Yeni Zelanda Gezilecek Yerler

Yeni Zelanda, coğrafya derslerinde bize öğretilen hemen her türlü coğrafi çeşitlilik, barındıran inanılmaz güzellikte bir ülke. Belki de daha önce hiç tanıklık etmediğiniz en güzel ve bazen gerçek üstü manzaralar bu topraklarda bir arada.

Yağmur ormanları, kocaman zirvesi karlı dağlar, dünyanın en güzel yürüyüş parkurlarının olduğu geniş vadiler, her köşeden şelalelerin fışkırdığı gerçeküstü fiyordlar, dumanı tüten volkanlar, bir yanda deniz, hemen yanında buzullar, termal bölgeler ve dahası…

Aynı zamanda maceraperestleri cezbeden adrenalin dolu, tam bir macera ülkesi. Bungy Jumping, skydiving, jet boating, canyon swing, heli biking, zorbing, kano, kayak, kaya tırmanışları, rafting ve akla hayale gelmeyecek aktiviteler ile ziyaretçilerini meşgul edecekleri her şeyin de düşünmüşler.

Maori kültürünün batı kültürü ile harmanlandığı kozmopolit şehirleri ve köyleriyle ile Yeni Zelanda, modası hiçbir zaman geçmeyecek fotojenik ve dost canlısı bir ülke. Son 50 yılın en çok okunan kitapları arasındaki JRR Tolkien’in Yüzüklerin Efendisi kitabını, yönetmen Peter Jackson Yeni Zelanda’da çekince ülkenin güzelliklerinin dünya çapında iyice bilinir oldu.

Yeni Zelanda Gezilecek Yerler

Ada ülkesi Yeni Zelanda’da da en gözde turistik yerler de dâhil olmak üzere herkes için bir şeyler var. Bu yüzden Yeni Zelanda’ya giderken önceden ayarlamış olmanız iki şey var, zaman ve para.

Yine de gelişmiş hostel ve konaklama alternatifleri, sırt çantalı seyahat kültürü, woofing, help exchange, work and travel gibi sistemlerin gayet güzel işlediği, her zaman bir şeyleri daha ucuz yapabilme şansınızın da olduğu bir ülke.

Boydan boya 1 ay gezdiğim ülkeyi nasıl anlatsam bilmiyorum. En önemli yerlerinin altını çizerek özetle anlatmaya çalışacağım. Yazdığım yerlerin hepsine gidebilmiş değilim, ama belki siz gidebilirsiniz.

Yeni Zelanda gezilecek yerler haritası

Ülke Güney Ada ve Kuzey Ada olmak üzere 2 büyük adadan oluşuyor. Bunun dışında yüzlerce adası daha var. Ülkenin en büyük şehri, 7 ay yaşadığım Auckland şehri kuzey adada. Her iki adanın kendine göre güzellikleri olsa da gezilecek yerler ve deneyimlerin çeşitliliği açısından Güney Ada daha çok ağır basıyor. 1 hafta kadar zaman ayıracakların gitmesini tavsiye edebileceğim yer ise Queenstown. Kuzey Ada’da ise Taupo.

Yukarıdaki rota ve haritadaki işaretli yerler Yeni Zelanda’da görülmesi gereken en önemli yerler. Her bir rota ve çevresindeki gezilecek yerler ve aktiviteler o kadar zengin ve çeşitli ki 1 hafta dahi her birini ayırsanız yetmez. Önemli yerleri kapsayan bir Yeni Zelanda gezisi için 1 ay ayırmanız gerekiyor. Yeni Zelanda rotları için ayrı bir blog yazısı hazırlasam fena olmaz.

Yeni Zelanda uçak bileti bakarken bakmanız gereken uluslararası havalimanları Auckland Airport (AKL), Wellington Airport (WLG), Christchurch (CHC), Queenstown (ZQN), Dunedin (DUD) şehirlerinde. En çok uçuşlar Auckland ve Christchurch şehirlerine yapılıyor.

Göz at: Dünyanın Sonuna Yolculuk: ‘Kia Ora’ Yeni Zelanda

Mümkün olduğu kadar özetle Yeni Zelanda gezilecek yerler listesini hazırladım, ama sanırım blogdaki en uzun gezilecek yerler blog yazılarından biri oldu. Fotoğrafların bazıları Tourism New Zealand sitesinden alınma.

Yeni Zelanda Güney Adası 📍

1. Christchurch

Christchurch, Güney Adası’nın en büyük ve Yeni Zelanda’nın üçüncü en büyük şehri. Neredeyse Güney Adası’nın Canterbury bölgesinin tam merkezinde yer alıyor, kıyı şeridi, dağları ve manzarasına doyum olmayan Canterbury Ovasını içeren güzel bir bölge. Tipik bir İngiliz şehri olan Christchurch, uluslararası havalimanına sahip olduğundan Güney Ada’yı keşfetmeye gidenlerin seyahatlerinin de başlangıç noktası oluyor. Vaktiniz varsa 1-2 gün ayırabilirsiniz.

Benim ülkeye ilk adım attığım gün Eylül 2010 ve şehri ziyaret ettikten 1 ay sonra Şubat 2011’de yıkıcı bir deprem ve devamında artçı sarsıntılar yaşadı. Depremde 186 kişi öldü, sonrasında şehrin pek de tadı kalmadı. Quake City Müzesi‘ni ziyaret ederek deprem ve onun yaptığı değişimler hakkında bilgi alabiliyorsunuz.

Merkez İstasyondan 28 numaralı Metro Otobüse binerek Bridle Path Walk‘a gidin ve 3 saatlik yürüyüşle tepeye çıkıp manzaranın keyfini çıkarın. Çok güzel ve huzur veren Christchurch Botanic Gardens ziyaret edebileceğiniz diğer bir yer.

Christchurch Botanic Gardens, şehrin kalbinde 150 yıl önce kurulmuş, 10’dan fazla farklı bahçesiyle zarif bir park. Hangi mevsim giderseniz gidin, uğranır.

Müzelerden hoşlanıyorsanız Yeni Zelanda’nın tarihi hakkında bilgiler veren Canterbury Müzesi’ne uğrayın. Zamanınız varsa, Banks Yarımadasına gidin ve Akaroa köyünü ziyaret edin. Nakliye konteynırlarından yapılmış Re: Start alışveriş merkezine uğrayabilirsiniz. Yeni Zelanda kahvesi içip kitapçı ve butiklerin keyfini çıkarın. Sıcak hava balonu veya Skydiving yapılacak aktiviteler arasında.

Yeni Zelanda Güney Adaları’nın doğu ve batı kıyılarını bağlayan Arthur’un Geçidi’nin muhteşem olduğu söyleniyor. Güney Alplerinden geçen ve ülkenin en muhteşem yerlerinden Arthur’s Pass Ulusal Parkı içerisinde yer alıyor. Kartpostal manzarası sizi bekliyor.

2. Kaikoura

Pitoresk sahil kasabası Kaikoura, Christchurch’in kuzeyine arabayla 2 saat uzaklıkta yer alıyor. Maori dilinde ‘kai’ gıda, ‘koura’ tatlı su ıstakozu olan kerevit anlamına geliyor. Engebeli Seaward Kaikoura Sıradağları ile Pasifik Okyanusu arasında sıkışmış küçük bir kasaba burası. Kıyıları boyunca yaşayan çok sayıda albatros ve deniz kuşları yaşıyor. Kuş gözlemcilerinin sevdiği yerlerden. Maori kültürü ile tanışmak için de turlar düzenleniyor.

Yılın herhangi bir zamanında görülebilen Balina ve yunus izleme turlarına katılmak için turistler buraya geliyor. Ayrıca kıyıda yaşayan fok balıkları da turistlerin uğrak yeri. Herhangi bir tura katılmadan kasabadaki kayaların üzerinde yaşayan fokları görün. Çok yaklaşmayın ve aralarına girmeyin, şaşırtıcı derecede çevik ve tehlikeli olabilirler. Ben kuyruğuna dokunacak kadar yakındım, dikkatli olun.

2016 depreminde birçok şeyin alt üst olduğunu duydum. Fokları izlediğim sahil şeridi artık suların altında kaldığından biraz daha öteye taşınmış. Konaklama YHA Kaikoura.

3. Nelson

Güney Adası’nın kuzeyinde yer alıyor, Yeni Zelanda’nın her mevsiminde en fazla güneş ışığı alan yer. Altın kumsalları ve el değmemiş manzaraları ile ülkenin en ünlü milli parklarından Abel Tasman’a açılan kapı. Ülkenin popüler tatil noktalarından olduğundan dolayı Queenstown kasabası gibi aktivitesi bol olan bir yer.

13,000ft’ten Skydive, helikopter gezileri, Nelson Tasman bölgesinde bisiklet, at veya kano ile geziler, yürüyüş rotları ve dahası. Tatil kafasında olan Yeni Zelandalılar ve diğer ülkelerden sırt çantalıların takılmayı ve eğlenmeyi sevdiği bir şehir.

Nelson’a 1 saat uzaklıktaki Abel Tasman Ulusal Parkı, Yeni Zelanda’nın en küçük milli parkı olmasına rağmen nefis kıyı yolu, vahşi ve nefes kesici manzaraları ile görmeye değer. Marahau’dan Wainui’ye kadar kıyı boyunca uzayan 51 km uzunluğundaki yürüyüş yoluyla ülkenin “Büyük Yürüyüş Yolları” listesinde yer alıyor.

4. Punakaiki

Güney Ada’nın batı kıyısında Wetport ve Greymouth şehirleri arasında kalıyor. Olağanüstü güzellikte kıyı şeridi ve Paparoa Ulusal Park’ı ile ünlü. Kanyonlar, kalker kayalıklar, yamaçlar, mağaralar ve yer altı suları bölgenin coğrafi karakteristiği. Pancake Kayalıkları ve Dolomite Point denilen suların fışkırdığı delikler görülmeli.

Dalgaların şekillendirdiği kayalıklar katman katman göründüğünden kek dilimlerini andırdığından bu isim verilmiş. Güçlü dalgaları dövdüğü Pancake Kayalıklarına çarpan suyun hava deliklerinden yukarı fışkırmasını izlemek çok keyifli. Bölgede at sırtında yapılan geziler tercih edilebilir.

5. Fox ve Franz Joseph Buzulu

Kuzeyden güneye nefes kesen yağmur ormanları arasından geçtikten sonra kendinizi bu defa bambaşka bir coğrafyada buluyorsunuz; Westland Tai Poutini Ulusal Parkı. Tasman Denizi’ne paralel yamaçlarda buzullar varken, biraz ötede pasifik kıyıları yer alıyor. Dünyada denize bu kadar yakın başka buzul yok.

Westland Natonal Park’ta en çok ziyaret edilen bu buzullardan birine ya da her ikisine de çıkın. Son on yılda hızla erimelerine rağmen halen burada buzul çağı yaşanıyor. Buzullara çıkmak için Franz Josef kasabasına gitmeniz gerekiyor. Kasaba Franz Josef Buzulu‘ndan 5 km uzaklıkta. Kasaba dediğime bakmayın, çoğu kasaba çok az sayıda konuttan oluşuyor, çoğu da dağınık. Benzin istasyonu, market, restoran yanında geri kalan yerler acente veya otel.

UNESCO Listesindeki Fox Buzulları, Güney Alpler’in 2.600 metre yüksekliğinden 300 metre yüksekliğindeki denize seviyesindeki yağmur ormanlarına kadar 13 kilometre uzunluğundaki bir alanı kaplıyor. Her yıl yaklaşık 30 metre kar yağışı alan dört alp buzağı tarafından besleniyor ve buzul sahil kısımlarında erise de büyümeye devam edebilen nadir buzullardan biri.

Helikopterle buzular üzerinde geziler düzenleniyor, çok pahalı. Ben rehberli turu aldım. Temel dağcılık malzemeleri gerektiğinden sadece turla gidebiliyorsunuz. Her taraftan şelalelerin fışkırdığı bir vadiden yürüyerek buzulun mavi renginin üzerinde dolaştık. İnanılmaz bir deneyim. Franz Josef Glacier Walk 3 saat sürüyor (54$).

6. Queenstown

Coğrafyayı ilk keşfedenler kasabayı kurarken, manzarasının güzelliğinin bir kraliçeye layık olduğu için düşündüklerinden Queenstown adını vermişler. Dört bir yanı dağlarla çevrili bir gölün kenarına kurulmuş.

Bir ucundan diğer ucuna belki de 15 dakikada yürüyebileceğiniz kadar küçük, ama burası hayatınızda en az bir defa yapmanız gereken tüm macera aktiviteleri bir arada sunan nadide bir yer. İnsanın hayatını değiştirecek aktiviteler için en az 1 haftanızı ayırmanız ve belki de bir servet harcamayı göze almanız gerekiyor tabi. Güney yarımkürede yeni yıla girdiğim ilk şehir burası oldu.

Burası dünyanın birçok yerinde bulabileceğiniz bungy jumping aktivitesinin ana yurdu. Kawarau Köprüsünden 43 metreden kendinizi boşluğa bırakın. Yamaç paraşütü ve Sky Diving yapın. Shotover River Extreme Jet Boat Ride denilen süper hızlı botlarla kanyonda hızın heyecanını tadın. Queenstown Helicopter ile Mt. Cook, Mt. Aspiring dağları ve Stewart Adasının güzelliklerine gökyüzünden şahit oldun.

Her mevsimin birbirinden çok farklı deneyim sunduğu aktiviteleri var. Kışın gittiyseniz kayak yapmanın, Snowmobile ile karda surat yapmanın keyfini tadın çıkarın.

Tekne ile Lake Wakatipu turuna çıkın, harikulade Queenstown Garden‘i gezin, Queenstown Hill‘e teleferikle çıkın ve enfes manzarayı fotoğraflayın. Kiwi Birdlife Park‘ta ülkeye özgü kanatsız Kivi kuşunu yakından tanıyın. Tüm bunları yapmanız için de en az 1 haftayı bu kasabaya ayırmanız gerekiyor. Sadece güzelliğini göreyim, aktivitelerle işim olmaz deseniz de en az 2 gün ayırmak şart.

Yeni Zelanda’nın nefes kesen fiyordu Milford Sound ve Fiordland National Park turuna gidin ve mutlaka fiyordu Milford Sound Cruise ile gezin. Aslında Yeni Zelanda’ya iki defa gitmek şart. İkincisini sadece Queenstown’a aktiviteleri yapmak amacıyla gitmek olmalı. Tabi cepte tonla parayla!

7. Milford Sound

Fiordland National Park, hiç tartışmasız Yeni Zelanda’da görülmesi gereken en güzel yer. Bir çoğumuzun varlığından haberinin olmadığı bu enfes yer dünyanın da en güzel yerlerinden biri bana göre. Ülkedeki en vahşi yerlerden Fiordlands‘ı gezmeye zamanınız yoksa bile Milford Sound turuna mutlaka katılın.

Güney Adası’nın en dramatik ve güzel bölgelerinden birinde helikopter gezisi ne güzel olurdu! Muhteşem dağlar ve şelaleler her yerde karşınıza çıkıyor. 100 bin yılda oluşmuş 14 enfes fiyord bu milli park içerisinde yer alıyor. Bölgede toplam uzunluğu 500 km’yi bulan yürüyüş rotaları var. Bunlardan en popüler Milford Track ve yürümesi 5 gün sürüyor. The Kepler Track ise 4 günde yürünüyor. Mount Aspiring National Park’tan geçen Routeburn trekking rotası ise 3 gün sürüyor. Çevrede çok sayıda kısa süren yürüyüş rotaları da var.

8. Te Anau

Fiordland National Park sınırında yer alan Te Anau kasabasından her türlü aktiviteler ayarlanıyor ve yürüyüş rotalarının çoğu buradan başlıyor. Te Anau Glowworm Caves turuna da katılmayı ihmal etmeyin.

9. Dunedin

Dunedin, Güney Ada’nın büyük şehirlerinden biri. Christchurch’ün 250 km kadar güneyinde yer alıyor. 1861’de İskoçyalı göçmenler tarafından kurulmuş. İskoçya’nın Edinburgh şehrine çok benzediği, hatta kopyası olduğu söylense de abartıldığını düşünüyorum. Yeni Zelanda şehirleri çok da çekici değil. Şehir St. Paul Katedrali etrafına dağılmış. Şehir planlaması coğrafyasını bilmeyenler tarafından İngiltere’de yapılmış. Tepeler hesaba katılmadığından için dünyanın en dik yokuşu Baldwin, Dunedin’de bulunuyor.

Dunedin’e ilk yerleşen Avrupalı öncülerinin hikayelerini anlatan Toitu Otago Settlers Museum ziyaret edilebilir. St Clair popüler bir sörf plajı. Pasifik Okyanusu’nda yüzmek istiyorsanız, Brighton Beach, Dunedin’e arabayla sadece 20 dakika mesafede.

Dunedin tarihinin önemli bir parçası olan Yeni Zelanda’nın tek kalesi Larnach Kalesi görülebilir. Dunedin şehir merkezine 20 dakika uaklıkta. Tarihi Dunedin Tren İstasyonu’ndan kalkan Taieri Gorge Demiryolu, Taieri Ovaları, derin ve dar Taieri Geçidi’nin olduğu Central Otago hinterland üzerinden yolcularını pitoresk bir yolculuğa çıkarıyor.

Dunedin, vahşi yaşam açısından zengin bir coğrafya. İlginizi çeker mi bilmem ama Kuzey kraliyet albatrosunun dünyadaki tek ana ıslah kolonisine ev sahipliği yapıyor. Girişin ücretsiz olduğu Royal Albatross Centre‘da 20 türü yaşıyor. Burada Yeni Zelanda’ya özgü bir kuş olan kivi dahil 17 yerli kuş türünü görmek mümkün. Otago Yarımadası kıyılarında küçük mavi penguenler, sarı gözlü penguenler, kürklü foklar ve deniz aslanları görebilirsiniz.

Çevredeki kırsal alanlarda 5 adet dağ bisikleti yolu ağı bulunuyor. Yağmurlu bir günde buradaydım, birçok yerini gezme fırsatı bulamadım. Queenstown’dan Christchurch’e giderken Dunedin’de konakladım. Konaklama önerisi On Top Backpackers.

10. Lake Tekapo ve Mt. Cook

Yeni Zelanda’da en sevdiğim yerlerden biri oldu. İnanılmaz güzel turkuaz renkli gölü, doğanın inanılmaz renkleri, şahane gün batımları, görkemli Mt. Cook Dağı manzarası, enfes yürüyüş rotaları… Güney Ada’da ilk Couchsurfing deneyimim de buradaydı. Tekapo Gölü, Mackenzie Havzası’ndaki Christchurch’ün güney batısında, yaklaşık üç saat uzaklıkta.

Güney Alpler’in mükemmel bir görüntüsünün Tekapo Gölü’ne yansıdığı, gölün kıyısındaki Church of the Good Shepherd kilisesi müthiş fotojenik bir yer. Kilisenin hemen önünde bronz “Çoban Köpeği Anıtı” var. Göl kıyısından, John Observatory Dağı‘na (1031 metre) veya Cowans Tepesine kadar uzayan ve Mackenzie Havzası’nın muazzam manzaralarını gözler önüne seren yürüyüş yolları var.

Gündüzü ayrı gecesi ayrı göz kamaştırıcı Lake Tekapo, UNESCO Dark Sky Reserve‘in bir parçası. Işık kirliliğinin olmadığı Tekapo Gölü, Güney Yarımkürenin Kuzey Işıkları olarak geçen ışık huzmelerinin izleme noktası. Nisan ve Eylül ayları arasında John Observatory Dağı’ndan bu renk senfonisi izleniyor. Yıldız gözlemi açısından Güney Yarımkürenin en iyi yerlerinden birisi.

Yeni Zelanda’nın en yüksek dağı, 3724 metre yüksekliğindeki Mt. Cook (Maorice Aoraki, ‘bulut delici’ anlamına geliyor), UNESCO Listesinde yer alıyor. Mount Cook hakkında bilgileri blog yazısında paylaşmıştım. Lake Tekapo turizm ofisinden dağa yapılan günübirlik turlardan birine mutlaka katılın. Tekapo ile Aoraki / Mt Cook Köyü arası ulaşım yaklaşık 2,5 saat. Günübirlik gidip gelmek istemiyorsanız Mt Cook Köyü‘nde kalabilirsiniz.

Yeni Zelanda Kuzey Adası 📍

Yeni Zelanda’nın ekonomik ve politik odak noktası Kuzey Adası, ülkenin Güney Adası ile karşılaştırılabilir manzaralara sahip olmakla birlikte, benzersiz bir kültür, ilginç şehirler sunuyor.

1. Auckland

Auckland, uluslararası havalimanının varlığı nedeniyle genellikle Yeni Zelanda’da bir tatilin ya başlangıcı ya da sonu demek. Kent birçok farklı kültüre ev sahipliği yapıyor. Şehrin büyük bir bölümünü ağırlıklı olarak İngiliz kökenli Avrupalılar oluşturuyor. Şehirde çok sayıda Asyalı ve Hintli de yaşıyor. 7 Aylık Yeni Zelanda yaşam hikayemde 6 ayı geçirdiğim şehrin gezilecek görülecek yerleri Güney Ada’nın güzellikleri karşısında lafı bile olmaz. Yine de tavsiyelerimi yazayım.

Kültür, ticaret ve sanatın merkezi olan Auckland’ın en büyük ve en ünlü caddesi Queen Street’te dolaşın. Yeni Zelanda’nın tarihi ve mirası hakkında daha fazla bilgi edinmek isterseniz, şehrin en eski bölümü olan Auckland Domain’e gidin. Auckland Domain’de ikonik Auckland Müzesinde muhteşem Maori ve Pasifik Adaları sergilerini gezin. Güney Yarım Küre’nin de en yüksek yapısı 328 metre yüksekliğindeki Sky Tower’dan şehri izleyin.

Yeni Zelanda’ya 1800’lerin sonlarına doğru gelen İngiliz göçmenlerinin ilk yerleşim yeri olan Howick Köyü Auckland gezilecek yerler arasında.

2. Rotorua

Rotorua, jeotermal sıcak havuzları ile ünlü eski bir Maori yerleşimi. Şehre daha girmeden çürük yumurtayı anımsatan sülfür kokusu genzinizi yakmaya başlıyor. Bölgede çok sayıda aktif volkan var. Kaplıcaları, SPA merkezleri ünlü.

Rotorua klişe turu Tamaki Maori Village gezisi turistlerin odağında. Ben de gittim, burada Maori Köyü, geleneksel evleri, kültürü, müzik ve sanatı, yerel yemekleri hakkında bilgi alıyorsunuz. Ünlü Maori Haka Dansı gösterileri ilgi çekici. Geleneksel olarak toprak altında pişirilen Hangi (toprak fırın) yemeği is kokusunda leziz değil. Tamamen turizm için hazırlanmış ve çok iyi pazarlanmış. Yeni Zelanda nüfusunun yaklaşık %10’unu oluşturan Maoriler MS 800’lü yıllarda buraya gelmişler.

Te Puia, Rotorua’nın etkileyici Pohutu Geyser’ine ev sahipliği yapıyor. Jeotermal bir parkta, Jeotermal sıcak havuzların ve köpüren çamur odaklarının etrafındaki parkurlarda yürüyebiliyor ve 30 metre yüksekliğe kadar fırlayan gayzer fışkırmalarına şahit oluyorsunuz. Eğlenceli ve ilginç.

Wai-o-tapu Thermal Valley, turuncu ve turkuaz renkli çamur kabarcıkları, parlak silika teraslarıyla dünyanın ilginç yerlerinden biri. Şehir merkezinde yer alan ve 2016 depreminde çok zarar gören Rotorua Museum açıldıysa ziyaret edilebilir.

Velocity Valley adrenalin aktiviteleriyle ünlü. Dilerseniz 40 metreden bungy jumping yapabiliyorsunuz. Waikato Nehri’nde jet gibi sürat motorlarıyla turlar yapılıyor.

3. Taupo

Taupo Gölü, ülkenin en büyük tatlı su kaynağı. Singapur’dan daha büyük bir alanı kaplıyor. Great Lake Taupo bölgesi is outdoor aktiviteleri için mükemmel bir rota. Kuzey adada en sevdiğim yerlerden birisi burası oldu. Hayatınızın en çılgın aktivitelerini yapabileceğiniz yerlerden biri. Bungy atlama, skydive, jet botu ile sürat turları, raftingi vb. gibi çılgın şeyler. Hayatımın ilk Skydiving ve bungy jumping macerasını burada yaşadım.

Yeni Zelanda’nın en uzun nehri olan Waikato’nun sert volkanik kayalıklarının arasından akan Huka Şelaleleri, akıllara durgunluk verecek kadar güzel. Taupo merkeze 6 km uzaklıktaki şelaleden her saniyede 220.000 litre su akıyor. Yürüyüş yolları ve köprülerden geçerek, gözünüzü alamayacağınız şekilde insanı hipnotize eden nehri fotoğraflayın.

Wairakei Terraces, Taupu’da görülecek yerlerden biri. Eski silika teraslarına sahip 40 derece sıcaklıktaki jeotermal havuzlarında yüzebiliyorsunuz. Mineral bakımından zengin Wairakei’nin suları ve çamuru, yüzlerce yıl Maoriler tarafından şifa ve sağlıklı yaşam için kullanılmış. Maori kültürünü anlamak için rehberli turlardan birine katılabilirsiniz.

Waikato Nehri’nin kıyısında yer alan Taupo Spa Thermal Park içinde yer alan, Otumuheke Çayı’nda doğal termal havuzlarında da yüzebiliyorsunuz. Buradan nehir kıyısından yürüyerek 1 saatte Huka Falls’a ulaşacağınız yürüyüş patikaları var.

Taupo nerede kalınır: Base Taupo, YHA Taupo Finlay Jacks Backpackers veya Taupo Urban Retreat Backpackers.

4. Tongariro Dağı

Tongariro Dağı, Kuzey Ada’nın volkanik bölgesinin tam ortasında yer alıyor. En yakın tarihli volkanik aktivite 1926’da olmuş. Krater hala aktif, zemini sıcak ve zehirli gazlar çıkarmaya devam ediyor.

Tongariro Alp Geçişi (Tongariro Alpine Crossing), Yüzüklerin Efendisi üçlemesinde ‘Mount Doom’ olarak da bilinen Ngauruhoe Dağı’nın manzarasına nazır, Yeni Zelanda’nın en iyi trekking rotalarından biri. Kırmızıya çalan volkanik çorak toprakları ile bir başka gezegenmiş gibi görünüyor. Ngauruhoe, Tongariro ve Ruapehu dağlarının volkanik tepeleri arasında geçen 19.4 km’lik yürüyüş Yeni Zelanda’da yapılacak şeylerde liste başında. Yeni Zelanda’nın en eski milli parkı olan Tongariro Ulusal Parkı, UNESCO listesinde yer aşıyor.

Mt. Ruapehu yakınlarındaki National Park Village, Tongariro’ya gitmek isteyenler için kurulmuş bir köy. Ulusal parkların arasındaki köy hem de doğudaki Tongariro Geçişi’ne hem batıdaki Whanganui Ulusal Parkı’na gitmek için uygun bir noktada kurulmuş. Köyde, tur satın alma, konaklama, yemek, ekipman kiralama, ulaşım ve rehber bulabiliyorsunuz.

Tongariro Alp Geçişi için gitmiştim ancak 2 gün süren fena yağmurlardan dolayı yürüyüşü yapamamıştım. National Park Village’ın 6km güneydeki Erua’daki The Crossing Backpackers kaldım. Sonrasında ise küçük National Park Village’tan Ohakune kasabasına geçip gezdim. Oradan da kasabanın güneyinde hayatımın ilk Couchsurfing deneyimini yaşadığım 100 yıllık bir çiftliğe geçtim.

5. Napier

Hawke’s Körfezinin kıyısındaki Napier şehri, pastel renklerin süslediği Art Deco bir şehir. 1931’de devasa bir deprem üç dakikadan daha uzun bir süre körfezi sallamış ve Napier’in ticari merkezini yok etmiş. Kent, yeniden inşa ederken mimaride döneme damgasını vuran Art Deco tercih edilmiş ve buna Maori motifleri eklenmiş. Her yıl şubat ayında Napier, vintage arabalar, dönemin kıyafetleri ve müziğiyle 1930’ların lezzetini canlandırılıyor.

Şehrin sahil şeridi Marine Parade gezmek için güzel bir yer. Yeni Zelanda Ulusal Akvaryumu, ülkenin en çeşitli deniz yaşamına ev sahipliği yapıyor. Ülkenin en ünlü endemik hayvanlarından bazılarını görebilirsiniz. Maori müstahkem köyü Otatara Pa, Yeni Zelanda’nın en önemli arkeolojik alanlarından birisi. 1862’de kurulan Napier Prison ise Yeni Zelanda’nın en eski hapishanesi. 1993’te kapatılan hapishane hücreleri bugün ziyaretçilerin deneyimlemelerine açık.

Napier üzüm bağları ve şaraplarıyla ünlü. Napier yakınında elli civarında şaraphane var. Yeni Zelanda’nın en eski şarap imalathanelerinden Church Road Winery, 1897 yılında açıldığından bugüne aynı yerde 120 yıllık şarapçılık deneyimi sunuyor. Dünyaca tanınmış, madalyalı Chardonnay ve Cabernet Sauvignon’lar üretiyorlar.

6. Wellington

Yeni Zelanda’nın 1865’ten bu yana başkenti olan Wellington, Kuzey Ada’nın en güneyinde kalıyor. Adını şehrin ilk dükü Arthur Wellesley’den alan Wellington, ülkenin ikinci en büyük şehri. Etkileyici bir liman ve onu çevreleyen etrafı ormanlarla kaplı yeşil tepelerin arasına kurulmuş. Yakın zamanda Lonely Planet tarafından “Dünyanın en havalı küçük başkenti” seçildi. Rüzgârı ile meşhur.

Şehrin hemen her yerine yürüyerek gitmek ve gezmek kolay. Dünyanın en güneydeki başkent Wellington’da ahşaptan yapılmış 1866 tarihli gotik tarzdaki St.Paul Katedrali, Maori kültüründen eserler barındıran ulusal müze Te Papa Museum görmeniz gereken önemli yerler. Lambton Quay, kentin en hareketli kısmı.

Tarihi Cable Car ile Wellington şehir merkezinden, 5 dakikada şehrin ve limanın muhteşem manzarasını sunan Botanik Bahçesi‘ne çıkın (9$). Olağanüstü doğası olan Botanik Bahçesi 25 hektarı kapsıyor. Çok sayıda yürüyüş rotaları var, doğası muhteşem. Teleferik Müzesi ve Yeni Zelanda’nın eşsiz koruma öyküsünün ve 80 milyon yıllık doğal tarihin anlatıldığı Zealandia bölümünü gezin. Yeni Zelanda’nın en prestijli astronomik eserlerinden bazılarının da yer aldığı planetaryum Space Place’te gökyüzünü yakından tanıyın.

Teleferik’in tepesinde başlayıp şehir merkezindeki Parlamento Binası’na inen ve 40 dakikalık yokuştan inin. Yolun sonunda karşınıza Lady Norwood’un Gül Bahçesi çıkıyor. Arı Kovanı dedikleri, Başbakanın ve kabinenin ofislerinin olduğu, 72 metre yüksekliğindeki 10 katlı parlamento binası ve hemen yanında Eski Parlamento Binası ve kütüphane görülecek yerlerden. Her saat başı düzenlenen ücretsiz 1 saatlik turlarına katılın.

Yine şehirden yürüyerek veya otobüsle çıkılabilen Victoria Dağı, panoramik nefis Wellington manzarasına sahip. Wellington film yönetmeni Peter Jackson’ın memleketi ve burada birçok film çekti. Yüzüklerin Efendisi’nin büyüsünü hayata geçiren ünlü Weta Atölyesi‘ne gidilebilir.

7. Waitomo

Yeni Zelanda gezilecek yerler listesinin en ilginç yerlerinden Waitomo Glowworm Caves olsa gerek. Dünyada sadece bu coğrafyada görebileceğiniz benzersiz bir deneyim. Kuzey Adası’nın en iyi turistik yerlerinden biri olarak kabul edilen kalker mağarası burası. Burayı ilk bulan kaşifler yüzlerce mil uzunluğundaki parıltı solucanı, labirent mağaraları, dikitler, sarkıtlar ve çeşitli kireçtaşı oluşumlarını gördüklerinde hayran kalmışlardı.

Waitomo bölgesi, üç büyük mağara ve üç yüzü aşkın küçük mağaraya sahip. Büyük olanları Aranui, Ruakuri ve Glow-worm Mağarası. Bu görkemli mağaralar, yüzyılı aşkın bir süredir dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçileri etkilemeyi başarıyor. Mağara içerisinde ışık saçan böcekler sizi uzay yolculuğuna çıkmış gibi hissettiriyor.

Aranui Mağarası, pembe, soluk kahverengi ve beyaz tonların yanı sıra muhteşem küçük odacıklar ve çok etkileyici kireçtaşı oluşumları sunuyor. Etkileyici jeolojik oluşumlardan, karanlık ve nemli tünellerden geçmek heyecan verici. Bu harika macera, turistlerin heyecanla beklediği nefes kesici görüntüye sahip olan parlayan solucanlar turuyla bitiyor.

Mağaraların yanı sıra yolculuğunuzu, at gezintisi, kano, balıkçılık ve botla da renklendirebileceğiniz Waitomo’nun güneyinde bulunan Te Kuiti’ye giderek uzatabilirsiniz. Çevre dostu olmalarının yanı sıra bölgede yapılabilecek çok çeşitli macera ve gidilebilecek bir çok mekan bulunuyor.

Yeni Zelanda keşfetmek için inanılmaz bir destinasyon. Yeni Zelanda gezilecek yerler listesini fırsatım bulunca genişletmeyi düşünüyorum. Ziyaret ettiğiniz yerler hakkındaki öneri ve düşüncelerinizi yorum kısmına yazarsanız gidecekler için harika bilgi olur.