You are travelling alone, sir? Bu gittiğim yerlerde sık sık karşılaştığım bir soru. Evet, ben tek başıma geziyorum. Hiç kuşkusuz şunu söyleyebilirim ki tek başıma geziyor olmaktan çok mutluyum. Hakikaten kolay iş değildir birisiyle aynı yolları paylaşmak.

Bazıları tek başına seyahat etmenin pek de iyi bir fikir olduğunu düşünmez. Genellikle ‘tek başıma nasıl yaparım?’ ve ‘ya şöyle olursa’ gibi düşünceler kafalarında dönüp durur. Bir gün çantanızı sırtlayıp, aklınıza ilk gelen yere gitmek için yola düşerseniz yardımı dokunacak bazı tavsiyelere ihtiyacınız olabilir.

tek başına seyahat etmek

Yalnız Seyahat Etmeye Yeni Başlayanlara Tavsiyeler

Yolda Olmak iletişim sayfasından en çok sorulan sorulardan biri de yalnız seyahat etmek hakkındaydı. Yalnız seyahat etmek hakkında bir şeyler yazmanın vakti gelmişti.

En sık kullandığım cümlelerden biri de ‘yalnızlık ve tek başınalık farklı şeylerdir’ söylemim. Yalnız seyahat ederken aslında yalnız değilsinizdir, daha çok tek başınasınızdır. Yalnız hissetmeniz pek de kolay değildir, neden mi? Çevrenizde sizin gibi seyahat eden o kadar çok insanla tanışırsınız ki, kendinizi yalnız hissetmeniz mümkün olamaz.

Malta

Serbia

Tek başına yolda olmak ile yol arkadaşı ile birlikte yolda olmak arasında dağlar kadar fark var. İkisi ile birbirinden farklı deneyimler kazanılıyor. Ben tek başına seyahat etmeyi daha çok seviyorum, neden mi?

1. Karar Verme Özgürlüğü

yalnız seyahat

Hangimiz keyfine göre karar vermek istemez? Bu özgürlüğün en belirgin göstergelerindendir; karar verme özgürlüğü. Bunu yola uyarlarsanız, yalnız seyahat etmek tek başına karar alabilme özgürlüğü demektir. Yalnızken her şey size kalmıştır. Zamanınızı siz organize edersiniz.

Dilediğini yapabilme özgürlüğü yalnız seyahat etmenin birlikte seyahat etmekten ayrıştığı en önemli konulardan biri. Hem oldukça da öğretici, neden mi? Çünkü Öğreticidir, karar verme yeteneğinizi geliştirir, özgüveninizi artırır.

Bir yeri sevdiniz mi? Ne kadar isterseniz o kadar kalırsınız. Bir yeri görmek istemiyorsanız gitmek zorunda değilsiniz. Müze sevmiyor olabilirsiniz, botanik parklar size sıradan geliyor olabilir, kalabalık caddelerdense sokaklarda kaybolmak isteyebilirsiniz. Kim sizi engelleyebilir? Karar sizindir.

Dinlenmek istiyorsanız akşam hostelinizde veya otelinizde tembellik yapabilirsiniz. Yanınızda dışarı çıkmak için size baskı yapan kimse yoktur. Siz yerel markette ucuz ve lokal yemek isterken, arkadaşınızın peşine takılıp pizza yemeye gitmek zorunda da değilsiniz.

Bir sonraki rotayı muhteşem bir dalış yapmak üzerine planlarken, sizi trekkinge götürmeye zorlayan kimse yoktur. İstediğiniz zaman dalış yapabilirsiniz. Canınız istediğinizde de ıssız ormanlarda kampa gidebilirsiniz. Kim engel olabilir ki size? Eğer bir gezi partneriniz varsa rota planlamaları yapmak heyecan verici olabildiği gibi işkenceye de dönüşebilir.

Tek başına gezenler kendi kararlarını kendileri alırlar. Eğer yanlış bir rota seçip keyif almadığınız bir durumla karşılaşırsanız suçlayacağınız kişi de kendinizdir, bir başkası değil. Sonunda pişman olacağınız yanlış kararlar alsanız da bu deneyim doğru bulma refleksinizi geliştirir, çünkü yanlış alınan kararlar ve hatalar da bir hayat tecrübesi kazandırır.

