Tac Mahal (Taj Mahal), taşa kazınmış bir aşk şiiri olarak dünyanın en güzel mimari eserlerinden biri. Hindistan hükümdarı Şah Cihan’ın büyük bir aşkla sevdiği karısı Mümtaz Mahal için Hindistan‘ın Agra şehrinde yaptırdığı, dünyada aşk için dikilmiş en büyük ve en güzel âbide. Ünlü hint ozanı Rabindranath Tagore ‘Sonsuzluğun yüzünde bir gözyaşı damlası’ olarak tanımladığı mimari bir şaheser.

Sabahın erken saatlerinde pembe, gün içerisinde beyaz, ay ışığında ise altın rengine bürünen şaheser Tac Mahal, Cengiz hanın soyundan gelen Şah Cihan’ın tutkusunun eseri. Babür İmparatorluğunu 1627-1658 yılları arasında yönetmiş beşinci hükümdarı Şah Cihan, doğum sırasında ölen eşi Mümtaz Mahal’ın anısına yaptırdı. Tac Mahal için İngiliz Lordu Edward Lear; “İnsanlar ikiye ayrılır: Tac Mahal’i görenler ve görmeyenler” sözleri ile bu göz kamaştıran yapının mükemmelliğini biraz da olsa ifade ediyor.

Taç Mahal, Agra, Hindistan
Tac Mahal, Agra, Hindistan

Tac Mahal, İsviçre merkezli New 7 Wonders Vakfı’nın dünya çapında halk oylaması ile belirlediği dünyanın yeni 7 harikası listesinde yer alıyor. Taç Mahal, 1983’ten bu yana da UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alıyor.

Taç Mahal’in hikayesi

Babür İmparatoru Şah Cihan 1592’de doğdu, 30 yaşında kardeşlerinden birini öldürüp babasına isyan etti, yenildi ve Bengal’e çekildi. Babası Cihangir’in 1628’de ölmesi üzerine Agra’da tahta çıktı. Moğolların altın çağında imparatorluğunun sınırlarını oldukça genişletti ve ülkesi 3.6 milyon km karelik bir alana kadar büyüdü. 100 milyon kişinin imparatoru oldu. Adının anlamı cihan imparatoruydu, yani kralların kralıydı.

Malta

Amerika’nın zenginlikleri dünyanın öbür ucundaki bu hükümdarı dünyanın en zenginlerinden biri yapıyordu. Hindistan sahili boyunca kurulmuş olan ticaret istasyonları, Amerikan gümüşüne boğulmuş binlerce tüccarı buraya çekiyordu. Avrupalıların istediği kumaş, pamuk, ipek, baharat, biber ve tarçın gibi egzotik Asya mallarının ana kaynaklarından biriydi. Ticaretle her yıl Hindistan’a 100 ton gümüş akıyordu ve bu da tek kişiye, Sultana gidiyordu.

Taç Mahal hakkında bilgiler
Taç Mahal

Şah Cihan’ın dünyalar kadar sevdiği eşi Mümtaz Mahal’in babası Âsaf Han, Karakoyunlu Türkmenlerinden İranlı bir vezirdi. Ancak Şiîliği terk edip Sünnî olmuştu. Vaktiyle soylular yaptıkları el işlerini Mina Pazar denilen bir kermese götürüp satar ve parasıyla hayır işlerlerdi. O zamanlar şehzâde olan Şah Cihan, anne tarafından akrabası 20 yaşındaki Mümtaz Mahal ile burada tanıştı. Güzellik ve zekâsına hayran oldu. Tarihin en büyük aşklarından birisi burada doğdu.

İsmi, ‘sarayın mücevheri’ anlamına gelen Mümtaz Mahal şahın en gözdesiydi. Çok sayıda karısı olmasına rağmen Mümtaz Mahal’a tutkuyla bağlıydı şah Cihan. Saray tarihçileri, onun tahtın arkasındaki ilham kaynağı olarak övüyor. Evlilikleri 20 sene sürdü. Bu zaman zarfında Şah başka kadına bakmadı. 14 çocukları oldu. 7’si yaşadı.

Bir isyanı bastırmak için ordularıyla Burhanpur’a giden Şah Cihan’a, dokuz aylık hamile olmasına rağmen her zamanki gibi eşi Mümtaz Mahal de eşlik etmişti. İmparatorun en sevdiği karısı 14. çocuğunu doğurduğunda, çok kan kaybeder ve ölür. Şah Cihan’ın gücü, serveti sevdiği kadını kurtaramadı ne yazık ki. En sevdiği insanı yitirdi ve karısı ellerinin arasından kayıp gitti.

Tac Mahal Nerede
Tac Mahal Efsanesi

Şah Cihan, 2 yıl yas tuttu. Artık devlet işlerine ilgisini kaybeden hükümdar, teselliyi sanat ve mimaride buldu. Yas içindeki Şah Cihan, sevgili karısı için bir mezar yaptırmaya karar verdi. Her şeyden çok sevdiği eşi için bir türbe inşa ettirmek üzere İstanbul’dan mimar istedi. Mimar Sinan’ın talebesi ve Sultanahmet Câmii mimarı Mehmet İsmail Efendi ile ile yapıdaki yazıları yazan Hattat Serdar Efendi Agra’ya gönderildi.

1632’de inşasına başlanan eserin inşasında günde 20 bin işçi çalıştı. Tac Mahal’in yapımında parlak, ince mavi damarları olan beyaz mermer ve kırmızı kum taşı kullanıldı. Aynı mermerden yapılan ve yerden yüksekliği 82 metre olan kubbe 1648’de yapıldı. Yapımına başlanmasından tam 20 yıl sonra 1652’de tamamlandı.

Mücevherlerle süslenmiş yüzlerce ton beyaz mermer, bugünün parasıyla 70 milyon dolar değerlik bir anıtı ortaya çıkardı, Ebedi Tac Mahal‘ı. Dünyanın en destansı anıtlarından biri olan Tac Mahal böyle doğdu.

Tac Mahal hakkında bilgiler

Tac Mahal, Babür İmparatorluğu’nun 6. hükümdarı Şah Cihan (1593-1666) tarafından, o zamanki imparatorluğun başkenti olan Hindistan’ın Agra şehrinde, Jumna (Yamuna) Nehri’nin kıyısında yaptırıldı. Şah Cihan döneminin eseri olan Tac Mahal dünyanın harikalarından birisi ve çok özgün etkileyici bir mimariye sahip.

İran ve Türk sitilinde düzenlenmiş görkemli ana türbe binası tamamen beyaz mermerden, külliye içindeki diğer kısımlarda ise kırmızı kum taşı kullanıldı. Köşelere dışa doğru eğik dört minare eklendi. İç ve dış çevresine Yâsin Sûresi yazıldı. Solda zarif bir câmi, sağda bunun simetriği misafirhane ve havuzlarla bezeli bir bahçe eklendi.

Tac Mahal’in mermerleri ve iç duvarları yakut, safir, pırlanta, zümrüt, akik, firuze, sedef, mercan, sedef ve inci ile süslendi. Bu taşları Hint prensleri Şah Cihan’a hediye ettiler. Bir tarihçi hazine binalarından birini sadece şöyle tariflemiş; 375 kilo inci, 137,5 kilo zümrüt, 3 gümüş taht, 100 gümüş sandalye ve 100 bin adet gümüş tabak…

Tac Mahal Hikayesi
Tac mahalin içi
Tac Mahal’in hikayesi etkileyici
Tac Mahal

Hindistan’a özgü Gülmohar ağaçlarındaki papağanlar, bahçelerindeki sincaplarla gizemli bir masala sürükleyen Tac Mahal’deki Ercümed Banu’nun mermerden yapılan mozelesi değerli taşlardan yapılmış çiçeklerle bezenmiş durumda.

Şah Cihan, ömrünün kalanını bir odada kimseyle görüşmeksizin Tac Mahal’i seyrederek geçirdi. Oğlu Evrengzib 1658’de Agra’yı işgal edip tahta oturdu. Şah Cihan önce saraya, sonra Agra Kalesi’ne hapsedildi ve sekiz yıl sonra 1666’da, 74 yaşında öldü. Şah Cihan ve eşinin kabirleri türbenin en alt katında yan yana duruyor.

Ünlü roman yazarı Pearl S. Buck, Tac Mahal hakkında şöyle yazmış; “Çok az güzellik, kendisi hakkında söylenenlerden daha güzel olmayı başarmıştır. Bunlardan biri de Tac Mahal’dir.” Hindistan’a gidenlerin bir çoğu da muhtemelen bu düşünceleri paylaşıyordur. Bugün, Hindistan’ın en çok turist ziyareti alan eserlerden birisidir Tac Mahal.

39 Yorumlar

  1. Sizi Facebook, blog, mail her yoldan takip ediyorum. Sizin gibi icimdeki bu bastiralamaz kesfetme istegini bir nebze bastirmayi cok isterim. En cok Nil Cruise heyecanlandirdi. Kim bilir belki ben de bir gun yapabilirim. 🙂

  2. Ne kadar çok gezmişsiniz. Nasıl bu kadar çok gezebilirim diye soruyorum kendime..Hndistan en çok merak ettiğim gezmeli dediğim yerlerden. Oraya gitmişken Sri Lanka’ya neden geçmediniz? Haritada yakın gibi duruyor.

  3. 2007 de Hindistan ve Katmandu seyahati yaptım. Çocukluktan beri o bölgeyi çok merak ederdim, seyahatim çok güzel geçti. Fakir, mutlu insanları görmek, rengarenk çok zengin kültürden etkilenmemek mümkün değil. Hayata bakışım etkilendi. Mimarisi, insanları, dini ritüelleriyle çok büyük bir kültürü anlamak, yaşamak, hayatı sorgulamak beni çok mutlu etti. Uzun süreli yeniden gidip oralarda yaşamak en büyük hayalim.

    SİZİN gezilerinizi zevkle takip ediyorum, tebrikler hepimizin isteyip de yapadığını gerçekleştiriyorsunuz.BEN DE veteriner kızı olarak doğayı, insanları, hayatları, coğrafyaları gezmeyi, yaşamayı çok istiyorum. 2015 de SİZE sağlıklı, mutlu, bol gezileri bir yıl diliyorum. Yeni yollarınızı bekliyoruz. SEVGİLER.

  4. Lise yıllarımdan beri Hindistan’a gitmek hayalim! Ya para olmadı, ya eslik edecek biri ya da zaman… Hala aklımın bir köşesinde duran yeri hatırlattıgınız için tesekkürler! Gitmiş kadar oldum Tac Mahal’e.

  5. Ben Hindıstan’a hıç gitmedım. Tabikı gitmeyi ozellıkle Tac Mahal’ı gormeyı cok ısterdım. Ispanya seyahatımızde gordugumuz Elhamra Sarayının mımarısınden cok etkılendım. Cok buyulu bır atmosferdı benım ıçın. Rehberımız Hındıstan’dakı Tac Mahalın buranın mımarısınden etkılenerek yapıldıgını anlatmıstı. Her ıkısındede bınanın onunde havuz vardı ve sımetrı one cıkan bır ogeydı. Dılerım bır gun buyuk bır askın sımgesı olan bu yapıyı gormek kısmet olur.

  6. Bu mimari şaheseri hem gün batımında hem de gün doğarken görmek nasip oldu geçen yıl… İnanılmaz bir simetri kullanılmış… Mermerlerin güzelliği, mermer işçiliğinin yarattığı estetik karşında hayranlık duymamak mümkün değil. Her ayrıntı hesaplanmış. Minareler deprem olsa bile sağa ve sola yıkılarak binaya zarar vermeyecek şekilde yapılmış. 20.000 işçi çalışmış yapımında ve 20 yıl sürmüş. Ama en güzel yanı büyük bir aşkı ölümsüzleştirmiş. Şah Cihan Mümtaz Mahal aşkı…

    Şah Cihanın kendisi için tasarladığı ve acısını yansıtmak için siyah mermerden yaptıracağı anıt mezar ne yazık ki yapılamamış. Çünkü oğlu engel olmuş. Çok pahalıya mal oldığu için. Hatta babasını da engellemek için bir odaya hapsetmiş… Yalnız bu kadar turist çeken Agra’nın bakımsızlığı çok şaşırttı bizi.

Yanıt yaz

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz