığı bilinen dünyanın sınırlarına kadar taşıyan çok daha uzak ülkeleri fethetti.

Selanik altın dönemini 1430’da Osmanlı hakimiyetine girdikten sonra yaşadı. Osmanlı’nın Balkanlardaki en büyük şehri olan Selanik, o devirden sonra aydın insanları ile bir ilim yuvası oldu.

15. yüzyılda İspanya’dan sürülen Sefarad Yahudileri için bir sığınak olan Selanik’in çok kültürlü dokusu iyice renklendi. Ta ki Yahudilerin Nazi’ler tarafından toplama kamplarına götürülmesine kadar. Bu olay, Yahudi’lerin Selanik’teki 400 yıllık hem sosyal hem de ekonomik etkilerinin de sonunu getirdi.

Osmanlı’nın son dönemlerinde neredeyse tüm yenilikler öncelikle Selanik’te ortaya çıktı. Tarihimizin en tartışmalı döneminin yaşandığı 19. yüzyılın sonlarında esen Jön Türk hareketinin doğduğu kent olan Selanik, Osmanlının yıkılmasına kadar hareketin en önemli üssü oldu.

1912’de başlayan göçlerden sonra Yunan nüfusu, Yahudi ve Müslüman Türkleri aştı. Selanik 1913’te modern Yunanistan’ın bir parçası haline geldi, ancak 1917 yılında 70 bin evsiz nüfusuyla kötü bir durumdaydı.

Bu duruma ek olarak Türkiye ile yapılan Lozan Antlaşması’nın sonucu olarak bir de Asya’dan gelen mültecileri de ekleyince sosyal bir devrim oluştu ve Rembetika müziği böylelikle ortaya çıktı. Bugün Yunanistan’ın en yaratıcı müzisyenleri olan Dionysious Savopoulos, Stellios Kazantzides ve Nikos Papazoglou gibi isimlerin hepsi Selanik’ten.

Selanik yaz aylarında, bahar aylarına kıyasla daha sakin oluyor çünkü halkın büyük bölümü Selanik’e 1.5 saat mesafede olan Halkidiki Yarımadası’na tatil yapmaya gidiyor. Ayrıca gündüzleri şehrin sakin olduğuna bakmayın, güneş batınca nüfusun 10’a katlandığını göreceksiniz.

Toplu taşıma kullanmanıza gerek yok, Selanik’i yürüyerek gezebilirsiniz. Toplu taşıma kullanacaksanız tek kullanımlık biletler yetişkin 0.80 Euro ve öğrenci 0.60 Euro. 24 saat geçerli olan biletler ise 4 Euro. Bilet alacaksanız otobüse binerken bilet makinelerden biletinizi onaylatmayı unutmayın.

Selanik Gezilecek Yerler

Thermaikos Körfezi’nin kıyısına kurulan kent eski ve yeni olmak üzere iki bölümden oluşuyor. Görülesi yerlerin büyük çoğunluğu ve Selanik’in ünlü ibadethaneleri, eski şehir bölümünde bulunuyor. Selanik’in üst mahalleleri ise tarihi evleriyle Türk izlerini yansıtıyor.

Ege Denizi’nin kıyısında, körfezin yanı başındaki Beyaz Kule, günümüzde kentin sembolü. Etrafı yemyeşil park ve bahçelerle çevrili kule, şehri gezmeye başlamak için en ideal nokta. Buradan, kıyıda uzanan cadde boyunca yürüyebilir, yorulunca restoran ve kafelerin birinde dinlenebilirsiniz.

1. Atatürk’ün Evi

Selanik deyince akla ilk gelen isim kesinlikle Mustafa Kemal Atatürk. İlkokul yıllarından beri kitaplarda gördüğümüz mütevazı, cumbalı ev, aynı zamanda Selanik’in en ünlü yapısı. Atatürk’ün 1881’de doğduğu ve Selanik’in Osmanlı’nın elinden çıktığı 1912’ye kadar dönem dönem kaldığı bu ev, 1953’te müzeye çevrildi. Aya Dimitriya Mahallesi, Apostolu Pavlu Caddesi üzerinde 75 numarada yer alan evin bitişiğinde ise Türk Konsolosluğu yer alıyor.

Bodrumu ile birlikte üç katlı ve bir avlu içerisinde yer alan evdeki eşyalar, İstanbul Dolmabahçe ve Topkapı saraylarından seçildi. Selanik’e gelen her Türk turistin ilk uğradığı bu müze evi, üzeri tuğla çatılı, çıkartmalı, eski Türk evleri tipinde, zemin kat üzerindeki birinci ve ikinci katlar dikdörtgen şeklinde kafesli pencerelerden ışık alacak şekilde yapılmış. Türkiye’nin Selanik Başkonsolosluğu’nun bahçesinde yer alan Atatürk Evi, pazartesi hariç haftanın 6 günü 10.00-17.00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor. Atatürk Evi’ne giriş ücretsiz.

2. Beyaz Kule

Selanik’in simgesi olan Beyaz Kule, Kanuni Sultan Süleyman zamanında yapılan ve günümüzde tarihi bir kule ve müze olarak, şehrin deniz kıyısında yer alan şahane bir yapı. Osmanlılar tarafından garnizon ve hapishane olarak kullanılan kule, 1912’de Balkan Savaşlarının sonucunda Selanik’in Yunanlıların eline geçmesiyle vaftiz edilerek beyaza boyanmış.

O günden sonra Beyaz Kule olarak anılmaya başlansa da zamanla eski rengine dönen kule için Evliya Çelebi, deniz kenarındaki Kale-i Esed veya Kalamarya Kulesi’nin, içinde 40 ev, 3 sarnıç, buğday ambarları bulunduğunu bildirip toplarının ancak Çanakkale’de ve Rodos’ta olanlarla mukayese edilebileceğini yazar.

Evliya’nın anlattığı bu kulenin çevresi bugün yok, öyle ki 1869’da sahile rıhtım inşa edildiğinden kale duvarları yıktırılmış. Günümüzde ise kule yemyeşil bir parkın içinde yer alıyor. Özellikle gün batımında ziyaretçi akınına uğrayan kulenin önünden kalkan teknelerle kısa bir Selanik turu yaparak, denizden bu güzel kentin keyfini çıkarabilirsiniz.

Kule, haftanın 7 günü 08.00-20.00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor. 1 Ocak, 25 Mart, 1 Mayıs, 25 ve 25 Aralık tarihlerinde ziyarete kapalı. Beyaz Kule giriş ücreti 4€, öğrenci bileti ise 2€. Beyaz Kule, 6 Mart, 18 Nisan, 18 Mayıs, 28 Ekim ve eylül ayının son hafta sonu ücretsiz ziyaret edilebiliyor.

3. Aristoteles Meydanı

Kentin kalbinin attığı, ana meydan olan Aristoteles Meydanı (Aristo Meydanı), deniz kenarında yer alıyor. Aynı zamanda tüm Yunanistan’ın en ünlü yerlerinden biri olan Aristoteles Meydanı, son derece hareketli politik yaşamı olan ülkede yapılan eylemlerin birçoğunun çıkış noktası.

Bir anlamda Yunanistan’ın Taksim’i olan Aristoteles, yıl boyunca festivallere ve Noel kutlamaları gibi birçok kültürel etkinliğe de ev sahipliği yapıyor. Selanik için önemli bir turistik alan ve çevresindeki çok sayıda kafe ve barlar ile de oldukça popüler. Hemen yakınındaki Modiano Pazarı şehirde görmeniz gereken an renkli ve canlı yerlerden biri.

4. Rotonda

Selanik’in en eski ve gösterişli yapılarından biri olan Rotonda, ismini dairesel şeklinden alan bir yapı. Yuvarlak bir yapı olan Rotonda’nın iç çapı 24.5 metre, boyu ise 29.8 metre. MS 300’lerde yapılan Rotonda’nın inşa nedeni olarak iki yaygın fikir bulunuyor. Birinci fikre göre, Roma’nın ünlü yöneticisi Galerious’un mezarı olması için yapılmış fakat Selanik’ten uzakta ölmüş ve toprağa verilmiş.

Daha yaygın olan ikinci fikre göre ise, bina dini inanca hizmet etmesi için yapılmış ve Zeus’a adanmış. Theodosios döneminde kiliseye dönüştürülen Rotonda parlak sanat eserleri ve yüksek kalitede mozaiklerle süslü. Bu mozaikler aynı zamanda doğunun en eski duvar mozaikleri ve Selanik’in en önemli sanat eserlerini oluşturuyor.

Rotonda, salı günleri hariç haftanın 6 günü 08.00-15.30 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor. 1 Ocak, 25 Mart, 1 Mayıs, 25 ve 25 Aralık tarihlerinde ziyarete kapalı. Rotonda giriş ücreti 2€, öğrenci bileti ise 1€. Rotonda, 6 Mart, 18 Nisan, 18 Mayıs, 28 Ekim ve eylül ayının son hafta sonu ücretsiz ziyaret edilebiliyor.

5. Aya Dimitri Kilisesi

Tam bir kiliseler kenti olan Selanik’in, 43.58 metre boyu ve 33 metre eni ile en büyük kilisesi olan Aziz Dimitrios Kilisesi, Atatürk Evi’ne komşu bir 4. yüzyıl yapısı. Osmanlı döneminde camii olarak kullanılan kilise, 1917 yangınında tamamıyla yok olsa da 1949’da restore edilip kilise olarak ibadete açıldı.

1988’de UNESCO Dünya Kültür Mirası ilan edilen yapının, 1917’deki yangında yok olmayan mozaik ve duvar resimleri, 5. yüzyıl ve 15. yüzyıl arasında adı bilinmeyen zengin kişiler tarafından yaptırılmış, Doğu Roma resim sanatının eşsiz örneklerinden. Kilise, pazartesi günleri 12.30-19.00, salı, çarşamba ve cumartesi günleri 08.00-20.00, cuma günleri 08.00-23.00, pazar günleri ise 10.30-20.00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor. Aziz Dimitrios Kilisesi girişi ücretsiz.

6. Kamara Meydanı

Selanik’te birçok kişinin buluşma noktası olan Kamara Meydanı‘nda yer alan Galerius Kemeri, MS 3. ve 4. yüzyıllarda Roma İmparatorluğu’nun 4 büyük lideri, Balkan Yarımadası’nın yöneticisi ve 299’da Selanik’i bu bölgenin başkenti yapan, Sezar Galerious’u onurlandırmak için yapılmış.

Günümüzde bir bölümü halen ayakta olan Kamara’nın duvarlarında mermer oyma yazıtlar bulunuyor. Geç antik çağ örneklerinden olan yazıtların çoğu 297’de Galerious’un Perslere karşı kazandığı zaferleri anlatıyor. Meydanın hemen yanı başında yer alan Doğu Ortodoks Kilisesi‘ni de ziyaret edin. Kilisenin arka kısmında yer alan Telli Kapı ise kentin antik dönemden kalan kalıntılarına ev sahipliği yapıyor.

7. Allatini Köşkü

Allatini Köşkü, Selanik’te fazla göz önünde olmayan ancak Osmanlı tarihi için çok önemli bir yapı. 31 Mart Vakası sonrası tahttan indirilerek sürgüne, Selanik’e gönderilen Sultan 2. Abdülhamid, 1909-1912 yılları arasında bu köşkte kaldı. 2. Abdülhamit ve ailesi, köşkte zor şartlar altında yaşadı. 1912’de Yunan kuvvetleri Selanik’e yaklaştığında, 2. Abdülhamit apar topar İstanbul’a geri gönderilmek istendi.

Sultan bu isteğe şiddetle karşı çıktı ve ‘Selanik demek, İstanbul’un anahtarı demektir. Ordumuz nerede, askerlerimiz nerede? 70 yaşında olduğuma bakmayın. Bana bir tüfek verin, Selanik’i son nefesime kadar müdafaa edeceğim.’ demesine rağmen, zorla da olsa İstanbul’a geri döndü.

