Wadi Rum, dünyanın en güzel çöllerinden biri. Kızıl renkli kayaların, kum tepelerinin olduğu bu vadide geçirdiğim 1 gün bile bunu söylemem için yeterli. Ay Vadisi olarak da adlandırılan ve 74.000 hektar alana yayılan Wadi Rum’u keşfetmek için oysa 1 gün hiç yeterli değil.
Mavi gökyüzünün altında şahit olunan sarının, kahverenginin, turuncunun ve kırmızının tonları inanılmaz olduğu; Güneşin açısına göre renk değiştiren kumlar ve kayaların, renkten renge büründüğü bu yeri keşfetmenin ötesinde yaşamak gerek. Şehirlerin gürültüsü ile yaşamayı kanıksamış bizlere, sessizliğin ne demek olduğunu hatırlatacak bir yer Wadi Rum.
Kızıl kum tepelerden birinden 5 dakikalık bir tırmanışla ulaştığım, oldukça yüksek bir kayalıktan bu sonsuz ortamı izlerken hissettiğim buydu; huzur, sukünet ve hiçlik.
Wadi Rum, doğal kemerlerin, mağaraların, dar boğazların ve etkileyici kırmızı kum tepelerinin olduğu nefes kesici güzelliğe sahip özel bir yer bana göre. Gerek sahip olduğu 12.000 yıllık eşsiz kültürel zenginliği yanında, etkileyici doğasıyla da benzersiz. Görmeli.
Suudi Arabistan sınırına yakın Güney Ürdün bölgesinde yer alan Wadi Rum, Kızıldeniz kıyısındaki Akabe şehrinin sadece 40 km uzağında yer alıyor. Wadi Rum, 2011 yılında bu yana UNESCO Dünya Mirası Listesi‘nde yer alıyor.
Bu karede atınız ve kovboy kıyafetleriniz eksik Kemal bey. 🙂 Tepeler ve çölün kendine has görünümü Western filmlerini aratmıyor. Umarım yılanlarla karşılaşmamışsınızdır. 🙂
Önümüzdeki hafta yine Akabe, Ürdün’de olacağım. Tekrar Petra’yı ziyaret edeceğim ama ne yazık ki vaktim bu olağanüstü manzaraya sahip Wadi Rum’ı görmek için yeterli değil. Bu çölde 1 hafta geçirmek istiyorum.
Evet biliyorum tekrar gideceğinizi. Yalnız 1 hafta çölde ne yapılır ki? 🙂 Aktivite deseniz sınırlı, tek bir ağaç yok, deniz yok, medeniyet hiç yok. Valla sizin pencerenizden bakamadım şimdi bu kurak çöle 🙂 en fazla atv ile safari yapılır, peki ya sonrası ?
Ürdün’e gidildiğinde vaktinizi yoksa ve Petra’mı Wadi Rum’mı deseler, düşünmeden Wadi Rum derim. Çölün insana, aslında ne kadar küçük olduğunu, sessizlikte gerçekten kendi düşüncelerini duymasının mümkün olduğunu gösteren müthiş bir yer. Deve, kum tepesine yürüyerek çıkmaya çalışmak, bedevilerin gösterdiği müthiş şeyler (çöl bitkisinin sabun gibi kullanılması, bazı taşların birbirine sürtüldüğünde allık olarak kullanılabilmesi gibi). Elbette çok hoş ama çöl…. Çöl müthiş, yarattığı duyguları herkesin yaşayabilmesini dilerim.
Çöller çok etkileyici, bir de sizin gezdiğiniz bu yerdeki gibi ilginç dağlar da var. Orada olmak istedim.
Vahşi Batı film ortamlarına oldukça yakın bir görüntüsü var bence. Çeşitli filmlerde mekan olarak kullanılsa ve özellikle ki savaş filmlerinde bence tanınırlığı artacaktır.