Ankara, Türkiye‘nin başkenti ve en kalabalık nüfusa sahip ikinci şehri. Coğrafi olarak Türkiye’nin merkezinde yer alan Ankara’nın büyük bölümü İç Anadolu Bölgesi sınırlarında yer alıyor. Bilinen tarihi en az 10 bin yıl öncesine, Eski Taş Çaı’na dek uzanan Ankara, üzerinde Hitit, Frig, Lidya, Pers, Galat, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı ve nihayet Türkiye Cumhuriyetinin yaşadığı kadim bir coğrafya.
Başkent ilan edildikten sonra hızlı bir değişim ve büyüme sürecine giren Ankara, kısa bir süre içerisinde Türkiye’de bürokrasinin kalbinin attığı, Cumhuriyetin en önemli sembol yapılarına ev sahipliği yapan kentine dönüştü. Gezilecek görülecek tarihi ve kültürel yapılarının yanı sıra Ankara kent merkezinin çevresinde çok sayıda doğal güzelliğe de sahip.
Ankara, Türk gezginlerle birlikte Ankaralıların da biraz ihmal ettiği, buna karşılık yabancı gezginlerin daha iyi tanıdığı bir kent. Bir başkent ve devlet bürokrasinin merkezi olmasından dolayı seyahat ile ilgilenen birçok kişinin zihninde net bir yere sahip değil. Ankara denildiğinde bakanlıklar ve kamu kurumlarının sıralandığı ana caddeler ve gri bir görüntü akla gelse de şehre haksızlık yapıldığı kesin.
Şehrin başkent olmasından kaynaklanan resmi görüntüsü yanıltıcı. Ankara, binlerce yıllık tarihin izlerini taşıyan kültürel zenginlikleri, görkemli müzeleri, hareketli sanat ve sosyal yaşamı ile ülkemizin gözbebeği. Binlerce yıllık bir tarihin izleri gibi zengin kültürel zenginlikleri, sanatsal ve sosyal hayatı da gözden kaçıyor.
Ankara Gezi Rehberi
Ankara, Anadolu Yarımadasının bilinen en eski adı olan Hatti ülkesine uzanan bir hikayeye sahip. Bronz Çağına uzanan geçmişinde Galatlar tarafından Ankyra (Ancyra) olarak adlandırılmış. Farklı dönemlerde Angora, Engürü ve Ankara olarak değişime uğramış. Hitit, Frig, Kimmer, Pers, Lidya, Makedon, Galat, Roma ve Selçuklu hâkimiyeti görmüş.
Orhan Gazi’nin oğlu Süleyman Paşa tarafından, 1354’te Osmanlı topraklarına katılan Ankara, 27 Aralık 1919’da kentte büyük bir coşkuyla karşılanan Mustafa Kemal Atatürk tarafından, Türkiye Cumhuriyetinin temelleri atıldı. Kurtuluş Savaşı sırasında başkent seçilen Ankara, Türkiye Cumhuriyetinin başkentine uzanan tarihi süreçte yaşadığı tarihi, kültürel, sosyal, ekonomik ve siyasi gelişimle ülkemizin yakın tarihine de ayna tutuyor.
Başkent ilan edildikten sonra hızlı bir değişim ve büyüme sürecine giren Ankara, kısa bir süre içerisinde Türkiye’de bürokrasinin kalbinin attığı, Cumhuriyet’in en önemli sembol yapılarına ev sahipliği yapan kentine dönüştü. Sosyal yapısı oldukça çeşitlilik gösteren, Türkiye’nin en önemli üniversitelerine ve eğitim kurumlarına ev sahipliği yapan kentte hatırı sayılır ölçüde öğrenci nüfus bulunuyor.
Konumu itibarıyla tarih boyunca ticaret merkezi olan Ankara, gelişmiş endüstrisiyle İstanbul’dan sonra Türkiye’nin ikinci sanayi merkezi ve aynı zamanda da Türkiye gayrisafi millî hasılasının yüzde 9’una sahip. Ankara, bir yandan da rekabetçilik endeksini oluşturan alt endeksler arasında olan insani, yaratıcı ve sosyal sermaye endekslerinde ilk sırada yer alıyor.
Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ), Hacettepe Üniversitesi, Bilkent Üniversitesi, Başkent Üniversitesi, Ankara Üniversitesi, Gülhane Askeri Tıp Akademisi, Gazi Üniversitesi, Türk Hava Kurumu Üniversitesi, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi başta olmak üzere 20 üniversiteye ev sahipliği yapan Ankara’da 53 müze bulunuyor.
ANKARA NEREDE
Ankara, Batı Karadeniz Bölgesinde kalan kuzey kesimleri hariç, büyük bölümü İç Anadolu Bölgesinde yer alan, Bolu, Çankırı, Kırıkkale, Kırşehir, Aksaray, Konya ve Eskişehir ile çevrili kentimiz. Bilinen tarihi en az 10 bin yıl öncesine, Eski Taş Çağına dek uzanan Ankara, bir Kelt topluluğu olan Tektosagların, Anadolunun kadim uygarlıklarından Frigya’nın da başkentliğini yapmış, önemli bir Anadolu toprağı.
ANKARA’YA NASIL GİDİLİR
Ankara’ya hava yoluyla ulaşım: Şehir merkezinin 28 km kuzeyinde, Akyurt ve Çubuk ilçe sınırları içerisinde yer alan Esenboğa Havalimanı, günümüzde, yolcu trafiği açısından ülkemizin en büyük dördüncü havalimanı. AnadoluJet’in aktarma merkezi olduğu Ankara Esenboğa Havalimanına Türkiye’nin birçok şehrinden direkt uçak seferi bulunuyor.
Ankara Esenboğa Havalimanından şehir merkezine ulaşım: Ankara Esenboğa Havalimanı şehir merkezine 25 km uzaklıkta. Ankara Büyükşehir Belediyesinin Belkoair araçları, HAVAŞ servisleri ve taksi ile Kızılay, AŞTİ ve şehir merkezine ulaşım var. Havalimanından Kızılay, Ulus, Sıhhiye ve Otogar (AŞTİ) istikametinde seferi bulunan Belkoair otobüsleri, Ankara Büyükşehir Belediyesi iştiraki firma tarafından işletiliyor.
Belkoair otobüsleri sabah 05.00’ten gece 00:00’a kadar her 30 dakikada bir, gece 00.00’dan sabah 05.00’e kadar ise her 60 dakikada bir hizmet veriyor. AŞTİ Gelen Yolcu Katı 121-122-123. peronlardan hareket eden araçlar, saat 05.00-24.00’e kadar her 30 dakikada bir, 24.00-05.00’e kadar da her 60 dakikada bir havalimanına sefer düzenliyor. Duraklar arası yaklaşık 10 dakika sürüyor.
Ankara’ya kara yoluyla ulaşım: Ankara İstanbul’a 450 km (5 saat), İzmir’e 591 km (7 saat), Bursa’ya 388 km (4 saat 40 dk), Eskişehir’e 235 km (2 saat 50 dk), Konya’ya 263 km (3 saat), Kayseri’ye 315 km (4 saat), Antalya’ya ise 480 km (6 saat) uzaklıkta.
Ankara’ya otobüsle ulaşım: Ankara’ya Türkiye’nin hemen hemen her şehrinden direkt otobüs seferleri bulunuyor. Ankara’nın Türkiye’nin merkezindeki konumu ve başkent olması nedeniyle günün her saati hem direkt hem de başka şehirler arasında yapılan otobüs seferleri ile Ankara’ya ulaşılabiliyor.
Ankara’ya trenle ulaşım: İstanbul, İzmir ve Konya’dan gelen demir yolu bağlantısını Türkiye’nin doğu ve güneydoğu bölgelerine bağlayan Ankara, demiryollarının da bağlantı merkezi konumunda. Doğu Ekspresi Ankara-Kars güzergahında Kırıkkale, Kayseri, Sivas, Erzincan, Erzurum’dan geçiyor.
Ankara’dan Konya, Eskişehir ve İstanbul’a yüksek hızlı tren seferleri ile kısa sürede ve ekonomik bir şekilde ulaşılabiliyor. İzmir Basmane Tren Garı ile Ankara arasında da standart tren seferleri bulunuyor.
Ankara’da şehir içi ulaşım: Yüzölçümü bakımından büyük bir şehir olan Ankara’da ulaşım belediye otobüsü, özel halk otobüsü, metro ve minibüslerle sağlanıyor. Toplu ulaşımdan yararlanmak için Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin Ankarakart’ını almak gerekiyor. Kentin her noktasında taksi ve kiralık araç da bulmak mümkün.
ANKARA’DA NEREDE KALINIR
Ankara, tüm büyük şehirler gibi pek çok konaklama seçeneği barındırıyor. Başkent olması nedeniyle dünyanın her yerinden bürokrat, diplomat ve hatta devlet başkanlarını ağırlayan şehirde birçok lüks otel mevcutsa da orta ve düşük fiyatlı oteller ile öğrenciler için pansiyon ve hostel tipi seçenekler de mevcut.
Söğütözü’nde yer alan JW Mariott Hotel, Ankara Kalesi’nin tam karşısında yer alan Divan Çukurhan, Çankaya’da bulunan Swissotel Ankara, Kavaklıdere’de Ankara HiltonSA ve Akköprü’de yer alan Crowne Plaza gibi pek çok seçenekten birini tercih edebilirsiniz.
ANKARA’YA NE ZAMAN GİDİLİR
Karasal bir iklimin görüldüğü Ankara’yı ziyaret için en uygun zaman bahar ayları. Şehri rahatlıkla gezmek, soğuk ve aşırı sıcaktan etkilenmemek için eylül, ekim, nisan, mayıs ayları en uygun zaman dilimi. Ocak ve şubat aşırı soğuk, temmuz ve ağustos ayları ise kentte en sıcak dönemin yaşandığı aylar.
Ankara Gezilecek Yerler 📌
Kızılay, Ankara’nın kalbi. Ankara’da her yolun çıktığı Kızılay, işyerlerinin, restoran, kafe ve barların, sinema-tiyatro, alışveriş merkezi, sanat ve kültür merkezleri ile Ankara’nın merkezi. Kafe ve barların, çiçekçi ve balıkçıların yoğunlukta olduğu Sakarya Caddesi, Ankara’nın simgelerinden Gökdelen ve Güvenpark ile bir diğer yaya bölgesi olan İzmir Caddesi ile Kızılay, halen Ankara’nın gözbebeği.
Ankara müzeleri başlıbaşına zaman ayrılmasını hak edecek kadar iyi. Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Ulucanlar Cezaevi Müzesi, PTT Pul Müzesi, Kurtuluş Savaşı Müzesi, Cumhuriyet Müzesi, Türk Hava Kuvvetleri Müzesi görmeniz gereken müzeler. Ankara Kalesi çevresi tarihi mirasla dolu.
Ankara’nın en eski semtlerinden olan Bahçelievler, yakınlarındaki üniversitelerle birlikte, özellikle üniversite gençliğine hitap eden nispeten uygun fiyatlı kafe, bar ve pub’ları barındırıyor. Gaziosmanpaşa, Çankaya ilçesine bağlı oldukça köklü ve lüks bir semt. Ankara’nın gece hayatı ile lüks mağaza ve restoranların bulunduğu, üst gelir grubuna dahil Ankaralıların tercihi.
Beypazarı ve Kızılcahamam’daki tarihi dokular ve evler, Elmadağ çevresinde kış turizmi, Kızılcahamam, Ayaş, Çubuk ve Haymana çevresinde kaplıca turizmi ile Güdül’deki Tuluntaş Mağarasında mağara turizmi gerçekleştiriliyor.
Ankara gezinize Ankara Garından başlayın. Ankara-Eskişehir, Ankara-Konya ve Ankara-İstanbul güzergâhlarında hizmet veren yüksek hızlı tren hatlarının başlangıç ve bitiş noktası. 1937’de inşa edilen Ankara Garı, genç Türkiye Cumhuriyetinin önemli mimari yapılarından biri. Garda Atatürk’ün yurt gezilerini yaptığı özel vagonu da sergileniyor.
ANKARA GEZİSİ ROTASI
Anklara Garı→ Gençlik Parkı→ PTT Pul Müzesi→ Ankara Palas→ Kurtuluş Savaşı Müzesi→ Cumhuriyet Müzesi→ Hacı Bayram-ı Veli Camii→ Augustus Tapınağı→ Anadolu Medeniyetleri Müzesi→ Ankara Kalesi→ Ulucanlar Cezaevi Müzesi→ Hamamönü→ Mehmet Akif Ersoy Evi→ Anıtkabir→ Maltepe Cami→ Kızılay→ Güvenpark→ Kocatepe Camii→ Tunalı Hilmi Caddesi→ Kuğulu Park→ Seğmenler Parkı→ Pembe Köşk→ Botanik Parkı→ Atakule.
Kent merkezindeki Ulus semtinde yer alan ve 1943’te Cumhuriyetin ilk parklarından biri olarak açılan Gençlik Parkı, bir dönem Ankara’nın en popüler eğlence merkeziydi. 1957’de TCDD tarafından parkı dolaşan iki minyatür treni faaliyete geçen, daha sonra içerisinde nikah salonu kurulan ve lunaparkıyla tüm Ankaralıları ağırlayan Gençlik Parkı 2009’da yenilenerek eski parlak günlerine kavuştu.
1. PTT Pul Müzesi
PTT Pul Müzesi, geçmişten günümüze postada kullanılan malzemelerin sergilendiği, nostalji dolu bir müze. Osmanlı ve Cumhuriyet Dönemi pulları, konulu pullar (Atatürk, tarih, turizm, doğa, spor, taşıt, kültür varlıklarımız), çocuk pulları, dünya pulları, posta kartları, ilk gün ve özel gün pulları sergileniyor.
Haberleşme tarihi, tarihimize ışık tutan eserlerin sergilendiği müzede sergilenen koleksiyonun tümüne, kiosklarda yer alan dijital arşiv sayesinde istenilen noktadan ulaşım da sağlanabiliyor.
2. Kurtuluş Savaşı Müzesi I. TBMM Binası
I. Türkiye Büyük Millet Meclisi Binası, 1920-1924 tarihleri arasında I. TBMM olarak hizmet vermiş ulusal mimarlık dönemi yapılarından. Daha sonra Cumhuriyet Halk Fırkası Genel Merkezi ve Hukuk Mektebi olarak işlevini sürdüren yapı, 1961’de Türkiye Büyük Millet Meclisi Müzesi, 1981’de de Kurtuluş Savaşı Müzesi adıyla ziyarete açılmış.
Ulus Meydanında bulunan müzenin koleksiyonu içinde, Atatürk ve bazı milletvekillerine ait şahsi eşyalar, etnografik malzemeler, istiklal madalyaları, savaş araç ve gereçleri, Teşkilat-ı Esasiye Kanununun müsveddeleri, telefon ve mors yazıcı gibi iletişim araçları ile yağlı boya tablolar bulunuyor.
🕘 Kurtuluş Savaşı Müzesi, 1 Nisan–31 Ekim tarihlerinde 08.30–19.00; 1 Kasım–31 Mart tarihlerinde 08.30–18.00 saatlerinde ziyarete açık. 🔐Müze, haftanın 7 günü ziyarete açık. Kurtuluş Savaşı Müzesi giriş ücreti 60 TL. Müze Kart geçerli.
3. Cumhuriyet Müzesi (II. TBMM Binası)
Cumhuriyet Müzesi, Ulus’taki Cumhuriyet Caddesinde yer alıyor. 1923’te Cumhuriyet Halk Fırkası Mahfeli olarak inşa edilmiş ve 1924’te I. TBMM binası yeterli gelmeyince bu binanın işlevi değiştirilerek Meclis binası olarak düzenlenmiş. 1960’ dek II. TBMM binası olarak kullanılan yapı, 1981’den bu yana Cumhuriyet Müzesi olarak hizmet veriyor.
Müzede, Türkiye’nin ilk üç cumhurbaşkanı Atatürk, İsmet İnönü ve Celal Bayar’ın kişisel eşyaları, mecliste kullanılan çeşitli kırtasiye araçları, meclis görüşme tutanakları, milletvekili yoklama defterlerinden birer örnek ile Atatürk ilkeleri ve inkılâplarına ilişkin eserler sergileniyor. Cumhuriyet Müzesi, 08.30–20.00 saatleri arası, haftanın 7 günü ziyarete açık. Giriş ücreti 60 TL. Müze Kart geçerli.
4. Augustus Tapınağı ve Roma Hamamı
Augustus Tapınağı, Ankara’da günümüze ulaşmayı başarmış bir Roma eseri. MÖ 25-20 arasında yapılan ilk tapınak, Frigya tanrısı Men adına yapılmış. Günümüzde kalıntıları ulaşan tapınak ise son Galat hükümdarı Amintos’un oğlu Kral Pilamenes tarafından Roma İmparatoru Augustus adına bir bağlılık nişanesi olarak yaptırılmış.
Bizans döneminde çeşitli eklemelerle kilise haline getirilen tapınağın duvarlarında, Agustus’la ilgili Latince ve Yunanca yazılar bulunuyor. Ankara Anıtı (Monumentum Ancyranum/Res Gestae Divi Augusti) olarak da bilinen ve Ulus’ta, Hacı Bayram Camii ile birbirlerine yaslanmış vaziyette ayakta duran anıtı da Ankara gezilecek yerler listenize ekleyin.
Roma Hamamı, arkeolojik kalıntılara meraklıysanız, Ankara gezilecek yerlere eklenebilir. Augustus Tapınağına yürüyerek 15 dk gidebileceğiniz Hamam, III. Yüzyılda Septimius Severus’un oğlu Roma İmparatoru Caracalla tarafından yapılmış. Sağlık Tanrısı Asklepion adına yapılan hamam, 80×130 metre boyutunda, taş ve tuğladan yapılmış.
Spor ve güreş alanı ile hamam olmak üzere iki ayrı bölümden oluşan Roma Hamamının suyu 30 km uzaklıktaki Elmadağ’dan kiremit borularla getirilmiş. Hamamın çevresindeki duvar kalıntıları kentin üçüncü surları olarak nitelendiriliyor. Sütunlu bir revak kalıntısının çevrelediği geniş bir alana yayılan Roma Hamamı 08.30-19.00 arası, haftanın 7 günü ziyarete açık. Giriş ücreti 90 TL. Müze Kart geçerli.
Roma Hamamı ile Ankara Kalesi arasında yer alan Antik Yol boyunca Roma Döneminin önemli yapılarından 3 bin seyirci kapasiteli antik tiyatro bulunuyor. Roma İmparatoru Julianus’un şehre gelişi onurlandırmak için inşa edilen Julianus Sütunu da bu güzergahta.
5. Anadolu Medeniyetleri Müzesi
Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Türkiye’nin ve dünyanın en önemli arkeoloji müzeleri arasında yer alıyor. 1997’de Avrupa’da yılın müzesi seçildi. 1938 yılında çalışmalarına başlanan müze 1968 yılından bu yana ziyarete açık. Müzede Anadolu Arkeolojisi, Paleolitik çağdan başlayarak, Neolitik, Eski Tunç, Asur Ticaret Kolonileri, Hitit, Frig, Urartu dönemlerine ait eserler sergileniyor.
Ayrıca Karain Mağarası, Çatalhöyük, Hacılar, Canhasan, Beyce Sultan, Alacahöyük, Kültepe, Acemhöyük, Boğazköy Gordion, Pazarlı, Altıntepe, Adilcevaz, Patnos kazılarından gelme çeşitli koleksiyonlar ve çeşitli dönemlere ait örnekler, Osmanlı Dönemi mekânlarında kronolojik bir sırayla sergileniyor.
Anadolu Medeniyetleri Müzesi mutlaka Ankara gezilecek yerler listenizde olmalı! 🕘 Anadolu Medeniyetleri Müzesi, 08.30–19.00 saatleri arasında ziyarete açık. 🔐 Müze, haftanın 7 günü ziyarete açık. Anadolu Medeniyetleri Müzesi giriş ücreti 150 TL. Müze Kart geçerli.
6. Ankara Kalesi ve Eski Şehir Merkezi
Ankara Kalesi, ne zaman yapıldığı kesin olarak bilinmemekle birlikte MÖ 2. yüzyılda Galatların Ankara’ya yerleşmeleri sırasında var olan, kadim bir yapı. Kentin sembol yapılarından biri olan Ankara Kalesi, geçmişte şehre hayat veren Hatip ve İncesu nehirlerinin birleştiği noktaya hakim bir tepe üzerinde kurulu.
Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde birçok kez onarımdan geçen Ankara Kalesi, Ankara’ya hâkim bir tepe üzerinde yalnızca surlarla çevrili bir alanı değil, aynı zamanda kale içi yerleşimi de kapsıyor. Ankara Kalesi çevresinde Selçuklu ve Osmanlı döneminden kalan çok sayıda cami ve hamam bulunuyor.
Ankara Eski Şehir Merkezi, Ankara’nın kentleşmeye başladığı yıllardan bu yana şehrin en hareketli bölgesi. Ankara Kalesi, Samanpazarı, Hamamönü ve Ulus Meydanının bulunduğu bölgeyi kapsaya eski şehir merkezi yıllar içerisinde değişmiş olsa da halen eski atmosferini koruyor. Bölgede gezilip görülecek tarihi, arkeolojik ve otantik bölgeler ile müzeler yer alıyor.
Ankara’nın günümüze ulaşmayı başaran en eski camisi Alaaddin Camii, Aslanhane (Ahi Şerafeddin) ve Ahi Elvan camileri kale ziyareti sırasında görülebilecek camiler arasında. Ankara Kalesinin içi aynı zamanda Ankara’nın en otantik restoran ve kafelerini de barındıran, zaman zaman çeşitli etkinliklere ve festivallere de ev sahipliği yapan çok özel bir bölge.
Ankara’nın simge yapılarından olan Ankara Kalesi surları içerisinde Tarihi Ankara Evlerini görebilir, buralardaki hediyelik eşya dükkanlarından otantik el yapımı ürünler satın alabilirsiniz. Ankara Kalesi’nin içi aynı zamanda Ankara’nın en otantik restoran ve kafelerini de barındıran, zaman zaman çeşitli etkinliklere ve festivallere de ev sahipliği yapan çok özel bir bölge. Kale Mahallesi’nde ayrıca Ankara Rahmi M. Koç Müzesi yer alıyor.
Kale çevresinde yer alan, geçmişte Atpazarı, Koyunpazarı ve Samanpazarı isimleriyle anılan pazar yerleri günümüzde baharatçılar, hediyelik eşya satan dükkanlar ve geleneksel el işleri atölyeleri ile dolu. Çukurhan, Pilavoğlu Hanı ve Çelgelhan gibi hanlar ticaret mallarının depolanıp İstanbul’a gönderildiği, tüccarların buluştuğu dükkanlardan oluşuyordu.
Yüzlerce yıldır ayakta duran tarihi hanlar, günümüzde işlevleri değişse de Ankara’nın kent silüetinde önemli bir yere sahip.
7. Ankara Rahmi M. Koç Müzesi
Ankara Rahmi M. Koç Müzesi, Ankara’nın ilk ve tek sanayi müzesi unvanına sahip. Ankara’nın ilk sanayi müzesi olan Çengel Han, Koç Holding kurucusu Vehbi Koç’un iş yaşantısına başladığı yıllarda kullandığı bir dükkâna da ev sahipliği yapmış ve 2005’te koruma altına alınarak müze olarak ziyarete açılmış.
Müzede sanayi, ulaşım ve iletişim tarihine atıfta bulunan çok sayıda obje sergileniyor. Müze koleksiyonunda Mustafa Kemal Atatürk ve Ankara’nın tarihi geçmişi ile görsel bir arşiv de bulunuyor. Müzede topla 32 odada denizcilikten karayolu taşımacılığına, havacılıktan tıbba kadar pek çok sanayi kolunun geçmişini gözler önüne seren 4 binden fazla obje sergileniyor.
8. Ulucanlar Cezaevi Müzesi
Ulucanlar Cezaevi, 1925’ten 2006’ya dek düşünce ve siyasi suçlularının cezai hükümlerini geçirdikleri, Türkiye’nin acı tarihlerinin yaşadığı bir cezaevi oldu. Şimdilerde ziyarete açık müzeye dönüştürülen yerde, 81 yıl boyunca düşünceleri yüzünden hapse girmiş gazeteci, yazar, şair, siyasetçi gibi kişilerin ayrıntılı bilgileri, ailelerinden temin edilmiş özel eşyaları ve cezaevinde iken çekilmiş fotoğrafların sergileniyor.
Müze kütüphanesi ise Türkiye siyasi tarihinin unutulmaz isimlerinin yazmış olduğu kitaplar, çeşitli dönemlere ait önemli yayınlar, dönemin aktörlerinin mahkeme kayıtları, mahkûmiyet tutanakları ve yine değeri kendisine münhasır, günümüzde bulunması çok güç olan yayınların ilk baskıları ile tarihi bir arşiv niteliği taşıyor.
Cezaevinde, Cüneyt Arcayürek, Mahmut Alınak, Fakir Baykurt, Hatip Dicle, Orhan Doğan, Bülent Ecevit, Yılmaz Güney, Nâzım Hikmet, Yaşar Kemal, Yavuz Öbekci, Selim Sadak, Sırrı Sakık, Kemal Tahir, Metin Toker, Muhsin Yazıcıoğlu ve Leyla Zana gibi çok sayıda ünlü tutuklu ve mahkûm kaldı.
🕘 Ulucanlar Cezaevi Müzesi, pazartesi hariç, hafta içi 10.00–16.00, hafta sonu 10.00–17.00 saatleri arasında ziyarete açık. 🔐 Ulucanlar Cezaevi Müzesi giriş ücreti 10 TL, öğrenci 5 TL. Müze Kart geçerli değil.
9. Hamamönü
Hamamönü, Ankara’nın ilk yerleşim yerlerinden. Yapılan restorasyon çalışmaları ile gerçek bir açık hava müzesi halini aldı. Tarihi Ankara Evlerinin birer sanat atölyesi, galeri, müze, kafe, restoran ve hediyelik eşya dükkanlarına dönüştürüldüğü bölge, Ankara’nın en zarif bölgesi. Mehmet Akif Ersoy’un ikamet edip İstiklal Marşını yazdığı ev de burada.
Mehmet Âkif Ersoy’un Kurtuluş Savaşı yıllarında Ankara’da ikamet ettiği ve pek çok şiirini yazdığı Ankara evi, Mehmet Akif Ersoy Müze Evi olarak hizmet veriyor. Vaktiyle Taceddin Dergâhı olan bu yapı, Taceddin Şeyhi tarafından savaş yıllarında şaire tahsis edilmiş. Tarihi Ankara evlerinin en güzel örneklerinden olan yapıda, Mehmet Akif Ersoy’a ait eşyalar ile kitapları sergileniyor.
Samanpazarı, Ankara’nın en eski ticaret ve alışveriş merkezi. Civar köylerden kağnı ve eşeklerle getirilen ürünler, burada bulunan Çengelhan, Çukurhan, Pilavoğlu Hanı’nın büyük depolarında muhafaza edilirmiş. Şehrin en hareketli ticari faaliyetlerini görebileceğiniz bu bölge, günümüze uyum sağlamış olsa da halen o eski Anadolu kasabasının yerel atmosferini yaşatıyor.
Hamamönü’nde Çengelhan, Çukurhan, Pilavoğlu Hanı ile kumaşçıların ve yöresel kıyafetlerin bulunduğu Çıkrıkçılar Yokuşu yer alıyor. 13. yüzyıl Selçuklu eseri olan Arslanhane Camii (Ahi Şerafettin Camii) ise bölgenin en önemli adresleri.
Atpazarı, Cumhuriyet öncesinde Ankara’nın ticari merkeziydi. Antikacıları ve ahşap el işleri ile mobilyacıların bulunduğu Can Sokak, kumaşçıların ve yöresel kıyafetlerin bulunduğu Çıkrıkçılar Yokuşu ve 13. yüzyıl Selçuklu eseri olan Arslanhane Camii (Ahi Şerafettin Camii) bölgenin en önemli adresleri.
Pirinç Han, günümüzde turistik bir çarşı olarak hizmet veriyor. Kentin ilk ahşap hanı olarak bilinen Pirinç Han, Koyunpazarı’nda Pirinç Sokak’ta yer alıyor. Antikacıların dükkanlarının bulunduğu Pirinç Han’da gramofon, pikap, bez ve keçe bebekler, geleneksel el işleri gibi ürünleri bulmak mümkün. Pirinç Han’ın yanı başındaki Ahiler Çarşısı’nda da Pirinç Han’daki gibi antika dükkanları var.
10. Ankara Etnografya Müzesi
Ankara Etnografya Müzesi, Anıtkabir’in yapımı bitene kadar Atatürk’ün na’şının tam 15 yıl boyunca muhafaza edildiği yer olması nedeniyle Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir hayli öneme sahip. Cumhuriyet döneminde kurulan ilk müzelerinden biri. Kurulduğu ilk yıllarda resim ve heykel ağırlıklı bir müze iken zamanla bir kültür müzesine dönüştürülmüş.
Türk sanatının Selçuklu devrinden günümüze kadar devam eden örnekleri sergileniyor. Anadolu’nun çeşitli yörelerinden derlenmiş eşyalar, halk giysileri, el işi süs eşyaları, takunya örnekleri, bohçalar, gelinlikler, oyalar, halı ve kilimler gibi Anadolu maden sanatını temsil eden çok çeşitli eser sergileniyor. Namazgah Tepesi’nde kurulan müzenin girişinde Mustafa Kemal’in bronz heykeli bulunuyor.
Osmanlı dönemi yayları, okları, çakmaklı tabancalar, tüfekler kılıç ve yatağanlar, Türk çini porselenleri ve Kütahya porselenleri, tasavvuf ve tarikatla ilgili eşyalar, Türk yazı sanatının güzel örneklerinden levhalar bulunuyor. Müzenin en önemli eserleri ise, Selçuklu döneminden Türk ağaç işçiliği örnekleri. Müzede özellikle Anadolu etnografya ve folkloru, sanat tarihiyle ilgili eserleri içeren bir ihtisas kütüphanesi de yer alıyor.
🕘 Ankara Etnografya Müzesi, 09.00–19.00 saatlerinde ziyarete açık. 🔐 Müze, haftanın 7 günü ziyarete açık. Ankara Etnografya Müzesi giriş ücreti 50 TL. Müze Kart geçerli.
Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzesi de çok yakın. Türk resim sanatı eserlerini oluşturan koleksiyonların sergilendiği müze, 1927’de Neo-Klasik üslupta yapılmış bir binada hizmet veriyor. Her yıl ulusal ve uluslararası sergilerin düzenlendiği üç güzel sanatlar galerisi, resim heykel ve seramik atölyeleri ile bir de restorasyon atölyesi bulunuyor. 6 salonda teşhir edilen eserlerin yanı sıra müzede, kütüphane, Şark salonu ve tiyatro-konser salonu yer alıyor.
🕘 Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzesi, 09.00–19.00 saatleri arasında haftanın 7 günü ziyarete açık. Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzesi giriş ücreti 70 TL.
11. Anıtkabir
Ankara demek Anıtkabir demek. Anıtkabir, Türk Kurtuluş Savaşının, inkılapların önderi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk‘ün, Anıttepe’de bulunan anıt mezarı. Anıtkabir Atatürk’ün ebedi istirahatgahı olmasının yanı sıra, müzeleri, parkları, tören alanı, kuleleri ve Aslanlı Yolu ile çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin vücut bulduğu yegâne alan.
1944-1953 yılları arasında inşa edilen, 2. Ulusal Mimarlık Dönemi’nin en önemli örneği sayılan anıt mezar, Atatürk’ün Yurtta Sulh, Cihanda Sulh özdeyişinden ilham alınarak oluşturulan Barış Parkı ve yapı kompleksinin en önemli bölümlerini barındıran Anıt Blok’u olmak üzere 2 bölümden oluşuyor.
Hürriyet Kulesi ve İstiklal Kulesinin başlangıç noktasını oluşturduğu Anıt Blok’ta Aslanlı Yoldan geçerek ulaşacağınız Tören Meydanı, Kurtuluş Dönemini anlatan kulelerle çevrelenmiş. Meydandaki 42 basamaklı merdiveni çıkarak giriş yapabileceğiniz Mozole ise Şeref Holü, Mezar Odası gibi yapının esas bölümlerini barındırıyor.
Anıtkabir’in en önemli bölümü olan Atatürk’ün Mozolesi şeref salonunda yer alıyor. Anıtkabir Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesinin bulunduğu yapı kompleksini gezerken, Cemal Gürsel’in Kabri ile İsmet İnönü’nün Kabrini de görebilirsiniz.
Dünyanın dört bir yanından getirilen ağaç ve bitkilerle bezeli Barış Parkı, Anıtkabir’i çevreliyor. Hitit tarzında yapılan 24 aslanın süslediği Aslanlı Yol, Anıtkabir’in simgeleri arasında. Anıtkabir, Atatürk’ün ölüm yıldönümü 10 Kasım, Cumhuriyet’in ilan edildiği 29 Ekim ve Meclis’in açıldığı 23 Nisan gibi özel günlerde yüzbinlerce kişi tarafından ziyaret ediliyor.
12. Kızılay
Kızılay, işyerlerinin, restoran, kafe ve barların, sinema-tiyatro, alışveriş merkezi, sanat ve kültür merkezleri ile Ankara’nın merkezi. Ankara’da uzun yıllar kentin kalbi olarak kabul edilen Ulus, yerini daha yakın dönemde Kızılay’a bıraktı. İşyerlerinin bulunduğu, günün her saati hareketli bir merkez olan Kızılay çevresinde Sakarya ve Yüksel caddeleri gibi sadece yaya trafiğine açık alanlar da var.
Kafe ve barların, çiçekçi ve balıkçıların yoğunlukta olduğu Sakarya Caddesi, kitapçıların ve ikinci el kitapçıların bulunduğu Yüksel Caddesi ile Olgunlar Sokak, gümüşçülerin yer aldığı Karanfil Pasajı, Ankara’nın simgelerinden Gökdelen ve Güvenpark ile bir diğer yaya bölgesi olan İzmir Caddesi ile Kızılay, halen Ankara’nın gözbebeği.
Güvenpark, Ankara’da kutlamalardan protestolara dek pek çok etkinliğe ev sahipliği yapan, Ankara’nın simge parklarından biri. Cumhuriyet yönetiminin kamu yapılarını konutlarını ve çevresini planlayan Avusturyalı mimar C. Holzmeister tarafından tasarlanan Güvenpark, içerisindeki Güvenpark Anıtı (Güvenlik Anıtı/Emniyet Abidesi) ile Cumhuriyet dönemini yaşatıyor.
Mamak taşı kullanılarak yapılan anıt, Türk ulusunun polis ve jandarmaya olan güvenini, Atatürk’ün Kurtuluş Savaşında ve İnkılap hareketlerinde beraber bulunduğu arkadaşlarını temsil eden heykeller ile insan zekasını, çiftçinin tarım çalışmalarını betimleyen kabartmalardan oluşuyor. Anıtın kaidesinde Atatürk’ün ‘Türk, Öğün, Çalış, Güven’ sözü yazıyor.
Ankara’nın protokol camisi olarak 1987’de hizmete açılan Kocatepe Camii, adını bulunduğu semtten alıyor. 4 bin 500 m²’lik bir alan üzerinde inşa edilen caminin alt katında konferans salonu, kütüphane, otopark ve idari birimler, üst katında ise ibadethane bulunuyor. Cami, bürokraside ve devlet kademelerinde görev almış önemli isimlerin cenaze törenlerine ev sahipliği yapmasıyla tanınıyor.
13. Tunalı Hilmi Caddesi
Kavaklıdere’de yer alan ve adını Cumhuriyet’in ilk yıllarında ilerici görüşleriyle ön plana çıkan milletvekilinden alan Tunalı Hilmi Caddesi, Ankara’da sosyal hayatın merkezi. Mağazaların, butiklerin ve kafelerin karşılıklı sıralandığı caddenin barlarıyla ünlü, gençlerin yoğun olarak bulunduğu Bestekar Sokak ve Tunus Caddesi ise hafta sonu tüm mekanların dolup taştığı, Ankara’nın en yoğun eğlence merkezi.
Caddenin üst bölümünde, Polonya Büyükelçiliği’nin bahçesi ile Sevda ve Cenap And Evi’nin arasında Kuğulu Park yer alıyor. Kuğulu Park’ın hemen yanı başındaki Kıtır ise ahşap locaları, polyester vitray lambalarıyla klasik olmuş efsanevi Ankara pub’ı.
Adı Ankara ile özdeşleşen Kuğulu Park, eskiden içinden dere geçen kavaklık bir araziyken, Kavaklıdere semti, ismini bu dere ve kavak ağaçlarından almış. Ankara’nın en önemli belediye başkanı Vedat Dalokay’ın, Viyana ve Pekin’in hediye ettiği beyaz ve siyah kuğular ile yeniden düzenlenerek popüler hale getirdiği Kuğulu Park, halen Ankaralıların en sevdiği kent parkı.
Heykellerle süslü yeşil alanları, karla kaplı kış günlerinde harika bir manzarası, restoranı, kuğuları, çocuk oyun alanı, kazları ve ördekleriyle kentin göbeğinde nefes alacak doğal bir güzellik sunuyor. 24 farklı kuş türü bulunduğu, kavakların yanı sıra, çınar, erguvan ve alıç ağaçlarının yer aldığı park, tarihi ve doğal güzelliği bakımından sit alanı olarak belirlenmiş durumda.
14. Botanik Parkı ve Atakule
Kent merkezinde Çankaya Caddesi ile Cinnah Caddesi arasında 1970’te kurulan Botanik Parkı, ortasındaki büyük havuzu, çocuk bahçesi ve çiçek serasıyla, hemen yanındaki Atakule’yi selamlayan, kentin en eski ve en güzel parklarından biri. Herhangi bir zaman sınırı ya da giriş ücretinin olmadığı park, Ankaralıların nefes alıp soluklanmak için tercih ettiği yeşil alanlardan.
Ülkemizin ilk döner restoranın yer aldığı Atakule, 127 metrelik yüksekliği ile Ankara’nın en uzun yapılarından biri. Üzerinde yer alan seyir terasından Ankara’nın dört bir yanını 360 derecelik bir açıdan görme imkânı sunuyor. Atakule içerisinde bir alışveriş merkezi bulunuyor.
1983’te kurulan ve Ankara’nın göbeğinde, Çankaya’da yer alan Seğmenler Parkı, Ankaralıların en sevdiği, içerisinde havuzu, çocuk bahçesi ve amfi tiyatrosu bulunan, yemyeşil bir kent parkı. Burada günün her saati bisikletle gezen, spor yapan Ankaralıları görmek mümkün.
15. Atatürk Orman Çiftliği
Atatürk Orman Çiftliği, 1925’te Atatürk’e hediye edilmiş olan bir arazinin üzerine, kendisinin talimatı üzerine Türk tarımına da öncülük etmek için kurulmuş bir çiftlik. 1937’de ise Atatürk tarafından hazineye bağışlanan Atatürk Orman Çiftliği’nde, ülkenin en büyük hayvanat bahçesi, Atatürk’ün Selanik’teki evinin bir benzeri olan Atatürk Evi Müzesi ve tarihi Karadeniz Havuzu bulunuyor.
1922’de 1. Derece sit alanı olarak tescil edilen AOÇ, Atatürk’ün mirası ve Ankara’nın en büyük yeşil alanı olarak Cumhuriyet eserleri arasında önemli bir yere sahip.
16. Beypazarı
Beypazarı, Ankara’nın sınırları içerisinde bulunan, merkeze bağlı olmayan en önemli ilçesi. Anadolu’nun her karışında olduğu gibi eski uygarlıkların birçoğuna şahit olan Beypazarı, tarihte, İstanbul ve Bağdat ticaret yolu üzerinde yer almış, Hitit, Frig, Roma, Bizans, Anadolu Selçuklu ve Osmanlı medeniyetlerini görmüş bir ilçe.
Ankara’nın 98 km kuzeybatısında yer alan, diğer yandan da barındırdığı müzeleri ve yaşayan yerel hayatını koruyan düzenlemesiyle, Ankara’nın en turistik ilçesi olan Beypazarı, tarihi bir Anadolu kasabasına dair otantik bir deneyim sunuyor.
Türkiye’nin ilk ve tek müzesi olan Türk Hamam Müzesi, Türk hamam ve temizlik kültürünü belgeleme, koruma ve geleceğe aktarma düşüncesiyle kurulmuş, bir kasaba hamamı olarak 16. yüzyılda inşa edilen Rüstem Paşa Hamamı’nda hizmet veriyor. Türk hamamlarında yüzyıllardır kullanılan tekstil ürünleri, metal ve kemik eşyalar ile hamam kültürünü yansıtan eserler sergileniyor.
Hafız Mehmet Nurettin Karaoğuz tarafından bağışlanan 150 yıllık konakta, 1997’den beri hizmet veren Beypazarı Tarih ve Kültür Evi Müzesinde, Beypazarı ve yöresinin kültür ve tarihini yansıtan eserlerle Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinden kalan çeşitli tarihi eserler sergileniyor. Müze etnografik yapısı dışında mimarisiyle de bir Beypazarı Evi’ni canlandırırken, gündelik hayatı da gözler önüne seriyor.
Beypazarı Yaşayan Müze, geç dönem Osmanlı mimarisinin seçkin örneklerinden biri olan tipik bir Türk evinde hizmet veriyor. Halk biliminin çalışma alanı olan açık hava müzelerinin ilk örneği olan müzede, Orta Asyadan günümüze geleneksel el sanatları, çocuk oyun ve oyuncakları, Türk yazı kültürü, ebru sanatı, sözlü halk edebiyatı, mitoloji, milli mücadele kadın kahramanları ile ilgili sergiler düzenleniyor.
17. Gordion Antik Kenti
Gordion Antik Kenti, 4 bin 500 yıldır çok fazla kesintiye uğramadan yaşamın sürdüğü bir antik kent. UNESCO Dünya Mirası Listesine yer alan antik kent, Ankara Polatlı’daki Yassıhöyük Köyü yakınlarında yer alıyor. MÖ 1. bin yılın erken dönemlerinde Orta Anadoluda hüküm süren Friglerin politik ve kültürel başkenti olmuş. Anadolu’nun önemli bir ticaret kent olmuş.
Gordion antik kenti uzmanlar gözünde Atina, Roma, Pompei, Hitit uygarlığının başkenti Hattuşa ve Babil ile aynı kategoride yer alıyor. Burada Erken Bronz Çağına denk gelen ve MÖ 2500 yılında başlayan yerleşim, bugün antik kentin yanıbaşındaki Yassıhöyük’te devam ediyor. Dünyanın en eski ahşap binası, en eski taş mozaikler, en iyi korunmuş ahşap mobilyalar ve tekstil işlerine burada rastlamak mümkün.
Gordion Müzesi, bölgede çıkarılan antik kalıntılara ev sahipliği yapıyor. 1963’te kurulan müzede, Eski Tunç, Hitit, ithal Yunan seramikleri, Helenistik ve Roma dönemi eserleri koleksiyonları yer alıyor. Müzede ayrıca Gordion’da ele geçirilen mühür ve sikke koleksiyonları, Kayabaşı Köyü temel kazısında ortaya çıkarılan Roma dönemine ait mozaik ile bir Galat mezarı da müze bahçesinde sergileniyor. Giriş ücreti 60 TL.
18. Kızılcahamam
Ankara Kızılcahamam, yeşilliğe doymak isteyen Ankaralıların doğa, tarih ve şifayı keşfettikleri merkezlerinden biri. Bolu ve Çankırı yakınında yer alan Kızılcahamam, Ankara’nın kuzeyinde yer alıyor. Şahane yeşil manzaralarına ev sahipliği yapan Kızılcahamam, milli parkları, doğal yapıları, köyleri ve şifa getiren termal suları ile Ankara’nın gözde yerleri arasında. Özellikle hafta sonu yapılacak pek çok aktiviteyi barındıran bu yer, şehrin gürültüsünden bunalanlar için bir sığınak.
Kızılcahamam, yaylaları ve mesire alanları ile tercih edilen Ankara lokasyonları arasında. Üç tarafı orman ile çevrili. Ankara Kızılcahamam, Soğuksu Milli Parkı başta olmak üzere pek çok ormanlık park alanını da sahip. Parkların yanı sıra tarihi, kültürel ve dini yapılara rastlamak da mümkün. Türbeler ve doğal oluşum peri bacaları, Kızılcahamam’ı tanımlayan yerler arasındadır. Roma döneminden itibaren Kızılcahamam’ı mesken tutan köyler de görülmeye hak eden tarihi ve kültürel yapılar arasında yer alıyor.
Ankara termal otel seçenekleri ile rağbet gören bir tatil yeri. Şifa arayanlar için, tertemiz ve mineral açısından zengini kaplıcalarıyla hizmet veren çok sayıda tesis var. Ankara’da yaşayanlar dışında şehir dışından gelen pek çok yerli turist de Kızılcahamam kaplıcalarına rağbet göstermiş durumda. Kamp severler de Kızılcahamam’daki jeositi çadır alanlarını tercih edebilirler.
ANKARA’DA NE YENİR
Her zevke hitap eden restoranları ve lokal lezzetleri ile Ankara, kültürel yapısını yemeklerinde de yansıtıyor. Geniş bir çorba, et yemeği, tatlı ve börek menüsüne sahip olan Ankara’nın en ünlü yemeği Ankara Tava. Et yemekleri arasında homaça, alabortme, çalla, çoban kavurma, ilişkik, kapama, orman kebabı, patlıcanlı et, sızgıç ve siyer başta geliyor.
Çorbalardan, aş çorbası, tutmaç, keşkek çorbası, miyane çorbası, sütlü çorba, tarhana çorbası ve toyga çorbası en çok bilinen çorbalardan. Yemekler arasında çarçıran, bici aşı, çılbır, çırpma, göçe, keşkek yemeği, köremez, mıhlama, omaç, papara, saz, tatmak tiridi, topaç.
Bulgur pilavı, oğmaç aşı ve pıt pıt pilavı ile kadınbudu köfte, mucirim köftesi, yumurtalı köfte, tohma, tiridi köfte en çok tüketilen lezzetler arasında. Efelek dolması, mantı ve yaprak sarması, hamur işlerinden bazlama, cızlama, gözleme, nevizme, su böreği, bohça böreği, tandır boreği ve yalkı başta geliyor. Tatlıların en ünlüleri ise kaygana, baklava, höşmerim, kabak tatlısı ve fıslak sevilerek tüketiliyor.
Ankara’da, kahvaltı için tercih edebileceğiniz mekânlar, Yıldız Liva Time, Funda Cafe&Patisserie, Mutfak Brasserie, Turta Home Cafe ve Papazın Bağı oldukça şık ve çeşit açısından memnun kalacağınız adresler. Öğle ve akşam yemekleri için ise Boğaziçi Lokantası, Big Chefs, AOÇ Merkez Lokantası, Café Des Cafés, Sadık Usta, Tavacı Recep Usta, Deli Yengeç, Trilye’yi tercih edebilirsiniz.
Ayrıca Kalbur, Divan Çengel Han, Patile Cafe Restaurant, Günaydın Kasap&Steak House, Ege Restoran, Masala Café, Komşu Restoran, Mezzaluna ve Tarihi Mutfak Lokantası da aklınızda bulunsun.
ANKARA’DA NE ALINIR
Ankara’da yöresel alışverişin adresi Ulus civarındaki Samanpazarı ve Çıkrıkçılar Yokuşu. Burada dokuma, çanak, çömlek, hasır, kente özgü el sanatları ile Bakırcılar Çarşısı’nda antika, mücevher ve çeşitli hediyelik eşyalar bulabilirsiniz. Beypazarı ise gümüşçülüğün kalbi. İlçede bulunan Gümüşçüler Çarşısı’nda el yapımı özgün tasarım çok güzel takı ve gümüş objeler alabilirsiniz.
Kent merkezinde ise Karanfil Pasajı ve Karanfil Sokak, uzun yıllardır pasaj ve dükkanları ile, tekstilden bijuteriye, çantadan kitaba dek pek çok ürünle hizmet veriyor. Kitapçıların ve ikinci el kitapçıların bulunduğu Yüksel Caddesi ve Olgunlar Sokak ile İzmir Caddesi’ndeki pasajlarda kumaşçılar ve aksesuarcılar bulunuyor.
Gaziosmanpaşa, Çankaya, Kavaklıdere, Çayyolu’nda uluslararası markaların butik ve mağazalarını bulmak mümkün. Bunların dışında Ankara’da aradığınız her şeyi bulabileceğiniz sayısız alışveriş merkezinin sizi beklediğini unutmayın. Ankamall, Next Level, Armada, Karum ve Atakule gibi Ankara’da pek çok alışveriş merkezi bulunuyor.
ANKARA GECE HAYATI
Kavaklıdere’de yer alan ve adını Cumhuriyet’in ilk yıllarında ilerici görüşleriyle ön plana çıkan milletvekilinden alan Tunalı Hilmi Caddesi, Ankara’da sosyal hayatın merkezi. Mağazaların, butiklerin ve kafelerin karşılıklı sıralandığı caddenin barlarıyla ünlü, gençlerin yoğun olarak bulunduğu Bestekar Sokak ve Tunus Caddesi ise hafta sonu tüm mekânların dolup taştığı, Ankara’nın en yoğun eğlence merkezi.
Caddenin üst bölümünde, Polonya Büyükelçiliği’nin bahçesi ile Sevda ve Cenap And Evi’nin arasında Kuğulu Park yer alıyor. Kuğulu Park’ın hemen yanı başındaki Kıtır ise ahşap locaları, polyester vitray lambalarıyla klasik olmuş efsanevi Ankara pub’ı.
Oldukça gelişmiş kültürel ve sanatsal yönü olan Ankara’da, Devlet Tiyatrosu, Devlet Opera ve Balesi, Başbakanlık Senfoni Orkestrası, Devlet Resim ve Heykel Müzesi yer alıyor. Öte yandan sayısız galeri, özel tiyatro, kültür ve sanat merkezi, müzik etkinliği kentin kültürel, sanatsal ve eğlence yaşamına renk katıyor.
Ankara Uluslararası Film Festivali, Ankara Uluslararası Tiyatro Festivali, Ankara Uluslararası Sanat Festivali, Ankara Uluslararası Karikatür Festivali, Ankara Uluslararası Müzik Festivali, Asya-Avrupa Sanat Sergisi kentin en önemli kültürel ve eğlence aktiviteleri arasında yer alıyor.
Türkiye’nin başkenti Ankara, kurtuluş mücadelesinin sembolü ve modern cumhuriyetin tüm kazanımlarını yaşatan, doğal ve tarihi güzellikleriyle keşfedilmeye değer bir şehir.
Ayrıca:
Çubuk barajı ve piknik alanı, Bayındır barajı ve iç tesisler, Karagöl, Çubuk 2, Beynam ormanı ve Atatürk evi, Söğütözü,Susuz göleti, Kızılcahamam kaplıcaları ile Soğuksu piknik alanı görülebilir. Kızılcahamam tatil köyleri, Çamkoru orman kamp alanı ve Hacettepe göl tesisleri piknik alanı, Haymana kaplıcaları, Gölbaşı Mogan, Ayaş içmeceleri, ve Eymir gölü tesisleri… gezilecek çok yer var aslında.
Tunalı Hilmi Caddesi, Parklar ve Kızlıay benim favori yerlerim. Demora Hotel bünyesinde yer alan Cafe Demora, bir kez gidin derim, Esat caddesinde, nefisss. Haftasonu Mogan da piknik yapılır, her yer temiz ve güvenlikli, ayrıca göl manzarası da cok güzel.
Bilgilerin guncellenmesinde fayda var. Camlihemsin Ali Semerkant turbesi ve muzesi belediye tesisleri
Camlihemsin Oyuncak Muzesi Tabiat Muzesi
Kizilcahamam Halk Pazari Soguksu Milli Parki
Pursaklar civarinda Altinkoy ve Cengelhan ki burada rezervasyonla gitmek uygun yoksa bir kahve mutlaka icin dondurmali irmik tatlisi ile
Eskisehir yolu cankaya universitesi tam karsisina denk geliyor tepetaklak ev
Cocuklar icin 100 yila gelmeden Cankaya Universitesi yakin MTA muzesi
Tabii ki Beypazari Nallihan ve Kus Cenneti
Haymana Ayas Kaplicalari
Golbasi Belediye Tesisleri Piknik Alani
Ccuklar Icin Sincan Harikalar Diyari
Estergon Kalesi Kecioren
Ankara Kaleici
Ankara Istanbul eski karayolu sagda kizilcahamam civari kucuk golet kamping ve piknik alani
Cubuk Baraji
Herkes sevmez Ankara’yı ama güzel şehirdir. Bana çocukluğumu hatırlatır.
Çoğu insana mesafeli gelse de Ankara güzeldir (:
Ankara’nın en ROMANTİK SİNEMASI na gidilir. Romantiksinemaankara .com. Çiftlere özel sinema keyfi ve özel günleriniz için kutlama mekanı Kızılay ve Tunalı’da.
Merhaba arkadaşlar ben Ankara’da gezilecek yerlere bakarken şu sayfada gerçekten süper yerler keşfettim sorgulamaalani.com/ankarada-gezilecek-yerler.html
Ankara Üniversitesi tarafından kurulan Ankara Oyuncak Müzesi’ne de bekleriz arkadaşlar.
Malıköy Tren İstasyonu Müzesi de görmeye değer bence. Ankara, Polatlı’da bulunuyor. Buna Telekomünikasyon Müzeside eklenebilir. Bu da Aydınlıkevler’de.
Ankara, ne yazık ki gidilecek pek de bir yeri olmayan, biraz da asık suratlı, kasvetli bir şehir. AVM’lerdeki kalabalık da, seçeneği olmayan yığınların mahkumiyetinin sonucu… Sizi bilmem ama ben Ankara’dan pek hazzetmiyorum.
Bence Ankara’ya gezilmeye gidilmez. Gilince anca gezilir. Bir şehrin böyle olması pek acı aslında. Hem de başkent olması.
Neden Çiğdem? Gel gezelim.
Lütfen Başkentimizi kötülemeyin. Başkentimizde çok gezilecek yer var sen yanlış düşünüyorsun Çigdem hanım.
Katılmıyorum size, Ankara güzeldir. Melih Gökçek’ten kurtulsak daha güzel olacak. Şehirler sanatla güzelleştirilir. Bu anlayış yöneticilerde yok.
Aha bak şimdi Ankara uçuyor demi…
Tunalı Hilmi Caddesi’ni tavsiye ederim. Hem gündüz hem de gece takılabilecek bir yer. Gece hayatı da fena sayılmaz. Üniversite öğrencilerinin hemen hemen hepsi buraya gelir geceleri eğlenmek için. City en trend yeridir. Arabayla gitmeyin, toplu taşıma kullanın. Pek pahalı değildir, dedim ya zaten genel kitlesi öğrencilerdir. Bilkentlisi de Odtülüsü de hacettepelisi de buraya geliyor.
Farklı yerler görmek isteyenler hava müzesi ve lokomotif müzesine de uğrayabilir. Topkapi müzesinden sonra Türkiye!nin en iyi 2. muzesi Anadolu Medeniyetleri Müzesi çok hoştur. Güzel, küçük ama çok önemli eserlerin bulunduğu, görülmesi gereken bir yerdir bana göre. Ama şu sıralar restorasyon yüzünden bir çok bölüm kapalı.
Çamkoru, Beypazarı tarafı, Bala civarı,Dikmen Vadisi, Seymenler Parkı, Hamamönü-Altındağ ve Hattuşaş Antik Kenti de benden tavsiye. Gezmek isteyene yer çok, kimse söylenmesin.
Ankara’da eminim çok gezecek ve görecek yer var. Benim favorim ve önerim ise kafa dinlemek için huzurlu bir yer olan Yakacık Mahallesindeki Eylül Kırevi. Organik ortamda modern kır evini ve doğal hayatın hazzını yaşatıyor. Tavsiye ederim.
Bugün Ankara Kale’sinde tecevuza uğramış bir Japon kızın haberini okudum. Ankara gibi başkentin güvenli olması gerekir, Ankara Kalesi gibi bir turistik noktada tinercilerin olmaması gerekir. Bu ülkede tinerci diye bir kavramın silinmesi gerekir, yazık.
Eski kentin kalbi Uus ve çevresi ön plana çıkar. Ankara’nın en ilginç mekanları buradadır bence. 1 günde burayı bitirmek imkansız olacaktır. Zaman ayırıp sindire sindire gezin.
Ankara’nın gezilecek mekanları için benim de tavsiyelerim ;
Demetevler’den İvedik Köyüne doğru giderken mezarlığı geçtikten az sonra Alabalık yiyebileceğiniz lokantalar var.
İvedik Köyü ve çevresi yeni yeni gelişiyor o yüzden çevre pek güzel değil ancak lezzeti ise mükemmel.
Böylece Ankara’nın batı tarafını da gezmiş olursunuz.
Gölbaşı’na gidip tertemiz göl manzarası eşliğinde aileyle rahat rahat piknik yapılabilecek bir mekan var.
Belediye, mangal yapmak için mükemmel bir düzenek kurmuş her oturma yerinin yanına.
Giriş her otomobil için 3 TL. Girişin paralı olması da avantaj bildiğiniz gibi.
Yaz aylarında hafta sonları çok kalabalık oluyor onu da belirteyim. Hafta içi akşam 20.00 ‘dan sonra akşam manzarası ile tavsiye ederim.
Güvenlik v.s. de var, tuvatler v.s. tertemiz.