St. Stephan Katedrali, Avusturya’daki tek Roman Katolik kilisesi ve başpiskoposluk merkezi. Viyana‘nın en önemli mimari ve dini yapılarından olan kilise, aynı zamanda ülkenin en popüler turistik çekim merkezi olarak her yıl bir milyondan fazla ziyaretçiyi ağırlıyor.
Viyana’nın kalbinin attığı yer olan Stephansplatz Meydanı’nda bulunan katedral, muhteşem mimarisi ile şehrin tarihi dokusunu tamamlayan parçalardan. 1147’de inşa edilen yapı, Viyana’nın sembolü olarak kabul ediliyor.
St. Stephan Katedrali, Viyana
Harika bir dekora sahip olan çatısı, 137 metre yüksekliğindeki kulesi ve gösterişli Gotik yapısıyla 800 yıllık bir mimarinin izlerini taşıyan St. Stephan Katedrali, 13. yüzyılda inşa edilen orijinal halinden günümüze sadece kapı ve kulelerini ulaştırmayı başardı.
Katedrale 14. yüzyılda Gotik tarzda bir mimariye geçiş ile birlikte St. Eligius, St. Tirna ve St. Catherine şapelleri eklendi. 15. yüzyılda Güney Kulesi, Nef ve St. Barbara şapelinin inşa edilmesiyle son halini alan katedral, II. Dünya Savaşında yerle bir oldu. II. Dünya Savaşı’nın ardından 1948’de başlayan yeniden yapılanma sürecinde 1962’de son eksikleri de tamamlanan yapı, Viyana’nın sembolü olarak kentin en önemli tarihi ve turistik noktasına dönüştü.
St. Stephan Katedrali, ziyaretçilerini üzerinde ejderhalar, kuşlar, aslanlar, keşişler ve iblis işlemeleri bulunan devasa bir Romanesk tarzı kapısıyla karşılıyor. Piskopos girişi olarak bilinen kapı o dönemler sadece kadın ziyaretçilerin kullanımına açıktı. Bu kapı 1370’den kalan figürleriyle öne çıkıyor.
Viyana gezilecek yerler listesindeki en önemli yerlerden olan Katedralin erkek ziyaretçilerinin kullandığı ‘Singer Gate’ ise üzerinde havariler ve St. Paul efsanesini anlatan 1378 yılına ait figürlere sahip. Katedral, üç koridorlu iç mimarisi ise sütunlarla ayrılmış. Aralarında tarihi 1470’e uzanan, St. Christopher’ın da bulunduğu gerçek ölçülerdeki heykeller oldukça görkemli.
Yapının nef bölümünde bulunan kürsü Gotik mimarisinin başyapıtlarından biri. ‘Servant’s Madonna’ heykeli ise 1340’lı yıllara uzanan bir tarihe sahip. Bu heykelde efsaneye göre hırsızlıkla suçlanan bir hizmetçinin masum bulunduktan sonra bakireye dönüşmesi anlatılıyor.
Katedralede görülecek bir başka muhteşem eser de geç dönemlere ait kilise orgu. Kilisenin güneyinde ise III. Friedrich’in mezarı bulunuyor. Leopold sunağının üzerinde bulunan Gotik kubbe ve Pötscher Madonna görülmesi gereken diğer eserler arasında.
Katedral Şapelleri
St. Stephan Katedrali’nde karşınıza ilk çıkan şapel Türk fatihi olarak da bilinen Prens Eugene’e adanmış olan 1359 yapımı Tirna Şapeli. Sunağın tepesinde bulunan haç üzerine dikkatli bakıldığında İsa’nın yüzüne yapıştırılmış sakal görülebiliyor. Bu sakal 15. yüzyılda eklenmiş gerçek bir sakal ve halen uzadığına inanılıyor.
Catherine Şapeli ise 1481’de inşa edilmiş. Üzerinde harika rölyefleriyle yapının en etkileyici noktalarından. 14. yüzyıla ait birçok heykelin bulunduğu Eligius ya da Dukes şapelleri de yine görülmeye değer yerler arasında bulunuyor.
Katedral Kuleleri
St. Stephen’ı en meşhur yapan özelliği Viyana’nın gökyüzünü yüzyıllardır süsleyen efsanevi kuleleri. Kulelerden en uzunu olan Steffl için Viyanalılar Güney Kulesi diyor.
1356’da yapımına başlanmış olan kule 137 metre yükseklikte ve Avrupa’daki en güzel Alman Gotik kulesi olarak kabul ediliyor.
Kulenin muhteşem manzaraya sahip teras kısmına çıkmak için 343 basamağı aşmak gerekiyor. Yukarıya çıkmak biraz zorlayıcı olsa da manzara inanılmaz güzellikte. Katedralin Kuzey Kulesi ise devasa büyüklükteki Pummerin Çanı’na ev sahipliği yapıyor.
Yeraltı Mezarları ve Katedral Hazinesi
Yeraltı mezarları St. Stephen’ın kuzey kulesinin altında bulunuyor. Yeraltı mezarlarını ziyaret etmek için ayrı bir bilet almak gerekiyor. Ancak bilet alıp girseniz bile mezarların tamamı ziyarete açık değil.
Yeraltı mezarlarında 10,000 Viyanalının mezarları bulunuyor. 14. yüzyılın sonunda inşa edilen yapı bölgenin mezarlıklarının dolması nedeniyle geçici bir çözüm olarak yapılmış, 1783’te kapatılmış.
Katedralde en çok ziyaret edilen yer ise IV. Rudolf tarafından yaptırılan Ducal Mahzeni. Mahzenin batı galerisinde görebileceğiniz Katedral Hazinesi ise kilisenin en önemli ve değerli eşyalarının sergilendiği muhteşem bir sergi.
St. Stephen Katedrali’ne nasıl gidilir
St. Stephen Katedrali, Viyana’nın şehir merkezine ve en çok ziyaret edilen turistik bölgelerine çok yakın ve yürüme mesafesinde bulunuyor. 1A, 2A ya da 3A numaralı belediye otobüsleri katedralin çok yakınından geçiyor. En yakın metro istasyonu Stephansplatz. Hemen hemen şehrin her yerinden metro ile ulaşım mümkün.
Avrupa’nın birçok büyük şehrinde olduğu gibi Viyana’da da şehir merkezleri araç trafiğine kapalı. Eğer arabayla gelmeniz şartsa şehir merkezi dışında bir yere park edip toplu taşıma araçlarını kullanabilirsiniz. Şehir merkezinde park yeri bulunmuyor.
Katedralin bulunduğu Stephansplatz Meydanı, şehrin en hareketli bölgelerinden biri. Meydanda görebileceğiniz diğer tarihi yapılar arasında Mary Magdalene Şapeli, Seçim Binası (Das Churhaus) ve Başpiskopos Sarayı bulunuyor.