Amsterdam Nerede 📍 Amsterdam’a Nasıl Gidilir

Amsterdam, Avrupa’nın en çok ziyaret edilen şehirlerinden biri. Hatta 2016 senesinden bu yana şehre gelen turist sayısı o kadar arttı ki yerliler bundan şikayetçi olmaya başladığına dair basında bilgiler gözüme ilişti. Parke taşlı güzel sokaklarını her yıl ziyaret Amsterdam’ı 4,5 milyon misafir ve 16 milyon turist ziyaret ediyor. Amsterdam merkezde gördüğünüz hemen herkes turist veya onlara hizmet eden kimselerden oluşuyor. Şimdiye kadar 3 defa gitme fırsatı buldum.

Amsterdam Hollanda‘nın başkenti ve tüm dünyaya kusursuz uluslararası seferleri olan ülkenin en büyük havaalanı olan Amsterdam Schiphol Havaalanına sahip. Avrupa içinden sayısız uçuş bulunuyor ve dünyanın geri kalanı Schiphol’e varmakta güçlük çekmiyor. Şehir hem ülke içinde hem de Batı Avrupa şehirlerinin büyük bir çoğunluğuna seferleri bulunan harika bir tren istasyonuna da sahip. Amsterdam Central Station’u aynı zamanda Shiphol’e direkt olarak trenle bağlanıyor.

Amsterdam hakkında kısa bilgiler 🇳🇱

Amsterdam, Hollanda’nın başkenti. Ülkenin batısında, Kuzey Hollanda eyaletinde yer alan ve 12. yüzyılda Amstel Irmağı’nın kıyısında bir balıkçı köyü olarak kurulan Amsterdam, günümüzde ise Hollanda’nın en büyük yerleşimi, kültürel ve finansal merkezi. Kent ismi ise, ilk kurulduğu zamanlarda Amstel ırmağının üzerine kurulan su bendi, yani ‘dam’ olan Amstelredamme’ın zamanla Amsterdam olmasından geliyor. İstanbul ile kardeş şehir.

Hollanda hükümeti Hague’dan yönetiliyor olsa da başkenti Amsterdam. 2 milyondan fazla nüfusa sahip kent çok daha büyük bir alana yayılıyor. Amsterdam sadece ticari olarak değil finansal olarak da Avrupa’da başı çeken bir merkez konumunda. Yalnızca görünüm ve eğlence amaçlı bir yer olarak bilinse de yaşam kalitesi ve yaşanabilecek şehirler sıralamasında kendisine çok iyi yer edinen ve pek çok ödül sahibi bir şehir.

Kendi içinde 70 adaya bölen 50’yi aşkın kanal, Amstel Irmağı tarafından iki bölüme ayrılan Amsterdam’ı, yaklaşık 500 köprüyle birbirine bağlıyor. Kuzey Hollanda Yönetim Birimi’nin merkezi olan Amsterdam aynı zamanda, ülkesinin Rotterdam’dan sonraki ikinci büyük limanına sahip.

Deniz seviyesinin altında olan Amsterdam, düz yapıya sahip olmasının avantajını bisiklet dostu olarak kullanmasıyla da dünyaca ünlü. 16-24 m kalınlığındaki bataklık tortullarla dolu, kumlu ve yumuşak bir zemini bulunan Amsterdam’ın bu çürük temel üzerine yapılan binaları, toprağa çakılan kalın kazıklar üzerine oturtularak inşa ediliyor.

Etrafı setlerle çevrili, deniz seviyesinden birkaç metre daha aşağılarda kalan, kurutularak denizden kazanılan toprakların uzandığı Amsterdam ve çevresi, denizin kabarmasına karşı bu setlerin muhafazası altında bulunuyor.

Günümüze kadar çok az değişime uğramış olan şehir, 60 millik su kanalları ve yaklaşık 7 binden fazla 18. yüzyıl yapısı tarihi binaları ile Avrupa’nın en iyi korunmuş yerlerinin başında geliyor. Bir turistin isteyebileceği her şey Amsterdam’da var. Oteller, yenilikçi restoranlar, son moda alışveriş mekanları ve eğlencenin her türlüsü.

Amsterdam dünyanın en güvenli şehirlerinden biri. Şehrin genelinde suç oranı çok düşük olsa da yankesicilik başta olmak üzere hırsızlık olaylarına karşı özellikle toplu taşıma araçları ve kalabalık yerlerde dikkatli davranmak gerekiyor. Herhangi bir büyükşehirde olduğu gibi tetikte olmak, geceleri iyi aydınlatılmış ve kalabalık yerlerde dolaşmak güvenlik önlemleri arasında.

