Güney Yarım Küre’de yer alan kıta ülkesi Avustralya, Hint Okyanusu ve Büyük Okyanus arasında uzanıyor. Okyanusya kıtasında yer alan ve kıtanın büyük bölümünü kaplayan ülke, dünyada refah seviyesi en gelişmiş ülkeler sıralamasında her yıl kendine en üstlerde yer buluyor. Kara ve deniz üzerinde 8 milyon 698 bin 850 km2′lik bir yüzölçümüne sahip olan Avustralya bu yüzölçümü ile dünyanın en büyük altıncı ülkesi unvanına sahip.
Geniş yüzölçümüne rağmen 25 milyona yakın nüfusu bulunan ülkede doğal kaynakların kullanımı başta olmak üzere çevre politikaları çok sıkı kurallara bağlı olarak uygulanıyor. Benzersiz yaban hayatı, doğal güzellikleri, eşsiz kıyı şeridi ve yerel kültürleri ile baştan başa her bir noktasında ziyaretçileri şaşırtan ülkeyi keşfedebilmek için en az bir aylık bir süreyi gözden çıkarmak şart.
Avustralya Gezilecek Yerler
Avustralya, geniş yüzölçümüne rağmen kentleşmenin ağırlıklı olarak ülkenin güney ve doğu kıyılarında görüldüğü bir düzene sahip. Avustralya’nın en büyük ve en eski şehri Sydney, dünyanın birçok noktasındaki insan için Avustralya denildiğinde akla ilk gelen nokta. Dünyanın önemli ekonomi merkezlerinden biri olan şehirde gezilecek görülecek sayısız nokta bulunuyor.
Avustralya’nın başkenti ve yapay bir şehir olan Canberra, her türlü olumsuz yoruma rağmen ziyaretçilerini şaşırtan bir kent. Tamamı planlanarak inşa edilen şehrin kent planı ve mimari yapıları birçok dünya kenti için örnek gösteriliyor.
Avustralya’nın kültür sanat başkenti olarak adlandırılan ve dünyada yaşanabilir kentler sıralamasında genellikle ilk üç sırada bulunan Melbourne, Avustralya’nın en iyi kıyı şeridi yollarından biri olan Büyük Okyanus Yolu Avustralya’da en popüler gezi rotaları arasında.
Avustralya’nın güneyinde hem kıyı şeridi hem de şaraplık üzüm bağlarıyla öne çıkan Adelaide, Avustralya’nın taşra ve yaban hayatını görebileceğiniz Uluru-Kata Tjuta Milli Parkı, Kings Kanyonları ve Flinders, UNESCO Dünya Mirası Listesinde olan Kakadu Milli Parkı ve Büyük Mercan Resifleri ülkenin gözde turizm destinasyonlarından.
1. Sidney
Sidney, Avustralya’nın güneydoğu eyaleti olan Yeni Güney Galler’in başkenti. Avustralya’nın en eski ve en büyük şehri olan Sydney, dünyanın en büyük göçmen nüfusuna sahip kentlerden. Şehir, Avustralya’nın ekonomi merkezi olmanın yanında dünyanın da en önemli ekonomi merkezlerinden biri.
Şehrin en meşhur yapısı ve sembolü Sydney Opera Binası. Sidney’i ziyaret edenlerin mutlaka rotasına eklediği opera binasından sonra Sidney Limanı çevresinde yürüyerek şehrin atmosferini hissedebilirsiniz. Dünyaca ünlü Bondi Plajı ve plajın yanı başında yer alan Campbell Geçidi boyunca yer alan restoran, bar ve kafeler şehrin en hareketli bölgeleri.
Şehir merkezine yakın konumdaki Darling Limanında deniz müzesi, vahşi yaşam parkı ve akvaryum bulunuyor. Eğer çocuklarla seyahat ediyorsanız mutlaka gitmelisiniz. Sydney Akvaryumu, şehirde ziyaret edilmesi gereken noktalar arasında. Su altında yer alan akvaryum 160 metre uzunluğunda uzun bir tünel şeklinde ve tüm bu tünel akrilik camdan yapılmış olduğundan deniz canlılarını her yerde görebilirsiniz. Hemen yakınlarında bu harika liman kentinin 360 derecelik manzarasını sunan Sydney Kulesi ve Skywalk bulunuyor. Özellikle camla kaplı Skywalk’taki bol bol fotoğraf çektirmeyi unutmayın.
Sidney, geçmişinin izlerini kusursuz bir şekilde koruyan ultra-modern bir şehir. The Rocks buna en güzel örnek. Sydney Liman Köprüsü ile Circular Quay arasında bulunan Rocks, kentteki ilk Avrupalı yerleşimin merkeziydi.
Bu şehrin tarihini daha da detaylı incelemek isterseniz, Güney Galler Sanat Galerisi ziyaret etmeniz gereken ilk yer olacak. Aborijin sanatının muhteşem bir koleksiyonunun yanı sıra Torres Boğazı Adasına ait sanat tarzı da görülebiliyor. Bu sanat eserinin büyük medeniyetleri daha iyi anlamanıza yardımcı olacağı aşikâr.
Sydney Limanı, Avustralya’nın doğal limanı olan Port Jackson’ın bir parçası. Port Jackson muhteşem doğal güzelliği ve Sydney Harbour Bridge’in ve Sydney Opera Binasının yeri olarak da biliniyor. Burası ilk Avrupalı yerleşimcilerin tarihte Avustralya’ya geldiği ilk yerdi.
Sydney Limanı, batıya doğru Balmain’e kadar uzanıyor ve burada Lane Cove ve Parramatta nehirleriyle birleşiyor. Merkezi ticaret bölgesi ve iç banliyöleri, Sydney Limanında Orta Limana bağlı olan merkezde. Port Jackson, Tasman Denizi’nden Cockatoo Adasına kadar uzanıyor. Üzerinde Sydney Limanı Köprüsü ve ANZAC Köprüsü (eski adıyla Glebe Adası Köprüsü) var. Sydney Harbour Tüneli, yer altından Sydney Liman Köprüsünün doğusuna çıkıyor.
Köpek Balığı Adası, Fort Denison, Keçi Adası, Clark Adası, Cockatoo Adası, Snapper Adası, Spectacle Adası ve Rodd Adası limanda bulunan adalardan en bilinenleri. Diğer eski adalar daha sonra arazi ıslahı yoluyla kıyıya bağlanmış olan Bennelong Adası, Berry Adası ve Bahçe Adası.
2. Canberra
Avustralya’nın başkenti Canberra, her ne kadar ülkeyi ziyaret edenler için öncelikli bir destinasyon olmasa da şehirde yapılacak, gezilecek ve görülecek seçenekler var. Avustralya’nın en büyük iç bölgesi olan Canberra, Sidney ve Melbourne şehirlerinin tam arasında konumlanıyor. Şehir, aynı zamanda bu iki şehirle gelişim konusunda da sıkı bir rekabet içinde.
Canberra’nın başkent seçilmesi tamamen kentsel tasarımından dolayı. Planlı bir şekilde tasarlanan şehir, altyapı gelişimiyle birlikte doğal bitki örtüsünü de korumayı başarmış. II. Dünya Savaşı’nın ardından kent, dünyadaki en gelişmiş şehirlerden biri olarak ortaya çıktı.
Canberra’da gezilecek yerler arasında Parlamento Binası, şehrin ve ülkenin tarihi hakkında daha fazla bilgi edinmek için Avustralya Savaş Anıtı ve Avustralya Ulusal Müzesi ilk duraklar. Avustralya Ulusal Galerisi ve Ulusal Kütüphane Müzesi, güzergahınızda yer alan ve mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerden.
Şehirde tarihsel bir duyguyu yaşamak için Canberra’da halen ayakta duran en eski kamu binası olan Reid’deki Aziz Baptist Anglican Kilisesi’ni ziyaret edebilirsiniz. Kilisenin avlusunda, şehrin öncülerinden olan ve çiçek ve kızamık gibi bulaşıcı hastalıklardan ölenlerin mezarlarını görebilirsiniz.
Canberra, Y harfine benzeyen otoyollarla bağlantılı olan merkezi alışveriş ve ticari alanların etrafında inşa edilmiş. Y’yi takip ederseniz banliyölerin yerel mağazalarına hem de büyük alışveriş merkezlerine ulaşabiliyorsunuz. Bu ticaret merkezlerinin yakınında okullar ve diğer yerel tesisler bulunuyor. Canberra ve banliyölerinde, tarihi mekanları gezip gördükten sonra yerel ve kültürel manzarayı tadabileceğiniz eğlence mekanları da kolayca bulunabiliyor.
Canberra’daki en büyük iki tiyatro mekanı Canberra Tiyatrosu ve Playhouse ve Llewellyn Salonu. Kentin ilk gösteri sanatları merkezi olan Albert Hall, halen ayakta kalmaya devam ediyor ve Canberra Repertory Society ve Canberra Filarmoni Topluluğu tarafından bir dizi konser ve yapımlara ev sahipliği yapıyor.
3. Melbourne
Avustralya’nın 3.7 milyon nüfusuyla en kalabalık ikinci şehri Melbourne, hem modern hem de Viktoryan dönemi mimarisi, sayısız sergileri, festivalleriyle tüm dünyanın ilgisini üzerinde topluyor. Avustralya’nın kültürel başkenti olan Melbourne, birçok Avustralya kültür kurumlarına ev sahipliği yapıyor.
Victoria Eyalet Kütüphanesi ve Anzac Anıtı’nın yanı sıra Avustralya’nın ilk ve en büyük sanat galerisi olma özelliğini taşıyan Victoria Ulusal Galerisi de şehirde mutlaka görülmesi gereken yerler arasında yer alıyor.
Şehrin kalbinin attığı Federation Square, St Paul’s Katedrali, Güney Yarım Küre’deki en büyük açık market olan Queen Victoria Market, Royal Botanical Garden, Melbourne Hayvanat Bahçesi ve eski Melbourne Hapishanesi Old Melbourne Gaol ziyaret edilecek yerler arasında.
Dünyanın en etkileyici sürüş rotalarından Büyük Okyanus Yolu da Melbourne yakınlarından başlıyor. Büyük Okyanus Yolunda rota sizi Geelong’un batısından götürerek ve Portland’a ulaştırıyor.