Sonra da Selanik’i korumakla görevli Tahsin Paşa 40 bin kişilik ordusu ile tek kurşun bile atmadan Selanik’i teslim etti. Ardından da Yunan vatandaşı oldu. Allatini Köşkü, 1888’de İtalyan mimar Vitaliano Pozelli tarafından yapıldı. 1926’da üniversite olarak, II. Dünya Savaşı’nda ise hastane olarak kullanıldı. Günümüzde ise Makedonya Bölge Valiliği olarak hizmet veriyor.

8. Yeni Camii

Selanik’teki en ilginç yapılardan biri olan Yeni Camii, kentte yapılan son cami olma unvanına sahip. Aynı zamanda, Sebataycılar tarafından yaptırılan ilk camii olan yapı, Müslümanlığı seçen Yahudiler tarafından, 1902’de İtalyan mimar Vitaliano Poselli’ye yaptırılmış. 1925-1963 yılları arasında Arkeoloji Müzesi olarak kullanılan camiinin bahçesinde hala mezar taşları ve mozoleler bulunuyor.

Minaresi yıkılmış haliyle ilk bakışta camiden çok havrayı andıran yapının ön cephesinde bulunan saat kulesi de oldukça dikkat çekici. Semt, zengin Sebataycıların yaşadığı Hamidiye Mahallesi’nde olduğu için Hamidiye Camii Şerifi olarak da adlandırılsa da yaygın olarak Yeni Camii veya Dönme Camisi olarak biliniyor. Geçmişte onlarca camiyi barındıran Selanik’te bugün aktif tek bir camii bile yok. Cami günümüzde ziyarete kapalı.

9. Yedikule Hisarı

Selanik’te günümüze dek ulaşabilen Osmanlı yapılarının en eskilerinden olan Yedikule, Sultan Yıldırım Bayezid tarafından 1392-1402 arasında şehre hâkim tepede yaptırıldı. Bayezid’in 1402’de Emir Timur’a yenilgisiyle başlayan Fetret devrinde elden çıktığında Bizans Valisi olan Manuel Paleologos tarafından yıktırıldı. 29 Mart 1430’da kenti tekrar alan Sultan II. Murat eski hisarın yerine bu kaleyi yeniden yaptırdı ve yapı uzun süre hapishane olarak kullanıldı.

10. Alaca İmaret Camii

Selanik’in ayakta kalan bir diğer camii olan Alaca İmaret Camii, günümüzde müze ve sergi alanı olarak kullanılıyor. Osmanlı döneminde Balkanlarda çok sık görünen ve adı üzerinde rengârenk işlemelere sahip Ala camilerin Anadolu’da ve diğer Arap camilerinde görünmeyen özellikleri bulunuyordu. Çok sayıda manzara, çiçek, ağaç resimleri ile donatılan bu camilerin artık çok azı ayakta. Resimlerinin çoğunun silinmiş olmasına rağmen Selanik Alaca Camii de bunlarda biri. Mutlaka görülmeli.

Alaca İmaret Camii, pazar ve pazartesi hariç haftanın 5 günü 10.00-16.00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor. Alaca İmaret Camii girişi ücretsiz.

Selanik gezilecek yerler bunlarla sınırlı değil. Selanik kültür turuna çıkan kişileri mutlu eden bir şehir. Kentte halen Osmanlı’dan kalan birçok hamam ve bedesten de bulunuyor.

Ayrıca deniz kenarında bulunan Selanik’in çevresinde plajlarla dolu. Karayolu ile 30 dakika mesafedeki bu plajlarda denizin keyfini çıkarabilirsiniz. Yunanistan’ın en ünlü tatil yerlerinden olan, görenlerin Maldiv Adalarının turkuaz deniziyle kıyasladıkları ünlü Halkidiki, Selanik’in de komşusu ve sadece 1 saat uzaklıkta.

İlkbahar sonları ve yaz başlangıcı Selanik’e gitmek için en uygun zamanlar. Sonbahar ayları da keyifli olabilir. Birçok arkadaşımın bu şehre kısa seyahatlerle gittiklerine şahit oluyorum. Selanik’i bir güne sığdırmak büyük haksızlık. Gezilecek yerleri, çarşı ve pazarları, sokakları, tarihi yerleri ve kıyı şeridiyle daha çok ilgiyi hak ediyor.

Selanik gece hayatı

Selanik gece hayatı, Yunan Adaları’nı saymazsak, ülkenin en iyi gece hayatına sahip yeri. Yaz aylarında gece hayatı kışa göre pek canlı değil. Kışın gidince mutlaka gecelerine akmalı bu güzel şehrin.

Şehirde hem gençlerin takıldığı ucuz mekanlar ve kafeler, hem de güzel Rum tavernaları bulunuyor. Özellikle Valaoritou Sokağı’nda çok sayıda kafe ve barın yanı sıra, canlı müzik yapan mekanlardan birini de tercih edebilirsiniz.

Ladadika, Aristoteles meydana 300 metre mesafede bulunan, şehrin en canlı bölgelerden biri. Ladadika’daki tavernalar, her bütçeye ve hemen her eğlence türüne uygun. Burada zengin eğlence yelpazesiyle yöresel ve uluslararası mutfak servis eden restoranlar, tavernalar, barlar ve kahveler hizmet veriyor. Art House, Elvis, Taratsa, Partizan kentin en popüler mekanları.

Selanik’in barlar sokağı olan Valaoritou Caddesi, Selanik gece hayatını deneyimleyebileceğiniz hoş kulüplerin sıralandığı cadde. Cadde boyunca Club Vogue, Dogs Club, Bedroom Club, Charro Negro, La Rosa Negrazaten ve Coral Club içerisinden dilediğinizi ziyaret edebilirsiniz.

Geceleri yaşayan bir barlar cenneti olan bölge, Yunanlıların milli çalgısı buzukiyi canlı dinlemek için en iyi seçeneklerden biri. Ancak, daha sakin bir geçe için şehir merkezden 5 km mesafe uzaklıkta meşhur Kalamarya bölgesinde bulunan tavernalar, kahveler veya restoranlar tercih edilebiliyor.

Selanik yeme ve içme

Uzun yıllar Osmanlı egemenliğinde kalan, ortak kültürü ile Türk mutfağına oldukça benzeyen Selanik mutfağındaki lezzetlerin tatları da isimleri de bizimle hemen hemen aynı. Cacık, baklava, musakka, imam bayıldı, dolma, kahve gibi pek çok lezzetin ortak olduğu Selanik bir kıyı kenti olduğundan balık ve deniz ürünleri de oldukça önemli bir yere sahip.

Güzel ve lezzetli balıklar yiyebileceğiniz pek çok şirin balık lokantasının bulunduğu kentte yine ünlü Ege mezelerinden de tadabilirsiniz. Şehre özgü bademli kurabiye, Hindistan cevizli tatlı ve ‘Barbuşka tatlısı’nı da mutlaka deneyin.

Tadına bakmadan dönmemeniz gereken diğer lezzetler ise, kızarmış kalamar, zeytinyağlılar, taze otlar, taze deniz ürünleri, Yunan şiş kebabı ‘Souvlaki’, Selanik usulü peynir tatlısı, Selanik kurabiyesi, Paskalya çöreği ‘coureki’, muhallebi ve limonlu turta ‘Mpougatsa’ ve elbette rakının kardeş ‘Ouzo’.

Daha düşük bütçeli bir seyahat planladıysanız, şehrin dört bir yanındaki büfe ve lokantalarda bulunan “Yunan döneri” gyros’u tadabilirsiniz. Hafif birşeyler atıştırmak isterseniz, Türk mutfağına hiç yabancı olmayan börek, çörek, kurabiye gibi atıştırmalıklara Selanik caddelerinde rastlayabilirsiniz. Balkanlar’ın süt ve peynir ürünleri özellikle lezzetli olduğundan poğaça (bougatsa) peynirli çöreği (tsoureki) denemenizi tavsiye ediyorum.

Eski zamanlar ile şimdiki zamanların birleştiği yer ise eski tavernalar. Genelde otellerin, lüks barların, sinemaların, tiyatroların ve kafelerin yakınlarında bulabilirsiniz. Ufak ve aile işletmesi olan mekanlarda çok meşhur çeşit çeşit Selanik mutfağının lezzetlerini tadabilirsiniz.

Soutzoukakia (baharatlı köfte) için Nea Diagonios’a gidin ve mithopilafo (pirinçli midye) için ise 7 Thalasses’i deneyin. Mpakaliarakia tou Aristou’da balık yemeyi unutmayın. Selanik’in sembolü olan tatlı için Trigona’ya gidin. Trigona Elenidis pastanesinde muhteşem el yapımı kremalı baklavalar tadabilirsiniz.

Selanik’in Kordon’u sayılan Nikis Caddesi’nde her zevke ve bütçeye hitap eden disko, bar, kafe ve taverna bulunuyor. Yolculuğunuz sırasında bir mola verip Yunanların meşhur frappesini (buzlu kahve) deneyebilirsiniz. Yine bu bölgede olan ve taptaze servis edilen deniz mahsullerini deneyebilirsiniz.

Selanik alışveriş

Selanik’te alışveriş şehir gezisinin ayrılmaz bir parçası. Alışveriş için bir gün ayırmaktansa bir yandan şehri gezerken diğer yandan da alışveriş yapabilirsiniz. Cam tavanlı Modiano ve Kapani pazarlarında ve Athonos Meydanı çevresindeki marketlerden egzotik baharatlar satın alabilir ve taze meyvelerin tadına bakabilirsiniz.

Şehrin ana alışveriş caddesi olan Tsimiski, adını eski Bizans imparatorlarından Ioannis Tzimiskis’ten alıyor. Cadde üzerinde lüks mağazalar, kafeler, çeşitli şirketlerin büro ve temsilcilikleri bulunuyor. Burası Selanik’in en hareketli caddesi diyebiliriz. Cadde, kentin ana meydanlarından Aristoteles’e açılıyor. Alışveriş yapmak isterseniz ayrıca Egnatis Caddesi üzerindeki ünlü markaların mağazalarını ziyaret edebilirsiniz. Önemli bir hatırlatma, pazar günleri tüm dükkanlar kapalı oluyor.

Hediyelik eşya satan dükkanların da bulunduğu bu bölgenin yanı sıra, kale ve çevresinde kordon boyunca yine şirin, küçük dükkanları da keşfedebilirsiniz. El yapımı özel süs eşyalarının yanı sıra, uzo, Yunan kahvesi gibi gıda ürünlerini de tercih edebilirsiniz.

Selanik’te nerede kalınır

Selanik’in en popüler hosteli RentRooms Hostel. Şehir merkezinde yer alan hostelin misafirlere yaklaşımı olumlu. Ücretsiz kahvaltı, temiz odalar ve odalarda kilitli dolap bulunması avantaj. Kalenin olduğu bölgede bulunan Studios Arabas, şehir manzarasıyla harika bir hostel.

Merkeze ve Atatürk Evi’ne çok yakın bir konumda olan Crossroads, otantik iç dekorasyonu ile tercih edebileceğiniz bir hostel. Hotel Europa, gecelik 15 Euro ve çift kişilik odada tek başınıza kalabilir, rahat rahat yatabilirsiniz.

Selanik’e nasıl gidilir

Türk Hava Yolları ile İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan haftanın her günü, 1 saat 20 dakika süren direkt uçuşlarla Selanik Havalimanı’na uçabilirsiniz. Şehir merkezinden 15 km uzaklıkta bulunan Selanik Havalimanı’ndan merkeze otobüs ya da taksi ile ulaşabilirsiniz.

Taksiyle ortalama 20 dakikada kent merkezinde dilediğiniz yere ulaşabileceğiniz gibi, havalimanından kalkan 78 No’lu otobüsle 45 dakikada merkezde olabilirsiniz. Selanik’e gitmenin bir diğer yolu ise karayolunu kullanmak. İstanbul’dan 580 km mesafede yer alan Selanik’e ortalama 6.5 saatlik bir kara yolculuğu ile ulaşım mümkün.

Selanik, zengin tarihi sayesinde kültür turunu ve muazzam coğrafyasıyla da deniz-kum-güneş tatilini birleştirebileceğiniz nefis bir destinasyon. Yunan mutfağının en güzel örneklerini Selanik’te tadabilir, tavernalarda şahane yemeklerin tadına bakıp, Yunan müziği eşliğinde sirtaki yapanlara katılabilirsiniz.