İstanbul, dünyada 2 kıtayı birleştiren veya ayıran bir noktada kurulmuş tek şehir. Bu da onu daha coğrafi olarak bile eşsiz ve farklı yapıyor. Bu da şehrin ruhunun oluşmasını, gelişmesini ve şekillenmesini etkiliyor ve etkilemeye de devam edecek.
Eski çağlardan beri Avrupa ile Asya arasında önemli bir güzergâh noktası durumundaki İstanbul Boğazı, coğrafi özellikleri bakımından çok stratejik öneme sahip. Burası, Hazar petrollerinin dünya pazarlarına ulaştırılmasında önemli bir enerji koridoru.
İstanbul Boğazı
32 km uzunluğundaki İstanbul Boğazı, dünyanın hem en stratejik hem de en kalabalık su yollarından birisi. Boğazı’ın en geniş yeri Karadeniz girişinde 3.700 metre, en derin noktası 124 metre, en sığ yeri ise 36 metre.
Rusya ve Hazar Denizi havzalarından çıkarılan ham petrolün büyük bir kısmı Akdeniz’e ve oradan da dünyadaki pazarlarına ulaştırılırken İstanbul Boğazı’ndan geçiyor. Bu da, küresel petrol taşınma hacminin %4,5’una eşit. İstanbul Boğazı’ndan 2010 yılında 50,871 gemi, 9 274 tanker geçmiş; yılda yaklaşık 150 milyon ton tehlikeli yük taşınmış.
Bu denli yoğun deniz trafiği beraberinde sorunları da birlikte getiriyor. Zaman zaman meydana gelen gemi kazaları; gemilerin dengelerini sağlamaları için balast tanklarındaki kirli suyu salmaları sonucu, Boğaz’daki canlı yaşamı da büyük ölçüde zarar görüyor.
Fotoğrafı Kuzguncuk’tan çektim. Biz Kuzguncuk’tan Ortaköy’den veya İstanbul Boğazı’na nazır diğer şahane noktalardan bu olağanüstü manzaraya bakıp keyfini çıkarıyoruz, oysa deniz altı yaşamı yok olma ile karşı karşıya.
İstanbul’un kuzeyinde Anadolu Fenerini Türkeli Fenerine birleştiren çizgi ile Güneyinde Ahırkapı Fenerini, Kadıköy İnceburnu Fenerine birleştiren çizginin arasında kalan su geçidi İstanbul Boğazı olarak adlandırılıyor.
Ahhhhhhhhhhh İstanbul ne menem bir şehirsin sen. Büyü gibi aşk gibi sanat, tarih gibi her bir şeyi içinde. Bir ayağı bir kıtada öbürü başka birinde. Tepeden bakan dünyaya gizemli bir kadımışcasına, muhteşem.
İstanbul’un yeni yüzünü görmüyorum ben kitaplardan okuduğum, eski resimlerde gördüğüm şeklini görüyorum. Bu haliyle seviyorum onu. Kalabalığı değil, eskiden kalan ruhunu seviyorum.
Istanbul seyahatleri sırasında zorluk çekmemeleri için yabancı misafirlerinizi yönlendirebileceğiniz Ingilizce web sitesidir. Istanbul toplu taşıma, gidilmesi görülmesi yerler hakkında bilgiler verir. http://www.bookmarkturkey.com
İstanbul Boğazımız bir tanedir evet. 🙂 Kanal İstanbul hayata geçse süper olacak. Bir nebze olsun ticari gemileri boğazdan geçirmeyerek su altı canlıların yaşam alanlarını tekrar kendilerine iade edecek olmak çok ama çok önemli bu anlamda. İstanbul Boğazı sanıyorum ki su sporlarına da ev sahipliği yapacak. Belki dalgıç olarak sizler de Boğaz’da dalarsınız bir gün. 🙂
Boğazı seyretmek için Sapphire Avm’nin seyir terasından, Çamlıca tepesinden, Nakkaştepe’den, Rumeli Hisarüstü’nden güzel şehrimizi seyretmeniz mümkün. Bir dahaki gelişinize Beykoz Hayal Kahvesinde kahvaltı edip, Çınaraltı kahvesinde çay içmenizi öneririm. Boğaz turu isterseniz, hafta içi saat 16:00’ya kadar çalışan şehir hatları vapuru ile veya Tur-Yol’a ait küçük gezi tekneleriyle boğazda 1-1,5 saatlik gezinti yapmanız mümkün. Eminim şahane makinenizle bolca güzel fotoğraflar çekersiniz. İstanbul’u bir de sizin gözünüzden görmek isterim. 🙂
Boğazı deniz trafiğine, balıklarımızı su altı canlılarımızı heba etmeyelim. Gelecek kuşaklar da lüfer yiyebilsin.
Dünyada her büyük, önemli şehrin bir doğa harikası vardır. İstanbul’unki de boğazdır ve dünyanın ağaç çeşitliliği açısından en zengin yeri. Yani dünyada bir tek İstanbul Boğazı’nda bu kadar dar bir alanda bu kadar çok çeşitli ağaç vardır. Bu özelliği ile dünya fauna literatürüne geçmiş, kadın gerdanı kadar güzel Allah vergisi…
İstanbul bir deli şehir.Boğazı ona ayrı bir güzellik katıyor.Şehr-i İstanbul ne verseler değişmem şehrimi saraylara,hanlara…
Bir şehri seversin şehir de seni
O şehirde gezersin
Şehir de sen de gezer
Martısını tanırsın
Balıkçısına gidersin
Rakısını içersin
Ah o mazilerini dinlersin köşe başlarında
Tarihin sırlı kollarında puslu puslu bakarsın İstanbul’a
Gemiler geçer
O gemilerde gidenler, gelenler
Bir simit peşinde dalgalar
Dalgalarında karabataklar
Haydarpaşa da gün batımı
Aşıklarda akşamlar
Boğazdan gemiler geçer
Adalar, adalar…
Geçmişi tarihten gelen ve gelecekte de tarihe sahne olacak diğer anlaşmaların sebebi İstanbul boğazı…
Boğazdan feribotla geçerken martılara dokunacakmışsınız hissi. Köprüden geçerken de manzaraya özellikle kız kulesine göz atmak kalabalıktan sıyırıyormuş gibi hissettiriyor insana.
Şahsen bu deneyimi yurtdışında yaşayan ve İstanbul’u ilk kez gezmeye gelen bir arkadaşımın gözünden değerlendirerek kısa ve öz bir şekilde sizinle paylaşmak istedim.