Erzurum, Doğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük ve en kalabalık şehri. Palandöken Dağları eteklerinde, nefis bir ovanın kenarından yükselen kartal yuvası gibi bir şehir. Bölgeler arası geçişi sağlayan ulaşım imkânları, su kaynakları ve tahıl üretimine müsait ovaları ile tarih boyunca insanların yerleştiği bir kültür çevresi olmuş kadim bir coğrafya.
Uzun yıllar Türk medeniyetlerine başkentlik yapan Erzurum’da çok sayıda tarihi eser ve yapının yanı sıra, görkemli Tortum Şelalesi ve Türkiye‘nin önemli kayak merkezlerinden Palandöken ile Anadolu’nun en zengin kültürel varlığa sahip şehirlerinden. Sahip olduğu Selçuklu ve Osmanlı eserleriyle yaşayan bir sanat tarihi müzesi gibi.
Tarihin ilk dönemlerinden beri yerleşimin olduğu, farklı medeniyetlerin etkisi altında kalan Erzurum’un dört bir yanı pek çok uygarlığın izlerini taşıyor. İran’ı Karadeniz’e Kafkasya’yı Akdeniz’e bağlayan son derece önemli tarihi yolların kesiştiği noktada yer alan Erzurum, gezilecek yerler bakımından hayli zengin. Sayısız uygarlığın birbiri ile savaşma, tanışma ve buluşma merkezi olmuş.
Erzurum Gezilecek Yerler
Erzurum‘da şehrin modern ve yer yer çirkin yapıları arasında ansızın karşınıza çıkıveren ve her nasılsa ayakta kalmış inanılmaz şaheserler var. Ulu Cami, Üç Kümbetler, Saat Kulesi, Yakutiye Medresesi gibi göz alıcı eserler geçmişin mirasını gözler önüne seriyor.
Erzurum’a Selçukluların yatırım yaptığı, ancak Osmanlıların fazla imar etmedikleri yönündeki kanaatleri boşa çıkaran pek çok Osmanlı dönemi cami ve hamama ev sahipliği yapıyor. Murat Paşa Cami, Lala Paşa Cami, Caferiye Cami, İbrahim Paşa Cami bunlardan birkaçı.
Geniş bulvarları, havuzlu meydanları ve alttan aydınlatmalı kaldırımları ile şehir merkezi, son yıllarda büyük bir değişim geçirmiş, modern bir görünüm kazanmış.
1. Yakutiye Medresesi
Yakutiye Medresesi, Erzurum’un sembol yapılarından. Medrese, Hoca Yakut Gazani tarafından 1310’da yaptırılmış. Anadolu’da kapalı avlulu medreselerin en büyüğü olarak kabul edilen medrese, Erzurum kent merkezinde yer alıyor.
Yakutiye Medresesi hâlâ yüzlerce yıllık heybetinden ve ihtişamından bir şey kaybetmemiş. 1995’te restore edilen medrese, günümüzde Türk-İslâm Eserleri ve Etnografya Müzesi olarak hizmet veriyor. Hemen ilerisinde Çifte Minareli Medrese var.
⏰ Türk-İslâm Eserleri ve Etnografya Müzesi ziyaret saatleri yaz dönemi (1 Nisan – 1 Ekim) 10.00-17.00; kış dönemi (1 Ekim – 1 Nisan) 09.00-21.00. Müze, pazartesi hariç haftanın 6 günü ziyarete açık. 🔐 Türk-İslâm Eserleri ve Etnografya Müzesi giriş ücreti 10TL. Müze Kart geçerli.
Çifte Minareli Medrese’ye yürürken yol üstündeki, 11 evden oluşan tarihi Erzurum Evlerini de gezin. Yakındaki Taşhan’a da uğramayı ihmal etmeyin. Eski bir kapalı çarşı olan hanın ana avlusunda değerrli Oltu taşından yapılmış çeşit çeşit hediyelik eşyalar satılıyor. Erzurum’a özel siyah renkte yarı kıymetli Oltu taşı, fosilleşmiş reçinelerden elde ediliyor.
2. Çifte Minareli Medrese
Çifte Minareli Medrese, kentin en önemli sembolü. 13. yüzyılda inşa edilen yapının Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat’ın kızı Hundi Hatun ya da İlhanlı Hanedanlarından Padişah Hatun tarafından yaptırıldığı tahmin ediliyor. Selçuklu mimarisinin özelliklerini yansıtan yapı, IV. Murad’ın emri ile bir süre tophane ve kışla olarak kullanılsa da günümüzde hem müze hem de sergi salonu olarak hizmet veriyor.
3. Üç Kümbetler
Üç Kümbetler, koni şeklindeki çatısı, özenli geometrik detayları ve duvarlar üzerindeki rölyefleriyle bir dönemin klasik mimari özelliklerini taşıyan üç Selçuklu kümbetinden oluşuyor. Kümbetler, Erzurum’un en eski tarihi yapıları arasında.
Anıt mezar kültürünün Anadolu topraklarındaki en güzel örneklerinden Üç Kümbetler’den en büyüğü Emir Saltuk’a ait. Emir Saltuk Kümbeti’nin üzerinde yer alan hayvan kabartmaları eski Türk takvimlerindeki burç figürlerini andırıyor. 12. yüzyılın sonlarında inşa edildiği düşünülen kümbetlerden diğerlerinin kime ait olduğu bilinmiyor. Birkaç adım ötede ise eski Erzurum kültürünün mükemmel bir örneği 300 yıllık Paşa Bey Konağı yer alıyor.
5. Erzurum Kalesi
Erzurum Kalesi‘nin bulunduğu tarihi mahallede birçok Selçuklu medrese ve türbesi, eski Bizans yapıları ve Osmanlı camileriyle yan yana. Erzurum’un tarihi yapılarından Erzurum Kalesi’nin 5. yüzyılda Bizanslılar tarafından yaptırıldığı tahmin ediliyor. İçinde 1124-1130 yılları arasında yapıldığı bilinen bir saat kulesi var. ilk olarak Kanuni Sultan Süleyman ve Sultan II. Mahmut tarafından onarılmış.
Erzurum Kalesi maalesef Rusların işgali sırasında ciddi bir yıkıma uğramış. İç ve dış kaleden meydana gelen Erzurum Kalesi’nin Tebriz Kapısı, Erzincan Kapısı, Gürcü Kapısı ve İstanbul Kapısı olmak üzere günümüze ulaşan 4 kapısı bulunuyor. Erzurum Kalesi, şehrin panoromik fotoğraflarını çekmek isteyenlere, manzarasıyla ilham verici fırsatlar sunuyor.
⏰ Erzurum Kalesi ziyaret saatleri yaz dönemi (1 Nisan – 1 Ekim) 10.00-17.00; kış dönemi (1 Ekim – 1 Nisan) 08.00-17.00. Kale, pazartesi hariç haftanın 6 günü ziyarete açık. 🔐 Erzurum Kalesi giriş ücreti 10TL. Müze Kart geçerli.
4. Erzurum Ulu Camii
Ulu Camii, gerek mimari özellikleri gerekse iç dekorasyonu ile şehrin en eski ve en görkemli ibadethanelerinden biri. Erzurum tarihi yerleri içerisinde yer alan Ulu Camii Saltuklular döneminde inşa edilmiş. Caminin esas adı Atabey Camii olmasına rağmen ihtişamıyla halk arasındaki Ulu Camii olarak isimlendirilmiş.
Caminin tepesi, bölgede çok sık rastlanan kırlangıç yuvasını andıran biçimde örtülmüş. Bu mimari özelliği sayesinde içerideki nem ve koku doğal yollarla temizlenip bir havalandırma sağlanıyor. Eski Erzurum evlerinde bu teknik yine görülebiliyor.
6. Palandöken Kayak Merkezi
Palandöken Kayak Merkezi, sıfırın altındaki sıcaklığı ve zirveleriyle bilinen Erzurum’un başka şehirleri kıskandıracak güzellikteki kayak merkezi. 3 bin 176 metre devasa yüksekliğiyle tüm vadiye hâkim Palandöken’in göz alıcı manzarası, şehrin insanı zinde tutan soğuk havası ve parlak gökyüzü bu bembeyaz cenneti çekici kılıyor. Ana telesiyej hattının başlangıç noktasındaki otellerden birinde kalırsanız odadan çıktıktan dakikalar sonra kayak dolu bir güne başlangıç yapabilirsiniz.
Erzurum şehir merkezinin güneyinde yer alan Palandöken Kayak Merkezi, kar kalitesi, uzun ve dik pistleri ile Türkiye’nin en iyi kayak merkezlerinden biri. Kar yağışının ekim-kasım aylarında kendini gösterdiği Erzurum’da, kayak için en uygun dönem nisan sonuna kadar devam ediyor. Merkezde yılın 5 ayı kayak yapılabiliyor.
Uluslararası Kayak Federasyonu (FIS) tarafından tescilli pistleriyle aynı anda yaklaşık 12 bin kişiye kayak yapma fırsatı sunuyor. Palandöken Kayak Merkezi’nde, Alp disiplini ve snowboard için son derece uygun pistler, yamaç paraşütü, dağcılık, snowtube, paintball gibi aktiviteleri yapmak mümkün. Kayağa ara verdiğiniz günlerden birinde kendinizi kalın giysilerle sarıp sarmalayın ve dağların üzerindeki tabyalardan birinden şehre bakın.
7. Erzurum Tabyaları
Erzurum Tabyaları‘nın tarihi 18. yüzyıldaki Osmanlı-İran Savaşı’na uzanıyor. Birçoğu Rusların Doğu Anadolu’da 19. yüzyılın başından itibaren yaptığı baskın ve işgal girişimine karşı savunma amacıyla inşa edilen tabyaların sayısı 22. Karargah binaları, eğitim sahaları, sarnıçlar, pusu odaları ve askeri barınaklardan oluşan tabyalardan en önemlileri Mecidiye ve Aziziye.
Ana tabyalardan Aziziye Tabyası, aynı zamanda şehrin kahramanı kabul edilen Nene Hatun’un türbesine de ev sahipliği yapıyor. Nene Hatun, 20. yüzyıl başlarındaki Rus işgaline karşı Erzurum’u kucağında bebeğiyle savunan genç bir kadındı.
8. Tortum Gölü
Tortum Gölü’nün bulunduğu vadi, Tortum ilçesinin 35 km kuzeyinde yer alıyor. Türkiye’nin 4 akbaba türünü de görmenin mümkün olduğu, yırtıcı kuşların uğrak yeri olan göl, büyüleyici bir güzelliğe sahip. Kemerlidağ’dan inen bir heyelan kütlesinin Tortum Çayı’nın önünü kapamasıyla meydana gelen göl, yaklaşık 8 km²’lik bir alanı kaplarken, en derin noktası 1 km’yi buluyor.
Tortum Gölü’nü mesire alanları, karşı kıyısını elma ve kayısı bahçeleri, doğu kıyılarını peri bacaları süslerken, gölde Ayvalı ve Küçük adında iki ada ve Balıklı Köyü önlerinde göle doğru uzanan Bozburun Yarımadası bulunuyor. Oldukça sakin olan gölün üzerinde sandalla gezinti yapmak mümkün.
9. Tortum Şelalesi
Tortum Şelalesi, ülkemizin en çok tanınan şelalelerinden biri. Tortum Hidroelektrik Santrali’ni çalıştıran Tortum Gölü’nün sularının fazlası doğal seti aşarak 48 m yükseklikten Tev Vadisi’ne döküldüğü yerde Tortum Şelalesi’ni oluşturuyor. Üstte gökkuşağı, altta koca bir dev kazanı meydana getiren şelale, ülkemizin büyük şelalelerinden biri olarak anılıyor.
Şelalenin önünde yer alan izleme balkonu, ziyaretçilerin ıslanma pahasına çıktığı, doğa tutkunlarını kendine hayran bırakan eşsiz bir güzellik sunuyor. Uzundere ilçesinde, Erzurum kent merkezinin 100 km kuzeyinde bulunan Tortum Şelalesi’ni görmek için en uygun zaman şelalenin bütün görkemiyle kendini gösterdiği mayıs ve haziran ayları. Tortum’un çevresi de bir mesire alanı.
Son yıllarda Uzundere Geleneksel Cumhuriyet Karakucak Güreşleri adıyla bilinen ve 1923’ten beri sürdürülen güreşler de Erzurum’un Uzundere ilçesinde yapılıyor. Ekim ayı civarındaki Erzurum gezinizde aklınızda bulunsun.
10. Haho Kilisesi
Haho Kilisesi, Gürcü Bağratlı Krallığı’nın Erzurum’a bıraktığı miraslardan biri. Kilise, Meryem Ana Kilisesi ve Taş Cami ismiyle de biliniyor. Erzurum’un Tortum ilçesindeki Bağbaşı Köyü’nde bulunan kilise 976-1001 yılları arasında yaptırıldıktan sonra 19. yüzyılda camiye çevrilmiş. Kilisenin içerisindeki İsa ve Meryem Ana freskleri oldukça etkileyici.
11. Öşvank Kilisesi
Öşvank Kilisesi, Erzurum’un Uzundere ilçesindeki Çamlıyamaç Köyü’nde bulunuyor. 963-973 yılları arasında Gürcü Bağratlı Krallığı tarafından inşa edilen kilise, Bizans Dönemi’nde tadilat görmüş. Freskleriyle ünlü kilisede vaftizhane, hamam, mutfak ve rahip evleri bölümleri var.
12. Çobandede Köprüsü
Çobandede Köprüsü, İlhanlı Hükümdarı Gazan Han tarafından 1298’de yaptırılan ve bezemeleri Selçuklu ve İlhanlı mimari üslubunu yansıtan tarihi bir doku. Tarihi İpek Yolu üzerindeki köprü, Karga Pazarı ve Aras nehirlerinin kesiştiği noktada, 128 m uzunluğa sahip. Siyah, kırmızı ve gri renkli kesme taştan yapılan 7 gözlü köprü, özellikle güneşin ilk ışıklarıyla gizemli bir görüntüye sahip oluyor.
13. Narman Peri Bacaları
Narman Peribacaları, kırmızı tonlarıyla göz alıcı bir güzelliğe sahip. Erzurum şehir merkezine 90 km uzaklıkta yer alıyor. Narman ilçesinin 7 km güneyinde bulunan yer alan vadi milyonlarca yıl önce kayaçlardan çözülen malzemenin akarsularla Narman Havzasına taşınmasıyla oluşmuş.
Kırmızı Periler Diyarı olarak anılan peri bacaları, yağmur ve rüzgarın kumlu toprak yapısını aşındırması sonucunda ortaya çıkmış. Kayaçlardan çözülen demirin oksitlenmesi coğrafyanın kızıl renginin sebebi. Jeolojik bölge, dev heykelleri andıran peri bacaları ve nadir bulunan kuş türleri eşliğinde uzun kanyon yürüyüşleri için ideal.
14. İspir Yedigöller
İspir Yedigöller, Erzurum’un en önemli doğal güzelliklerinden. Bölgede dağların yüksekliği yer yer dört bin metreyi bulurken sarp tepeler arasında turkuaz renkli volkanik göller yer alıyor. Ovit Dağı’nın güney yamaçlarında yer alan vadilerde, irili ufaklı 11 volkanik göl var. Doğa yürüyüşü parkurları ve muhteşem doğa manzaralarıyla Yedigöller, bölgenin saklı güzelliği. Yedigöller’e İspir’den ancak arazi araçlarıyla ulaşılabiliyor.
İspir’e 17 km uzaklıkta yer alan Elmalı Çamlı Mağarası da Erzurum gezilecek yerler listesine alınabilir. Salon ve koridorları sarkıt ve dikitlerle dolu olan mağaranın yüksekliği bazı yerlerde 20 metreye ulaşıyor.
15. Çoruh Havzası
Çoruh Havzası, Türkiye’nin en bakir doğal koruma alanlarından. Havza, Uluslararası Çevre Koruma Örgütü’nün belirlediği dünyanın 34 sıcak noktasından biri. Biyolojik çeşitliliğiyle Kafkas ekosisteminin batı ucunu oluşturan bölgede orkide, süsen ve sardunya gibi 100’den fazla endemik bitki türü ile zengin bir yaban hayatı var. Nemli ormanlardan alpin çayırlara dek zengin bir çeşitlilik gösteren bölgede kuş, kelebek ve yaban hayatı gözlemciliğinin yanı sıra foto safari gezileri yapılabiliyor.
Erzurum yeme içme
Erzurum, coğrafi konumu ve zengin tarihi geçmişi ile kadim bir yemek kültürüne sahip. Ağırlıklı olarak et yemeklerinden oluşan şehrin yemek kültüründe sebzeler ancak et yemeklerine garnitür olarak kullanılıyor. Erzurum denince ilk akla gelen yemek dönerin yatay versiyonu gibi duran cağ kebabı oluyor. Cag kebabını klasik dönerden ayıran özellik ise etinin dana ve kuzudan hazırlanması, etin terbiyelenme biçimi ve şişle servis edilmesi.
Erzurum’un en meşhur cağ kebapçıları Koç Cağ Kebap ve Şakir Usta’nın Gel Gör Kebap dükkanı. Şehre ilk kez gelenlerin mutlaka tatması gereken lezzetler arasında paça çorbası, kadayıf dolması ve pekmezli baklava bulunuyor. Paçacı Sülfettin Usta’nın Yeri çorba çeşitleriyle, Muammer Usta ise baklava ve kadayıf dolmasıyla öne çıkıyor.
Erzurum alışveriş
Erzurum, geleneksel el sanatlarının hayat bulduğu tarihi çarşıları ve modern alışveriş merkezleriyle her türlü alternatifi bulabileceğiniz bir şehir. Erzurum’dan dönmeden almanız gereken hediyelik eşyalar arasında Oltu taşı, bakır aksesuarlar, el dokuması halı ve kilimler, çeçil peyniri ve tandır ekmeği bulunuyor.
Şehir merkezinde geleneksel ürünlerin satıldığı en gözde çarşılar ise Bakırcılar Çarşısı, Taşhan ve Tebriz Kapı. Taşhan ismiyle tanınan Rüstem Paşa Pasajı daha çok Erzurum’un meşhur Oltu taşından yapılan hediyelik eşyaların satıldığı bir merkez. Oltu taşıyla yapılan tespihten küllüğe, yüzükten farklı objelere kadar onlarca seçeneğin arasından bir şeyler bulabilirsiniz. Kentin en popüler alışveriş merkezleri ise Forum Erzurum ve Erzurum AVM.
Erzurum konaklama
Erzurum’da konaklama alternatifleri şehir merkezi ile Palandöken Kayak Merkezine dağılmış durumda. Kış döneminde şehri ziyaret eden birçok kişi kayak merkezinde konaklamayı tercih ederken, yılın diğer bölümlerinde gezilecek görülecek birçok noktaya olan yakın konumuyla şehir merkezi daha çok tercih ediliyor.
Palandöken Kayak Merkezinde 2 adet 5 yıldızlı ve 3 adet de 4 yıldızlı otel kayak severlere konaklama ve kayak ekipmanlarını sağlama hizmet veriyor. Erzurum Kayak Otelleri hem kayak sezonunda hem de yaz döneminde Palandöken Dağı ve Erzurum çevresini keşfetmek isteyen konukları ağırlıyor.
Palandöken Kayak Merkezinde konaklama için tercih edebileceğiniz oteller arasında modern mimarisi ile Sway Hotels, Dedeman Palandöken Ski Lodge ve Palan Otel bulunuyor. Şehir merkezinde kalabileceğiniz oteller ise Otel Zade, Polat Erzurum Resort Hotel, Saltuk Otel, Çağ Otel ve Büyük Akçay Otel.
Erzurum nerede
Erzurum’a nasıl gidilir
Erzurum, Ankara’dan başlayan ve Erzurum’dan sonra ikiye ayrılarak Kars ve Ağrı’ya ulaşan devlet karayolunun üzerinde yer alıyor. Yüksek standartta bir karayolu ağına sahip şehre Türkiye’nin birçok kentinden direkt otobüs seferleri ile ulaşılabiliyor.
Erzurum, İstanbul’a 1.242 km, Ankara’ya 876 km, İzmir’e 1.599 km, Ağrı’ya 181 km, Kars’a 204 km, Erzincan’a 188 km, Bayburt’a 125 km, Rize’ye ise 254 km uzaklıkta. Erzurum Otogarı şehir merkezine 7 km uzaklıkta, Yakutiye’de bulunuyor.
Erzurum şehir merkezine 15 km uzaklıkta bulunan Erzurum Havalimanı’na İstanbul Havalimanı, İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı, Ankara Esenboğa Havalimanı, İzmir Adnan Menderes Havalimanı, Antalya Havalimanı ve Bursa Yenişehir Havalimanı’ndan direkt uçak seferleri yapılıyor.
Erzurum şehir merkezinde Devlet Demiryolları’na ait tren garı bulunuyor. İstasyon Mahallesi’nde yer alan Erzurum Tren Garı, aynı zamanda Ankara-Kars arasında seferleri bulunan Doğu Ekspresi’nin de duraklarından biri. Doğu Ekspresi Ankara, Kırıkkale, Kayseri, Sivas, Erzincan, Erzurum, Kars güzergahında sefer yapıyor. Erzurum’a nasıl gidilir blog yazımda ulaşım hakkında detaylı bilgiler paylaştım; göz atın.
Erzurum, tarihi ve kültürel zenginlikleri ile yalnızca kışın değil yılın her mevsimi ziyaret edilmeye değer. Palandöken’in eteklerinde kurulu, köklü bir tarihe sahip Erzurum’da gezerken Anadolu’nun tarihinde keyifli bir yolculuğa çıkabilir, Doğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük kentinde doğanın ve kültürün izini sürebilirsiniz.