Melbourne, zengin kültür sanat yaşamının yanı sıra Avustralya’nın spor başkenti ve ülkedeki en büyük stadyum olan Melbourne Kriket Sahasına ev sahipliği yapıyor. Bu stadyum aynı zamanda dünyanın en büyük kriket zemini olarak kabul ediliyor.
Avustralya Ulusal Spor Müzesi de Melbourne’de olimpiyat stadında yer alıyor. Melbourne’da her yıl üç büyük uluslararası spor etkinliği düzenleniyor: Avustralya Açık Tenis, Melbourne Kupası At Yarışı ve Formula 1 Avustralya Grand Prix.
4. Büyük Okyanus Yolu
Dünyanın en keyifli sürüş rotalarından Büyük Okyanus Yolu (Great Ocean Road), Melbourne’e yaklaşık bir saat uzaklıktaki Torquay şehrinden başlıyor ve yine Viktoria eyaletinde yer alan Warrnambool şehrine kadar uzuyor. Toplamda 243 km uzunluğundaki bu yol, I. Dünya Savaşı sırasında hayatını kaybeden Anzac askerlerinin anısına inşa edildi. Yolun yapımında 3 binden fazla kişi görev aldı ve yol 1932’de tamamlandı.
Büyük Okyanus Yolu boyunca çok sayıda doğal güzellik, kasaba, kamp alanı ve zengin yaban hayatıyla öne çıkan milli park uzanıyor. Rotanın en görkemli noktası ise Twelve Apostles (12 Havari kayalıkları).
Port Campbell Milli Parkı’nda okyanus kıyısında yükselen bu görkemli kalker kayalıkları milyonlarca yıldır kocaman dalgaların ve Güney Okyanus rüzgârının aşındırmasıyla oluşmuş. Bazıları yıkılmış olan bu kayalıklar 12 adet olduğundan İsa’nın 12 havarilerisine atfedilerek Twelve Apostles olarak adlandırılmış.
Büyük Okyanus Yolu, yol üzerinde birçok kasaba ve plajları da görmenizi sağlıyor. Bu harika plajlardan bazıları, adeta bir cennet olan Apollo Körfezi, Otway Milli Parkı’ndaki Blanket Körfezi, dinozor fosilleri için Castle Cove ve sörf dalgaları için Johanna Plajı.
Yağmur ormanları yürüyüş parkurları ve şelaleler içeren doğal parklar da bu alanda bulunuyor. Otway Milli Parkı, Angahook Lorne Eyalet Parkı ve Melba Gully Eyalet Parkı bunlardan yalnızca birkaçı. Dilerseniz kalker yakınlarında helikopter kiralama da yapabilirsiniz.
5. Adelaide
Adelaide, South Australia eyaletinin başkenti ve 1.28 milyon nüfusuyla Avustralya’nın beşinci büyük şehri. Adelaide ülkenin en iyi bağlarına ev sahipliği yapıyor. Yürüyüş ve yemek, gece hayatının keyfini çıkartmak ve bozulmamış plajları tercih etmek, Adelaide’de tatil yaparken günlük rutininizi oluşturacak şeyler arasında yer alıyor.
Şehir, Güney Avustralya’da, Fleurieu Yarımadasının hemen kuzeyinde St. Vincent Körfezi’nin doğu kıyılarında bulunuyor. Bir zamanlar bataklık bir alan olan Adelaide şehri, bitki örtüsüne dokunulmadan planlı bir şehre dönüştürülen düzenli bir görünüme sahip. Bitki örtüsünü detaylı olarak görmek için Cleland Koruma Parkı ve Belair Ulusal Parkı’nı ziyaret edebilirsiniz.
Kentin tam merkezinde doğa yürüyüşü yapmak için Adelaide Botanik Bahçesi ve Ulusal Şarap Merkezi’ni ziyaret edebilirsiniz. Sanat ile ilgileniyorsanız da Güney Avustralya Sanat Galerisi, Güney Avustralya Müzesi ve Tanzanya Ulusal Aborijin Kültür Merkezi, güzergahınıza dahil edebileceğiniz bazı yerlerden sadece birkaçı.
Kentteki Avrupa etkisi, Adelaide’in sanat etkinlikleri ve festivallerinde açıkça görülebiliyor. Adelaide Sanat Festivali ve Fringe Festivali’nin yanı sıra Almanya’nın Shutzenfest ve Yunanistan’ın Glendi gibi etnik fuarları da Adelaide’de düzenleniyor.
Adelaide’nin bağlarında üretilen kaliteli şarapları tatmak isterseniz, Tasting Australia adını taşıyan bir yiyecek ve şarap festivali var ve yılda iki kez düzenleniyor. Adelaide Eğlence Merkezi’nde, çeşitli gösteri sanatları gruplarının performanslarını izleyebileceğiniz birçok küçük tiyatro bulabilirsiniz.
6. Avustralya Outback
Avustralya’nın eşsizliğinin sembolü olan outback (taşra) kelimesi, Avustralya’nın kurak bölgelerini, çoğunlukla vahşi doğayı yöneten bitki ve hayvanları ifade ediyor. Avustralya’nın eşsiz hayvanları olan kanguru, dingo, vahşi köpekler ve develer, atlar bu taşrada ve ormanda tamamen özgür olarak yaşamlarını sürdürüyor. Timsahlar, diğer yaygın sürüngenlerle birlikte, taşra bölgelerinin nehirleri içinde yaşıyor. Sayısız farklı türde kuşu da göklerde her daim görebilirsiniz.
Çevre ise pastel renklerin hâkim olduğu bir gökkuşağı gibi. Uzun kubbelerden dik tepelere kadar kırmızı renkteki kayalık manzaralar tüm bölgeye hâkim. Bu arada, parklar ve ormanı farklı bitki örtüsünün birleşimi nedeniyle yeşilden mora doğru değişen renklere sahip.
Su manzaraları ise gökyüzüne bağlı olarak değişen tonlar ile çoğunlukla mavi renkte. Güneşin altın sarısı rengi de tüm nehri ışıl ışıl parıldatıyor. Hayvanların renkleri olan siyah ve kahverengi de vahşi doğa hissiyatını çok güzel bir şekilde veriyor.
Uluru-Kata Tjuta Milli Parkı, Kings Kanyonları ve Flinders muhteşem ötesi manzaraları ile Avustralya’nın doğal yaşamının sembol adreslerinden. Diğer önemli yerler arasında Coober Pedy, Broken Hill ve Kalgoorlie’deki maden alanları yer alıyor. Tarih severler için, aborijinler sanat alanları, dinozor fosilleri ve diğer arkeolojik alanlar, çoğunlukla milli parkların içinde olan bölgede bulunuyor.
7. Uluru Kayası
Avustralya denince akla gelen ilk şeylerden biri Opera Binası’ysa, diğeri, kıtanın gerçek sahipleri Aborjinler‘in Uluru Kayası. Aborjinlerin kutsal kayası olarak bilinen Uluru, Ayers Rock olarak da biliniyor. Avustralya’nın Outback olarak adlandırılan uçsuz bucaksız kızıl toprakların ortasındaki tuhaf görünümlü Uluru, arkozik kumtaşından oluşan kayanın oksitlenmesi ile kendine özgü kızılımsı rengi kazanmış.
Dünyanın en büyük monolit kayalarından biri olarak da geçen bu kayayı kocaman bir çakıl taşı olarak tarif etsek belki de yanlış olmaz. Uluru‘nun yanına gelince ürpermemek elde değil. Çölde uyuyan dev bir hayvanmış ve her an uyanacakmış gibi duruyor. Geçmişi 40 bin yıl öncesine kadar uzanan ve günümüze kadar gelmiş dünyanın en eski kültürlerinden Aborjinler, ana yurtlarında eskisi gibi kültürlerini pek yaşayamasa da, geçmişteki binlerce yıllık tarihe ve kültüre şahitlik eden kutsal bir şey hala cap canlı olarak ayakta duruyor.
Çölün ortasında yanan bir kor gibi görünen kaya, 1870 yılının başlarında Ernest Giles ve William C. Rose isimli iki kaşif tarafından keşfedilinceye kadar, hiçbir Avrupalı tarafından görülmemişti. Daha sonraları Güney Avustralya Bölgesi başbakanı olan Sir Henry Ayers adına ithafen bu kutsal kayaya Ayers Rock denildi. Bölgede yaşayan Aborjin kabilesi olan Anangu halkı, bu kayalığı Uluru olarak adlandırıyor.
Binlerce yıldır yaşamlarının merkezi olan bu kayaya büyük bir saygı duyuyorlar. Aborjin dilinde ‘gölgeli yer’ anlamına gelen kayalığın üzerindeki her oyuk, her mağara, her detayın onlar için önemli bir anlamı bulunuyor. Çoğunluğu Mutitjulu ve Kantju koyaklarında, kül ve odun kömürleriyle yapılmış Aborjin duvar resimleri Uluru’nun duvarlarını süslüyor.
Avustralya’nın neredeyse tam ortasında, çorak ve dümdüz ovada yer alan Ayers Kayası (Uluru), kendisine en yakın yerleşim yerinden 1500 km uzaklıkta olan Alice Spring kasabasına 4 saat uzakta bulunuyor. Ziyaret etmek için en uygun dönem nisan ve ekim arası. Diğer mevsimlerde gündüzleri 45 derece olabilen kavurucu sıcaklık varken gece de eksilerde olan bir iklim yaşatabiliyor.
8. Olgas (Kata Tjuta)
Olgas ya da Kata Tjuta, Uluru-Kata Tjuta Milli Parkı’nın iki büyük turistik destinasyonlarından biri. Kata Tjuta, ‘çok baş’ anlamına geliyor ve büyük kubbeli bir kaya oluşumları grubunu ifade ediyor. Genellikle Olgas olarak bilinen kubbe, Württemberg Kraliçesi’nin adını taşıyan ve en uzun kubbenin adı. Olga Dağı deniz seviyesinden bin 66 metre yükseklikte Uluru’ya bile tepeden bakan bir görüntüye sahip.
Toplamda 36 baş kubbeye sahip Olgas, kırmızı renkli kayalardan oluşuyor. Tepedeki düz kayalık kubbe milyonlarca yıl önce çok sert rüzgarlar tarafından oluşturuldu. Kayalar da tortul kayaçlardan ve kum taşlarından oluşuyor. Kayalık arazisi nedeniyle buraya gelmek için en iyi zamanı kestirmek oldukça güç ancak havanın aşırı sıcak yada soğuk olmadığı ilkbahar ve sonbahar mevsimleri en uygun zamanlar gibi görünüyor.
Parkın çöle benzeyen atmosferi güzel bir yürüyüş için oldukça uygun. Ziyaretçiler Olgas’da iki farklı parkuru seçebiliyor. Kolay bir gezinti için Walpa Gorge Yürüyüşü, biraz daha zoru için ise Rüzgarın Vadisi. Yürüyüş parkın dar ve dik yamaçlarını olduğundan çok dikkatli olun ve kendinize zarar vermeyin.
Kata Tjuta’nın ayrıca manevi ve kültürel bir önemi de var. Aborijinler sık sık geleneksel törenlerini bazı yürüyüş parkurlarının yakınlarında yaptıkları için buralar saygı ve kültürün korunması amacıyla ziyarete kapatılmış durumda.
Olgas, kırmızı kubbeleri diğer kaya oluşumlarına karşı yüksekliğiyle tepeden müthiş bir manzara sunuyor. Güneşin yükselerek yer değiştirmesi, renklerin de sürekli değişmesine sebep oluyor ve bu tüm gün boyunca güneş batana kadar devam ediyor. Turuncudan derin mora, tepedeki mavi ve beyaz gökyüzüne, yeşil kırsal bölgeye baktığınızda bu renkleriyle Olgas kesinlikle inanılmaz ilginç bir yer.
9. Kings Canyon Ulusal Parkı
Kayalık ve kurak atmosferi, turuncu-kırmızı renkleri, yüksek uçurumlar Kings Canyon Ulusal Parkı‘nda görebileceğiniz heyecan verici sahnelerden birkaçı. Watarrka Milli Parkı’nın içinde bulunan Kings Canyon, içinde bulunduğu parkı gölgede bırakacak kadar etkileyici bir yer. Parkta bulunan George Gill Range macera yürüyüşü yapmak isteyenlere istedikleri tüm heyecanı verebilecek nitelikte.
Bölgedeki kumtaşı bolluğu nedeniyle park neredeyse tamamen kırmızı renkte. Yanmış görünen vadileri ve uçurumları ile doğal güzellikler iki ana renk tarafından domine edilmiş halde, yer kırmızı, gökyüzü mavi. Yapılabilecekler arasında yürüme ve kayalık tepelerde arazi sürüşü gibi seçenekler yer alıyor.
Bu popüler yürüyüşlere King Creeks Walk ve King Canyon Rim Walk da dahil. İlki, kanyonun bitki örtüsünü ve vahşi hayatını keşfetmenizi sağlayan bir saatlik kolay yürüyüşlerden oluşuyorken diğeri tam tersi. Dik yamaçları yürümek çok deneyim ve kuvvetli bir zindelik gerektiriyor.
Diğer önemli yürüyüş rotaları arasında, en kolay olan Kathleen Springs Yürüyüşü ve iki günlük bir kamp yapılması gereken Giles Track yer alıyor. Doğal manzaralar, kaya oluşumları ve biraz dinlenmek için gidilmesi gereken yerler ise Eden Bahçesi ve Kayıp Şehir.
10. Darwin
Avustralya’nın en kuzeyinde yer alan Darwin kenti neredeyse yılın her zamanı güneşli. Tropik iklimi ve doğal güzellikleriyle şehrin çevresi onlarca gezi rotasına sahip. Doğal güzellikleri keşfetmek için Kakadu Milli Parkı, Litchfield Ulusal Parkı ve Katherine Gorge gibi yerler en iyi adresler.
Darwin, çok kültürlü bir Avustralya şehri. Nüfusu hem yerlilerden hem de çoğunlukla Endonezya ve Doğu Timor gibi Asya ülkelerinden gelen göçmenlerden oluşuyor. Darwin’in bu ülkelere giden kapı olarak kabul edilmesi nedeniyle Güneydoğu Asyalı sakinlerinin bu denli fazla olması şaşırtıcı değil.
Darwin’deki genç nüfus çok heyecan verici bir gece hayatı yaşatıyor. Darwin’deki publar ve gece kulüpleri yılın her dönemi hareketli. Darwin gece hayatının merkezi olan Mitchell Street, etkinlik merkezi olarak öne çıkıyor. Cullen Körfezi’ndeki taze deniz ürünleri ile yemek konusunda yerel halkın ve ziyaretçilerin ilk durağı. Parap, Nightcliff ve Mindil plajları hem serinlemek hem de hoş restoran ve kafeler için gezilecek yerler listenizde olmalı.
11. Kakadu Ulusal Parkı
Kakadu Milli Parkı, muhteşem şelaleler ve nehirlerle dolu, çok sayıda çeşitli bitki ve hayvan türlerine ev sahipliği yapıyor. UNESCO Dünya Mirası Listesinde olan Kakadu Milli Parkı, 4,8 milyon dönümlük alanı kaplayan Avustralya’nın Kuzey Bölgesi’ndeki ana turistik destinasyonların başında geliyor.
Kakadu adını, Aborijin dilindeki Gagudju kelimesinin yanlış telaffuzundan almış. Kakadu çok zengin ve farklı bir ekosisteme ev sahipliği yapıyor. Büyük nehirler etrafını çevreliyor ve bu bölgeye akıyor. Doğu, Batı ve Güney Timsah Nehri ve Wildman Nehri, ünlü tuzlu su timsahları da dahil olmak üzere çeşitli sürüngen türlerine ev sahipliği yapmasıyla dünyaca bilinen bir yer haline gelmiş.
Park, ayrıca milyonlarca yıl boyunca jeolojik değişiklikler geçiren altı farklı katmana da sahip. Güney tepeleri ve havzaları volkanik kökene sahip ve park dünyanın en büyük uranyum üretim madeni olan Ranger Uranium Mines’a da ev sahipliği yapıyor. Kakadu aynı zamanda çok zengin bir tarihe sahip.
Aborijinler tarafından yapılan kaya resimleri, Ubirr ve Nourlangie alanında hala mevcut ve kusursuz olarak değerlendiriliyor. 40 bin yıl öncesine ait Aborijinler tarafından yerleşerek hayat kurudukları bölgelerin çok büyük bir bölümü halen onlara ait.
Birçok nadir canlı bu bölgede yaşıyor. Ayrıca Avustralya’nın gururu olan kanguru, dingolar, timsahlar, kurbağalar, kuşlar ve böcekler çok yoğun sayılarına rağmen birlikte yaşıyorlar. Yüzlerce kuş çeşidi ile Kakadu kuş gözlemciliği için en iyi yer. Kakadu Milli Parkı’ndaki etkinlikler arasında parkta gezinip dolaşmak, balık avlamak ve sularda gezinti yapmak, tarihi Aborijin sanatı öğrenmek gibi eğlenceler var.
12. Brisbane
Avustralya’nın en büyük şehirlerinden biri olan Brisbane, aynı zamanda ülkenin en kalabalık şehirleri arasında. 1942’de Brisbane Savaşı’nda ABD askerleri, Avustralyalı askerler ve siviller arasındaki şiddetli çatışma ve savaş sonrası altyapı sorunları gibi pek çok zorluklarla karşılaşmış olan şehir tarih ve kültürel miras açısından oldukça zengin.
Hareketli bir kültür sanat yaşamına sahip olan Brisbane’de South Bank Queensland Sahne Sanatları Merkezi, dünya standartlarında sahne gösterileri sunabilmek adına bir dizi tiyatro oyununu bir araya getiriyor. Queensland Orkestrası, Queensland Tiyatro Topluluğu ve Queensland Bale gibi sahne grupları, South Bank Parklands’daki gösteri mekanlarında performanslarını sergiliyor.
Restoranlar ve kafeler, Brisbane’in nefis lezzetlerini bulabileceğiniz yerler. Şehir merkezinde olduğu kadar çevredeki banliyölerinde de daha fazla ve farklı tarzda eğlence mekanı bulunabiliyor. Wintergarden, Brisbane Arcade, Queen Adelaide Binası ve Myer Merkezi gibi alışveriş merkezlerinin bulunduğu Queen Street Mall ziyaret edilmesi gereken yerlerden.
Biraz nefes almak için Brisbane’in park alanlarını ziyaret edebilirsiniz. En popüler turistik mekanlar arasında City Botanik Bahçeleri, Liman İskelesi, Brisbane Orman Parkı ve dünyanın ilk koala bakım alanı olma özelliğini taşıdığı Lone Pine Koala Sanctuary yer alıyor.
Coot-Tha Dağı banliyösündeki Brisbane Botanik Bahçesi’nde listenize ekleyin. Botanik bahçesinde Sir Thomas Brisbane Planetaryumu ve Japon Bahçesi’ni de bulabilirsiniz. Balık tutma ve kürek çekme, Brisbane Nehri boyunca Moreton Koyu’na doğru yapabileceğiniz eğlenceli aktivitelerden bazıları. Eğer biraz daha macera istiyorsanız, Story Bridge’deki macera tırmanışını ve Kangaroo Point uçurumundaki kaya tırmanma aktivitelerini deneyebilirsiniz.
13. Surfers Paradise
Gold Coast Surfers Paradise, Avustralya’daki sörf meraklıları için harika bir yer. Bu tatil yeri dev sörf dalgaları dışında aynı zamanda alışveriş, gece hayatı ve diğer turistik mekanlar da sunuyor. Surfers Paradise’daki her şey kumsal değil tabi ki. Gold Coast’daki Cavill Bulvarında yer alan en önemli yerlerden biri de Cavill Alışveriş Merkezi.
Queensland bölgesinde en çok ziyaret edilen alışveriş merkezlerinden biri olarak kabul edilen Cavill aynı zamanda gençlerin müzik dinleyip dans ettiği yer olarak gece yarısı hareketleniyor. Büyük gökdelenlerinin mimari güzelliği, bu modern kasabayı muhteşem bir sahil şeridine uyan arka plan görüntüsü olarak tamamlıyor.
Main Beach’de sörf, wakeboard ve vücut sörfü için istediğiniz ekipmanı kiralayabilirsiniz. Jet Ski istiyorsanız, Broadwater’da bulabilirsiniz. Daha az aktif olan bir şey istiyorsanız, bir balıkçı teknesi veya balina seyir gezisi de seçenekleriniz arasında yer alıyor.
30 dakikalık bir Gold Coast Seaplane Scenic Flight’a giderseniz de tüm bu muhteşem doğanın havadan ne kadar etkileyici göründüğüne şahit olabilirsiniz. Sahilden uzakta bungee jumping ve golf gibi sizi diğer etkinlikler var, seçim size kalmış.
Paradise Center’ın Orchid Caddesi’nden aşağıya doğru yürüyerek de gece hayatına adım atabilirsiniz. Gece olduğunda yapılacak çok fazla seçenek var; canlı müzikler, sirk gösterileri, balon sanatı, sokak sanatı ve canlı heykeller aklımıza gelen ilk şeyler. Tiyatro gösterileri, nispeten sakin ancak güzel bir akşam yaşamak isteyenler için bire bir.
14. Büyük Set Resifi
Büyük Mercan Resifleri (Great Barrier Reef), adacıkların, gölcüklerin ve tabii ki mercan resiflerinin bulunduğu geniş bir kompleks. Büyük Okyanus’un Avustralya kuzeydoğu sahil şeridi üzerinde yer alıyor. Resifler, kuzeybatı-güneydoğuya bin 250 mil üzerinde, yaklaşık 10 ile 100 mil açık denizde ve yaklaşık 135 bin kilometre kare alana dağılmış durumda. Bu dünya harikası, yaşayan canlıların yaratmış olduğu en büyük yapı olarak kabul ediliyor.
Çevresinde ve yakınlarında da 2 bin 100 resif ve 800 engebeli resif bulunuyor. Ancak tüm bu resiflerin ortak bir özelliği de var. Hepsi milyonlarca yıl boyunca deniz canlılarının atıkları ve iskeletlerinden oluşmuş. Resifin çerçevesi, hidrojen mercanları ve mercan polipleri olarak bilinen küçük canlıların kalkerli kalıntılarından oluşuyor. Bryozoanlar ve koralin yosunlar ise tüm bu resifleri bir araya toplayan algler.
Büyük Mercan Resiflerinde en az 300 farklı sert mercan, solucan, sünger, anemon, yengeç, karides, kerevit, ıstakoz ve çeşitli balık ve kuş türleri bulunuyor. Taçlı deniz yıldızları resifin en yıkıcı canlıları ve bazı resiflerde mercan tahribatının yüzde 90’ından sorumlu olabiliyor.
Porolithon ve Lithothamnion kırmızı algler, Büyük Mercan Resiflerinin karakteristik özelliklerinin çoğunu oluştururken, Halimeda yosunları neredeyse her yerde bulunabiliyor. Yüzeyde ise sadece 30 ile 40 farklı türden fazla bitki çeşidi yetişebiliyor.
15. Cairns
Kuzey Avustralya’daki birçok güzel yere ve turistik yere bir geçiş noktası olarak öne çıkan Cairns, kuzeye gidecek olanlar için güzel bir dinlenme noktası. Hem büyük hem de küçük birçok alışveriş kompleksine sahip olması nedeniyle alışveriş için de iyi bir şehir. Şehrin en eski alışveriş merkezlerinden biri olan kısa süre önce yenilenmiş Direct Factory Outlet özellikle indirimli ürünler için çok iyi bir yer.
Cairns’in her yerinde çok güzel tatil beldeleri yer alıyor ve buralarda insan adeta gençleştiğini hissediyor. Cairns’in tropikal iklimi ve civardaki kasabaları burayı açık hava etkinlikleri için mükemmel bir yer haline getiriyor. Dünyanın en önemli doğal güzelliklerinden biri olan Büyük Mercan Resiflerine bir saat içinde Cairns’ten tekneyle ulaşılabiliyor.
Bu doğa harikasını keşfetmenin en iyi yolu tabi ki dalış yapmak. Büyük Mercan Resiflerinde görebileceğiniz birçok deniz canlısı aklınızı başınızdan alacak güzelliğe sahip. Daintree Ulusal Parkı ve Cape Tribulation’ın tropik yağmur ormanları, doğa tutkunlarının mutlaka görülmesi gereken yerler arasında.
Daha yetişkinlere yönelik bir ortam arayanlar Cairns patikasını ziyaret edebilirler. Hem yerliler hem de turistler için popüler bir huzurlu mekanda devasa bir yüzme lagününü bulunuyor. Üstsüz güneşlenmeyi tercih eden ziyaretçilerin de sık tercih ettiği bir destinasyon. Yürüyüş yolu ziyaretçilerin yürüyüş veya motosikletleri ile lagünün üzerinden geçirebileceği bir ahşap yapı ile destekleniyor.
16. Perth
Doğayla iç içe bir büyük şehir olmasına rağmen Perth şehri nispeten turistlerin Avustralya’da daha az tercih ettiği bir kent. Kentin sunduğu çok sayıda etkinlik ve mekanlara rağmen burası sessiz, izole, turistik aktivitelerden uzakta tatil yapmak isteyenler için çok çekici bir şehir.
Perth şehir merkezinin büyük ve gösterişli binaları şehre ayrı ve güzel bir görüntü katıyor. Öğle sıcağında King’s Park’ta oturun ve hava kararmaya başlayıp Perth bir anda ışık şehrine dönüştüğünde gökyüzünün nasıl da değiştiğine tanık olabilirsiniz. Perth’de restoranlar çok çeşitli lezzetler sunuyor.
Şehrin gece hayatı ise hiç de yavaş değil. King’s Park, Subiaco Oval veya Members Equity Stadyumunda açık hava konserlerinden birine denk gelirseniz sakın kaçırmayın. Kapalı mekanları tercih edenler için Perth Konser Salonu, tiyatro, bale, opera ve orkestralar tarafından sürekli olarak konser ve gösteri alanı olarak kullanılıyor.
Kentin dışına çıktığınızda ise yemyeşil bir doğa sizleri bekliyor. Dünyadaki en parlak çiçeklerin kokularına kendinizi bırakın ve bu kıtada olmanın değerini bir kez daha düşünün. Batı Avustralya’nın üzüm bağları da görmeden geçilecek gibi değil. Perth’in restoranlarında servis edilen taze sıkılmış meyve ürünleri ile birlikte şehrin dünya standartlarındaki şarapları adeta kalbinize ve midenize şarkı söyletecek kadar güzel.
Kıyı restoranları ise Perth sahil şeridinde yer alıyor. Perth’in berrak sularına dalın ve kendinizi görkemli deniz canlıları ile bozulmamış deniz doğasının içinde bulun. İster tarihi bir şehir turu, doğa araştırması veya su macerası arayan biri olun, Perth size istediğinizi fazlasıyla verebilecek bir şehir.
17. Hobart
Avustralya’nın diğer kentleriyle karşılaştırıldığında daha küçük bir yer olmasına rağmen Hobart, her türden ziyaretçiyi memnun edebilecek kadar çok şeye sahip. Wellington Dağı’nın eteklerinde konumlanan şehir Avustralya’nın en eski ikinci şehri olarak öne çıkıyor. Bir tarafta yemyeşil vahşi doğanın yeşili ve diğer tarafta güneşle kavrulan altın kumsallar, tatilini daha güzel ve heyecanlı hale getirmek isteyen herkese bolca seçenek sunuyor.
Hobart’ın dağlarına ve patikalarına çıkmak size en güzel manzaraların yolunu açacak yegane yol. Wellington Dağı’na ulaşmak için Fern Tree’den geçmeniz gerekiyor. Dağın farklı ve eşsiz ekosistemine kendinizi kaptırınca gerçekten bambaşka bir dünyadaymış gibi hissedebilirsiniz. Başkentten çok uzak kalmak istemiyorsanız ama yine de doğal ortam görmek istiyorsanız, geniş bir bitki koleksiyonunu görebileceğiniz Kral Tasmania Botanik Bahçeleri’ni ziyaret edebilirsiniz.
Bu botanik bahçesi, Avustralya’nın en eski ikinci bahçesi olarak kabul ediliyor. Ayrıca Sandy Bay ve Kingston gibi Derwent Estuary yakınındaki plajları ve Seven Mile ve Cremorne’un bulunduğu Frederick Henry Körfezi’ni ziyaret edebilirsiniz. Kentin iki kıyısını Tasman Köprüsü üzerinden bağlandığı görüntü birçok insan için çok eşsiz bir görüntü oluşturuyor.
Müzik konusunda ise Tazmanya Senfoni Orkestras yıl boyunca birçok konser veriyor. Belki de dünyanın en iyi orkestralarından biri olan bu orkestra, şehrin limanında bulunan Federasyon Konser Salonu’nda performanslarını sergiliyor. Avustralya Uluslararası Senfoni Orkestraları Enstitüsü, her yıl aralık ayının ilk haftalarında düzenlenen bir konserde yer alıyor.
Kaçırmamanız gereken bir diğer önemli nokta, her cumartesi sabahı açılan Salamanca Pazarı. Sadece bu pazarda inanılmaz güzel şeyler bulmakla kalmaz aynı zamanda Salamanca’daki en iyi gece etkinlikleri de yaşayabilirsiniz.
North Hobart’ın Elizabeth Caddesi boyunca eğlenceli barlar ve gece kulüpleri göze çarpıyor. Zaman zaman Derwent Eğlence Merkezi’nde ulusal ve uluslararası büyük müzik etkinlikleri de sahne alıyor, güncel programlarını takip etmekte fayda var.
Avustralya’ya nasıl gidilir
Avustralya’ya Türkiye‘den direkt uçuş bulunmuyor. Türkiye’ye en uzak uçuş mesafesindeki ülkelerden biri olan Avustralya’ya aktarmalı uçuş seçenekleri ile ulaşım mümkün. Qatar Airways’in Doha aktarmalı Adelaide, Melbourne, Perth ve Sidney kentlerine olan aktarmalı uçuşları bağlantı süresi nedeniyle zaman yönetimi açısından en mantıklı seçenek. Singapur, Bangkok, Kuala Lumpur, Dubai, Hong Kong ve Cakarta’dan farklı hava yolu şirketlerinin aktarmalı uçuşlarını da deneyebilirsiniz.