Sizin görmek için yanıp tutuştuğunuz yere yol arkadaşınız burun kıvırırken onu ikna etmek için kendinizi olağanüstü gayret sarf ederken bulabilirsiniz. Sizin hiç ilginizi çekmeyen, hani üzerine para verseler de yapmam dediğiniz aktivitelere arkadaşınız balıklamasına atlamak istiyor olabilir. Bu durumda siz olsanız ne yaparsınız?

Bir yol arkadaşım lokal birinden öğrendiği bir bilgiden yola çıkarak bulunduğumuz yere oldukça uzak bir yerde yapılacak bir festivale katılmak istedi. Oysa benim gönlümde başka bir yer vardı ancak ben arkadaşıma uydum iyi etmişim. Sarawak kabileleri arasında 100 yıldır süren Baram Regatta kürek yarışlarını izleme şansını yakaladım.

2. Yeni İnsanlarla Tanışma

yalnız gezi
Bukit Lawang, Sumatra

Tek başınıza olduğunuzda başkalarıyla tanışmanız daha kolaydır. Çünkü sizin gibi yollarda tek başına olan diğer gezginlerle tanışmanız için bir merhaba demeniz yeterlidir. Gerisi zaten kendiliğinden gelir. Eğer otel değil de hostel tercih ederseniz, yeni birileriyle tanışmak daha kolaydır.

2010 yılının son günlerinde Yeni Zelanda’nın adrenalin sporlarıyla ünlü Queenstown şehrindeydim. Hostel TV salonunda kitabımı okurken hemen yanımda oturan İrlandalı birisi ile sohbet etmeye başladık. Az önce yanımızdan kalkıp giden kıza aşık olduğunu bana anlatıyordu. Oysa yarım saat öncesinde selamlaşmış ve biraz da sohbet etmiştik. Siz aşık olduğunuzu, kaç kişiye böyle rahatlıkla açıklayabiliyorsunuz?

Katıldığınız her aktivitede yeni arkadaşlar edinirsiniz. Dalışa, trekking, hiking, tekne turları, şehir ve spor aktiviteleri sonrasında Facebook arkadaşlarınızın arasına yenileri katılır. Dünyanın farklı yerlerinden, farklı kültürleri arkadaşlarınız aracılığıyla tanıma fırsatınız olur.

3. İstediğiniz Yerde Kalma

yalnız seyahat etmek
Tioman Adası, Malezya

Tek başınıza geziyorsanız, pahalı, ucuz, butik veya hostel fark etmez, bütçeniz ve keyfinize göre dilediğiniz otelde kalırsınız. Net olan bir şey var ki o da bir veya birden fazla yol arkadaşıyla seyahat etmenin tek başına gezmekten çok daha ucuz olduğudur.

Eşinizle sevgilinizle, ailenizden biriyle tatile veya seyahate çıkarken kalacak yer konusunda ne kadar tartıştığınızı ve birinizin beğendiği yeri diğerinin beğenmediği tartışmaları hatırlayın. Yok küçük, yok pahalı, yok kirli, yok merkeze uzak, ya da kahvaltısı kötü bla bla bla…

Bir de seçiminizi gönlünüze göre yaptığınız bir yere gittiğinizi hayal edin. Beklentilerinizi karşılamasa bile sonucundan fazla şikayet etmezsiniz, çünkü tercihin sizin olduğunu bilirsiniz ve keyfini çıkarırsınız. Yanınızda size söylenecek kimse yoktur çünkü.

Çok sevdiğiniz bir yer mi buldunuz. Beyaz kumlar üzerinde, hindistan cevizi ağaçları altında, denize sıfır bir bungalov. Kalırsınız dilediğiniz kadar, size kim engel olabilir ki! Yanınızda çılgın gece hayatına akmak isteyen ve bu huzurdan sıkılan biri yoktur çünkü.

Şehir tatilini mi seviyorsunuz, etrafınızda hep birileri olsun ve kalabalık mekanlara takılayım mı istiyorsunuz. Bangkok‘taki ünlü sokak KhaoSan Road’a giderseniz, en sevdiğiniz bara yakın bir otelde kalırsınız, sizi kim engelleyebilir ki?

Diğer yandan yalnız başına seyahat değil de arkadaşınızla seyahate çıkarsanız paylaşılan otel odaları konaklama maliyetinizi en az yarı yarıya azaltır. Hostellerde birlikte yemek pişirip bunu paylaşmak, satın alınan aktivitelerde pazarlık gücünüzü elinizde tutmak gibi avantajları vardır.

4. Yemek Keyfi

Hafta sonları kahvaltılarının tadını bilirsiniz, bir elinizde gazete diğer elinizde çatal, keyfinize göre uzun uzun kahvaltı yapmanın eğlencesini. Seyahatteyken ise gazetenin yerini kitap alır. Bir yandan kitabınızın yaprakları arasında kaybolurken diğer yandan gönlünüzce kahvaltınızı yaparsınız. Aranıza girecek bir şey yoktur.

Eğer bir blog yazarıysanız en güzel zamanlardan biri de bir restoranda bir yandan yemek yerken diğer yandan çalışmaktır. Gün içerisinde yaşadığınız deneyimleri ve öğrendiklerinizi okuyucularınızla paylaşmanın heyecanıyla tüm ilginizi ve enerjinizi yazmaya harcarsınız.

Ne yiyeceğinize ve nerede yiyeceğinize bağımsız bir şekilde karar vererek. Ya bir western restoranında, ya da yerel yemekler yapan bir lokantadasınızdır; her neredeyseniz karar sizindir. Üstelik bencilce en güzel manzaralı yeri seçersiniz, düşüneceğiniz kimse yoktur çünkü.

Diğer yandan yalnız seyahat ederken güzel geçirdiğiniz bir günün ardından günün aktiviteleri üzerine sohbet edecek kimseniz yoktur. Yan masada bir gezgin grubu keyifle eğlenirken siz tek başınıza sessizce kendi yemeğinizi yiyorsunuzdur. Akşam yemeğinde size eşlik eden, sohbet edip yemeği şölene ve eğlenceye çevireceğiniz yol arkadaşlarınız olduğunu düşünün ya da masada tek başına oturmuş yemeği sadece karın doyurmak amacıyla yediğinizi. Hangisi daha cazip siz karar verin?

Diğer yandan bütçeniz dar ve yediğiniz içtiğiniz şeyler için harcadığınız her kuruşun hesabını yaparken, arkadaşlarınızla oturduğunuz bir masada hesabın bölüşülmeye gitmesi size adil gelmeyebilir. Çünkü siz menüde en ucuz şeyleri tercih edip, suyla yetinmişken kendinizi arkadaşlarınızın hesabını da öderken bulabilirsiniz.

5. İnsanları İzleme

traveling solo
Ubud, Bali’de bir tapınak seremonisini 1 gün boyunca izledim

İşte bu, ancak tek başına seyahatte yapabileceğiniz ve yaşayabileceğiniz benzersiz bir deneyimdir. İnsanları gözlemek de neyin nesi diyebilirsiniz? Yol arkadaşımla birlikte, Endonezya’nın Lombok Adası’ndan gecenin bir yarısında Bali’ye yorgun argın varmıştık. Arkadaşım çok yorgun olduğundan uyumak istemişti.

Aslında ben de çok yorgundum ama vaktimi uyuyarak öldüremezdim. Bali’nin en işlek sokağı olan Jalan Legian gittim. Marketten biramı alıp sokakta bir kaldırma oturdum. Saat gece yarısını çoktan geçmişti. Uyumaya gittiğimde aradan 2 saat geçmişti. Tek yaptığım insanları izlemekti.

2 Fransız, 2 İtalyan, 1 Avustralyalı, 1 Arap asıllı ama Bali’de yaşayan biri ve birkaç kişi ile daha tanıştım. Bira ısmarlayanlar oldu, nereden gelip nereye gittiğimizi, neler yaptığımızı ve havadan sudan şeyler konuştuklarım oldu. Tek yaptığım orada oturmak ve göz göze geldiklerimle selamlaşmaktı o kadar. Yanıma birkaç tane taksi-motosiklet şoförü ve hayat kadını da geldi. Her birinden bir çok şey öğrendim.

Gittiğiniz yeri en iyi öğreneceğiniz kişiler oranın yerlileridir. Yanınızdaki yol arkadaşınızla birlikte iken bunu yapmanız güçtür. Çevrede olup bitene konsantre olmazsınız. Etrafınızdakiler de gelip sizle kolayca tanışamazlar. Çünkü sizi meşgul eden biri vardır yanınızda.

6. Şehrin Sokaklarında Kaybolmak

tek başına seyahat edilir mi
Sidi Bu Said, Tunus

Hayat sokaklarda atar, turistik destinasyonlarda değil! Eğer sadece popüler herkesin gittiği ve herkese gitmesi önerilen yerlere giderseniz göreceğiniz şey sadece sizin gibi diğer turistler olur. Oysa bir ülkenin kültürünü ve yerel yaşantısını keşfetmek istiyorsanız bakacağınız en güzel adres pazarlar ve sokaklardır. Yalnızken şehrin sokaklarında dilediğiniz gibi yürüyebilirsiniz. Odağınız sadece çevreniz olur.

Yanınızda ikinci bir kişinin yorum ve bakış açısının (bazen önyargısının) etkisinde kalmazsınız. Sizi ilgilendiren detaylar yakaladığınızda dilediğiniz gibi orada vakit geçirebilirsiniz. Bu sokakta oynayan çocuklar olabilir, gördüğünüz yerel ürünler satan bir dükkan olabilir, dilediğinizce ilginizi ve zamanınızı orada yeni keşfiniz için harcayabilirsiniz. Sizi kolunuzdan çekiştiren kimse yoktur. Keyfini çıkarın.

7. Hikayeleri ve Deneyimleri Paylaşma

yalnız seyahat edenlere tavsiyeler
Fijili kadınlar

Yol arkadaşınız olduğu zaman hikâyelerinizi ve deneyimlerinizi paylaşma fırsatı bulursunuz. Bu iyi bir şey, eskilerden bahsedip hem hatıraları canlı tutarsınız hem de birbirinizden öğreneceğiniz ne kadar çok şey olduğunu görürsünüz. Yol arkadaşın yeteneklerinden sonuna kadar neden faydalanmayasınız?

Siz bilgisayardan anlamazken yol boyunca bir bilgisayar dâhisinden hayatınızı kolaylaştıracak çok şey öğrenebilirsiniz ya da yemek pişirmeyi sanat gibi gören bir yol arkadaşınızdan öğreneceğiniz yeni yemek tariflerinin hayatınıza katacağı rengi düşünün.

Rotalarınızı planlarsınız, neler yaptığınızı not edersiniz, günlüklerinizi yazarsınız, yaşadığınız anları gözünüzün önünüzden geçirirsiniz. Önünüzde sizi bekleyen maceraları düşünüp heyecanlanırsınız.

Trendeki lokal insanların arasına karışıp, hiçbir dili bilmeseniz de onlarla anlaşmaya çalışırsınız. 17 saat süren Bangkok-Chiang Mai tren yolculuğumu aklımdaki birçok soru işaretini gidermem için bana bulunmaz zamanı ve fırsatı verdi. Oysa diğer yandan Java’da yaptığım 17 saatlik Banyuwangi-Jakarta treninde yol arkadaşımla olmak yolu tam bir eğlenceye dönüştürmüştü.

Bali’de, şahane otel odalarını arkadaşımla birlikte paylaştım. Dar bütçemle bu otellerde tek başına kalabilmem mümkün değildi. Diğer yandan Sagada, Filipinler’de, Sumaging mağarasında 4 saat tek başıma unutulmaz macera yaşarken eğer yanımda arkadaşım olsaydı o heyecanı hissedemezdim.

8. Hastalıkta Sağlıkta

arkadaşla seyahat etmek
Yol arkadaşım Farid ile Yogyakarta sokaklarında, Jawa, Endonezya

Eğer yalnız seyahat ediyorsanız hasta olduğunuzda size yardımcı olacak, sizi doktora götürecek veya ilaçlarınızı alacak birisi yoktur. En azından yanı başınızda hiçbir şey yapmasa da size psikolojik destek olacak birisinin varlığının iyi olacağı kesindir.

Diğer yandan yol arkadaşınız hastayken de siz aslında rotanızı izlemek için yola düşmeyi arzularken onun için birkaç gününüzü daha otelde onun iyileşmesi için zamanınızı feda ederken bulabilirsiniz.

Fiji’de Kuata Adasında, temiz musluk suyu sanılarak içtiğim suyun aslında birikmiş yağmur suyu olduğunu öğrendiğimde iş işten geçmiş ve hasta olmuştum. Ciddi bir problem yaşasaydım beni oradan alıp anakaraya ulaştıracak birisi olmayacaktı. Fiji yerlilerinin hiçbir şey umurunda değildi!

9. Yoldaşlık etme

yalnız başına gezmek
İsrailli Tanya ile trekking, Batad, Filipinler

Birçok ülkede otobüs veya trenle yapılan yolculukların 10 saati aştığı durumları görebilirsiniz. Kendinizi otobüs camından saatlerce dışarıyı izlemekle meşgul iken bulabilirsiniz. Eğer yalnızlığa alışkın biri değilseniz bu yolculuklar sizin için sıkıcı olabilir. Oysa yanınızda arkadaşınız varsa zamanınız daha keyifle geçer.

Eğer kendinizle konuşmayı beceriyorsanız tek başına yaptığınız bu yolculuklar hiç sıkıcı olmayabilir. Bu anlar aslında sağlıklı düşünmek için en güzel fırsatları yaratır.

Bulunduğunuz yeri kendiniz dilediğiniz gibi keşfe çıkabilirsiniz. Özgür adımlarınız size nereye götürürse, öz güveniniz ile inanılmaz güzelliklerin keyfini çıkarırsınız. Tabi bunun sonucu olarak çektiğiniz fotoğraflarda siz yoksunuzdur veya daha önce hiç kameraya dokunmamış lokal insanların çektiği fotoğraflarınız vardır.

Diğer yandan bir yol arkadaşınız olması kendinizi ve arkadaşınızı tanımanız, sabrınızı test etmeniz, esnekliğinizi ve uyum yeteneğinizi geliştirmeniz açısından bulunmaz bir fırsattır. Evlenmeden önce çiftlerin birlikte bir seyahate gitmeleri tavsiye edilir.

Filipinler Batad Pirinç tarlalarından ayrılırken yanımda İsrailli Tanya vardı. Tek başına, kılavuzsuz yapmayı planladığım 3 saatlik trekkingde Talia da bana katılmıştı. Ben olmasaydım o tek başına bu trekkingi yapmayacakmış. Yanınızda birisi varken kendinizi daha güvende hissedersiniz.

Her ne kadar bir yol arkadaşımla çok keyifli 3 ay süren süren bir gezi deneyimim de olsa ben solo gezmeyi seviyorum. Yanlış bir kanı varsa o da tek başına gezenlerin yalnız olduğudur. Oysa onlar yalnız değildirler, sadece tek başınadırlar. Her zaman yanı başlarında sohbet edecek kendileri gibi diğer gezginler vardır.

Yalnız gezginlere tavsiyeler

Gülümseyin ve herkese karşı dürüst olun, bir sonraki problemde çözüm bu kişiler olacak. İyi ve geçimli biri olun. Korku dostundur.

Sürekli olarak değişimin içinde olacaksın, adapte ol. Sağ duyulu ol. İnsanları değiştirmeye çalışma, onlar için üzülme. Bilgini öğrenmek isteyen insanlarla paylaş ancak çok sık önerme.

Kızgın ve uyumsuz insanları önceden farket, hızla uzaklaş, pişman olma. Ne yapmak istiyorsan onu yap. Her zaman rehberlerin yada diğer insanların yaptıklarını değil.

Biraz plan yapmak gerekiyor: Yalnız gezgin olarak en önemli şey vardığın yerde ilk gece güvenli bir yerde kalmak. İlk gece nerede kalacağını ayarlamak yeterli. Sonraki günler için hemen plan yapma ve çok ince detaylara girmeye gerek yok.

Önceki seyahat tecrübelerinle eşleşen bir yer seçmek: Hindistan ölmeden görmek isteyeceğin bir yer olabilir ancak ilk defa tek başınıza seyahat edecekseniz o kadar da iyi bir seçim olmayabilir. Ancak daha önce Asya’ya seyahat etmişseniz o zaman tercih edebilirsin. Seyahat tecrübenizi tartıp ona göre bir yer seçmeniz sizin yararınıza olacaktır.

Varış saatiniz akşamdan sonrasını geçmemesine dikkat edin: Karanlık bastıktan sonra nereye giderseniz gidin işler biraz sıkıntılı olabilir. Gittiğiniz yeri beğenmezseniz oradan çıkıp başka bir yere gitme şansınız pek olmaz. Gitmeden önce hostel ile ilgili eleştirileri mutlaka okuyun ve erken gitmeye bakın ki çıkıp başka bir yer bulma şansınız olsun.

Biraz bekleyin ve şehre alışın: Yıllarca seyahat ettikten sonra bile yeni bir şehirde ilk gün bana garip geliyor, özellikle büyük şehirlerde. İlk gün yapılacak bir şeyler bulabilirsiniz ama kendinize en azından 24 saat verin ve yeni şehrin atmosferine alışın.

Paranızı, belgelerinizi ve eşyalarınızı güvene alın: Mutlaka kilidiniz, şort içine koyulabilen para keseniz ve paranızı bölüp saklayabileceğiniz birden fazla yeriniz olsun. Kredi kartlarınızı ve paralarınızı en az iki farklı bölgelerde saklayın. Hostel’deki dolabınızı kilitlemek için kendinize ait olan kilidi kullanın. Hatta ilaç şişenizin içine biraz acil durum parası da koyabilirsiniz. Eğer biri sırt çantanızı karıştıracak olursa muhtemelen aspirinlerinizi çalmak istemeyecektir.

Yavaş seyahat edin: Yeni başlayanların en sık yaptığı hatalardan biri de kısa zamanda çok fazla şey yapmaya çalışmak. Rahatlayın ve gittiğiniz yeri sindirerek yaşayın. İki farklı yer arasında giderken geçirdiğiniz zamanı hesaplamayı unutmayın. Ben genelde her yer için en az 3-4 gün ayırıyorum. Aslına bakarsanız gideceğim yerde ne kadar zaman harcayacağımı oraya gittikten sonra karar veriyorum.

Yerel tavsiyelere hazırlıklı olun: Hostelde kaldığınız süre içinde ordaki insanlardan çok fazla şey öğreneceksiniz. Saati saatine ne yapacağınız konusunda plan yapmış olsanız bile karşınıza çıkabilecek çok değerli bu tavsiyeleri kaçırmamak için biraz esnek olmanızda fayda var.

Güvenliğinizi sağlayın: Yalnız seyahat edenler kendi güvenliklerinden sorumludur. Çok geniş bir konu ve hakkında söylenebilecek binlerce şey var ama en basitinden kendi yaşadığınız yerde güvenliğiniz için dikkat ettiğiniz herşeye gittiğiniz yerde de dikkat etmeniz. Kaldığınız yerin telefonu ve acil durumda ulaşılacak kişilerin numaraları her zaman yanınızda olsun. Ayık olun ve dolandırıcılara kanmayın. Kiminle nerede vakit geçirdiğinize dikkat edin.

Kendi fotoğrafınızı çekin: Utanmayın buna! Kollarınızı açın, gülümseyin ve kendi fotoğrafınızı çekin yada birine söyleyin o sizi çeksin. Dostlarınız ve aileniz sizinde içinde olduğu bir fotoğraf karesiyle çok daha fazla ilgileneceklerdir.

Tadını çıkartın: İyi vakit geçirmek için verilebilecek binlerce tavsiye var ancak biraz sağduyu ve koca bir gülümseme ihtiyacınız olan tek şey.

Bu sene bir yere gidemedim, kimse bana eşlik etmedi diye bir cümleyi asla kurmayın, düşün yola ve yalnız seyahat etmekten korkmayın.

Bencil olun ve yolda olmak keyfini başkalarına endekslemeyin.

Siz nasıl seyahat etmeyi seversiniz, yalnız veya dostlarla?

31 Ağustos 2012

Serbia

111 Yorumlar

  1. Geçen ay yalnız seyahati denedim. Gerçekten özgürsünüz. İstediğiniz yerde istediğiniz yemekte istediğiniz konaklama… Kimseye bağlı olmadan.

  2. Yalnız gezmek keyif verse de bir zamandan sonra sıkıcı oluyor. En güzeli belli bir arkadaş grubu ile seyahat etmek. İleride böyle bir düşüncem var. İyi bir motosiklet alıp her yeri gezmek istiyorum 🙂

  3. Muhteşem bir yaziydi. Bende hayatimda bir kere yurtdisina cikabildim. Ne yabanci dilim ne yol bilgim var. Ama asla unutamayacagim harika bir deneyimdi. Seyahat sansi bulursam mutlaka tek basinayim artik 🙂 Herkese tavsiye ederim.

  4. Ya yolculukta da arkadaş edinemezsek. Açıkçasi ben insanlarla gezerken bile plan yapan hep ben olduğum için tek başıma iken kendim için bile olsa plan yapmaya yoruldum… Birileri bana plan yapsin, aklımın ucuna gelmeyecek yerlere götürsün…

  5. Sicak kanli bir milletin oldugu ulkelere gidince cok eglenceli oluyorda,boyle ruhsuz gulumsemeyi kabahat zanneden insanlarin ulkerine yalniz basina tatil cesaret ister valla.Sonra sineklerle konusmaya baslarsiniz.

Yanıt yaz

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz