Aziz Panteleymon / Aziz Kliment Kilisesi (Church of Saints Clement and Panteleimon), Aziz Cyril ve Aziz Methodius’un bir öğrencisi olan Ohridli Aziz Clement’e atfedilen, sıra dışı mimarisiyle ünlü bir kilise. Makedonya‘nın Ohrid şehrinde, Ohrid Gölü‘ne bakan muhteşem manzaralı Plaosnik’te yer alan kilise, Bizans Döneminde inşa edilen şehrin en önemli tarihi yapılarından.
Saint Panteleimon Kilisesi, arkeologlar ve tarihçiler tarafında, bilinen en eski Slav dili olan Kilise Slavcası için kullanılmış Glagol alfabesinin öğretildiği ilk yer olduğunu düşünüyor. Ohri’nin önemli bir Hristiyan piskoposluğu olduğu 9. yüzyılda, Aziz Clement’in Bulgaristan Kralı I. Boris’in isteği üzerine Ohri’ye gelip eski bir kilisenin üzerine inşa edildiğine inanılıyor.
Ohri Gölü’nün en huzurlu manzarası olan bu güzel Doğu Ortodoks kilisesi, Ohri’de büyülü manzaralara sahip bir arkeoloji alanı ve kutsal yer olan Plaošnik’teki tepede yer alıyor. Ohri kenti, UNESCO Dünya Mirası Listesinde yer aldığından bu kilise de UNESCO tarafından koruma altında.
Ohrid Old Town’dan yürüyerek sadece 10 dk uzaklıkta yer alıyor. Kiliseler pek ilgi alanınıza girmese dahi şahane Ohrid manzarası için dahi ziyaret edebilirsiniz. Ohrid Antik Tiyatro ve Samuel Kalesi’ni gezerken, turunuz burayı da ekleyin.
Aziz Clement ve Panteleimon Kilisesi, Ohrid
Aziz Clement ve Panteleimon Kilisesi, 5. yüzyıldan kalma bir Hristiyan bazilikasının üzerine MS 905 yılında inşa edilmiş. Bizans sanatının özel bir anıtı olarak kabul ediliyor.erken Hıristiyan mozaikleri bulacaksınız ve dışarıda arkeolojik sit alanındaki çalışmaların hala devam ettiğini göreceksiniz.
Aziz Clement’in Ohri’ye geldiği 893’te, eski bir Hristiyan bazilikası üzerine inşa edilen yapı, tarihi kaynaklarda St. Clement’in eski kilisenin büyüklüğünden memnun olmaması nedeniyle büyütülerek yeniden inşa edildiği şeklinde anlatılıyor. Birçok arkeolog, manastırı Clement’in kendisinin tasarlayıp inşa ettiğine inanıyor.
Aziz Clement’in koruyucu aziz olarak Saint Panteleimon’u atadığı kilise, ismini koruyucu azizinden alıyor. St. Clement’in Kiril alfabesi olarak da bilinen Glagol alfabesini ilk öğrettiği yer olduğundan kilise Slav halkı için büyük önem taşıyor. Şekil olarak bir yoncayı andıran kilisenin muhteşem figürler ve mozaiklerle bezeli iç mekanı mimarlık harikası olarak kabul ediliyor.
Aziz Clement, Aziz Naum ile birlikte manastırı Glagolitik ve Kiril alfabelerini, Slavlara öğretmek için kiliseyi bir eğitim kurumu olarak kullanmış. Bazı araştırmacılar, manastırın mimari tarzına bakarak kilisenin müritler için bir edebiyat okulu olduğunu ve bu nedenle Avrupa’nın ilk ve en eski üniversitesi olduğu iddia ediyor.
St. Clement 916’da ölümünün ardından kilise içerisindeki lahde gömülmüş. Kiliseyi ziyaret edenler St. Clement’in lahdini görebiliyor. Ohrid’in 15. yüzyılda Osmanlı egemenliğine girmesinin ardından kilise camiye dönüştürülmüş.
Manastır, 16. yüzyılın başlarında bakımsızlıktan harap hale gelince, Osmanlı tarafından kilisenin yerinde İmaret Camii adı verilen bir başka cami inşa edilmiş. İmaret Camii, Plaošnik bölgesindeki bir kilise kalıntısı üzerine yapıldığı gerekçesiyle 2000 yılında yıkılmış. Eski Aziz Panteleimon kilisesinin yerine yapılan mevcut kilisenin inşaatı 2002 yılında tamamlanmış.
Kilise Kuzey Makedonya’daki en kutsal kiliselerden biri olduğu için, binlerce Makedon Ortodoks Hristiyan, Paskalya ve Noel gibi büyük dini bayramlarda kutlamak ve ayinlere katılmak için Aziz Clement ve Panteleimon Kilisesinde toplanıyor.
Kuzey dış kısımda Osmanlı döneminde yapılan Sultan-Mehmed Camii’nin izleri hala duruyor. Ohrid Gölüne bakan, Plaosnik olarak da bilinen ünlü Ohrid tepesinde yer alan manastırın çevresinde Roma bazilikası kalıntıları görülebiliyor.
Aziz Panteleymon / Aziz Kliment Kilisesi sonrası yürüyerek 10 dk uzaklıkta yer alan St. John Kilisesi Kaneo‘yu da ziyaret edin. Ohrid Gölü’nün öte kıyısında yer alan Sv. Naum Kilisesi, Aziz Naum tarafında kurulmuş ve Aziz Naum’un mezarına ev sahipliği yapan UNESCO Listesinde bir kilise.
Ohrid’de İstanbul çay ocaginda cam bardakta cay icmeyi unutmayınız!
Huzur verici, çok güzel, yaşaması kolay bir şehir. Özledim gitmeyi, çok tavsiye derim mutlaka gidin okuyanlar varsa
Turizmciyim. Makedonya’dan gelen bir çifte Atatürk’ün en sevdiği şarkılardan biri olan Vardar Ovası’nı dinletmiştim. Çok şaşırmışlardı. Ayrıca, misafirin adı Maya idi. Şarkı, Maya Dağ’dan kalkan kazlar… diye başlıyor. 🙂