İran‘ın ünlü şairi Hafız’ın hayatı hakkında çok da fazla bilgi bulunmuyor. Bilinenler ise 14. yüzyılda Şiraz’da yaşadığı, asıl adı Şemseddin Muhammed olduğu. Kur’an-ı Kerim’i ezberlediği için “Hafız”, memleketinden dolayı da “Şirazî” lakabıyla anılıyor. Şiirlerinden yola çıkarak iyi bir medrese eğitiminden geçtiği ve özellikle tasavvuf kültürüne çok aşina olduğu düşünülüyor. İran şiirinde gazel türüne getirdiği yeniliklerle öne çıkan Hafız, gerek İran’da gerekse dünya edebiyatında hakkında çok sayıda inceleme yapılan şairlerin başında geliyor. Şair, şiirinde ağırlıklı tema olarak “sevgi ve mutluluk” öğelerini işlemiş. Dîvân’ı Doğu’da hatta dünyada en çok okunan birkaç eserden birisi.

Öyleki kendi çağında bile büyük üne kavuşan İran’ın ender şairlerinden birisiydi. İran’ın en ücra köşelerine ve hatta Fars dilini konuşan komşu ülkelere kadar ünü yayılmıştı. Onun sınırları aşıp, dünya genelinde üne kavuşmasına neden olan konu ise, kendisinin insana ve sevgiye dair düşünceleriydi. Öyle ki bir çok büyük düşünür ve şair dünya genelinde Hafız’ın etkisinde kalarak, dünya edebiyatına yön veren çok değerli eserlere imza attılar.

Hafez-Shiraz-iran
Hafız’ın Türbesinin Kubbe işlemeleri

Şiirleri, dramları, romanları, mektupları, hatıraları ve konuşmaları ile edebiyat dünyasında çok değerli bir yere sahip Goethe; hayat bilgeliğini, Doğu-Batı dinleri, tabiat, insanlık gibi konulardaki görüşlerini dile getirdiği Batı-Doğu Divanı kitabının (West- Östlicher Divan) ilham kaynağı, Farslı şair Hâfız’dı.

Dünya yarın batacak da olsa,
Seninle Hâfız, sadece seninle
Girmek isterim müsâbakaya!
Tasada ve kıvançta
İkiz kardeş olalım! (Goethe, Doğu-Batı Divanı, s. 61.)

Fars dili ve edebiyatının büyük ustası Hafız’ın, halk arasında “Hafıziye” olarak bilinen türbesi, geniş bir bahçe içinde iki havuzla süslü, çok sayıda ziyaretçisi olan bir yer. İranlıları’ın hayatında Şair hafız’ın önemli bir yeri var. Günün her saatinde yediden yetmiş yediye İranlılar’ın ellerinde Hafız’ın fal kitabı, “Faal-e Hafiz” ile dolaştığını görebilirsiniz. İranlılar, bu şiirli fal kitabından rastgele bir sayfa seçerek orada yazılanların kendi gelecekleri hakkında işaretler taşıdığına inanıyor.Hafız’ın Türbesi, Şiraz, İranHafız’ın Türbesi, Şiraz, İran

Malta

Tanıdığım bir İranlı, dara düştüğünde Hafız’ın Divan’ına başvurduğunu ve rastgele sayfalar açtığını, okuduğu beyitlerin hayatına dair işaretler taşıdığını ve onun nasihatlerine kulak verdiğinde yolu bulduğunu anlatmıştı. Günbatımı saatlerinde türbe aydınlatılıyor ve hoparlörlerden kısık bir sesle Hafız’ın şiirleri okunuyor.

Hafız-ı Şirazi, Timur Han ile görüşmesi konusunda bir hikâye nakledilir. Timur Han, Şiraz halkına altından kalkamayacakları yeni vergiler buyurmuş. Şirazlılar, Hafız-ı Şirazi’yi vergilerin azaltılması konusunda görüşmek için Timur Hana gönderirler. Hafız-ı Şirazi’yi kabul eden Timur Han, Hafız’ın şu beytini okur:

Eğer ân Türk-i Şirâzî bedest âred dil-i mârâ/Behâl-i hindûyeş bahşem, Semerkand ü Buhârâ-râ…

Eğer o Şirazlı Türk güzeli gönlümüzü tutsak ederse; yanağındaki siyah ben için Semerkand ve Buhara’yı bağışlardım…

Sonra der ki;

Sen ki sevgilisinin yüzündeki bir ben için Semerkand ve Buhara’yı bağışlayacak kadar zenginsin de

ya nice yoksulluktan söz eder ve saldığımız vergiyi ödemezsin?!”

Hafız’ın Timur Han’a cevabı dikkat çekicidir:

“İşte ey Han’ım, bu ölçüsüz cömertliğimiz yüzünden, vere vere bu hallere düştük!.”

Hâfız, 1388 senesinde Şiraz’da vefat etmiş ve çok sevdiği Musalla Mesiresi’ne defnedilmiş. Bugün bu bölge “Hâfıziye” olarak biliniyor.

5 Yorumlar

  1. Sadii Şirazi gibi Hayyam da yanlış tanıtılmış, vefatlarından sonra ise DALALET FIRKALARINCA kendilerinden ilan edilmiş, eserlerindeki MECAZ VE TEŞBİHLERi hakikat sanarak tasavvufi ifadelerini kullanıp istismar ettikleri diğer zatlar gibi bu ikisi de nisyana atılmıştır maalesef.

  2. İranlı düşünür ve Şair Hafız’ı bizim kevaşelerin ve hacıların iyi okuyup bellemeleri gerekir. Hafız’dan Avrupa’nın ileri gelen düşünürleri iyi ders çıkararak inançlı ve de sadakatli insanların nasıl dejenere edilebileceği konusunda çok yönlı yönlü çalışmalar yürüterek refleks kırılması denilen mücadelede yılgınlığın ve havlu atmanın psikolojik yönünü bularak yeni mücadele taktik ve teknikleri geliştirmişlerdir. Kurbağa taktiği bu sistemin ürünü olup içeriden yıkmak olarak değerlendirilebilinir.

  3. Web sitenizi ilk ziyaret ettiğimde sitenin ne kadar kaliteli bir site ve tarz olarakta çok ilgi çekici bir site olduğunu ilk bakışta anlamıştım. Bumerang’da finale kalmış siteniz. Umarım birinci olursunuz. İyi şanslar!

Yanıt yaz

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz