Belçika‘nın başkenti Brüksel, modern ve kozmopolit yapısının yanı sıra Orta Çağdan kalma tarihi yapıları ile otantik ve nostaljik atmosferini de korumayı başaran etkileyici bir şehir. Birkaç yüzyıl önce bataklığın kurutulması sonucu kurulan şehrin isminin anlamı da ‘Bataklığın içindeki yerleşim yeri’.
Avrupa Birliği’nin 3 ana kurumu olan AB Komisyonu, AB Bakanlar Konseyi ve Avrupa Parlamentosu’nun resmi organlarının büyük çoğunluğunu barındıran Brüksel, Avrupa Birliği’nin resmi başkenti. başkenti. Kent aynı zamanda NATO Merkez Karargahı’na da ev sahipliği yapıyor.

Yalnız Belçika’nın değil ve Avrupa’nın da başkenti olan bu güzel kent, zarif dekoratif süslemelerin kullanıldığı Art Nouveau akımının en güzel eserlerine ev sahipliği yapan meydanları, Place du Grand Sablon’u çevreleyen tarihi binaları, lüks mağazaları ve antikacı dükkânları, kiliseleri ve kültürel yaşamıyla her bakımdan Avrupa Kıtası’nın kavşak noktası.
Kozmopolit ve dinamik kültüre sahip olan Brüksel, tarihi dokuları, doğal güzellikleri, devasa anıtları, heybetli Ortaçağ yapıları, samimi kafe ve meyhaneleriyle kendine has özelliklere sahip Avrupa’nın sayılı kentlerinden.
Flaman şehri olan Brüksel’de Fransızca ve Felemenkçe iki resmi dil. Avrupa’nın en çok yabancı nüfusa sahip kentleri arasında yer alan Brüksel’de yabancı kökenliler toplam nüfusun yüzde 29’unu oluşturuyor. Belçika genelinde para birimi olarak Euro (€) kullanılıyor.
Brüksel Gezi Rehberi
İlk yerleşimin yedinci yüzyıla dek uzandığı Brüksel, bin 300’lü yılların başında Brabant Dükü II. John’ın kente ayrıcalık tanımasıyla, Brabant düklerinin merkezi haline gelmiş. On altıncı yüzyıla kadar ülkeyi buradan yöneten Bourgogne prenslerinin ardından 1556’da İspanya Hollandası’nın yönetim merkezi olan Brüksel, 1794’te ise Fransız devrim güçlerinin hakimiyetinde kalmış.
1815’te La Haye ile birlikte Birleşik Hollanda Krallığı’nın iki başkentinden biri olan Brüksel, 1830 Belçika Devrimi’nin sonrasında kurulan Bağımsız Belçika Krallığı’na da başkentlik yapmış. Birinci ve İkinci Dünya Savaşları’nın ardından ise Brüksel, Avrupa Birliği ve NATO’nun merkezindeki konumuyla ‘Avrupa Başkenti’ unvanı kazanarak dünya çapında ekonomik ve politik önemini arttırmış bir kent olarak halen önemini korumaya devam ediyor.
Belçika nüfusunun yüzde 10’unu barındıran ve sadece yarısı gerçek anlamda Belçikalılardan olan Brüksel, İtalyan, Fransız, Faslı, İspanyol, Türk vatandaşlarının yaşadığı, karma kültüre sahip bir kent.
Tarihi boyunca kanlı savaşlara sahne olan Brüksel, 1. ve 2. dünya savaşlarının ardından ‘Avrupa’nın Savaş Alanı’ olarak anılmaya başladı. Tüm bu yıkıcı olaylara rağmen Afrika’daki sömürge topraklarının desteğiyle de kısa sürede toparlanmayı başaran kent, Avrupa’nın en modern, zengin ve hareketli başkentlerinden birine dönüştü.
Brüksel, Avrupa Komisyonu ve Konseyi’nin resmi makamı olarak seçildikten sonra, tüm Avrupa birliği kuruluşlarının burada bulunmasından dolayı Avrupa Birliğinin Merkezi olarak da biliniyor. 1960’larda yapılan dev Avrupa hükumet binası ve göz alıcı bir tasarıma sahip olan Berlaymont da burada Brüksel’de yer alıyor.
Brüksel, tiyatro, dans, bale, edebiyat, folklor, müzik, konser, sinema ve uluslararası konferanslarıyla her daim dinamik; Fransız ve Flaman kültürlerinin kaynaşmasına eklenen meraklı turistleriyle de kozmopolit ve kendine has dokuya sahip bir kent.
Brüksel Gezilecek Yerler
Brüksel, yüzölçümünün küçük olması ve cazibe merkezlerinin birbirine yakınlığı nedeniyle yürüyerek keşfetmesi kolay bir şehir. Gelişmiş toplu taşıma sistemi yürümek istemediğiniz anlarda imdadınıza yetişiyor. Rahat bir ayakkabı ve rahat giysilerle Brüksel’in merkezini özgürce dolaşabilirsiniz. Şehir merkezinin ardından ise zamanınız ve imkanınız elverdiğince Antwerpen, Brugge ve Gent şehirlerini de mutlaka görmeye gayret edin.
1. Brüksel Kraliyet Sarayı

Belçika Kraliyet Ailesi’nin resmi konutu olan ve 19. yüzyılda inşa edilen Brüksel Kraliyet Sarayı, aile şehrin dışındaki Leaken Sarayı’nda konaklamayı tercih ettiğinden, yalnızca resmi toplantılar ve resepsiyonlar için kullanılıyor. Zengin bir modern sanat ve tarihi eser koleksiyonunun sergilendiği saray, mimarisi ile başlı başına görülmeye değer görkemli bir eser. Brüksel Kraliyet Sarayı, pazartesi günleri hariç haftanın 6 günü 10.30-15.45 saatleri arasında ücretsiz ziyaret edilebiliyor.
Şehrin simgesi olan ve devasa büyüklüğe sahip Grande Palace, 17. yüzyıla ait barok tarzı dış mimarisine sahip dünyanın en güzel meydanlarından biri. 15. yüzyıldan kalma muazzam bir belediye binasının ve birbirinden güzel kafelerin yer aldığı meydanda, Belçika kraliyet ailesinin resmi yaşam yeri olan Brüksel Sarayı da bulunuyor. Ancak aile oldukça büyük bir Neoklasik yapı olan sarayda kalmak yerine Brüksel dışında yer alan Laeken Kraliyet Kalesi’nde yaşıyor.
Brüksel’in kalbinin attığı hareketli meydan Grand Place, Brüksel Kent Müzesi ve belediye binasının da bulunduğu tarihi yapılar ve mağazalarla çevrili. İki yılda bir ağustos ayında düzenlenen Çiçek Festivali, meydanın unutulmaz fotoğraf karelerine hayat veriyor. Festivalde çiçeklerden yapılan renkli halı ile meydanın tamamı kaplanıyor.
2. Belçika Kraliyet Güzel Sanatlar Müzeleri

İçerisinde birçok farklı müzeyi barındıran Kraliyet Güzel Sanatlar Müzeleri (Musées royaux des Beaux-Arts de Belgique), bir müzeler topluluğu olarak Brüksel’in ziyaret edilmesi gereken yerlerinin başında geliyor. 19. yüzyıldan günümüze kadar olan eserlerin yer aldığı Modern Sanat Müzesi, 15. yüzyıl ile 18. yüzyıl arasında yapılmış olan resim ve heykellere ev sahipliği yapan Antik Sanat Müzesi gibi bölümleri bulunan topluluk kentin en değerli müzesi.
Kraliyet Güzel Sanatlar Müzeleri ziyaret saatleri salıdan cumaya 10.00-17.00, hafta sonları ise 11.00-18.00. Kraliyet Güzel Sanatlar Müzeleri giriş ücreti 15€, indirimli bilet 10€.
3. St. Michel Et Ste-Gudule Katedrali

St. Michel et Ste-Gudule Katedrali renkli camlara sahip muhteşem bir Gotik yapı. 13 ile 15. yüzyıllar arasında yapılan ve halen kraliyet düğünlerinde kullanılan katedral, içerisinde değerli eşyaların görülebileceği küçük bir müzeyi de barındırıyor.
St. Michel et Ste-Gudule Katedrali ziyaret saatleri pazartesiden cumaya 07.00-18.00, cumartesi 08.00-17.00, pazar günleri ise 13.00-18.00. St. Michel et Ste-Gudule Katedrali girişi ücretsiz.
4. Manneken-Pis

Manneken-Pis (İşeyen Çocuk Heykeli), Brüksel’in en popüler turistik simgelerinden biri oldu. Biraz abartılan bir ilgi gören bronz heykel 16. yüzyılda yapılmış. Rivayete göre yerel halktan çocuğunu kaybeden bir adam onu bulduktan sonra bu heykeli yaptırarak şehre armağan etmiş, ancak heykelin neden dikildiği ile ilgili birçok başka rivayetler de var.
Bu heykele haftanın bazı günleri ve kimi önemli kutlama günlerinde özel temalı kıyafetler giydiriliyor ve o dönemlerde heykelden halka ikram olarak su yerine bira veya şarap sunuluyor. Dünyanın dört bir yanından hediye kıyafetler gönderilen heykelin tam 760 kıyafete sahip olduğu söyleniyor. Bu kıyafetleri Brüksel Müzesinde görebilirsiniz.
5. Kakao ve Çikolata Müzesi

Çikolataları ile ünlü bir ülke olan Belçika’nın başkenti, elbette ki ulusal bir simge hâline gelen Çikolata Müzesi (Choco-Story Brussels) ile de ünlü. Muazzam zenginlikte bir çikolata merkezi olan müzeyi ziyaret ederek multimedya şovlar eşliğinde Mayalardan bu yana kakao ve çikolatanın yaşadığı tarihî serüveni, çikolata yapım aşamalarını ve çikolata türlerinin özelliklerini öğrenebilir, çikolata tadımlarına ve atölye çalışmalarına katılabilirsiniz.
Kakao ve Çikolata Müzesi ziyaret saatleri 10.00-17.00. Haftanın 7 günü ziyarete açık. Kakao ve Çikolata Müzesi giriş ücreti 6€, indirimli bilet 5€.
6. Atomium

Brüksel’in en çarpıcı mimari simgelerinden biri olan Atomium, 1958’de EXPO Bilim Fuarı için üretilmiş bir anıt. Brüksel’in simgesi Atomium, çelikten yapılmış bir demir kristali hücresinin 165 milyar kat büyütülmüş hali. Dünya Fuarı için inşa edilen yapı demir kristali 18 metre çapında 9 bölümden oluşuyor. Dış yüzeyi paslanmaz metal ile kaplı şekilde tasarlanmış.
Atomium içerisine girerek retro tasarımını görebilir ve üst katına çıkıp panoramik kafesinde soluklanabilirsiniz. Atomium’un en tepesinden şehrin panoramik manzarasını izleyebilir, buradaki restoranda kente karşı yemek yiyebilirsiniz. Alt katlarda ise çeşitli sergi alanları yer alıyor.
Atomium ziyaret saatleri 10.00-18.00. Haftanın 7 günü ziyarete açık. Bilet satışı 17.30’da sona eriyor. Atomium giriş ücreti 16€, indirimli bilet 8,50€. Mini-Europe’a da giriş hakkı tanıyan ikili bilet 25€, indirimli bilet 12,80€.
7. Mini-Europe

Atomium’un hemen yanında yer alan Mini Europe, tıpkı Türkiye’deki Miniatürk formatına sahip, tüm Avrupa’yı kısa bir yürüyüş mesafesinde dolaşmanızı sağlayacak önemli turistik noktaları içeren mini ölçekli bir gezi platformu. Mini Europe’da Eyfel Kulesi’ni, Berlin Duvarı’nı, Prog, Vilnius ve Westminster’i zahmetsizce küçük ölçeklerde görme şansına sahip olabilirsiniz. Mini Europe herkes için eğlenceli bir gezi durağı, fotoğraf çekmeyi seviyorsanız burada ilginç kareler yakalayabilirsiniz.
Mini-Europe ziyaret saatleri 14 Mart – 20 Haziran 09.30-18.00, 1 Temmuz – 31 Ağustos 09.30-20.00, 1 Eylül – 30 Eylül 09.30-18.00, 1 Ekim – 3 Ocak 10.00-18.00. 3 Ocak – 13 Mart tarihleri arasında ziyarete kapalı. Mini-Europe giriş ücreti 13,80€, indirimli bilet 8,10€. Atomium’a da giriş hakkı tanıyan ikili bilet 25€, indirimli bilet 12,80€.
8. Müzik Enstrümanları Müzesi

Müzik Enstrümanları Müzesi (Musical Instruments Museum), müzik tarihine yolculuk için keyifli bir rota. 19’uncu yüzyıla ait demir ve camdan inşa edilmiş Müzik Enstrümanları Müzesi’nde 9 binden fazla müzik aleti sergileniyor.
16. yüzyıldan kalma müzik enstrümanları ve özel koleksiyon parçalarının bulunduğu müze, dünyanın en iyi müzikal aletlerinin büyük bir koleksiyonuna ev sahipliği yapıyor. Akordeonlar, gaydalar ve piyanoların oluşturduğu bu harika koleksiyonu gördükten sonra, binanın çatısındaki muazzam Brüksel manzarasına sahip kafede dinlenmeden ayrılmayın.
Brüksel Müzik Enstrümanları Müzesi ziyaret saatleri salıdan cumaya 09.30-17.00, cumartesi, pazar ve tatil günleri 10.00-17.00. Bilet gişesi kapanış saatinden 45 dakika önce kapanıyor. Pazartesi günleri, 1 Ocak, 1 Mayıs, 1-11 Kasım ve 25 Aralık’ta ziyarete kapalı. Brüksel Müzik Enstrümanları Müzesi giriş ücreti 10€, indirimli bilet 4€. Sesli rehber 2€.
9. Cinquantenaire Parkı

Brüksel kent merkezindeki en büyük yeşil alan olan Cinquantenaire Parkı, Belçika’nın özgürlüğüne kavuşmasının 50. yılı anısına 1880’de kurulan bir park. 30 hektarlık bir alanda yer alan parkın içerisinde göletler, geniş yeşil alanlar, piknik alanları, Autoworld, Kraliyet Silah ve Askeri Tarih ve Kraliyet Güzel Sanatlar müzeleri ile bir cami bulunuyor.
10. Borsa Binası
Borsa Binası, Brüksel’in en etkileyici tarihi yapılarından biri. Yunan tarzı mimarisiyle 1873’te inşa edilen Bourse de Bruxelles, günümüzde Avrupa Borsalar Birliği tarafından kullanılıyor. Borsa çevresi şehrin en hareketli bölgesi olduğundan yerel halk çoğu zaman randevularını Borsa önünde gerçekleştiriyor.
Brüksel gezilecek yerler listesini daha da genişletebiliriz. Grand Place Meydanı’nda bulunan Brüksel Şehir Müzesi, gravür, halı, tablo, heykel gibi eserlerle ziyaretçilerine Brüksel kent tarihini anlatmayı amaçlıyor. 1887’den bu yana açık olan müze 3 katlı, tarihi bir bina içerisinde yer alıyor. Brüksel Şehir Müzesi pazartesi günleri hariç haftanın 6 günü 10.00-17.00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor. Brüksel Şehir Müzesi giriş ücreti 8€, indirimli bilet 4€.
İkinci Dünya Savaşı’ndan kalan savaş uçakları, tank, silah ve savaş malzemelerinin sergilendiği Belçika Kraliyet Askeri Tarih Müzesi, savaş dönemi hatıralarına tanık olmak için ziyaret edilmeli. Belçika Kraliyet Askeri Tarih Müzesi pazartesi günleri hariç haftanın 6 günü 09.00-17.00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor. Belçika Kraliyet Askeri Tarih Müzesi giriş ücreti 10€, indirimli bilet 8€. Ödeme yalnızca kredi kartı ya da banka kartıyla kabul ediliyor.
Belçika çizgi roman ve karikatür alanında dünyada marka olan bir ülke. 1984’de kurulan Belçika Karikatür Müzesi, Belçika’nın karikatür geleneğini belgelemek ve gelecek kuşaklara aktarma amacı taşıyor. 1929-1960 yılları arasında karikatür sanatının gelişiminin anlatıldığı müzede interaktif bölümler de yer alıyor. Belçika Karikatür Müzesi ziyaret saatleri 10.00-18.00. Belçika Karikatür Müzesi giriş ücreti 10€, indirimli bilet 7€.
Yeni sanat akımının öncülerinden olan Victor Horta adına yapılan Horta Müzesi, ziyaretçilerini 19’uncu yüzyıla doğru bir zaman yolculuğuna çıkarıyor. İç mimarisinden kapı kollarına, koltuk başlıklarına kadar olağanüstü detaylara sahip bir çalışmanın ürünü olan tasarımın tam göbeğine düşmeye hazır olun.
Horta Müzesi ziyaret saatleri salıdan cumaya 14.00-17.30, cumartesi ve pazar günleri ise 11.00-17.30. Pazartesi günleri, 1 Ocak, 1 Mayıs, 21 Temmuz, 15 Ağustos, 1-11 Kasım ve 25 Aralık’ta ziyarete kapalı. Müze, sabah saatlerinde rezervasyonlu gruplara hizmet veriyor. Horta Müzesi giriş ücreti 10€, öğrenciler 5€.
David ve Alice van Buuren Müzesi, yine özel mülk halindeyken müzeye dönüştürülen bir başka yapı. Koleksiyonu içerisinde, birçok mobilya ve resim çalışmalarının bulunduğu müze, romantik bahçeleriyle de göz dolduruyor. David ve Alice van Buuren Müzesi, salı günleri hariç haftanın 6 günü 14.00-17.30 saatlerinde ziyaret edilebiliyor. David ve Alice van Buuren Müzesi giriş ücreti 11€, indirimli bilet 6€.
Belçika başkentine yapılan bir yolculuk hemen yanı başında bulunan bir diğer iki güzel şehir olan Brugge ve Antwerp’i görmeden bitmiş sayılmaz. Muazzam mimarileriyle tanınan bu kentlere Brüksel’den ulaşım çok kolay. Brüksel’e kadar gelmişken, dünya mirası olan kanallarıyla Brugge ve muhteşem Grote Markt Meydanı’yla Antwerp’i görmemek çok yazık olur. Brugge’ün ağız sulandıran çikolatalarının da, şehrin hemen hemen her yerinde bulunduğunu da hatırlatalım.
Brüksel alışveriş
Şehrin prestijli alışveriş merkezleri Grand Place ve Rue di Midi Caddesi arasında kalan bölgede yer alıyor. Yerel ve uluslararası markalara ait ürünlerin ve özel tasarımlı elbiselerin satıldığı dükkanlarla dolup taşan Rue Antonie Dansaert, avangard butiklerin ve Armani’den Gucci’ye birçok uluslararası markanın bir arada bulunduğu bir cadde.
1840’larda yapılan tarihi alışveriş merkezi Galeries St Hubert, başlı başına görülmeye değer bir gezi rotası. Galeria Inno ve Woluwe Shopping Center da ziyaret edilebilecek diğer popüler alışveriş merkezleri.
Brüksel’de daha otantik ve uygun fiyatlı bir alışveriş deneyimi için her gün 07.00-02.00 saatleri arasında Place du Jeu de Balle-Vossenplein Meydanı üzerinde kurulan bitpazarı Marché aux Puces-Vlooienmarkt’ı ziyaret edebilirsiniz. Ayrıca hafta sonları, saat 06.00-14.00 arasında Rue Ropsy-Chaudron/Ropsy-Chaudronstraat sokakları arasında kurulan Brüksel’in en büyük açık hava pazarı Anderlecht Market’e de uğrayabilirsiniz.
Brüksel’den satın alınabilecek şehre ve ülkeye özgü ürünler arasında çikolata ve bisküvi çeşitleri, dantel kumaş ve bira çeşitleri bulunuyor. Özellikle Grand Palace çevresindeki çikolata dükkânları oldukça popüler. Ayrıca dünyaca ünlü çizgi film karakteri Tenten, Belçikalı çizer Hergê tarafından yaratıldığından şehirde Tenten karakterinde birçok turistik hediyelik eşya satın almanız da mümkün.
Brüksel ne yenir
Belçika mutfağının denince akla gelen ilk birkaç yiyecek midye, çikolata, waffle ve kızarmış patates. Belçika çikolataları ise dünyaca ünlü. Bu tatlı lezzeti denemek için şehirde uğrayabileceğiniz en gözde çikolata butikleri Passion Chocolat, Neuhaus, Pierre Marcolini ve Wittamer.
Sebze ve soğan suyu ile haşlanmış midyelerin kızarmış patates eşliğinde sunulduğu Moules Frites, bira eşliğinde pişirilen hardal soslu biftek spesiyali Carbonade flamande ve balık etli veya tavuk etli olarak tercih edilebilen Belçika yahnisi Waterzooi yerel mutfağa ait denemeniz gereken lezzetler arasında.
Belçika’ya gelmişken birçok çeşide sahip yerel biraları denememek olmaz. Blonde, Lambics ve Dubbel türü yerel biralar, farklı tatlar denemenizi sağlayacak. Bergstraat Caddesi’ndeki Pasta Divina, Rouppeplein Caddesi üzerindeki Comme Chez Soi, Rue des Bouchers Sokağı’ndaki Aux Armes De Bruxelles ve Wolvengracht semtinde yer alan Belga Queen şehirde uğramanızı önerdiğimiz prestijli restoranlar arasında yer alıyor.
Gurmelere ve alışveriş severlere hitap eden Brüksel’in en önemli alışveriş noktalarından olan Avenue Louise ve Rue De Chartreux’de birbirinden lüks mağaza ve butikler sıralanıyor. Şehir, Art Nouveau mekânları, etkileyici mimari yapıları, iştah arttıran Michelin yıldızlı restoranlarının yanı sıra tarz sahibi kafe ve restoranlarıyla hiç de küçümsenmeyecek bir çekiciliğe sahip. 1968’den bu yana geleneksel Brüksel lezzetlerini sunan Au Vieux St. Martin ile zarif dekorasyonuyla leziz yemek ikramlarının yapıldığı Brasserie de Bruxelle’i rotanıza ekleyin.
Brüksel’in sofistike restoranlarında sunulan klasik Fransız mutfağı şehre birçok ödül kazandırmışsa da artık genç nesil şefler farklı çeşit tatlara da mutfaklarında yer vererek, daha geniş bir menü yelpazesine sahip olmaya başlamışlar. Öncekilerin yükselttiği çıtaya ulaşmak için sürekli kendilerini geliştirmeye çalışan şefler genellikle aynı doğrultuda ve ne yazık ki, daha da pahalı oluyorlar. Tüm bunların anlamı da şu oluyor ki, Belçika başkentine gittiğinizde, ödediğiniz bedelin karşılığını fazlasıyla lezzetli bir şekilde alıyorsunuz! Bir kafede güne başlayın, ardından midyelerin tadına bakın ve akşam yemeğinde kendine enfes bir ziyafet çekin.
Brüksel sporseverlere de güzel alternatifler sunan bir şehir: Grand Palace yakınlarında bulunan March aux Poissions’da buz pateni; Royal Amicable Golf Club’ta golf; Parc de Bruxelles ve Parc de Cinquantenaire’de koşu; halka açık havuzlarda yüzme ve bisiklet turları seçeneklerine sahipsiniz.
Brüksel gece hayatı
Brüksel gece hayatı oldukça renkli ve dinamik bir atmosfere sahip. Şehrin barlar sokağı olarak nitelendirilen Rue du Marché au Charbon üzerinde yan yana dizilmiş birçok farklı eğlence mekânı bulunuyor. Brouckere ve St-Géry meydanları, Grand Place’in ara sokakları ve Marolles semti de Brüksel gece hayatının kalbinin hızla attığı önemli adreslerden.
Brüksel gece hayatına caz kulüpleri damga vuruyor. Şehirde çok sayıda prestijli caz barı ve caz kulübü yer alıyor. L’Archiduc ve Sounds Jazz Club, caz müziği tutkunlarının uğramaktan keyif alacağı popüler mekânlar arasında. Şehirde eğlenceli bir gece geçirmek için ziyaret edilebilecek diğer prestijli adresler arasında ise A La Mort Subite, L’Ultime Atome, Bazaar ve Beursschouwburg yer alıyor.
Brüksel, sokak çeteleri ve bu gruplara bağlı olarak çalışan yankesicileri ile ünlü. Bu gruplardan en ünlüsü Black Wolves. Turistik mekanların büyük bir bölümü polis koruması altında ve güvenli. Ancak hava karardıktan sonra yalnız başınıza tren istasyonlarında, parklarda bulunmamaya özen gösterin. Genel olarak Brüksel’de uzak durulmasını tavsiye edilen semtler arasında Schaarbeek, Brussels North, St-Josse, Marollen, Anneessens, Molenbeek ve Anderlecht bulunuyor.

Brüksel’de konaklama
Brüksel’de bulunan otellerin çoğu kent merkezine ve gezilecek yerlere yakın mesafede yer alıyor. Novotel Brussels Centre, The Dominican, Hotel Amigo, Metropole Hotel, Steigenberger Wiltcher’s, Novotel Brussels Grand Place, Sofitel Brussels Europe, The Hotel Brussels, Brussels Marriott Hotel Grand Place, Sofitel Brussels Le Louise gibi lüks otellerin dışında Hostel Louise, Hotel Motel One Brussels, Hotel Galia, Hotel Résidence Brussels South ve Condo Gardens Brussels Aparthotel gibi uygun fiyatlı oteller de bulunuyor.
Orta karar bir konaklama düşünürseniz, Brussels Welcome Hotel, Hotel Residence Europa, Hotel Argus, NH Hotel Atlanta, Hotel Saint Nicolas, Park Inn by Radisson Brussels Midi, Aloft Brussels Schuman Hotel’i tercih edebilirsiniz.
Brüksel’de prestijli ve lüks bir konaklama deneyimi yaşamak için Rue du Commerce-Handelsstraat, Rue du Fosse-aux-Loups/Wolvengracht ve Rue du Châtelain-Kasteleinsstraat caddeleri ile Avenue de la Toison d’Or-Guldenvlieslaan Meydanı üzerinde yer alan konaklama alternatiflerine göz atabilirsiniz.
Brüksel’de daha ucuz konaklama seçenekleri için ise Adolphe Max Bulvarı, Stalingradlaan ve Boulevard-Boulevardlaan meydanları ile Veydtstraat Caddesi’ne ve Hainaut-Henegouwenkaai bölgesindeki otel ve konukevlerine de bakabilirsiniz.
Brüksel’de yaz mevsiminde güneşli ve sıcak, kış mevsiminde ise ılıman bir hava durumu gözleniyor. Hava durumu açısından Brüksel, yıl boyu ziyaret edilebilir bir gezi durağı olma özelliğine sahip. Ancak Brüksel’de turizmin en yoğun olduğu zamanlar temmuz ve ağustos ayları. Bu dönemlerde şehirde pek çok festival düzenleniyor.
Brüksel’e nasıl gidilir
Türkiye’den Brüksel’e Türk Hava Yolları ve Pegasus Hava Yolları aracılığı ile aktarmasız olarak 3,5 saatlik bir uçuş sonunda ulaşabilirsiniz. Brüksel’de bulunan 2 havalimanından biri, şehrin 11 km kuzey doğusunda yer alan Brüksel Uluslararası Havalimanı ile şehrin 46 km güneyinde bulunan Brüksel Güney Charleroi Havalimanı.
Brüksel Havalimanı içerisinde kent merkezine giden trenlerin hareket ettiği tren istasyonu bulunuyor. Buradan, 05.30-00.20 saatleri arasında her 15 dakikada bir hareket eden trenlerle 20 dakikada şehir merkezine ulaşabilirsiniz. Ayrıca Brüksel Havalimanı Geliş Terminali’nin alt katındaki otobüs durağından, saat 20.00’a kadar 12 No’lu otobüse, diğer saatlerde ise 21 No’lu otobüse binerek şehir merkezine ulaşabilirsiniz.
Brüksel Güney Charleroi Havalimanı’ndan ise Airport Express A otobüsüne binerek Charleroi Güney Tren İstasyonu’na ulaşım mümkün. Buradan bineceğiniz trenlerle merkeze gidebilirsiniz.
Hem coğrafik hem politik bakımdan Avrupa’nın kalbi olan Brüksel, Avrupa Birliği’nin merkezi olarak küçük boyutlarına rağmen dev bir şehir.
Brüksel, lahanadan fazlasıymış :))
Ortaçağ etkisi taşıyan tüm şehirler gibi Brüksel de çok güzel görünüyor.