Misafirperver, sıcakkanlı ve çok zengin bir şehir olan Amsterdam’ın her köşesinde ziyaretçilerin ilgisini çekebilecek yerler bulunuyor. Turistlere, bisikletlilere ve çok kültürlü topluluğu dünyanın her yerinden gelenlere kucak açan şehir hem geleneklerini kaybetmeyen hem de bir taraftan da geleceğe göz kırparak değişime açık olarak zamana ayak uyduruyor.

Çok yönlü ve kozmopolit bir yapıya sahip şehir, farklılıklarıyla dünyanın en hoşgörülü yerlerinden. Hoşgörü başkenti unvanına sahip Amsterdam’da cinsel yönelim, din, kültürel kimlik gibi dünyada eşitsizlik yaratan birçok konuya evrensel bir bakış açısıyla yaklaşılıyor. Bu hoşgörü ortamına kenti ziyaret edenlerin de saygıyla yaklaşması bekleniyor.

ⓘ Amsterdam’a gitmek için ya Yeşil Pasaport sahibi olmanız ya da Schengen vizesi almanız gerekiyor. Henüz hiç vize deneyiminiz olmadıysa Vize Nasıl Alınır ve Vize Ücretleri Ne Kadar blog yazılarım size yol gösterir. Pasaportunuz yoksa Pasaport Çeşitleri ve Pasaport Başvurusu Nasıl Yapılır yazılarımı okuyun. Yurt dışına çıkarken yurtdışı çıkış harcı ödemeniz gerekiyor.

ⓘ Amsterdam Gezi Rehberi ve Amsterdam Gezilecek Yerler blog yazılarımda gezilip görülecek yerler ile ilgili daha detaylı bilgiler paylaştım. Gitmeden okumanızı tavsiye ederim. Daha uygun ve verimli bir Amsterdam tatili yapmanız için Seyahat Rehberi kategorisindeki uygun otel nasıl bulunur, vize/pasaport, hayat kurtaran akıllı telefon uygulamaları blog yazılarına göz atın.

Amsterdam nerede 📍

Batı Avrupa’nın kuzeybatısında yer alan Hollanda, doğuda Almanya, güneyde Belçika, batı ve kuzeyde ise Kuzey Denizi ile çevrili.  Şehir, ülkenin batısında Kuzey Hollanda eyaletinde yer alıyor. Yüzlerce kilometrelik kanallardan oluşan, Kuzey Denizi’nin uzantısı Zuider Zee’ye baraj yapıldıktan sonra oluşan İjselmeer Gölü’ne dökülen Îj Irmağı’nın güney yakasında kurulu Amsterdam, Kuzey Deniz Kanalı ile Kuzey Denizi’ne bağlanıyor.

Hollanda ise bir Batı Avrupa ülkesi. Hollanda, Hollanda Krallığı’nı meydana getiren dört ülkeden biri. Ayrıca Karayipler’de üç adası var. Hollanda, kuzey ve batıda Kuzey Denizi, güneyde Belçika, doğuda ise Almanya ile komşu.

Amsterdam’a nasıl gidilir ✈️

Amsterdam’a hava yoluyla ulaşım: Amsterdam Schiphol Uluslararası Havaalanı, dünyanın hemen her yerinden yüzlerce uçuşun gerçekleştirildiği, Avrupa’nın büyük aktarma merkezlerinden birisi. Amsterdam’ın 17,5 kilometre güneybatısında yer alıyor ve Amsterdam şehir merkezine 20 dakikalık bir tren yolculuğuyla kolayca gidilebiliyor.

Eğer Amsterdam Schiphol uçak bileti pahalı derseniz, hemen yakınındaki Utrecht, Eindhoven, Rotterdam ve Hague gibi şehirlerin havalimanlarına da bakın. Nereye ucuz bilet bulursanız oraya uçun. Bu şehirlerden Amsterdam’a 30 dakika ile 1 saat arasında kolayca ulaşabiliyorsunuz.

Tüm Avrupa’ya ve Los Angeles, Singapur, Tokyo, Cape Town, Buenos Aires ve Rio de Janeiro gibi uzak mesafelere de sefer yapan ulusal havayolu şirketi KLM’nin de bulunduğu düzinelerce şirket havaalanında hizmet verir.

Son gittiğimde KLM ile gitmiştim. KLM uçağı akşam 17:00’de İstanbul’dan kalkıyor ve 3 saat 40 dakikalık bir uçuş sonrasında Amsterdam’a varıyorsunuz. Yine pazar günü 20:00 uçağıyla da Atatürk Havalimanı’na dönüyor, böylelikle 2 gece ve 2 tam gündüz Amsterdam’ı keşfediyorsunuz.

KLM Royal Dutch Airlines dışında Onur Air‎, Pegasus, AtlasGlobal, TUIfly ve Türk Hava Yolları’nın İstanbul’dan direkt Amsterdam’a tarifeli seferleri bulunuyor. İstanbul’dan Amsterdam’a gitmenin alternatif aktarmalı yolları olarak Ukraine Intl Airlines, Tarom, Swiss, Lufthansa, LOT Polish Airlines, Alitalia, Air France havayolları uçak biletlerine de göz atın. Belki daha uygun olabilirler. Alitalia dışında diğerlerini hiç kullanma fırsatım olmadı. Deneyimleriniz varsa yorum kısmına yazın lütfen.

Amsterdam Havalimanından şehir merkezine ulaşım: Schiphol Havalimanından taksiyle yarım saatte, yaklaşık 45 Euro’ya şehir merkezine ulaşıyorsunuz ama benim tavsiyem treni kullanmanız yönünde.

Schiphol tren istasyonu havalimanının hemen yanı başında ve aşağıda 24 saat hizmet veriyor. Saat 06:00 to 00:00 arasında saatte birkaç tren var. Gece yarısından sonra ise saate bir tren şehir merkezine kalkıyor. Havalimanından trene binerek 20 dakikada şehir merkezine ulaşmak hem hızlı ve hem daha uygun (3.30€). Tren biletini istasyondaki gişelerden veya otomatlardan satın alın.

Şimdiye kadar hiç saate bakmadan, planlamadan direkt metroya giderek şehir merkezine ulaştım. Çok kısa bekleme sürelerim oldu. Fiyatlar ve tarifeler ile ilgili daha detaylı bilgi almak için Hollanda Demiryolları’nın web sitesini ziyaret edin.

Otobüsle giderim derseniz Interliner 197 ve 370 numaralı otobüslerle Amsterdam merkezdeki Leidseplein bölgesine gidebiliyorsunuz. Her 15 dakikada bir otobüsler mevcut.

Eğer gece havalimanına ulaşmış ve otobüsle gidecekseniz Niteliner 97 ve 358 otobüslerini tercih edin. Bu otobüsler 00.30 to 05:00 arasında hizmet veriyor. Biletsiz binerseniz veya biletinizi kaybederseniz cezasının 35€ olduğunu unutmayın.

✈️ Ucuz Uçak Bileti Nasıl Alınır
✈️ Uçak Bileti Kampanyaları Nasıl Bulunur
✈️ Türkiye’nin En İyi Online Uçak Bileti Satış Siteleri
✈️ En Ucuz Uçak Bileti Ne Zaman Alınır

Amsterdam şehir içi ulaşım 🚌

Gitmeniz gereken Amsterdam Central Station şehrin tam göbeğinde yer alıyor. Buradan Belçika, Fransa ve Almanya’daki birçok destinasyona direkt ulaşabiliyorsunuz. Amsterdam Central Station’dan çıkışından kalkan tramvaylar ile şehrin dört bir tarafına gitmek kolay.

Eğer oteliniz tramvay hattına yakınsa kullanın derim ama ben ben yürüyerek gitmeyi tercih edenlerdenim. Amsterdam dümdüz bir şehir ve yürüyerek şehrin en ücra köşesine gitmeniz en fazla yarım saati alıyor.

Amsterdam küçük bir şehir, bu nedenle yürümek ve bisiklet yollarını kullanmak için bisiklet kiralamak çok daha mantıklı ve kolay. Çok kullanışlı olan tramvay, otobüs ve metro sistemi Amsterdam içi ulaşımı fazlasıyla kolay hale getiriyor. Bilet makinalarından veya dükkânlardan bir çipli kart satın alın veya sürücüye turist geçişi olup olmadığını sorun.

Dileyen için belli süreler geçerli pass biletler de var. The Amsterdam Pass bileti 38,5€ ve buna bir adet kanal turu, havalimanından şehre gidiş, Van Gogh Museum ve Rijksmuseum gibi yerlere ücretsiz giriş hakkı dahil.

Diğer bir popüler kart olan I Amsterdam Card ise daha pahalı. en ucuzu 55€’dan başlıyor. Eğer çok sayıda yer gitmeyi düşünüyorsanız uygun olabilirler.

Şehrin büyük bir kısmı trafiğe kapalı ve Hollandalılar kısa mesafelere bisikletle gitmeyi tercih ediyorlar. Bisiklet yollarının ve bisiklet dostu altyapıların bolluğu sayesinde, bisiklete binmek yerel halkın tercih ettiği ulaşım şekli ve etrafta gezinmenin kesinlikle en makul ve en keyifli yolu. Dolaşmak için araba kiralamak mümkün ama yine de şehir merkezinde çok zaman geçirmeyi düşünüyorsanız bir bisiklet çok daha eğlenceli.

Şehir çok eski ve virajlı dar sokakları ile çok da araba dostu değil. Çarpık ve köşegen sokaklarda bisiklet kesinlikle işleri çok daha kolaylaştırıyor. Amsterdam Central Station, Leidseplein ve Dam Meydanı gibi turistik yerler civarında bisiklet kiralayabileceğiniz sayısız mağaza var. Kanuni olarak kask takmanız gerekmiyor ama yine de siz takın ve güvenliği elden bırakmayın.

Amsterdam, çoğunlukla 17. yüzyıldan kalma yapılarıyla, Avrupa’nın en köklü kent dokularından birini barındırıyor. Eski kent bölgesi, iç içe geçmiş ay biçimindeki kanallardan oluşan Amsterdam’da bu kanalların iki yakasındaki tarihî evlerin bir bölümü, günümüzde ev, geri kalanı ise, kamu ya da özel işyeri olarak kullanılıyor.

Dam Meydanı başta olmak üzere pek çok meydan, dünyaca ünlü sayısız müze, eşsiz güzellikteki şirin kasabalar, yemyeşil parklar ve mimari açıdan oldukça değerli tarihi dokular bulunuyor.

Eski Belediye Sarayı olan Kraliyet Sarayı, kralın şehre geldiğinde kullandığı rezidans olarak hizmet veriyor. Kraliyet Sarayı’nın içerisi kabartmalar, süslemeler, mermer heykeller, frizler ve Rembrandt’ın öğrencileri olan Ferdinand Bol ile Govert Flinck tarafından yapılan tavan resimleri ile dekore edildiğinden görenleri kendine hayran bırakıyor.

Amsterdam’ın en popüler turistik yerlerinden biri olan Rijksmuseum, 1809 yılından bu yana ziyarete açık. Müzenin etkileyici koleksiyonunda yaklaşık 7 milyon sanat eseri bulunuyor. 5 binden fazla önemli resim bu devasa binanın 250 odasına serpilmiş durumda. Genel olarak dünyanın en önemli sanat galerisi olarak görülen ve büyük övgülerle 1973 yılında açılan Van Gogh Müzesi, dünyanın en büyük Van Gogh resimleri koleksiyonuna sahip.

Rembrandt, eşi Saskia ile beraber hayatının en mutlu ve başarılı yıllarını, şu anda Rembrandt Müze Evi olan, Jodenbreestraat üzerindeki evde geçirdi. Burada, yani Yahudi Mahallesi’nde İncil temalı modellerini buldu ve kanallar arasında yaptığı gezintilerde gördüğü manzaraları resmetti.

Prinsengracht Üzerinde bulunan Anne Frank Müzesi dünyanın en ünlü Nazi soykırımı kurbanlarının fazla kısa sürmüş hayatlarına adandı. Frankfurt’tan göçmüş Yahudiler olarak Anne Frank’in ailesi İkinci Dünya Savaşı’nın büyük bir kısmında bu evde saklandı. Yahudi Tarihi Müzesi de Amsterdam gezilecek yerler arasında. toplam 4 sinagogdan oluşuyor.

Bu sinagoglardan en önemlisi 1670’de yapılan Grote Sinagogu olarak kabul ediliyor. Gümüş Tevrat kılıfları, Tevrat örtüleri, işlemeli Tevrat başlıkları ve askılarının yanı sıra, özellikle ilgi çeken, beyaz mermerden, Kutsal Tapınak (Holy Shrine) gibi ayin kubbeleri ile geniş dini eserler koleksiyonu ön plana çıkıyor.

Zengin koleksiyona sahip müzeleri, sanat galerileri, yemyeşil park ve bahçeleri, hareketli kent meydanları, butik kafe ve restoranları ve cıvıl cıvıl gece hayatı ile Amsterdam, keşif meraklısı ziyaretçilerini mutlu ediyor.